Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Paydaşlığın (ortaklığın) giderilmesi davaları, paylı mülkiyet veya elbirliği mülkiyetine konu taşınır veya taşınmaz mallarda paydaşlar (ortaklar) arasında mevcut birlikte mülkiyet ilişkisini sona erdirip ferdi mülkiyete geçmeyi sağlayan, iki taraflı, tarafları için benzer sonuçlar doğuran davalardır. Somut olayda; taraflardan ...’ın karar tarihinden önce 24.12.2015 tarihinde hissesini davacıya sattığı tespit edildiğinden bu davalı hakkında hüküm kurulması ve adının karar başlığında gösterilmesi doğru görülmemiş, hükmün bu sebeple bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, 07.10.2019 tarihinde oy birliği ile karar verildi....

    Paydaşlığın (ortaklığın) giderilmesi davaları, paylı mülkiyet veya elbirliği mülkiyetine konu taşınır veya taşınmaz mallarda paydaşlar (ortaklar) arasında mevcut birlikte mülkiyet ilişkisini sona erdirip ferdi mülkiyete geçmeyi sağlayan, iki taraflı, tarafları için benzer sonuçlar doğuran davalardır. Ortaklığın giderilmesi davası ile alacak davası birlikte görülemez. O halde kira bedeli olarak talep edilen kısmın bu davadan tefriki ile görevsizlik kararı verilmesi ve mahkemece sadece ortaklığın giderilmesi ile ilgili bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde yatırana iadesine, 23.01.2017 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

      Paydaşlığın (ortaklığın) giderilmesi davaları, paylı mülkiyet veya elbirliği mülkiyetine konu taşınır veya taşınmaz mallarda paydaşlar (ortaklar) arasında mevcut birlikte mülkiyet ilişkisini sona erdirip ferdi mülkiyete geçmeyi sağlayan, iki taraflı, tarafları için benzer sonuçlar doğuran davalardır. Paydaşlığın giderilmesi davasını paydaşlardan biri veya birkaçı diğer paydaşlara karşı açar. HMK'nın 27. maddesi uyarınca davada bütün paydaşların yer alması zorunludur. Paydaşlardan veya ortaklardan birinin ölümü halinde alınacak mirasçılık belgesine göre mirasçılarının davaya katılmaları sağlandıktan sonra işin esasının incelenmesi gerekir. Somut olaya gelince; dava konusu taşınmazların kayıt maliklerinden muris ... mirasçıları Fikriye Serdar ve ...’a dava dilekçesi tebliğ edilerek davada yer almalarının sağlanması ve daha sonra davanın esasının incelenmesi gerekirken taraf teşkili sağlanmadan yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir....

        Paydaşlığın (ortaklığın) giderilmesi davaları, paylı mülkiyet veya elbirliği mülkiyetine konu taşınır veya taşınmaz mallarda paydaşlar (ortaklar) arasında mevcut birlikte mülkiyet ilişkisini sona erdirip ferdi mülkiyete geçmeyi sağlayan, iki taraflı, tarafları için benzer sonuçlar doğuran davalardır. Ortaklığın giderilmesi davaları taşınmazın aynına ilişkin olup mahkemece tapu kayıtlarının zemine uyup uymadığının denetlenmesi ve taşınmazların değerinin belirlenmesi amacıyla mahallinde keşif yapılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekir. Somut olayda; mahkemece, keşif yapılmadan ortaklığın satış suretiyle giderilmesine karar verildiği görülmüştür. Mahkemece taşınmazda ki ortaklığın giderilmesi konusunda HMK’nın 288 vd. maddeleri uyarınca mahallinde keşif yapılarak rapor alınmalı ve sonucuna göre bir karar verilmelidir. Eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir....

          Paydaşlığın (ortaklığın) giderilmesi davaları, paylı mülkiyet veya elbirliği mülkiyetine konu taşınır veya taşınmaz mallarda paydaşlar (ortaklar) arasında mevcut birlikte mülkiyet ilişkisini sona erdirip ferdi mülkiyete geçmeyi sağlayan, iki taraflı, tarafları için benzer sonuçlar doğuran davalardır. Paydaşlığın giderilmesi davasını paydaşlardan biri veya birkaçı diğer paydaşlara karşı açar. HMK'nın 27. maddesi uyarınca davada bütün paydaşların yer alması zorunludur. Paydaşlardan veya ortaklardan birinin ölümü halinde alınacak mirasçılık belgesine göre mirasçılarının davaya katılmaları sağlandıktan sonra işin esasının incelenmesi gerekir. Somut olaya gelince; ...ve... isimli kişilerin davada taraf olmadıkları halde hükmün gerekçe kısmında tarafmış gibi gösterilmek suretiyle hüküm kurulması doğru görülmemiş, bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir....

            Paydaşlığın (ortaklığın) giderilmesi davaları, paylı mülkiyet veya elbirliği mülkiyetine konu taşınır veya taşınmaz mallarda paydaşlar (ortaklar) arasında mevcut birlikte mülkiyet ilişkisini sona erdirip ferdi mülkiyete geçmeyi sağlayan, iki taraflı, tarafları için benzer sonuçlar doğuran davalardır. Bu davalarda davalı da davacı gibi aynı haklara sahiptir. Bu nedenle davacının paydaşlığın satış suretiyle giderilmesini istemesi davalıların aynen paylaşma istemesine engel teşkil etmez. Somut olaya gelince; Davacı; ortaklığın giderilmesi davasına konu 2192 ada 9 parsel sayılı taşınmazdaki payını, karar tarihinden sonra davalılardan ...sattığı anlaşılmakla, davacı ....davada taraf sıfatı sona ermiştir. Bu durumda davalıların eldeki davaya devam edip etmeyecekleri konusunda açık beyanları alınarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiğinden, hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir....

              Paydaşlığın (ortaklığın) giderilmesi davaları, paylı mülkiyet veya elbirliği mülkiyetine konu taşınır veya taşınmaz mallarda paydaşlar (ortaklar) arasında mevcut birlikte mülkiyet ilişkisini sona erdirip ferdi mülkiyete geçmeyi sağlayan, iki taraflı, tarafları için benzer sonuçlar doğuran davalardır. Mahkemece, paydaşlığın satış suretiyle giderilmesine karar verilmesi halinde satışın nasıl yapılacağının ve satış bedelinin ne şekilde dağıtılacağının hüküm sonucunda gösterilmesi gerekir. Somut olaya gelince; mahkemece, satışın kimler arasında ve nasıl yapılacağı hüküm sonucunda gösterilmemiştir. Belirtilen husus kararın bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden HUMK'nun 438/7. maddesi gereğince karar sonucunun aşağıdaki şekilde düzelterek onanmasına karar vermek gerekmiştir....

                Paydaşlığın (ortaklığın) giderilmesi davaları, paylı mülkiyet veya elbirliği mülkiyetine konu taşınır veya taşınmaz mallarda paydaşlar (ortaklar) arasında mevcut birlikte mülkiyet ilişkisini sona erdirip ferdi mülkiyete geçmeyi sağlayan, iki taraflı, tarafları için benzer sonuçlar doğuran davalardır. Paydaşlığın giderilmesi davasını paydaşlardan biri veya birkaçı diğer paydaşlara karşı açar. HMK'nın 27. maddesi uyarınca davada bütün paydaşların yer alması zorunludur. Paydaşlardan veya ortaklardan birinin ölümü halinde alınacak mirasçılık belgesine göre mirasçılarının davaya katılmaları sağlandıktan sonra işin esasının incelenmesi gerekir. Somut olaya gelince; dava konusu 548 parsel sayılı taşınmazın maliklerinden ...'in davaya dahil edilmediği anlaşıldığından dava dilekçesinin kendisine tebliği sağlanarak davanın esası hakkında bir karar verilmesi gerekir. Belirtilen husus gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir....

                  Paydaşlığın (ortaklığın) giderilmesi davaları, paylı mülkiyet veya elbirliği mülkiyetine konu taşınır veya taşınmaz mallarda paydaşlar (ortaklar) arasında mevcut birlikte mülkiyet ilişkisini sona erdirip ferdi mülkiyete geçmeyi sağlayan, iki taraflı, tarafları için benzer sonuçlar doğuran davalardır. Paydaşlığın (ortaklığın) giderilmesi davaları iki taraflı, taraflar için benzer sonuçlar doğuran davalar olup, sonuçta kazanan ve kaybeden taraftan söz edilemeyeceğinden yargılama giderleri ve vekalet ücretinin taraflara payları oranında yükletilmesi gerekir. Somut olaya gelince; davacı kendisini vekille temsil ettirmediği halde mahkemece davacı yararına vekalet ücretine hükmedilmesi doğru görülmemiştir. Belirtilen husus kararın bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden HUMK'nun 438/7 maddesi gereğince hüküm sonucunun aşağıdaki şekilde düzelterek onanmasına karar vermek gerekmiştir....

                    TMK'nın 652/1. maddesi "Eşlerden birinin ölümü halinde tereke malları arasında ev eşyası veya eşlerin birlikte yaşadığı konut varsa; sağ kalan eş bunlar üzerinde kendisine miras hakkına mahsuben mülkiyet hakkı tanınmasını isteyebilir." hükmüne yer vermiştir. 6100 sayılı HMK'nın 4/1-b maddesinde sulh hukuk mahkemelerinin görevi "taşınır ve taşınmaz mal veya hakkın paylaştırılmasına ve ortaklığın giderilmesine ilişkin davalar" olarak tanımlanmıştır. Bu haliyle eldeki uyuşmazlığın sulh hukuk mahkemesinde görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince ... 5. Sulh Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 03/11/2016 gününde oy birliğiyle karar verildi....

                      UYAP Entegrasyonu