Bu şekilde gerçekleşen eylemde rıza olmadan kullanılarak yarar sağlanan elektrik enerjisinin TCK'nın 141/1. fıkrasında belirtilen ve hırsızlık suçunun konusunu oluşturan "taşınır bir mal" olup olmadığına bakmak gerekir. TCK'nın 141/2. fıkrasının 6352 sayılı Kanun ile yürürlükten kaldırılması elektrik enerjisini taşınır bir mal olmaktan çıkarmış mıdır? Taşınır mal konusu temel kanunlardan olan Medeni Kanun 762. maddesinde "Taşınır mal mülkiyetinin konusu, nitelikleri itibarıyla taşınabilen maddi şeyler ile edinmeye elverişli olan ve taşınmaz mülkiyetinin kapsamına girmeyen doğal güçlerdir." şeklinde düzenlenmiştir. Sorumuzun cevabını TCK'nın mülga 141/2. fıkrasında değil taşınır maldan ne anlaşılması gerektiğini düzenleyen MK'nun 762. maddesinin son kısmında yer alan ".. edinmeye elverişli olan... doğal güçler" kavramında aramak gerekecektir. Bu konudaki doktrindeki görüşlere göre; Bunlar edinmeye (temellüke) elverişli olmalıdır....
Bu şekilde gerçekleşen eylemde rıza olmadan kullanılarak yarar sağlanan elektrik enerjisinin TCK'nın 141/1. fıkrasında belirtilen ve hırsızlık suçunun konusunu oluşturan "taşınır bir mal" olup olmadığına bakmak gerekir. TCK'nın 141/2. fıkrasının 6352 sayılı Kanun ile yürürlükten kaldırılması elektrik enerjisini taşınır bir mal olmaktan çıkarmış mıdır? Taşınır mal konusu temel kanunlardan olan Medeni Kanun 762. maddesinde "Taşınır mal mülkiyetinin konusu, nitelikleri itibarıyla taşınabilen maddi şeyler ile edinmeye elverişli olan ve taşınmaz mülkiyetinin kapsamına girmeyen doğal güçlerdir." şeklinde düzenlenmiştir. Sorumuzun cevabını TCK'nın mülga 141/2. fıkrasında değil taşınır maldan ne anlaşılması gerektiğini düzenleyen MK'nun 762. maddesinin son kısmında yer alan ".. edinmeye elverişli olan... doğal güçler" kavramında aramak gerekecektir. Bu konudaki doktrindeki görüşlere göre; Bunlar edinmeye (temellüke) elverişli olmalıdır....
Görüldüğü üzere yasa koyucu, öncelikle, kimi halde devamı zorunlu paylı mülkiyet ilişkisinin ayakta tutulmasına özen göstermiş, paydaşlık ilişkisinin ve paydaşlığın sona erdirilmesini son çare olarak amaçlamıştır. Kanunun bu amacı 693/2. maddesi ile birlikte değerlendirildiğinde, mülkiyet çekişmesi ve sorunu olmayan paylı taşınmazlarda, kullanma ve yararlanma biçimi yönünden hakimin müdahale zorunluluğu bulunduğu tartışmasızdır. O halde hakim, paydaşlık ilişkisinin devamında fayda ve zorunluluk olan hallerde, paydaşların sicilden kaynaklanan haklarını ihlal etmeksizin, diğer paydaşların hakları ile bağdaştığı ölçüde, somut olayın özelliğini, taşınmazın konumunu, kullanma amaçlarını, niteliklerini, yöresel örf ve adetleri, tarafların ihtiyaç ve gerçeklerini gözetmek suretiyle paylı malın kullanılmasının zaman veya yer itibariyle paydaşlar arasında ne şekilde bölünebileceğini saptayıp buna göre karar vermek durumundadır....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 25/04/2023 (Ara Karar) NUMARASI : 2023/270 ESAS DAVA KONUSU : Mülkiyet (Taşınır Maldan Kaynaklanan) KARAR : Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla HMK' nın 353.maddesi gereğince dosya incelendi, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin 10.04.2023 tarihinde sahibinden.com sitesinde bulunan bir araç ilanı görmesi üzerine aracı almak için ilanı veren 0 507 692 34 86 nolu telefonu aradığını, telefon ile Telefonda görüştüğünü ve kendisini Hasan Öztürk olarak tanıtan şahısla görüştüğünü ve rakamda anlaştıklarını, müvekkilim aracın bedelini ödediğini ancak aracın devrini alamadığını, 34 XX 458 plaka sayılı aracın 3.şahıslara satılmasının önlenmesi için aracın kaydına ihtiyati tedbir konulmasına ve aracın saklanmasının yada sökülüp parçalanmasının önlenmesi için dava sürecinde Emniyet Yediemin otoparkına çekilmesine karar verilmesini talep etmiştir....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : 2022/241 ESAS DAVA KONUSU : Mülkiyet (Taşınır Maldan Kaynaklanan) KARAR : İlk derece mahkemesinin yukarıda belirtilen ara kararına yönelik davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuş ve dosya istinaf incelemesi yapılmak üzere dairemize gönderilmiş olmakla 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. maddesi uyarınca dosya incelendi....
Görüldüğü üzere yasa koyucu, öncelikle, kimi halde devamı zorunlu paylı mülkiyet ilişkisinin ayakta tutulmasına özen göstermiş, paydaşlık ilişkisinin ve paydaşlığın sona erdirilmesini son çare olarak amaçlamıştır. Kanunun bu amacı 693/2. maddesi ile birlikte değerlendirildiğinde, mülkiyet çekişmesi ve sorunu olmayan paylı taşınmazlarda, kullanma ve yararlanma biçimi yönünden hakimin müdahale zorunluluğu bulunduğu tartışmasızdır. O halde hakim, paydaşlık ilişkisinin devamında fayda ve zorunluluk olan hallerde, paydaşların sicilden kaynaklanan haklarını ihlal etmeksizin, diğer paydaşların hakları ile bağdaştığı ölçüde, somut olayın özelliğini, taşınmazın konumunu, kullanma amaçlarını, niteliklerini, yöresel örf ve adetleri, tarafların ihtiyaç ve gerçeklerini gözetmek suretiyle paylı malın kullanılmasının zaman veya yer itibariyle paydaşlar arasında ne şekilde bölünebileceğini saptayıp buna göre karar vermek durumundadır....
Dava, paylı mülkiyet üzere tapuda kayıtlı taşınmazlarda TMK'nin 693. maddesine dayalı kullanma ve yararlanma hakkının belirlenmesi istemine ilişkindir. Mahkemece, yapılan belirlemenin kanuna uygun olduğu söylenemez. TMK’nin 693. maddesine göre, “Paydaşlardan her biri, diğerlerinin hakları ile bağdaştığı ölçüde paylı maldan yararlanabilir ve onu kullanabilir. Uyuşmazlık hâlinde yararlanma ve kullanma şeklini hâkim belirler. Bu belirleme, paylı malın kullanılmasının zaman veya yer itibarıyla paydaşlar arasında bölünmesi biçiminde de olabilir.” Buna göre, paydaşlar arasında, paylı malı kullanma ve bu maldan yararlanma şekliyle ilgili olarak ortaya çıkacak uyuşmazlıkların çözümünde hakimin yetkili olduğu; bu bölünmenin paylı malın kullanılmasının zaman veya yer itibariyle bölünme biçiminde mümkün olacağı belirlenmiştir. Maddede hakime tanınan yetki, paylı malın mümkün ise yer itibariyle olduğu kadar, zaman bakımından da bölünebileceği esasına dayandırılmıştır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAŞINIR MALDAN KAYNAKLANAN -KARAR- Dava, sözleşmeden kaynaklanan trafik kaydının iptali isteğine ilişkindir. Davanın açıklanan bu nitelendirmesine göre, 2797 Sayılı Yargıtay Yasasının 14.maddesi uyarınca temyiz incelemesi Yüksek 14.Hukuk Dairesine ait bulunduğundan dosyanın ilgisi yönünden anılan Daire Başkanlığına gönderilmesine, 18.03.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
İSTANBUL BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 9.HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2019/448 KARAR NO : 2021/430 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : ŞARKÖY ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 17/10/2018 NUMARASI : 2017/249 ESAS - 2018/309 KARAR DAVA KONUSU : Mülkiyet (Taşınır Maldan Kaynaklanan) KARAR : Yukarıda yazılı İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Davacı vekili 23/08/2017 havale tarihli dava dilekçesinde özetle; davacı müvekkili ile davalının 9 yıldır nikahsız beraberlik yaşadıktan sonra 1,5 yıl kadar önce ayrı yaşamaya başladıklarını, davalıya ait konuttan ayrılan müvekkili beraberlikleri süresince aldığı ev eşyalarını davalıdan talep ettiğini, davalının müvekkiline ait eşyalarını vermediğini, bu nedenle aralarında tartışma yaşandığını, Aile Mahkemesinin kararıyla değişik zamanlarda müvekkili hakkında verilen koruma...
Noterliğinin 19.02.2018 tarih ve 4495 yevmiye numaralı yazısı ile müvekkilinin mülkiyet hakkını reddettiğini, anahtarları müvekkiline teslim etmeyeceğini bildirdiğini, taraflar arasında ziynet eşyalarının mülkiyeti konusunda uyuşmazlık çıktığını belirtmek sureti ile dava konusu ziynet eşyalarının mülkiyetinin müvekkiline ait olduğunun tespiti ile mülkiyet hakkına ve zilliyetliğe vaki müdahalenin men’ine, ziynetlerin müvekkiline teslimine, aynen iadesi mümkün olmaması halinde fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile şimdilik 40.000,00 TL’nin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....