Hukuk Dairesi 2797 sayılı Yargıtay Kanunu’nun (2797 sayılı Kanun) 40 ıncı ve Yargıtay İç Yönetmeliği’nin 18 inci maddeleri uyarınca yapılan ön incelemede; dava konusu uyuşmazlığın niteliği ve temyizin kapsamının, mülkiyet hakkından kaynaklanan ve inanç sözleşmesine dayalı tapu iptal ve tescil isteğine ilişkin olduğu anlaşılmıştır. Yargıtay Büyük Genel Kurulunun dairelerin iş bölümüne ilişkin 25.01.2023 tarihli ve 2023/1 sayılı kararı uyarınca dosyayı inceleme görevi Yargıtay 1. Hukuk Dairesine ait olduğundan, 2797 sayılı Kanun’un 60 ıncı maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca gerekli inceleme yapılmak üzere dosyanın ilgili daireye gönderilmesine karar vermek gerekir. KARAR Açıklanan sebeple; Dosyanın YARGITAY 1. HUKUK DAİRESİNE GÖNDERİLMESİNE, 20.03.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....
Hukuk Dairesi 2797 sayılı Yargıtay Kanunu’nun (2797 sayılı Kanun) 40 ıncı ve Yargıtay İç Yönetmeliği’nin 18 inci maddeleri uyarınca yapılan ön incelemede; dava konusu uyuşmazlığın niteliği ve temyizin kapsamının, mülkiyet hakkından kaynaklanan ve inanç sözleşmesine dayalı tapu iptal ve tescil istemine ilişkin olduğu anlaşılmıştır. Yargıtay Büyük Genel Kurulunun dairelerin iş bölümüne ilişkin 25.01.2023 tarihli ve 2023/1 sayılı kararı uyarınca dosyayı inceleme görevi Yargıtay 1. Hukuk Dairesine ait olduğundan, 2797 sayılı Kanun’un 60 ıncı maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca gerekli inceleme yapılmak üzere dosyanın ilgili daireye gönderilmesine karar vermek gerekir. KARAR Açıklanan sebeple; Dosyanın YARGITAY 1. HUKUK DAİRESİNE GÖNDERİLMESİNE, 30.03.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 26/10/2009 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil olmazsa bedel iadesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 09/03/2012 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili ve müdahale talep eden vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, inanç sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil olmadığı takdirde bedel iadesi isteğine ilişkindir. Davalı, dava konusu taşınmazı kendi elde ettiği gelir ve şahsi birikimleriyle satın aldığını belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, yazılı delille ispat edilmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 05.08.2008 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 15.11.2011 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, inanç sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, ispatlanamayan davanın reddine karar verilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 28.03.2014 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 04.02.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, inanç sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davada dayanılan protokollerin tapuda devir tarihi olan 12.06.2008 tarihinden sonraki bir tarihi taşıdığından bahisle kanıtlanamayan davanın reddine karar verilmiştir. Hükmü, davacı temyiz etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 02.05.2006 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 16.04.2009 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, inanç sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, harici satışın geçerli olmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar vermiştir. Hükmü, davacı temyiz etmiştir....
Dava, mahkemenin kabul ettiğinin aksine boşanma davasının feri niteliğinde bir dava değil, inanç sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. İnanç sözleşmesi, inananla inanılan arasında yapılan onların hak ve borçlarını belirleyen, inançlı işlemin sona erme sebeplerini ve devredilen hakkın inanılan tarafından kullanılma, yönetilme ve inanana iade şartlarını içeren borçlandırıcı bir işlemdir. 7.10.1953 tarih, 7/8 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararında vurgulandığı üzere; sicilde eşlerden biri adına kayıtlı bulunan bir taşınmazın, gerçekte kendi namına satın alınması gerektiğini ve bedelini de kendisinin verdiğini ileri sürerek kaydın adına tashihini isteyen diğer eşin bu isteğinin kabul edilebilmesi için, aralarında Medeni Kanunun 706. maddesi ( Önceki Medeni kanunun 634. maddesi) hükmüne göre düzenlenmiş resmi bir sözleşme olması gerekir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı tarafından, davalılar aleyhine 23.11.2007 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 11.09.2009 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne duruşma talebinin masraf yokluğundan reddine karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, inanç sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Davalılar davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, dava reddedilmiştir. Hükmü davacı temyiz etmiştir. Mahkemece dava miras payının devrine ilişkin sözleşme yazılı şekilde yapılmadığından bahisle dava reddedilmiş ise de mahkemenin kabulünün aksine dava da inançlı işlem iddiasına dayanılmıştır....
Bilahare dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _K A R A R_ Dava, inanç sözleşmesine dayalı olarak dava konusu 268 ada 171 parsel numaralı taşınmazda 5. kat, A giriş, 39 nolu bağımsız bölümün 3/4 hissesinin iptali ve davacı adına tescili olmadığı takdirde alacak ayrıca yapılan faydalı masrafların tahsili istemine ilişkindir. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davacının tapu iptali ve tescil talebinin reddine, faydalı masraflar yönündeki talebin kısmen kabulü ile 5.806 TL’nin davalıdan tahsiline, fazlaya ilişkin kısmın ve diğer alacak talebinin reddine karar verilmiştir. Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir. İnançlı işlemler, inananın teminat oluşturmak veya yönetilmek üzere mal varlığı kapsamındaki bir şey veya hakkını, inanılana devretmesi ve inanılanın da inanç anlaşmasındaki koşullara uygun olarak inanç konusu şeyi kullanmasını, amaç gerçekleştiğinde ise belirlenen şekilde inanana iade etmesini içeren işlemlerdir....
Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü: -KARAR- Dava, inançlı işlem hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Davacı, ekonomik olarak darda kaldıkları bir dönemde, 6 numaralı bağımsız bölümünü davalı akrabalarına bankadan kredi temin edebilmesi için bedelsiz olarak satış suretiyle devrettiğini, bankadan kredi çekildiğini, kredi borcunun kapatılmasına rağmen davalının taşınmazı devre yanaşmadığı gibi el atmanın önlenmesi davası açtığını ileri sürerek tapu iptali ve tescil istemiştir. Davalı, davacının taşınmazı satılığa çıkarması üzerine bedel karşılığında satın aldığını, iddiaların doğru olmadığını, temlikten sonra bir süre daha davacının taşınmazı kullanmasına izin vermişse de, davacının evi boşaltmayacağını söylemesi üzerine el atmanın önlenmesi davası açtığını, inançlı işlem iddiasının yazılı delille ispatı gerektiğini belirterek davanın reddini savunmuştur....