Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Gerek öğretide ve gerekse yargısal uygulamalarda ifade edildiği üzere ecrimisil, diğer bir deyişle haksız işgal tazminatı, zilyet olmayan malikin, malik olmayan kötüniyetli zilyetten isteyebileceği bir tazminat olup, 08/03/1950 tarih 22/4 Sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında; fuzuli işgalin tarafların karşılıklı birbirine uygun iradeleri ile kurduğu kira sözleşmesine benzetilemeyeceği, niteliği itibarı ile haksız bir eylem sayılması gerektiği, haksız işgal nedeniyle oluşan zararın tazmin edilmesi gerekeceği vurgulanmıştır. Ecrimisil, haksız işgal nedeniyle tazminat olarak nitelendirilen özel bir zarar giderim biçimi olması nedeniyle, en azı kira geliri karşılığı zarardır. Bu nedenle, haksız işgalden doğan normal kullanma sonucu eskime şeklinde oluşan ve kullanmadan kaynaklanan olumlu zarar ile malik ya da zilyedin yoksun kaldığı fayda (olumsuz zarar) ecrimisilin kapsamını belirler. Haksız işgal, haksız eylem niteliğindedir....

Manevi tazminat talep edilebilmesi için kişinin şahsiyet hakkına hukuka aykırı olarak tecavüz edilmesi, manevi zarar doğması, zararla fiil arasında uygun illiyet bağının bulunması gerekmektedir. Manevi zarar, kişinin şahıs varlığında uğradığı kayıpları ifade ettiğinden genel olarak malvarlığına ilişkin oluşan zararlarda manevi tazminata hükmedilmesi mümkün değildir. Mülkiyet hakkının taşkın kullanılmasında ölüm veya cismani zarar söz konusu ise BK'nın 53 vd. maddelerine göre, ölüm veya cismani zarar bulunmadığı takdirde, komşu taşınmaz maliklerinin sağlık, huzur ve sükunları mülkiyet hakkının taşkın kullanılması nedeniyle bozulmuş ise kusursuz sorumlulukta uygulanan BK'nın 56. maddesi uyarınca manevi tazminata hükmedilebilir. Kural olarak sadece kişilik hakkı ihlal edilen kimse manevi tazminat isteyebilir. Mal varlığının ihlali sonucunda ortaya çıkan zararlar için manevi tazminat istenemez....

Ecrimisil, haksız işgal nedeniyle tazminat olarak nitelendirilen özel bir zarar giderim biçimi olması nedeniyle, en azı kira geliri karşılığı zarardır. Bu nedenle, haksız işgalden doğan normal kullanma sonucu eskime şeklinde oluşan ve kullanmadan kaynaklanan olumlu zarar ile malik ya da zilyedin yoksun kaldığı fayda (olumsuz zarar) ecrimisilin kapsamını belirler. Haksız işgal, haksız eylem niteliğindedir (YHGK'nun 25.02.2004 gün ve 2004/1- 120- 96 sayılı kararı). 25.05.1938 tarih ve 29/10 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı ve Yargıtay'ın aynı yöndeki yerleşmiş içtihatları uyarınca ecrimisil davaları beş yıllık zamanaşımına tabi olup bu beş yıllık süre dava tarihinden geriye doğru işlemeye başlar. Hemen belirtilmelidir ki ecrimisil hesabı uzmanlık gerektiren bir husus olup, taşınmazın niteliğine uygun bilirkişi marifetiyle keşif ve inceleme yapılarak ve taleple bağlı kalınarak haksız işgal tazminatı miktarı belirlenmelidir....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Dava dilekçesinde, ortak alana müdahalenin önlenmesi, eski hale getirilmesi, binada meydana gelen zarar nedeniyle 1.000 TL maddi tazminat, aylık 700 TL ecrimisil ve birikmiş 3.400 TL ecrimisil bedelinin davalılardan müteselsilen tahsiline karar verilmesi istenilmiştir....

    Mahkemece bu olgu gözönünde tutularak mülkiyet hakkına dayalı davanın kabulünde Türk Medeni Kanununun 724.maddesine dayalı temliken tescil davasının reddedilmiş olunmasında yasaya aykırılık yoktur. Burada üzerinde durulması gereken diğer bir sorunda malzeme maliki olan davalı ve karşı davacının haklarının tartışılmasıdır. Hiç kuşkusuz malzeme maliki koşulları varsa arazi malikinden arsa ve inşaatın mülkiyetinin geçirilmesini isteyebileceği gibi malzeme sebebiyle tazminat talebinde de bulunabilir. Arazi sahibinin yapılan inşaatın kaldırılmasını istememesi veya talep etmesine rağmen aşırı zarar doğması sebebiyle yapı yıkılamadığı takdirde arazi malikinin mamelekinde sebepsiz bir zenginleşme meydana geleceğinden, bu zenginleşmeye karşılık taşınmaz malikinin malzeme malikine muhik bir tazminat ödemesi gerekir. Türk Medeni Kanunu’nun 723.maddesi uyarınca ödenecek olan tazminatın tutarı malzeme malikinin iyiniyetli olup olmamasına göre değişir....

      Mahkemece bu olgu gözönünde tutularak mülkiyet hakkına dayalı davanın kabulünde Türk Medeni Kanununun 724.maddesine dayalı temliken tescil davasının reddedilmiş olunmasında yasaya aykırılık yoktur. Burada üzerinde durulması gereken diğer bir sorunda malzeme maliki olan davalı ve karşı davacının haklarının tartışılmasıdır. Hiç kuşkusuz malzeme maliki koşulları varsa arazi malikinden arsa ve inşaatın mülkiyetinin geçirilmesini isteyebileceği gibi malzeme sebebiyle tazminat talebinde de bulunabilir. Arazi sahibinin yapılan inşaatın kaldırılmasını istememesi veya talep etmesine rağmen aşırı zarar doğması sebebiyle yapı yıkılamadığı takdirde arazi malikinin mamelekinde sebepsiz bir zenginleşme meydana geleceğinden, bu zenginleşmeye karşılık taşınmaz malikinin malzeme malikine muhik bir tazminat ödemesi gerekir. Türk Medeni Kanunu’nun 723.maddesi uyarınca ödenecek olan tazminatın tutarı malzeme malikinin iyiniyetli olup olmamasına göre değişir....

        B.K 249'uncu maddesi gereğince davalı taşınmazı kiralama amacına uygun olarak teslim etmek ve sözleşme süresince aynı şekilde bulundurmak zorundadır. Somut olayda taşınmaza mülkiyet ihtilafı sebebiyle el konulduğu ve davacının zorunlu olarak tahliye edildiği anlaşılmaktadır. Dosyada davacının bu yeri hukuki ihtilaflı olarak kiraladığına dair yazılı belge olmadığı gibi bunun aksi tanık ile ispatlanamaz. Böyle olunca mahkemece davacının isteyebileceği zarar ve tazminatın belirlenerek sonucuna uygun bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup bozma sebebidir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle usul ve yasaya aykırı bulunan kararın temyiz eden davacı lehine BOZULMASINA, peşin alınan 18.40 TL. temyiz harcının istek halinde iadesine, 27.2.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          İSTANBUL 3.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ ESAS NO : 2022/166 KARAR NO : 2022/141 DAVA : MARKA HAKKINA TECAVÜZÜN TESPİTİ, MEN'İ,REF'İ, MADDİ VE MANEVİ TAZMİNAT DAVA TARİHİ : 20/09/2022 KARAR TARİHİ : 20/10/2022 Mahkememizde görülmekte bulunan Marka Hakkına Tecavüzün Tespiti, Men'i, Ref'i, Maddi ve Manevi Tazminat dava dosyası incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Öncelikli olarak TPMK'dan davalının vergi kimlik numarası ve adres bilgilerinin istenmesini ve bu bilgilerle taraf teşkilinin yapılmasını, davalı ......

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ÜST HAKKINA ELATMANIN ÖNLENMESİ YRG.GELİŞ TARİHİ: -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre dava; haksız fiilden kaynaklanan tazminat. istemine ilişkindir. Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 21.01.2013 tarih ve 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 26.01.2013 günü Resmi Gazetede yayımlanarak 01.02.2013 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin işbölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 4.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Hal böyle olunca, yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın ilgisi yönünden 4.Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE,3.5.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

              Bilindiği üzere, gerek öğretide ve gerekse yargısal uygulamalarda ifade edildiği gibi ecrimisil, diğer bir deyişle haksız işgal tazminatı, zilyet olmayan malikin, malik olmayan kötüniyetli zilyetten isteyebileceği bir tazminat olup, 08.03.1950 tarih 22/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında; fuzuli işgalin tarafların karşılıklı birbirine uygun iradeleri ile kurduğu kira sözleşmesine benzetilemeyeceği, niteliği itibarı ile haksız bir eylem sayılması gerektiği, haksız işgal nedeniyle oluşan zararın tazmin edilmesi gerekeceği vurgulanmıştır. Ecrimisil, haksız işgal nedeniyle tazminat olarak nitelendirilen özel bir zarar giderim biçimi olması nedeniyle, en azı kira geliri karşılığı zarardır. Bu nedenle, haksız işgalden doğan normal kullanma sonucu eskime şeklinde oluşan ve kullanmadan kaynaklanan olumlu zarar ile malik ya da zilyedin yoksun kaldığı fayda (olumsuz zarar) ecrimisilin kapsamını belirler. Haksız işgal, haksız eylem niteliğindedir....

                UYAP Entegrasyonu