BELGE VE DELİLLER : Davacı idare tarafından sunulan kamulaştırma belgeleri, tapu kaydı, resmi kurumlara yazılan müzekkerelere verilen cevabi yazılar, yapılan keşif ve sonrasında alınan bilirkişi raporu. GEREKÇE VE DEĞERLENDİRME : Dosya kapsamı, mevcut delil durumu, ileri sürülen istinaf sebepleri, istinaf sebepleriyle bağlılık ve kamu düzeni ilkesi dikkate alındığında; Dava, Kamulaştırma Kanununun mülga 17. maddesine göre tescil istemine ilişkindir. Kamulaştırma Kanununun 17. maddesine dayanan tescil davası, yenilik doğurucu nitelikte olmadığından karar harcı ve vekalet ücreti maktu alınır. Ayrıca, bu davalarda, davalı taraf ilk celseden önce davayı kabul etmez ve ferağ vermez ise, yargılama gideri ve vekalet ücretinden sorumlu tutulur....
MAHKEME KARARI Mahkemece dava konusu taşınmazın davacı Hazinenin dayanağı olan tapu kaydının kapsamında kaldığı, davalı tarafın taşınmazda zilyetliğinin ve tapuya dayalı bir hakkının bulunmadığı belirlenerek davanın kabulü ile dava konusu taşınmazın tapu kaydının iptali ile davacı Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiştir. IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ A. Bozma Kararı 1. Mahkeme kararına karşı süresi içinde taraflarca temyiz isteminde bulunulmuştur. 2. Yargıtay (Kapatılan) 16....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen davada; Davacı, ... Vakfının mütevellisi olduğunu, dava konusu 4 parça taşınmazın tashih işlemi ile 26.11.1959 tarihinde ... adına tescil edildiğini, 12.01.1965 tarihinde ise davalı ... Genel Müdürlüğü adına kaydedildiğini ileri sürerek, dava konusu taşınmazların tapu kaydının iptali ile ... adına tesciline karar verilmesini istemiştir. Davalı, dava konusu ... Külliyesinin muhafazası icap eden eski eserlerden olduğunu, 5737 sayılı ... Kanununun 30. maddesinde taşınmazın mazbut vakfına devrini öngördüğünü, mülhak vakfına devrinin söz konusu olmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın kabulüne ilişkin verilen karar Dairece; “...mülga 743 sayılı Türk Kanunu Medenisinin yürürlük tarihinden önce kurulmuş ve yönetimi vakfedenlerin soyundan gelenlere şart edilmiş ...ın mülhak ... olduğu belirtilmiş olup ... ......
Davacı ... 16.11.1998 tarihli dilekçesi ile, dava konusu 105 ada 12, 107 ada 95, 116 ada 97 ve 118 ada 30 sayılı parsellerin Kasım 1961 tarih 30 sayılı tapu kaydı kapsamında kaldığını ve tapu kaydının ¾ payının kendisine ait olduğunu, 107 ada 38 ve 107 ada 94 sayılı parselleri satın alması nedeniyle kendisine ait olduğunu, 105 ada 64 sayılı parselin ise Kasım 1961 tarih 30 sayılı tapu kaydı kapsamında kaldığını, Hazine adına yazılmasının doğru olmadığını ileri sürerek, tapu iptali ve tescil davası açmış, 107 ada 94 sayılı parsel yönünden davadan feragat etmiştir....
Bu durumda sözü edilen ek maddenin 16. ve 17. maddelere istinaden tescil edilen taşınmazlara ait ihtilafsız kamulaştırma bedeline ilişkin olduğunda şüphe yoktur. Bundan ayrı malike yapılan tebliğatın usulsüz olması gibi malikten kaynaklanmayan ve malike kusur izafe edilmesi de mümkün olmayan sebeplerle malikin kamulaştırma işlemlerinden haberdar olmaması mümkündür. (Eldeki davada olduğu gibi). Usulsüz tebligatlar geçerli kabul edilerek Kamulaştırma Kanunu'nun 16. ve 17. maddeleri uyarınca taşınmazın idare adına tescil edilmesi yolsuz tescil niteliğindedir ve malik her her zaman tapu kaydının iptali ile adına tescil isteme hakkına sahiptir. Kaldı ki eldeki dosyada Kamulaştırma Kanunu'nun 17. maddesine dayalı tescil dosyası getirtilmemiş ve kararın usul ve yasaya uygun olarak kesinleştiği saptanmamış olduğu gibi davacılardan Hurişah, Necmiye ve Hamdiye sözü edilen tescil dosyasında taraf dahi değildir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 06.06.2013 gününde verilen dilekçe ile mülga 2510 sayılı İskan Kanununa dayanan tapu iptali ve tescil talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 28.05.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle dosya ve içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı vekili Av. ...04.05.2017 tarihli dilekçesi ile temyizden feragat etmiş, dosyada Maliye Bakanlığı Hukuk Başmüşavirliğinin 21.04.2017 tarih ve 8885 sayılı oluru bulunduğu anlaşılmakla, temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklandığı üzere feragat nedeniyle davacı vekilinin temyiz dilekçesinin REDDİNE, 31.05.2017 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu İptali ve Tescil ... ile ... ve müşterekleri aralarındaki tapu iptali ve tescil davasının kabulüne dair ... Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 20.10.2010 gün ve 161/106 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davalılardan ... tarafından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü: KARAR Davacı vekili dava dilekçesinde; 206 ada 2 sayılı parselde vekil edeninin paylı malik olduğunu, miras bırakanından vekil edenine kaldığını, kadastro çalışmaları sırasında taşınmazın yaklaşık 550 m2'lik kısmının davalı tarafa ait 206 ada 3 parsel kapsamında tespit ve tescil edildiğini belirterek açıklanan miktarda tapu kaydının iptali ile vekil edenlerinin miras bırakanı ... adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesini istemiştir. Davalılar davanın reddine karar verilmesini savunmuşlardır....
Davacı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; müvekkili idare lehine vekâlet ücretine hükmedilmemesine gerekçe olarak gösterilen Yüksek Mahkeme kararlarının 2942 sayılı Kanun’un 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve tescil davalarına ilişkin olduğunu, oysa eldeki davanın 2942 sayılı Kanun’un mülga 17 nci maddesine dayanan tapu iptal ve tescil davası olduğunu, davalı tarafın yıllar önce kamulaştırma bedelini almasına karşın müvekkili idare lehine ferağ vermediğini, dolayısıyla bu davanın açılmasına sebebiyet verdiğini, müvekkili idare lehine vekâlet ücretine hükmedilmemesinin doğru olmadığını ileri sürmüştür. 2. Davalılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; kamulaştırma işleminin usulüne uygun olup olmadığı araştırılmadan karar verilmesinin hatalı olduğunu, aradan uzun zaman geçtikten sonra bu davanın açılmasının kamulaştırma işlemini geçersiz kıldığını, ayrıca bu durumun mülkiyet hakkının açık ihlali olduğunu ileri sürmüştür. C....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 19.10.2010 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil talebi üzerine bozma ilamına uyularak yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 30.04.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, kadastral mülkiyet durumunun ihyasına yönelik tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Davacı Hazine vekili, 1378 (2063) parsel sayılı, 1933 m2'lik taşınmazın ekli krokide gösterilen 122,33 m2'lik kısmının devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olduğu halde ......
Mahkemece ; "1- Davacı tarafından davalı aleyhine açılan davanın KABUL BEYANI NEDENİYLE KABULÜ ile; İstanbul İli, Arnavutköy ilçesi Sazlıbosna mahallesi 1131 nolu parsel sayılı taşınmazın davalı adına olan tapu kaydının iptali takyidatlardan ari olarak davacı idare adına tapuya KAYIT VE TESCİLİNE,2- Tescil için hüküm özetinin Tapu Müdürlüğüne gönderilmesine, " karar verilmiş, karara karşı davacı idare vekilince istinaf talebinde bulunulmuştur. Davacı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; İdare lehine vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğini ileri sürmüştür. GEREKÇE VE DEĞERLENDİRME : Dosya kapsamı, mevcut delil durumu, ileri sürülen istinaf sebepleri, istinaf sebepleriyle bağlılık ve kamu düzeni ilkesi de dikkate alındığında; Dava; 2942 sayılı Yasanın mülga 17. Maddesi gereğince tapu iptali ve tescil davasıdır....