KARAR : Davanın kısmen kabulüne Taraflar arasında görülen Tapu İptali ve Tescil davasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. İlk Derece Mahkeme kararı davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I. DAVA 1. Kadastro sırasında, ... ili ... ilçesi ... Mahallesi çalışma alanında bulunan 222 ada 2 parsel sayılı 864.48 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, çalılık vasfıyla Hazine adına tespit ve tescil edilmiştir. 2. Davacı ... dava dilekçesinde; ... ili ... ilçesi ......
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ: TAPU İPTALİ VE TESCİL-TAZMİNAT Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil- tazminat davası sonunda, yerel mahkemece davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar ... mirasçıları tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ... 'in raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; KARAR- Dava, yolsuz tescil hukuksal nedenine dayalı tapu iptali-tescil, olmazsa tazminat isteğine ilişkindir.Davacı, davaya konu 110 ada 4 nolu parselin 2510 sayılı Kanun çerçevesinde ...'a tahsisen tescil edildiğini ve kayıt üzerine 10 yıl süreli takyidat konulduğunu, ancak gerek ...'un gerekse ölümünden sonra mirasçılarının taşınmazda bina yapmadıkları gibi 1993 yılında taşınmazı ...'ya sattıklarını ileri sürerek tapu iptali-tescile, aksi takdirde taşınmaz değerinin ...'...
Asliye Hukuk Mahkemesinin 2012/598 esas sayılı dosyasında tapu iptal tescil talebinin husumet nedeniyle reddine, birleşen Ankara 4. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2012/598 esas sayılı dosyası ve birleşen Ankara 7. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2013/441 esas sayılı dosyasında ecrimisil talebinin kabulüne, birleşen Ankara 7. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2013/441 esas sayılı dosyasında tapu iptal tescil talebinin kabulüne karar verilmiştir. İddianın içeriği ve özellikle ileri sürülüş biçiminden, asıl ve birleşen davaların gerek diğer mirasçılardan mal kaçırmaya yönelik muris muvazaası, gerekse olay tarihinde yürürlükte olan 818 sayılı mülga Borçlar Kanunu’nun 18. maddesinde düzenlenen genel muvazaa hukuksal sebebine dayalı olarak açıldığı anlaşılmaktadır. Asıl ve birleşen Ankara 15....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda yerel mahkemece davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalı tarafça yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi,Tetkik Hâkimi ...’un raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Davacı vekili, ... ilinde 2510 sayılı ...... Kanununa göre 24/08/1995 tarihinde ......... Mahalli ...... Komisyonunca hak sahibi yapılan ......... aileler bulunduğunu, anılan kanuna göre devlet memurları, kadrolu ve mevsimlik işçiler, ...’a kayıtlı olanlar, tüm ............ve tüccarlar veya ...... hayvancılık dışında herhangi bir işle uğraşanların hak sahibi olamayacaklarının düzenlendiğini, ...’da kaydı bulunan davalıların, 13/12/2011 tarih 2011/11 sayılı Mahalli .........
TAPU İPTALİ VE TESCİL DAVASIYETKİLİ MAHKEME 1086 S. HUKUK USULÜ MUHAKEMELERİ KANUNU(MÜLGA) [ Madde 13 ] "İçtihat Metni" Davacı-karşı davalı Hüseyin ile davalılar-karşı davacılar Erdoğan ve müşterekleri aralarındaki tapu iptali, tescil ve alacak davasının kabulüne dair (Çatalzeytin Asliye Hukuk Hakimliği)'nden verilen 27.01.1995 gün ve 91/89 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi, kanun yararına Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından süresinde istenilmiş olmakla, dosya incelendi, gereği düşünüldü: Davacı-karşı davalı Hüseyin vekili, davacı adına kayıtlı 676 parselin 15.02.1994 tarihli harici sözleşme ile davalılara satıldığını, ancak davalıların satış bedelini ödemediklerini ileri sürerek 2.100.000 TL satış bedelinin davalılardan tahsili ile müvekkiline ödenmesine karar verilmesini istemiştir....
1. fıkrasının (a) bendine göre iade talebinin kabulü için, taşınmazın daha önce (kadastro çalışmaları veya mahkeme kararı ile) özel kişiler adına tapu kaydının oluşturulması fakat sonrasında (örneğin bir yargı kararı sonucunda) Hazine adına tescil edilmiş olmasının gerekeceği, davacının talebinin buna uymadığı, zira uyuşmazlık konusu taşınmazda daha önce davacı adına bir tescil yapılmadığının anlaşıldığı, 6292 sayılı Kanun'un 7. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendi ise daha önce Hazinece özel kanunlara göre (örneğin mülga 2924 sayılı Kanun) satışı ve tescili yapılan taşınmazlarda sonradan 2/B şerhi konulan veya bu yönde Hazine adına tescil edilen taşınmazların iadesine yönelik olup, davacının iade talebi bu bent kapsamında değerlendirildiğinde ise; uyuşmazlık konusu taşınmazın daha önce 2001 yılında mülga 2924 sayılı Kanun hükümleri kapsamında davacıya ve diğer ilgililere satılmasına karar verildiği, fakat sonra idaresince yapılan incelemeler neticesinde bu satışların iptaline karar verildiği...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Kadastro sonucu Balıklı Mahallesi çalışma alanında bulunan 513 ada 33 parsel sayılı 3.072,43 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz vergi kaydı ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle ...... adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacılar ... ve arkadaşları, çekişmeli taşınmazın müşterek muristen intikal ettiği ve mirasçılar arasında terekenin taksim edilmediği iddiasına dayanarak tapu iptal ve tescil istemiyle dava açmışlardır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 17.11.2014 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil veya tazminat istenmesi üzerine yapılan muhakeme sonunda; tapu iptali ve tescil isteminin kabulüne dair verilen 10.06.2015 günlü hükmün Yargıtayca, duruşmalı olarak incelenmesi davalılar tarafından istenilmekle, tayin olunan 22.03.2016 günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davalılar vekili Av.... ile karşı taraftan davacı vekili Av. ... geldiler. Açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelenlerin sözlü açıklamaları dinlendi duruşmanın bittiği bildirildi. İş karara bırakıldı....
Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dava 2942 sayılı Kanun'un mülga 14 üncü maddesine göre daha önce usulüne uygun olarak kamulaştırılan taşınmazın davalı adına olan tapu kaydının iptali ile davacı idare adına tescili ve yol olarak terkini istemine ilişkin olup İlk Derece Mahkemesince, Yargıtay 5. Hukuk Dairesinin 2018/9007 Esas, 2018/19898 Kararı ile kesinleşen hükme göre davalı yönünden daha önce yapılan kamulaştırma işleminin usulüne uygun olduğuna dair belirleme karşısında, eldeki davanın davalı yönünden kabulü ile davalı adına olan tapu kaydının iptali ile davacı idare lehine yol olarak terkin kararı verilmesinde bir isabetsizlik görülmediğinden davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir V. TEMYİZ A. Temyiz Yoluna Başvuranlar Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur. B....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen davada; Davacı, mülga 2510 sayılı İskan Kanunu kapsamında göçebe hayatı yaşadıkları iddiası ile davalıların tarımsal iskana başvurduklarını, Mahalli İskan Komisyonu'nun 12/08/1992 tarih ve 101 no'lu kararı ile tarımsal iskan hak sahipliğini elde etmesi nedeniyle dava konusu 1460 parsel sayılı taşınmazın davalılar adına 18/02/2004 tarihinde tescil edildiğini, ne var ki davalı ...'in babası...'in başvuru öncesi 1972 yılında başlayan Bağ-Kur kaydı bulunduğunun tespiti üzerine Mahalli İskan Komisyonu'nun 27/04/2012 tarih ve 2012/311 no'lu kararı ile 12/08/1992 tarih ve 101 nolu komisyon kararı ve hak sahipliğinin iptal edildiğini ileri sürerek tapunun iptali ile taşınmazın Hazine adına tescilini istemiştir. Davalılar, davaya cevap vermemişlerdir....