da bulunan mükerrer kaydının iptali ile kayıtlarda adının, ana ve baba adının düzeltilmesini istemiştir. Mahkemece ... ve ...'da bulunan her iki kaydın davacıya ait olduğunun ve mükerrer kayıt olduğunun tespitine, nüfus kaydının iptaline, ad değişiklikleri isteminin reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Mükerrer kaydının iptali istenilen davacı ...'in her iki kaydının ve Türk vatandaşlığına geçişine ilişkin tüm belgelerin ilgili kuruluştan getirtilerek dosyaya konulmasından sonra temyiz incelenmesi yapılmak üzere gönderilmesi için dosyanın mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 10.06.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Somut olayda; davacı tarafça, iptali istenilen nüfus kaydının kendisine ait mükerrer kayıt olduğu ileri sürüldüğüne göre, talep hakkı aynı kişi olduğu ileri sürülen davacıya ait olduğu gibi, dava gerçeğe aykırı olarak oluşturulan mükerrer kaydın iptali istemine ilişkin olup inşai hüküm içermektedir ve buna bağlı olarak davacının böyle bir dava açmakta hukuki yararının bulunduğu kuşkusuzdur. Bu nedenlerle davacı vekilinin istinaf talebi yerindedir. Bu durumda mahkemece yapılacak iş, öncelikle davacı vekili olarak vekaletname sunan Av....
Köyü 114 ada 1 parsel sayılı taşınmazın mera kaydının iptali ile orman niteliğiyle Hazine adına tesbit ve tescilini talep etmiş; mahkemece, getirtilen tapu kayıt ve dayanaklarına göre dava konusu taşınmazın kayden orman niteliği ile Hazine adına kayıtlı olduğu, talebin açıkça tapu kaydının iptali olması nedeniyle davacı tarafın hukukî yararının bulunmadığı anlaşılmakla davanın usûlden reddine karar verilmiş, hüküm davacı Orman Yönetimi vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dairece karar bozulmuştur. Hükmüne uyulan Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 2013/8941 Esas ve 2014/919 Karar sayılı bozma kararında özetle; "Dava, ilân süresi içerisinde açılan mera komisyon kararının iptali ile orman niteliğiyle Hazine adına tescil istemine ilişkin olup; mahkemece, davanın yalnızca tapu iptali istemine ilişkin olduğu ve çekişmeli taşınmazın orman niteliğiyle Hazine adına kayıtlı bulunduğu kabul edilerek reddine karar verilmiş ise de, mahkemenin bu değerlendirmesi yerinde değildir....
den olma çocuğu gibi mükerrer olarak nüfusa kaydettirdiğini bildirerek, mükerrer kaydın iptaline ve nüfus kaydının düzeltilmesine karar verilmesini istemiştir. Dava bu niteliğiyle hatalı yapılan nüfus kaydının düzeltilmesine, mükerrer kaydın iptaline ilişkindir. 5490 Sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. maddesi uyarınca nüfus kaydının düzeltilmesine yönelik olan davanın genel hükümlere göre Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle;6100 Sayılı HMK.’nun 21. ve 22. maddeleri gereğince... 2.Asliye Hukuk Mahkemesi'nin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 13.11.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen davada; Davacı, 429 parsel sayılı taşınmazın mülkiyetinin Hazineye ait olduğunu, 1965 yılında yapılan kadastro çalışmaları sırasında 3555 ada 2 parsel sayılı taşınmazın 429 sayılı parsel üzerine binmeli olarak mükerrer tescil edildiğini ileri sürüp, 3555 ada 2 parselin 429 parsel ile çakışan 8280 m2'lik kısmının tapusunun iptali ile Hazine adına tescilini istemiştir. Davalı, davanın reddini savunmuştur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tapu iptali, tescil ve elatmasının önlenmesi davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı ..., ... ili Merkez ... Köyü 3111 parsel sayılı 12.600 m2 yüzölçümündeki ... adına tapuda kayıtlı taşınmazın seri bazında yapılıp kesinleşen orman tahdidi ve 3948 parsel numarası ile tapuda kayıtlı ... Devlet Ormanının içinde kaldığı iddiası ile tapu iptali tescil ve elatmasının önlenmesi davası açmıştır. Mahkemece davanın kabulüne, mükerrer tescil işlemi oluşmaması için dava konusu taşınmazın tapu kaydının iptaline karar verilmiş, hüküm davalı ... tarafından temyiz edilmiştir Dava, tapu iptali tescil ve el atmanın önlenmesi niteliğindedir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL KANUN YOLU : TEMYİZ Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Yalova Tapu Müdürlüğünün 23.07.2014 tarihli yazısı ile; ... Köyü idari sınırları dahilinde bulunan 101 ada 216 parsel sayılı taşınmazın kadastrosunun mükerrer olduğunun anlaşılması nedeniyle, tebliğden itibaren 30 gün içerisinde dava açılmadığı takdirde mükerrer olan kısımların tapu kütüğünden iptal edileceğinin bildirilmesi üzerine davacı ..., mükerrer kadastroya konu bölüm yönünden davalı ... kaydının iptali istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....
Ancak; 1)Dava konusu taşınmaz üzerindeki irtifak hakkının tesisi ile davacı idare adına tapuya tesciline, pilon yerinin ise davalıların tapu kaydı ve veraset ilamındaki payları oranında tapu kaydının iptali ile davacı idare adına tesciline karar verilmesi gerekirken infazda tereddüt oluşturacak şekilde hüküm kurulması, 2)Kendisini vekille temsil eden davalı lehine mükerrer olacak şekilde vekalet ücretine hükmedilmesi, 3)Gerekçeli kararın hüküm fıkrasında harca ilişkin hüküm kurulmaması, Doğru değil ise de; bu yanılgıların giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, a) Gerekçeli kararın hüküm fıkrasının 3 numaralı bendinin hüküm fıkrasından çıkartılmasına, yerine ( ... ili ... ilçesi ... köyü 342 ada 1 parsel sayılı taşınmazın 2.978,47 m2'lik kısmında davalıların tapu kaydı ve veraset ilamındaki payları oranında davacı ... lehine irtifak tesisi ile tapuya tesciline, 158,50 m2'lik pilon yerinin tapu kaydının davalıların tapu kaydı ve mirasçılık...
Davalı T4 vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; davanın konusunun kadastro tespitine itiraz değil, mükerrer tescil olmadığının tespiti ile tapu kaydının davalı müvekkili aleyhine düzeltilmesi istemine ilişkin olduğunu, kadastro tespitine itiraz davalarındaki maktu vekalet ücreti takdiri yerinde olmayıp müvekkile ait taşınmazın eksiltilmesi istenilen (tapu iptali ve tescil) miktarının 25.03.2021 tarihli bilirkişi raporu ile tespit edilen değeri üzerinden ve iki ayrı taşınmaz için iki ayrı davalı söz konusu olduğundan, dava konusu taşınmazların değeri üzerinden asgari ücret tarifesine göre vekalet ücreti takdiri gerektiğini öne sürerek mahkeme kararının vekalet ücreti yönünden kaldırılarak, davacı tarafın açtığı mükerrer tescil olmadığının tespiti ile tapu kaydının düzeltilmesi taleplerinin reddine, lehlerine 25.03.2021 tarihli bilirkişi raporu ile tespit edilen 72.001,00 TL üzerinden asgari ücret tarifesine göre vekalet ücreti takdir edilmesine karar verilmesini talep etmiştir....
Mahkemece davanın kabulüne, 01.04.2011 tarihli krokide (A) ile gösterilen 1856,08 m²'lik kısmın tapu kaydının iptaline, orman niteliği ile Hazine, (B) ile gösterilen 3143,92 m²'lik kısmın aynı vasıfla davalılar adına tapuya tesciline, (A) ile gösterilen kısma davalıların elatmasının önlenmesine karar verilmiş, hüküm davalılardan ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, kesinleşen orman kadastrosu sınırları içinde kalan tapu kaydının iptali ve tescili istemine ilişkindir. 1) Davalının tapu iptali ve tescili davasına yönelik temyiz itirazları bakımından; incelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman orman bilirkişi tarafından kesinleşmiş orman tahdit haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan uygulama ve araştırma sonucunda, çekişmeli taşınmazın krokide (A) ile gösterilen bölümünün orman tahdit hattı içinde kaldığı belirlenerek, orman niteliği ile tescile karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır....