Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı vekili, müvekkiline kasko sigortalı ... plakalı aracın, davalıların maliki ve sürücüsü olduğu ... plakalı aracın çarpması sonucu hasarlandığını belirterek, fazlaya dair hakları saklı kalmak koşuluyla davalının trafik sigortasına ödenmesi için başvurulan 4.000.000.000 TL’lik miktar dışında kalan 5.500.000.000 TL tazminatın 21.06.2004 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı ..., yetkiye, kusura ve hasara itiraz ederek davanın reddini savunmuştur. Davalı ... vekili yetkiye, kusura ve hasara itiraz ederek davanın reddini istemiştir....

    - K A R A R - Davacı vekili, taraflar arasında imzalanan kira sözleşmeleri uyarınca davalıya teslim edilen araçlardan birinin trafik kazası neticesinde hasarlandığını toplam hasar bedelini oluşturan 7.080,00 TL bedelli faturanın davalıya gönderildiğini ancak davalının faturayı iade ettiğini, girişilen icra takibine de haksız olarak itiraz edildiğini ileri sürerek itirazın iptali ile takibin devamına, %40 tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde, davanın reddi gerektiğini savunmuş, ilk duruşmada da yetkiye itiraz ettiklerini, müvekkili şirketin Beyoğlu sınırlarında kaldığını, icrada da yetkiye itiraz ettiklerini bildirerek önceki yetki itirazlarının dikkate alınmasını istemiştir....

      ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ NUMARASI: 2023/21 D.İş - 2023/26 Karar KARAR TARİHİ: 17/02/2023 DAVA: İhtiyati Haciz Kararına İtirazİTİRAZ TARİHİ: 25/01/2023 İSTİNAF KARAR TARİHİ: 09/03/2023 Taraflar arasında görülen ihtiyati haciz talebine ilişkin ilk derece mahkemesince verilen kararın borçlu vekilince istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: TALEP: İhtiyati hacze itiraz eden vekili dilekçesinde özetle, Her iki borçlunun adresinin de Ayvalık olduğu, genel yetki kuralı gereğince Ayvalık Mahkemeleri ve icra dairelerinin yetkili olduğunu, ayrıca mezkur çekte keşide yeri ve ödeme yerinin Ayvalık olduğunu, bu nedenle de Ayvalık Mahkemeleri ve icra daireleri yetkili olduğunu, çekteki imzanın müvekkil şirket yetkilisine ait olmadığını vekaletname örneğine bakıldığında çıplak gözle dahi imzaların uyuşmadığının görüldüğünü, bu nedenlerle ihtiyaten haciz kararının kaldırılmasına, masraf ve ücreti vekaletin...

        üzerinden başlatılan takipte yetkiye itiraz edilip edilmeyeceği ve icra dairesinin yetkili olup olmadığı hususunda toplanmaktadır. 1-Yetkiye itiraz edilip edilemeyeceği hususuna ilişkin olarak; 7155 sayılı Abonelik Sözleşmesinden Kaynaklanan Para Alacaklarına İlişkin Takibin Başlatılması Usulü Hakkında Kanunda ; borçlunun kendisine gönderilen ödeme emri üzerine nelere itiraz edebileceği sayılmış olup yetkiye, borcun tamamına veya bir kısmına ya da alacaklının takibat icrası hakkına itiraz yolu açıktır. (m.11/7 )2- İcra dairesinin yetkili olup olmadığına ilişkin olarak; İİK.'nun 50. maddesinde; "Para ve teminat borcu için takip hususunda HMK'nın yetkiye dair hükümlerinin kıyas yoluyla tatbik olunur" denilmektedir. TBK'nun 89.maddesinde "Borcun ifa yeri, tarafların açık veya örtülü iradelerine göre belirlenir....

          Burada borçlunun dilekçesinden genel olarak “borca itiraz iradesi” çıktığından, bu geçerli bir itiraz olarak kabul edilmelidir. Davalı borçlu T3 vekili 26/01/2019 tarihide Uyaptan gönderdiği dilekçeyle borca, ödeme emrine, yetkiye, faiz oranına ve işlemiş faize itiraz etmiştir. Davalı şirkete ödeme emrinin ödeme emri 22/01/2018 tarihinde tebliğ edildiği göz önüne alındığında borçlu şirket vekilinin itiraz dilekçesi süresindedir. İlk derece mahkemesince davacının takibin durdurulmasına ilişkin işlemin iptaline ilişkin şikayetin reddine karar verilmesi isabetlidir. Yargıtay 12. Hukuk Dairesi'nin 2015/18489- 25475 E.K. sayılı ilamında da açıkça belirtildiği üzere, HMK'nun dava şartlarını düzenleyen 114. maddesinin (h) bendinde, davacının dava açmakla hukuki yararının olması gerektiği belirtilmiştir. Borçlu itirazında yetkiye ve borca birlikte itiraz ettiğine göre alacaklının sadece yetki itirazının kaldırılması istemesinde hukuki yararı bulunmamaktadır....

          Belli günde davacı vekili Av. ... gelmiş olduğundan duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatın sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, davacının başlattığı ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile ilamsız icra takibine davalıların itiraz ettiklerini, takibin durduğunu iddia ederek itirazın iptaline, takibin devamına ve % 40 oranında icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalılar, davaya cevap vermemişlerdir. Mahkemece, davalıların süresi içinde verdikleri dilekçe ile hem ... 1....

            DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 16. maddesine dayalı usulsüz tebligat şikayeti ile İİK'nın 169. maddesine dayalı yetkiye ve İİK'nın 170. maddesi uyarınca imzaya itiraz ve borçlunun kambiyo hukuku bakımından şikayetine ilişkindir. İstanbul 24. İcra Müdürlüğünün 2018/38338 Esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde, alacaklı davalı tarafından borçlu davacı hakkında 249.295,89 TL alacağın tahsili amacıyla başlatılan kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takip olduğu anlaşılmıştır. İlk derece mahkemesince usulsüz tebligat şikayetinin kabulü ile tebliğ tarihi öğrenme tarihi olarak bildirilen 11/04/2019 olarak belirlenmiş, yetkiye ve imzaya itiraz yönünden esasa ilişkin nedenlerle dava reddedilmiştir. Davacı tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuş olup, usulsüz tebligat şikayetine ilişkin karar istinafa konu edilmediğinden kesinleşmiştir....

            İcra Müdürlüğü'ne hitaben yazılmış itiraz dilekçesinin bulunduğu anlaşılmıştır. İtiraz dilekçesinde icra takip dosya numarasının yanlış gösterilmesi veya hiç gösterilmemesi itirazın bu nedenle reddini gerektirmez. Maddi hata sonucu (icra müdürlüğünün ve takip dosya numaralarının itiraz dilekçesinde yanlış yazılması hakkın zayiine neden olmaz. Bu durumda borçlunun süresinde İstanbul Anadolu 10. İcra Müdürlüğü dosyasından yapılan ilamsız takibe itiraz ettiğinin kabulü gerekeceğinden ve dolayısıyla süresinde itiraz nedeniyle takip duracağından ve icra dosyasına süresinde yapılan itiraz uyarınca takip kesinleşmeden konulan hacizlerin kaldırılması gerekeceğinden mahkemece şikayetin kabulüne karar verilmesi gerekir ( Yargıtay 34 XX 544/26387 Esas 2013/2452 Karar, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu 2013/12- 1739 Esas 2015/1049 Karar, Yargıtay 34 XX 397/2864 Esas 2018/6097Karar)....

            İİK 169/a-1 maddesi gereğince yetkiye itiraz yönünden dosyanın işlemden kaldırılamayacağı, taraflar gelmese dahi mahkemece gereken kararın verilmesi gerektiği, her ne kadar mahkemece kararın gerekçesinde yetkiye itiraza ilişkin değerlendirme yapılmış ise de, karar kısmında yetkiye itiraza ilişkin hüküm kurulmadığı anlaşılmakla, söz konusu eksiklik HMK 297/2 maddesine aykırılık teşkil ettiğinden ve bu husus kamu düzenine ilişkin olduğundan, hüküm düzeltilmek suretiyle davacıların istinaf başvurusunun HMK'nun 353- (1)-b-2 maddesi uyarınca kısmen kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak aşağıdaki şekilde yeniden hüküm kurmak gerektiği anlaşılmıştır....

            Şti aleyhine 08/11/2019 tarihinde genel haciz yoluyla ilamsız takip başlatıldığı, borçlu şirketin İstanbul Anadolu İcra Dairesinin yetkili olduğunu belirterek yetkiye ve borca itiraz ettiği, borçlu T5'in de Konya İcra Dairesinin yetkili olduğunu belirterek yetkiye ve borca itiraz ettiği görülmektedir. Borçlu şirketin yetki itirazıyla ilgili olarak alacaklının gönderme talebi doğrultusunda takip dosyasının İstanbul Anadolu 5. İcra Müdürlüğünün 2020/12828 esas dosyasına gönderildiği, adı geçen icra müdürlüğünce 10/08/2020 tarihli işlem ile takip dosyasının sadece borçlu şirket yönünden İstanbul Anadolu 5. İcra Dairesine gönderilmiş olduğundan, T5 hakkında ödeme emri düzenlenmemesine karar verildiği, yine aynı icra müdürlüğünce 01/09/2020 tarihinde aynı yönde ikinci kez işlem tesis edildiği görülmektedir. İstanbul 7....

            UYAP Entegrasyonu