İcra Müdürlüğünün 2021/8820 esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davacı borçlunun takibe ve borca itiraz etmesi üzerine icra müdürlüğünce 02/09/2021 tarihinde itiraz süresinde yapılmışsa takibin durdurulmasına karar verildiğini, sonrasında icra müdürlüğünün 15/09/2021tarihli kararı ile borca kısmi itiraz eden borçlunun o kısmın cihet ve miktarını açıkça belirtmediği gerekçesiyle takibin devamına karar verdiğini, icra müdürlüğünün kendi kararından dönerek yeni bir karar vermesinin mümkün olmadığını, ayrıca itiraz dilekçesi yorumlanarak verilen ikinci kararın hatalı olduğunu, borca kısmi itiraz söz konusu olmadığını, alacaklıya ödeme emrinde belirtilen miktarda borcun bulunmadığı yönündeki itirazın kısmi itiraz olmadığını, dilekçede takibe itiraz edildiğine dair ibareye ve takibin durdurulması talebine yer verilmiş olması nedeniyle icra müdürlüğünce yapılan yorumun hatalı olduğunu belirterek 15/09/2021 tarihli memur işleminin iptaline karar verilmesini istemiştir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ SEBEPLER ve GEREKÇE: Davalı alacaklı şirket vekili tarafından davacı hakkında Karapınar İcra Müdürlüğü'nün 2019/1454 Esas sayılı dosyasıyla kambiyo takibi başlatılmış, davacıya ödeme emri 22/01/2020 tarihinde tebliğ edilmiş davacı yasal 5 günlük süre içinde 27/01/2020 tarihinde borca ve faiz oranına itiraz edilmiştir. Mahkemece davacının borca itirazının reddine, alacağı %20'si oranındaki tazminatın davacıdan alınarak davalıya verilmesine karar verilmiştir. İİK'nun 169/a maddesi uyarınca; borca itiraz halinde, borcun olmadığının veya itfa veya imhal edildiğinin, resmi veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile ispat külfeti borçluya aittir. Davacı, davalıya borcu olmadığını İİK'nun 169/a maddesi kapsamında bir belge ile ispatlayamamıştır....
Davacının, itirazı herhangi bir şekilde öğrenip öğrenmemesi de sürenin başlamasını gerektirmez.Somut olayda davacı tarafından borçlu davalı şirket hakkında ilk olarak 15/09/2022 tarihinde -------- sayılı takip dosyası ile toplam 174.600,89-TL alacağın tahsili için takibe girişildiği, ödeme emrinin 18/02/2019 tarihinde davalı borçluya tebliğ edildiği borçlu davalı vekilinin 12/09/2022 tarihli dilekçesi ile yetkiye ve borca itiraz ettiği ve takibin durdurulmasına karar verildiği, alacaklı davacı vekilinin 16/09/2022 tarihli talebi üzerine dosyanın 27/09/2022 tarihinde -------- gönderildiği ve ------- esas dosya numarasını aldığı, 25/11/2022 tarihli ödeme emrinin düzenlendiği, ödeme emrinin 03/12/2022 tarihinde davalı borçluya elektronik tabligat yolu ile tebliğ edildiği ve 29/11/2022 tarihinde borca itiraz edildiği, eldeki davanın ise yetkili icra dairesinde ödeme emri tebliği ve borca itiraz yapılmadan, 21/11/2022 tarihinde açıldığı anlaşılmaktadır....
İcra Müdürlüğü'nün 2022/2153 esas sayılı dosyasının incelemesinde; davalı alacaklı tarafından davacı borçlular aleyhine kambiyo senetlerine özgü icra takibi başlatıldığı, örnek 10 ödeme emrinin borçlu T3 ve T2a 14.02.2022, T1 16.02.2022 tarihinde tebliğ edildiği, davacılar tarafından süresinde (borca itiraz bakımından) 18.02.2022 tarihinde icra mahkemesine başvurulduğu anlaşılmıştır. Borçlunun, senedin teminat senedi olduğuna ilişkin icra mahkemesine başvurusu, İİK'nın 169. maddesi uyarınca, borca itiraz niteliğinde olup, borca itirazın, İİK'nın 169/a maddesi gereğince incelenmesi ve aynı maddenin 5. fıkrası uyarınca itirazın kabulü halinde takibin durmasına karar verilmesi gerekmektedir. İİK'nın 169/a maddesi uyarınca; borca itiraz halinde, borcun olmadığının veya itfa veya imhal edildiğinin, resmi veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile ispat külfeti borçlulara aittir....
Taraflar arasındaki borca itiraz uyuşmazlığından dolayı yapılan inceleme sonunda İlk Derece Mahkemesince itirazın reddine karar verilmiştir. Kararın muteriz borçlu tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı borçlu tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi ... tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I. İTİRAZ Muteriz borçlu itiraz dilekçesinde; alacaklıya borcu olmadığını, taraflar arasında borca sebep olabilecek ticari ilişki bulunmadığını, takibin kötüniyetli başlatıldığını ileri sürerek, borca itirazının kabulü ile takibin ve ödeme emrinin iptaline ve lehine tazminat ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir. II....
Takip hukukuna dayanan itiraz sebeplerini; alacaklının takip yapma yetkisi (takibat icrası hakkı İİK m. 60/3, c. 3) bulunmadığına ilişkin itirazlar olarak özetlemek mümkündür. Alacaklının takip yapma yetkisi bulunmadığına ilişkin bütün sebepler, itiraz sebebi değildir. Borçlunun ileri sürdüğü sebep, niteliği bakımından icra müdürünün kendiliğinden (re'sen) gözetmesi gereken bir sebep (şikâyet sebebi) değilse, itiraz yolu ile ileri sürülür. 17. İleri sürülüş şekli bakımından itiraz sebepleri ise imzaya itiraz ve borca itiraz olarak ikiye ayrılır. İmzaya itiraz dışındaki diğer bütün itirazlara, borca itiraz denir (İİK m. 60/3; c. 3; m. 60/4; karş: m. 169). Meselâ ödeme, takas, zamanaşımı, borcun müeccel olduğu, borcun şarta bağlı olduğu, icra dairesinin yetkisiz olduğu ve sıfat itirazı gibi (Kuru, Baki: İcra ve İflas Hukuku, Ankara 2013, s. 224 vd.)....
Maddesi uyarınca davayı aydınlatma yükümlülüğünü yerine getirmediğini, borca itiraz ve imzaya itiraz arasında çelişki bulunmadığını, olmayan bir borç üzerine, vekil edenleri tarafından imzalanmamış olan bir bono ile haksız olarak takip başlatıldığını, imzaya ve borca itiraz edildiğini, imza örnekleri alınarak bilirkişi incelemesi yaptırılması gerektiğini, bu nedenlerle ilk derece mahkemesi kararının hukuka aykırı olduğunu belirtilmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Tüm dosya kapsamı uyarınca; Uyuşmazlık, bonoya dayalı kambiyo takibinde, imzaya ve borca itiraza ilişkindir. HMK. 'nun 33. Maddesi gereğince; hukuki nitelendirme hakime aittir. Yine HMK. 'nun 31. Maddesi uyarınca, hakimin davayı aydınlatma ödevi bulunmaktadır. Somut olayda, davacı asillerin ortak şekilde vermiş olduğu dava dilekçesinde, borca itiraz ile birlikte davacı borçlulardan T1 senetteki imzasına açıkça itiraz edildiği anlaşılmaktadır....
DAVA Borçlu keşideci itiraz dilekçesinde; davalı alacaklı tarafından bonoya dayalı olarak başlatılan kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takipte, takibe dayanak senedin “kendisi taraından imzalanan senet” olmadığını, senedin kendisi tarafından doldurulmadığını, borcunun bulunmadığını, “aslı olmayan bir senet”ten kaynaklanan borcun kendisine ait olmadığını, borcun sebebine, borca, faiz ve ferilerine itiraz ettiğini ileri sürerek takibin iptaline karar verilmesini talep etmiştir. II. CEVAP Davalı alacaklı cevap dilekçesinde; takibe konu senedin kambiyo senedi vasfını taşıdığını, temelindeki hukuki sebepten mücerret olduğunu, muteriz borçlu tarafından borca ve imzaya itiraza ilişkin belge sunulmadığını savunarak itirazın reddi ile muteriz borçlu aleyhine tazminata hükmedilmesini talep etmiştir. III....
İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklılar tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de; Alacaklılar tarafından borçlular hakkında 1 adet bonoya dayalı olarak başlatılan kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla ile icra takibinde; borçluların, örnek 10 numaralı ödeme emri tebliği üzerine yasal süre ,çerisinde icra mahkemesine yaptıkları başvuruda ; sair şikayetlerinin yanı sıra takip dayanağı bono bedelinin ödendiğini ileri sürerek borca itiraz ettikleri, mahkemece; borca itirazın kabulü ile takibin iptaline karar verildiği görülmektedir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkikinin borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla başlatılan takipte, borçlunun, borca kısmi itiraz ile icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece, borca kısmi itirazın süre aşımı nedeniyle reddine karar verildiği anlaşılmıştır. İİK'nun 168. maddesinin 5. bendi uyarınca borca itirazın 5 gün içerisinde icra mahkemesine yapılması zorunludur. Öte yandan, İİK'nun 19. maddesi; "Gün olarak tayin olunan müddetlerde ilk gün hesaba katılmaz... Bir müddetin sonuncu günü resmi bir tatil gününe rastlarsa, müddet tatili takip eden günde biter....