Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İcra Müdürlüğü'nün 2019/4211 Esas sayılı takip bakımından yalnızca borca itirazların değerlendirilerek hüküm kurulmasının icra iflas kanununa açıkça aykırılık teşkil ettiğini, zira davalının ikrarları ve yapılan incelemelerden de ortaya çıkacağı gibi takibe konu kambiyo senetleri sıralı olarak düzenlenen senetler olup, hiçbirinde müvekkilimin imzası bulunmadığını, bu nedenle müvekkilim her iki takibe de açıkça imza itirazında bulunduğunu, mahkemece tensip zaptında yalnızca borca itiraz edilmişcesine karar verildiğini, oysaki hem itiraz dilekçesinde hemde itirazlarında davalı vekili tarafından verilen cevap dilekçesinde borca ve imzaya itiraz edildiğini ve bu itirazların yerinde olmadığını söylemişken mahkemenin bunu görmezden gelerek yalnızca borca itirazları değerlendirmiş olması hukuken yerinde olmadığını, daha önce derecat'tan geçen dosya hakkında verilen kararlarda da bu hususun atlandığını, verilen kaldırma kararlarında imza incelemesi yapılmasını ve bu inceleme neticesine göre karar...

Davacılar vekili; kira alacağının tahsili amacıyla ... 7.İcra Müdürlüğünün 2011/398 sayılı dosyası ile davalı hakkında tahliye istemli icra takibi başlattığını, örnek 13 ödeme emrinin davalı borçluya 13.01.2011 tarihinde tebliğ edildiğini, dosya içeriğinde her hangi bir itiraz görülmemekle birlikte, borçluya gönderilen ödeme emrinde icra dairesi tarafından sehven 2011/393 numarasının yazıldığını, borçlu tarafından borca itiraz edildiğini belirterek itirazın kaldırılması ve kiralananın tahliyesine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece icra takibine itirazın söz konusu olmadığı ve kesinleştiği, ihtar süresinde borcun ödenmediği gerekçesi ile tahliyeye karar verilmiştir. Temyiz dilekçesine ekli belgelerden ... 7.İcra Müdürlüğü tarafından davalıya tebliğ edilen ödeme emrinde dosya numarasının hatalı şekilde 2011/393 olarak belirtildiği ve borca aynı takip dosyası üzerinden 18.01.2011 havale tarihli dilekçe ile itiraz edildiği görülmüştür....

    DELİLLER : --------- dosyası müzekkere cevabı, DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, mahkememizin---- Esas sayılı dosyasından tefrik edilerek yine mahkememizin yukarıda belirtilen esasına kaydı yapılmıştır. -----sayılı takip dosyasının ------- incelenmesinde: Ödeme emrinin---- tarihinde borçlu ----- edildiği, borçlu ----- tarihinde tebliğ edildiği, borçlular adına -------- tarafından 06/08/2021 tarihinde borca itiraz dilekçesi sunulduğu, borca itiraz dilekçesinin yasal süresinde olduğu ancak borca itiraz dilekçesi ekinde sunulan vekaletnamenin incelenmesinde vekaletnameyi verenin borçlu---- --- adına vekaletin bulunmadığı, ibraz edilen vekaletin de borçlu ----kapsamadığı, icra dairesince --- karar tensip tutanağı ile takibin durdurulduğu, borçlu gider avansı olmadığından borca itiraz dilekçesinin alacaklıya tebliğ edilmediği, öğrenme tarihinden itibaren 1 yıllık hak düşürücü sürede itirazın iptali davasının açıldığı tespit edilmiştir....

      İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 19/02/2019 NUMARASI : 2018/433 ESAS - 2019/114 KARAR DAVA KONUSU : Borca İtiraz KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı İcra Hukuk Mahkemesince verilen karara karşı davacı tarafından istinaf kanun yolu başvurusunda bulunulmuş olmakla; dosyadaki tüm kayıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacı borçlu dava dilekçesinde özetle; Ankara Batı İcra Dairesi’nin 2018/33596 sayılı takip dosyası üzerinden aleyhinde yapılan takipteki kefilliğe ve borca itiraz ettiğini ve 2018/33597 sayılı takipteki borca itiraz ettiğini belirterek ödeme emirlerinin iptaline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı alacaklı vekili cevap dilekçesinde özetle; borçlunun her iki takibe de itiraz ettiğini, takiplerin dayanaklarının farklı olduğunu ve derdestlik sözkonusu olmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir....

      İcra ve İflas Kanunu'nun 62/1. maddesinde “İtiraz etmek istiyen borçlu, itirazını, ödeme emrinin tebliği tarihinden itibaren yedi gün içinde dilekçe ile veya sözlü olarak icra dairesine bildirmeye mecburdur...” hükmü yer almaktadır. Somut olayda; alacaklı tarafından borçlu “..... aleyhine genel haciz yoluyla ilamsız takip başlatıldığı, örnek 7 ödeme emrinin takip talebinde adı geçen borçluya 02.10.2014 tarihinde tebliğ edildiği, 08.10.2014 havale tarihli borca ve yetkiye itirazın ise “....” adına yapılmış olduğu, itiraza ilişkin dilekçenin başlık ve sonuç kısmında adı geçen şirketin ünvanının yazılı olduğu, görülmekle; takip borçlusu şirket dışında ayrı bir tüzel kişiliğe haiz üçüncü kişinin yaptığı itiraz borçlu yönünden hukuki sonuç doğurmaz. Takip talebinde borçlu olarak gösterilen ve kendisine ödeme emri tebliğ edilen borçlu şirketin yasal 7 günlük süre içeresinde yapmış olduğu bir borca itiraz bulunmamaktadır....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki imzaya ve borca itiraza ilişkin davada Yalova İcra Hukuk ve 2.Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, imzaya ve borca itiraz istemine ilişkindir. Yalova 2.Asliye Hukuk Mahkemesince, davanın imzaya ve borca itiraz davası olduğu İİK 169 ve 170. maddeler bir bütün olarak değerlendirildiğinde görevli mahkemenin İcra Hukuk Mahkemesi olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir....

          tarihli icra müdürlüğü kararının İPTALİNE, davacı borçlunun yasal süresinde borca ve ödeme emrine itiraz etmiş olduğuna, Yasal süresinde yapılan itiraz kapsamında takip kesinleşmeden davacı borçlu aleyhine konulmuş olan hacizlerin kaldırılmasına, karar verilmiştir....

          İTİRAZ Borçlu itiraz dilekçesinde, borçlunun yetkili olduğu şirkete gelinen hacizde çıkan kavga üzerine karakola gidildiğinde alacaklı tarafın şikayetçi olmayacağını beyan ederek gabin halinden faydalanmak sureti ile boş senedin borçluya imzalattığını, senetteki yazıların borçluya ait olmadığından borca itiraz ettiklerini, senede dayanak olan dosyada borç miktarı daha düşük olduğu halde daha fazla yazıldığını, borçlunun kaşesinin sonradan basıldığını, ayrıca faiz oranına ve miktarına da itiraz ettiklerini, borçlunun Gaziantep'te ikamet etmesi nedeni ile Gaziantep'in yetkili olduğunu ileri sürerek yetkiye ve borca itirazlarının kabulü ile tazminata karar verilmesini talep etmiştir. II. CEVAP Alacaklı cevap dilekçesinde, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. III....

            nun 168/5. bendi gereğince davacı borçlu T1 yönünden borca itiraz şikâyetinin yasal beş günlük itiraz süresi içinde yapılmadığı, diğer davacı borçlu T2 yönünden ise her ne kadar borca itiraz süresinde ise de davacının borca itirazının kabul edilebilmesi için İİK 169/a-1 maddesi hükmüne göre borcun olmadığının veya itfa veya imhal edildiğinin resmi veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile ispatı gerektiği ancak davacının bu nitelikte bir belge sunamamış olduğu gerekçeleri ile yetki itirazlarının reddine, davacıların borca itirazlarının reddine karar verilmiştir....

            İcra Müdürlüğü'nün 2010/3923 E. sayılı dosyasında icra takibi yaptıklarını, borçlunun yasal süresi içerisinde yetkiye ve borca itiraz ettiğini, bunun üzerine yetki itirazını kabul ederek dosyanın Torul İcra Müdürlüğü'ne gönderilmesini istediklerini belirterek davalının haksız ve mesnetsiz itirazlarının iptali ile Torul 1. İcra Müdürlüğü'nün 2010/61 E. sayılı dosyasında takibin devamını ve tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davacı tarafından davalı aleyhine Erzurum 1. İcra Müdürlüğü'nün 2010/3923 E. sayılı dosyasında yapılan icra takibinde borca ve yetkiye itiraz ettiklerini, bu itiraz üzerine dosyanın yetkili icra dairesine gönderildiğini, Torul 1....

              UYAP Entegrasyonu