WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Hukuk Dairesinin 08.09.2021 tarihli ve 2020/2604 E. 2021/2186 K. sayılı kararı ile borca itiraz nedeniyle İlk Derece Mahkemesince İİK'nın 169/a-1 maddesi uyarınca dosya üzerinden inceleme yapılarak yetkiye ve borca itiraz yönününden bir karar veremeyeceği gerekçesi ile duruşma açılarak davanın yeniden görülmesi için HMK'nın 353/ 1-a-6 maddesi uyarınca dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesi üzerine İlk Derece Mahkemesinin 09.12.2021 tarih ve 2021/624 Esas 2021/760 K. sayılı kararı ile davanın kısmen kabulü ... 27. İcra Müdürlüğünün 2020/1352 Esas sayılı dosyasında mevcut 21.01.2020 tarihli ödeme emrinde talep edilen işlemiş faizin 77.460,27 USD'sini aşan kısmının iptaline, ödeme emrinin bu şekilde düzeltilmesine, diğer taleplerin reddine karar verilmiş ve bu kararın ... Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesinin 2022/73 Esasına kayden istinaf incelemesinde olduğu ve derdest olduğu görülmüştür....

    Davacı vekilinin beyanı üzerine dosyanın incelenmesinden davacı vekilinin beyanı ve davalının da --- tarih---- verdiği dilekçe ile------- Esas sayılı dosyasına yaptığı borca, faize ve ferilerine yönelik itirazını geri aldığını, davanın konusuz kaldığını, karşılıklı olarak yargılama gideri ve masraf talepleri olmadığını, karar verilmesine yer olmadığına dair karar verilmesini talep ettiği anlaşılmakla; konusuz kalan davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerekmiş aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

      Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile 6.600 TL asıl alacak, 478,53 TL işlemiş faiz yönünden takibin devamına ve %40 icra inkar tazminatına karar verilmiş, karar davalı vekili ve davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, temyiz olunan kararda yazılı gerekçelere göre davalı vekilinin temyiz itirazları yerinde değildir. 2-Davacı vekilinin temyiz itirazlarına gelince; icra takibinde dayanılan ve karara esas alınan 22.5.2007 başlangıç tarihli ve on yıl süreli kira sözleşmesi konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmamaktadır. Davacı 10.7.2009 tarihinde başlatmış olduğu icra takibinde 1.8.2008 tarihli 8.800 TL kira alacağı ile 2.321,27 TL işlemiş faizin tahsilini istemiş, davalı kira borcu bulunmadığını belirterek borca ve işlemiş faize itiraz etmiştir. Takibe dayanak olan kira sözleşmesine ve imzaya itiraz edilmediğinden takipte istenen kira bedelleri kesinleşmiştir....

        Somut olayda, davacı borçluların takibe konu borcun likit olmayıp mevcudiyeti ve miktarının yargılamaya muhtaç olduğu iddiası ve faize itirazı, İİK'nın 62. maddesi kapsamında borca itiraz niteliğinde olup, takibin şekline göre, ödeme emrinin tebliğinden itibaren yedi gün içinde icra dairesinde bildirilmelidir. İcra mahkemesince işin şikayet yoluyla çözümlenmesi mümkün olmadığından ilk derece mahkemesinin anılan iddialara ilişkin kabulü isabetlidir. Diğer taraftan, davacılar vekili dava dilekçesinde sair nedenlerin yanında, aynı taraflar arasında aynı alacağa ilişkin olarak İstanbul Anadolu 22....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de; Borçlunun icra mahkemesine başvurusunda imzaya itirazının yanında borca, faize ve borcun fer'ilerine itiraz ettiği halde mahkemece anılan itirazlar yönünden inceleme yapılmaması ve olumlu-olumsuz bir karar verilmemesi isabetsizdir. SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK. 366 ve HUMK.’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 31.05.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, borçlunun borca itirazını İİK 169/a maddesinde gösterilen delil ve belgelerle kanıtlayamadığına, faize ve imzaya ilişkin Mahkemece aldırılan bilirkişi raporlarının hüküm kurmaya ve denetime elverişli olduğuna, takipten sonra yapılan ödemelerin borca itiraz davasında değerlendirilemeyeceğine, istinaf edilen ilk derece mahkemesi kararında yazılı gerekçelere göre yerinde bulunmayan istinaf itirazlarının HMK'nun 353/1- b.(1) maddesi uyarınca esastan reddine karar vermek gerekmiştir. HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1- İzmir 6....

          Mahkemece, ilamın aynen icrasının mümkün olmaması durumunda, İİK'nun 24. maddesi gereği, ilam konusunun icra müdürü tarafından değeri tespit edilerek bu değer üzerinden takibin devamının gerektiği, şikayete konu icra takibinde de, bu şekilde bilirkişiye tespit ettirilen değer üzerinden takibe devam olunduğu, borca ve faize itiraz mahiyetindeki diğer taleplerin süresi içinde ve ayrıca itiraz yolu ile ileri sürülebileceği, bu şekilde şikayet istemine konu edilemeyeceği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş, hüküm borçlu vekili tarafından temyiz edilmiştir. Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de; Borçlu vekili, icra mahkemesine başvurusunda, takibin devam edeceği miktara ilişkin icra memuru işlemini şikayeti yanında, ödeme itirazı ile işlemiş ve işleyecek faize yönelik talepte de bulunduğu halde, mahkemece anılan konularda inceleme ve değerlendirme yapılmadığı görülmektedir....

            Esas Sayılı takip dosyası celp edilerek dosya içine alınmış, alacaklının dosyamız davacısı şirket olduğu, borçlunun dosyamız davalısı şirket olduğu, davacı tarafından toplam 62.415,14 TL üzerinden davalı aleyhine icra takibi başlatıldığı, davalı tarafından süresi içinde ödeme emrine, borca, takibe, faiz oranına, faize, işlenmiş faize ve takibin tüm ferilerine itiraz edildiği ve takibin durduğu anlaşılmıştır. Dava dosyasının 25/01/2022 tarihli celsede işlemden kaldırılmasına karar verildiği, davacı vekili 27/01/2022 tarihinde davanın yenilenmesi için talep dilekçesi gönderdiği, dosyanın ele alınıp duruşma günü verildiği, 06/06/2023 tarihli duruşmada davacı vekilinin hazır olmadığı, mazeret bildirmediği ve taraflarca takip edildiğine ilişkin herhangi bir irade beyanında bulunulmadığı görülmekle 06/06/2023 tarihli celsede HMK Md. 320/4 uyarınca açılmamış sayılmasına karar verilmesi gerektiği anlaşılmış ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur....

              Borçlu tarafça temyize konu edilen 18.06.2014 tarihli işbu mahkeme kararı gerekçesinde yalnızca zamanaşımı itirazına ilişkin hususların yeraldığı, diğer itiraz nedenleri hakkında bir inceleme ve değerlendirme yapılmadığı görülmektedir. Oysa, mahkemece incelenip hakkında karar verilen zamanaşımı iddiası dışında, borçlu vekilinin icra mahkemesine sunduğu itiraz dilekçesinde senedin vade tarihinde tahrifat yapıldığı bildirilmiş ve borca, faiz ve fer’ilerine de itiraz edildiği anlaşılmıştır. O halde, mahkemece; borçlunun senedin vade tarihindeki tahrifata, borca, faiz ve fer’ilerine yönelik itirazlarının esası incelenerek 6100 Sayılı HMK’nun 297 (2) maddesine uygun olarak bir karar verilmesi gerekirken bu taleplerin inceleme dışı bırakılması ve bu hususlarda olumlu veya olumsuz bir karar verilmemesi isabetsizdir....

                beyan etmesi üzerine 80.000,00 TL borcun ödendiğini ve ...’ya ait dairenin alacaklı adına tapuda devredildiğini, buna rağmen alacaklının protokol gereği kendine düşen edimlerini yerine getirmediğini, alacaklıya borcun kalmadığını ileri sürerek borca, faize ve fer’ilere itiraz ettiği, mahkemece; dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda takibe konu senedin protokol kapsamında verilmiş teminat senedi olduğundan bahisle İİK’nun 170/a-2 maddesi gereğince takibin iptaline karar verildiği görülmektedir....

                  UYAP Entegrasyonu