İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı/ borçlu vekili istinaf dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin borca itiraz dilekçesinde "Müvekkil Şirket’e 02.05.2019 tarihinde tebliğ olunan ödeme emrindeki asıl alacağa, faize, fer’ilerine kısmi itirazımızı içeren dilekçedir." denilerek faize ve ferilerine itiraz edildiğini, ancak alacaklı şirketin Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2019/549 esas sayılı itirazın iptali davası dava dilekçesinde "faize itirazın kaldırılmasını" dava ve talep etmediğini, davacının "faize itirazın kaldırılması " talebinde bulunmadığından söz konusu mahkemece faiz hususuna yer verilmediğini, dolayısıyla Ticaret Mahkemesi ve İcra Dairesi'nin kararında hata bulunmadığını, icra dairesinin faizsiz dosya kapak alacağı hesaplamasında bir hata bulunmadığını, yerel mahkeme kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu ileri sürerek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Dava, borca, imzaya ve faize itiraz isteğine ilişkin olduğundan kararın temyizen incelenmesi görevi 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun 14. maddesi uyarınca 12. Hukuk Dairesine aittir. Bu nedenlerle dosyanın Yargıtay Yüksek 12. Hukuk Dairesi Başkanlığı’na GÖNDERİLMESİNE 2.3.2006 gününde oybirliği ile karar verildi....
Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere ve özellikle davacı-borçlu icra dairesinin yetkisine, borca ve faize itiraz etmiş olup alacaklı 11.09.2009 tarihli dilekçe ile borçlunun borca ve faize yönelik itirazının kaldırılmasını istemeyerek icra dairesinin yetkisiz olduğunu bu tarih itibariyle kabul etmiş olmasına, 1086 sy. HUMK'un 193. (6100 sy. HMK'nın 20.) maddesi uyarınca icra dairesinin yetkisiz olduğunun kabulünün gerekmesine, 11.09.2009 tarihinden itibaren 10 gün içinde dosyanın yetkili icra müdürlüğüne gönderilmesi istenmediğinden davanın ön şart yokluğu reddinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, 19.09.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....
İİK'nun 62. maddesi gereğince itiraz etmek isteyen borçlu, itirazını ödeme emrinin tebliği tarihinden itibaren yedi gün içinde dilekçe ile veya sözlü olarak icra dairesine bildirmeye mecburdur. Somut olayda; örnek 7 numaralı ödeme emrinin borçluya 28.01.2015 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun, İİK'nun 62. maddesinde öngörülen yedi günlük süre içerisinde icra müdürlüğüne verdiği 29.01.2015 havale tarihli dilekçe ile “...icra takibine, faize, borcun tamamına ve borcun tüm fer'ilerine...itiraz etmekteyiz” demekle ve yine netice ve talep kısmında “takibe, faize, borcun tamamına ve borcun tüm feri'lerine itiraz ettiğimizi beyan eder...” demek suretiyle usulüne uygun olarak borca itiraz ettiği anlaşılmıştır. İİK'nun 66/1. maddesinin ilk cümlesi gereğince, müddeti içinde yapılan itiraz takibi durdurur....
DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı ilk derece mahkemesi kararının Dairemizce istinaf yoluyla tetkikinin istenmesi üzerine, bu işle ilgili dosya mahallinden Dairemize gönderilmiş olup, dosya içerisindeki tüm bilgi ve belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü; Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilleri aleyhine Diyarbakır 6. İcra Dairesi'nin 2017/9640 Esas sayılı dosyasıyla kambiyo senetlerine özgü alacaklara mahsus takip yolu ile yetkisiz icra müdürlüğünde takip başlatıldığını, yetkili icra dairesinin Şırnak İcra dairesi olduğunu, ödeme emrinin 13/11/2017 tarihinde tebliğ alındığını, müvekkillerinin borçlu olmadığını, rehinle korunan bir alacağa önce rehnin paraya çevrilmesi yolu ile takip yapılması gerektiğini, yetkiye borca, faize ve ferilerine itirazlarının kabulü ile icra takibinin durdurulmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Ancak, takipte talep edilen ve itiraz edilmeyerek kesinleşen işleyecek faizin türünün gösterilmemesi ve oranının yasal ya da ticari faiz oranlarından birine denk gelmemesi halinde aynı sonuca varılamaz. Bu durumda, itiraz edilmeyerek kesinleşen oran üzerinden faizin hesaplanması gerekecektir. Bakiye borç hesabı işlemi sırasında uygulanan faiz oranının, takipte kesinleşen faiz oranına ve yasalara aykırılığı, ancak icra müdürlüğünce dosya hesabı yapılması halinde borçlu tarafça şikayete konu edilebilecek ve mahkemece denetlenebilecektir. Somut olayda ise borçlular tarafından icra müdürlüğüne yapılmış bir başvuru olmadığı gibi, müdürlükçe yapılan herhangi bir dosya kapak hesabına da rastlanılmamıştır. O halde mahkemece, borçluların başvurusunun bu aşamada hukuki yararları olmadığından reddine karar verilmesi gerekirken, borca ve faize itiraz süresi geçtiği halde kesinleşen faiz miktarı ve oranına yönelik inceleme yapılarak yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir....
Şti. adına açılan icra dosyasının tüm faiz ve ferilerine itiraz ediyorum." şeklinde olduğunu, itiraz dilekçesinin içeriği itibariyle borca kısmi itiraz niteliğinde olduğunu, itiraz etmek istediği miktarı itirazında açıkça ve ayrıca göstermediğini, mahkeme tarafından şikayet sebeplerinin yerinde görülmediğinde dahi bu defa takibin asıl alacak yönünden devamı gerektiğini ileri sürerek şikayetin kabulüne karar verilmesini istemiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : İlk derece mahkemesince " İstanbul 2....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Borca ve Faize İtiraz KARAR ... 9. İcra Müdürlüğünün 2015/2516 (Eski:2006/16129) Esas sayılı takip dosyası ile ... 12. İcra Müdürlüğünün 2014/15072 Esas sayılı takip dosyasının asıllarının veya onaylı örneklerinin birlikte gönderilmesi için dosyanın mahalline GERİ ÇEVRİLMESİNE, 16.01.2018 tarihinde oybirlğiyle karar verildi....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/651 KARAR NO : 2021/1110 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : ÇORUM İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 29/09/2020 NUMARASI : 2019/124 ESAS - 2020/402 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Dairemizce yapılan dosya üzerinden inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İSTEM: Davacı vekili 02/03/2019 tarihli dava dilekçesinde özetle; müvekkili yönünden borca ve faize itiraz ettiklerini, davalılar ile müvekkilinin hayvan yemi alış verişi yaparak karşılığında takibe konu senedi verdiklerini, müvekkillinin ağabeyi Rıza Görücü'nün hesabından 15.000,00 TL'yi takip konusu senedin 30/07/2018 vade tarihinde T5 ve T4 ortak hesabına havale edildiğini, 12/10/2018 tarihinde de 10.000,00 TL ödendiğini, 16.225,00 TL'lik senede ilişkin 25.000,00 TL ödeme yaptıklarını, borçlarının kalmadığını, müvekkilinin senedin boş olarak imzaladığını ileri sürerek borca ve faize...
- K A R A R - Davacı vekili, müvekkilinin kredi sözleşmesi uyarınca davalılardan olan alacağının tahsili için başlatığı icra takibine davalıların itiraz ettiğini belirterek itirazın iptaline, %40 tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı ...; asıl borca itirazının olmadığını, faize itiraz ettiğini belirtmiştir. Diğer davalı, davaya cevap vermemiştir....