İlk Derece Mahkemesince verilen karara yönelik olarak davacı vekili tarafından yapılan istinaf başvurusu üzerine HMK'nın 355 vd. maddeleri kapsamında yöntemince yapılan inceleme sonucunda Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararda, dosya kapsamına göre saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kurallarına aykırı bir yön bulunmamasına, dairemizin ve giderek Yargıtay’ın yerleşmiş görüşleri gereğince, gerek İİK’nın 277 ve devamı maddelerine dayalı olarak açılan tasarrufun iptali davalarında, gerekse BK’nın 18. maddesine (TBK m.19) dayalı muvazaalı işlemin iptali davalarında, davanın görülebilmesi için iptali istenilen işlemin borcun doğumundan sonra gerçekleşmiş olmasının gerekmesine ve bu koşulun somut olayda bulunmadığının anlaşılmış bulunmasına göre dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve HMK 355. maddesindeki kamu düzenine aykırılık halleri resen gözetilmek üzere istinaf incelemesinin, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle...
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 04/11/2021 NUMARASI : 2020/42 ESAS, 2021/274 KARAR DAVA KONUSU : Tasarrufun İptali (İİK 277 ve Devamı,TBK 19 ) KARAR : Tokat 1....
Dava BK'nun 19.maddesine dayalı olarak açılan muvazaalı işlemin iptali istemine ilişkindir. Davacı vekili, muvazaalı olduğunu iddia ettiği takip konusu alacağın gerçek olmadığını, davalı ... böyle bir borç altına girmesini gerektirir bir durum olmadığını belirtmiş ve bu konuda tanık dinletmiştir. Davalılarda yasal süresi içinde tanık listesi bildirmiş olmalarına rağmen gerekçe gösterilmeksizin davalıların tanıkları dinlenmeden karar verilmiştir. Davacının tanıkları dinlemiş olduğuna göre karşı taraf davalılarında tanıklarının da dinlenmesi gerekir. Aksinin kabulü, hukuki dinlenilme hakkını (HMK. m. 27) ortadan kaldırır. Usul hükümlerinden yararlanmak bakımından davada taraflar eşit haklara sahiptir. Aynı imkanın davalıya tanınmaması "silahların eşitliği" ilkesine de aykırı olur....
İSTİNAF SEBEP VE GEREKÇESİ: Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; yerel mahkemece verilen kararın hatalı olduğunu, eldeki davanın İİK 227 vd gereği tasarrufun iptali davası değil TBK md 19'a dayalı muvazaa nedenli tasarrufun iptali davası olduğunu, dava dilekçesinde açıkça YArgıtay kararları doğrultusunda İİK md 277 vd maddelerinden aykırı düşmeyenlerin kıyasen uygulanması talep edildiğini, eldeki davanın TBK md. 19 uyarınca muvazaa nedeniyle tasarrufun iptali davası olduğunu, yüksek mahkeme kararları gereğince muvazaalı işlemlerde esasen ortada satış işlemi ve iradesi olmadığından satış bedeli ödenmediğinden yapılan işlemin alacaklılardan mal kaçırma ve kredi temini için göstermelik olarak gerçekleştirildiğinden gerek hak düşürücü süre gerekse de zamanaşamı süresine tabi olmaksızın iptal kararı verilebileceğini, Yargıtay kararlarından da anlaşıldığı üzere davanın TBK md 19'a göre dayandığından yerel mahkemenin i2 ve 5 yıllık sürenin geçtiğine dair kabulünün yerinde olmadığını...
Dava BK'nun 19. maddesine dayalı olarak açılan muvazaalı işlemin iptali davasına ilişkindir. 1-Dosyadaki yazılara toplanan delillere hükmün dayandığı gerektirici sebeplere, bozmaya uygun olarak karar verilmiş olmasına ve davalı ...'in borçlunun teyzesinin oğlu olarak, davalı ...'in mal kaçırma amacını bilecek kişilerden olduğu gibi zabıta araştırmasına göre de alım gücünün olmadığının sabit bulunmasına göre davalılar vekillerinin diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2-BK'nun 19.maddesine göre açılan davada amaç alacaklının alacağına kavuşmasını temin olduğu için, İİK'nun 283/1. fıkrasının kıyasen uygulanması sonucu muvazaalı işlemin alacak ve ferileri ile sınırlı olarak iptali ile davacıya haciz ve satış isteme yetkisinin verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi isabetli olmamıştır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL -KARAR- Davalılar arasındaki temlikin B.K.'nun 18 (Yeni 19.md.) maddesi uyarınca muvazaalı olduğu ileri sürülerek gayrimenkul satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptal ve tescil isteğine ilişkindir. Davanın açıklanan bu nitelendirilmesine göre, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının inceleme görevi Yüksek 14.Hukuk Dairesine aittir. Ne var ki, anılan Dairece daha önce görevsizlik kararı verilmiş olduğundan Daireler arasında temyiz incelemesi yönünden ortaya çıkan uyuşmazlığın Hukuk Başkanlar Kurulunca giderilmesi için dosyanın Yüksek Birinci Başkanlığa sunulmasına, 21.11.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Davacının bu davadaki amacı alacağını tahsil edebilmek için muvazaa nedeni ile temelde geçersiz olan işlemin hükümsüzlüğünü sağlamaktır. Muvazaaya dayalı davalarda davacının icra takibine geçmesi ve aciz belgesi almasına gerek yoktur. Muvazaaya dayalı iptal davasında, davacı muvazaalı işlemle kendisinin zararlandırıldığını ileri sürmektedir. İcra İflas Kanunu' nun 277. ve izleyen maddelerinde düzenlenen iptal davası açma hakkı davacının genel hükümlere, muvazaaya dayanarak dava açmasına engel değildir. Davacının iddiasını kanıtlaması halinde, iddianın alacağın tahsiline yönelik bulunduğu da gözetilerek İcra İflas Kanunu' nun 283/1. maddesi kıyasen uygulanarak hüküm kurulması gerekecektir. TBK' nun 19.maddesine dayalı olarak açılan muvazaa iddiasına dayalı davalarda ise yazılı yargılama usulü uygulanır....
KARAR Davacı ... vekili, evlilik birliği içinde eş Maciye adına satın alınan 260 parsel sayılı taşınmazın eş tarafından muvazaalı olarak kardeşi davalı ...'e devrettiğini, tapu iptali ile müvekkili adına tesciline hükmedilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı ... vekili, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, satışın muvazaalı olduğunun ispatlanamadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir. Hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Tüm dosya kapsamı birlikte incelendiğinde; davacının dava dilekçesinde davalı eş adına kayıtlı taşınmazın muvazaalı olarak devredildiği iddiası ile tapunun iptali, ve tescilini talep ettiği anlaşılmıştır. Tüm bu açıklamalara göre, davacının talebi muvazaaya dayalı tapu iptal ve tescil niteliğinde olduğu anlaşılmakla, davacının iddiası genel hükümlere dayalı (TBK m. 19 vd.) olup, mal rejiminin tasfiyesi kapsamında bir talep niteliğinde değildir....
ileri sürerek, TBK md.19 ve İİK 277 vd. maddeleri gereğince davalı-borçlunun devrettiği taşınmaz ile ilgili söz konusu devre ilişkin tasarrufun tapu tashihine mahal olmadan iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki muvazaalı işlemin iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı vekili, davalı borçlu ... aleyhine takip yaptığını, takibin semeresiz kaldığını, borçlunun mal kaçırmak amacıyla adına kayıtlı taşınmazlarının önce çıplak mülkiyetini sonra intifa hakkını oğlu ...'e devrettiğini, ...(inde taşınmazları davalılar ..., ... ve ...'e sattığını belirterek, davalılar arasındaki muvazaalı satış işlemlerinin iptalini talep etmiştir. Mahkemenin, davalı ... yönünden davanın reddine, diğer davalılar yönünden kabulüne ilişkin kararı, dairemizin 19.04.2016 tarih 2016/2560 Esas 2016/5017 Karar sayılı ilamı ile mahkemenin gerekçesini hem TBK'nun 19....