Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davalılar vekili tarafından vekilin kötü niyetli olduğu savunması bu davanın konusu olmamakla birlikte huzurdaki dava taşınmaz satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptal ve tescil olmadığı takdirde tazmiat istemine ilişkin olup bu noktada vekil ile vekalet veren arasındaki iç ilişki somut dosya kapsasmında irdelenmemiş olup dava tarihindeki değer üzerinden eksik harç ikmal edilerek ve ilgili kurumlara müzekkere yazılarak söz konusu davada dolayısyla tapu iptal tescil talebinin kabuünün 5403 sayılı yasaya aykırılık teşki etmeyeceği tespit edilmiş olduğundan aşağıdaki şekilde hüküm kurma cihetine gidilmiştir." denilerek davanın kabulüne karar verilmiştir....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu iptali ve tescil K A R A R Taraflar arasındaki uyuşmazlık vekaletin kötüye kullanıldığı hukuki sebebine dayanarak vukuu bulan temliki tasarrufun iptali ile taşınmazın tesciline ilişkin bulunduğuna, Mahkemece uyuşmazlık bu şekilde nitelendirilerek çözüme kavuşturulduğuna göre, Yargıtay Başkanlar Kurulu'nun 10.01.2013 tarih 1 sayılı Kararı ile hazırlanıp Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 21.01.2013 tarih 1 nolu Kararı ile kabul edilen ve 26.01.2013 tarih 28540 sayılı Resmi Gazete'de yayınlanarak yürürlüğe giren Hukuk Daireleri'ne ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (1.) Hukuk Dairesi'nin görevi cümlesinden bulunmakla, gereği için dosyanın anılan Daire Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 01.10.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Muvazaaya dayalı tapu iptali ve tescil, katılma alacağı ... ile ... ve ... aralarındaki muvazaaya dayalı tapu iptali ve tescil, katılma alacağı davasının reddine dair .... Aile Mahkemesi'nden verilen 22.03.2012 gün ve 652/307 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı vekili tarafından davalı ... aleyhine açılan muvazaa iddiasına dayalı tapu iptali ve tescil ile mal rejiminin tasfiyesi davasının yapılan yargılaması sonunda mahkemece, görev nedeniyle davanın reddine karar verilmesi üzerine; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmişse de, davacı vekili 03.03.2004 tarihli ve davacı 19.02.2004 tarihli dilekçeyle temyiz isteğinden feragat etmiştir....

      Taraflar arasındaki uyuşmazlık, vekalet görevinin kötüye kullanıldığı iddiasına dayanan tapu iptali ve tescil isteğine ilişkin bulunduğuna göre, Yargıtay Başkanlar Kurulu'nun 10.01.2013 tarih 1 sayılı Kararı ile hazırlanıp, Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 21.01.2013 tarih 1 sayılı Kararı ile kabul edilen ve 26.01.2013 tarih 28540 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Hukuk Daireleri'ne ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (1.) Hukuk Dairesi'nin görevi cümlesinden bulunmakla, gereği için dosyanın anılan Daire Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 29.11.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi. ........

        HUKUK DAİRESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ-TESCİL-BEDEL Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil, bedel davası sonunda, yerel mahkemece davalı ... ve ...’ya yönelik açılan davalar tefrik edilerek, çekişmeli ... ada ... parsel sayılı taşınmaz bakımından davalı ... yönünden iddianın ispat edilemediği, davalı ... yönünden ise husumet yokluğundan davanın reddine ilişkin verilen karara karşı davacıların istinaf başvuruları, ... Bölge Adliye Mahkemesi 16.Hukuk Dairesi tarafından, mirasbırakana teb’an vekalet görevinin kötüye kullanıldığı iddiasıyla üçüncü kişilere açılan miras payı oranında tapu iptali ve tescil istekli davaların dinlenilmesi mümkün olmadığından davanın reddi bu gerekçe ve sonucu itibarıyla doğru görüldüğünden esastan reddine ilişkin olarak verilen karar, davacı ......

          Davalı- karşı davacı, baba- oğul arasındaki samimi ilişki nedeniyle duyulan güveni karşı tarafın istismar etmesi sonucunda gerçekte az bir miktar yere ilişkin bağışlama işlemi yapılması istenirken, tüm taşınmazın satışa konu edildiğini, kendisinin hataya sürüklendiğini bildirip davanın reddini savunmuş; birleşen karşı davasında da, gabin ile elde edilen tapunun muvazaalı olarak devredildiğini ileri sürerek taşınmazın tapu kaydının iptali ile adına tapuya tesciline karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, muvazaa ve gabin iddiasına dayalı tapu iptali ve tescil davasının ispatlanamadığı gerekçesiyle reddine; kayda üstünlük tanınmak suretiyle elatmanın önlenmesi talebinin kabulüne, taraflar arasındaki yakın akrabalık ve uzun zamandır taşınmazın kullanımına ses çıkarılmaması nedeniyle ecrimisil talebinin reddine karar verilmiştir....

            Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, vekaletin kötüye kullanıldığı iddiasına dayalı dava konusu aracın satışlarının iptali ve davacı adına tescili, olmadığı takdirde satış bedelinin ödenmesi istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 1. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 506 ncı maddesi şöyledir: "Vekil, vekâlet borcunu bizzat ifa etmekle yükümlüdür. Ancak vekile yetki verildiği veya durumun zorunlu ya da teamülün mümkün kıldığı hâllerde vekil, işi başkasına yaptırabilir. Vekil üstlendiği iş ve hizmetleri, vekâlet verenin haklı menfaatlerini gözeterek, sadakat ve özenle yürütmekle yükümlüdür. Vekilin ... borcundan ... sorumluluğunun belirlenmesinde, benzer alanda iş ve hizmetleri üstlenen basiretli bir vekilin göstermesi gereken davranış esas alınır." 2. 6098 sayılı Kanun'un "Hesap verme" başlıklı 508 ... maddesi şöyledir: "Vekil, vekâlet verenin istemi üzerine yürüttüğü işin hesabını vermek ve vekâletle ilişkili olarak aldıklarını vekâlet verene vermekle yükümlüdür....

              DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Samsun 4.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2019/200 esas, 2021/162 karar sayılı asıl dava tapu iptali ve tescil (ölünceye kadar bakma akdine dayalı), birleşen dava tapu iptali ve tescil (ölünceye kadar bakma sözleşmesine ve muvazaa iddiasına dayalı) olmadı takdirde tenkis dosyasında verilen talebinin kısmen kabulüne karşı, davalılar birleşen dosya davacıları Nuray Arslan, İbrahim Yalvaç, Mustafa Yalvaç, Nurhan Yılmaz vekili tarafından istinaf yoluna başvurması üzerine, dosyanın yapılan inceleme sonucunda; İddia ve savunmaya mahkemece toplanıp değerlendirilen deliller ile duruşma tutanaklarına yansıyan bilgi ve belgelere göre; İstinaf incelemesine konu ve esas teşkil eden eldeki dava; asıl dava tapu iptali ve tescil (ölünceye kadar bakma akdine dayalı), birleşen dava tapu iptali ve tescil (ölünceye kadar bakma sözleşmesine ve muvazaa iddiasına dayalı) olmadı takdirde tenkis istemine ilişkindir....

              HUKUK DAİRESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın vekalet görevinin kötüye kullanıldığı gerekçesi ile 435 parsel yönünden tapu iptal ve tescil isteminin; diğer taşınmazlar, yargılama sırasında Hazine adına orman vasfı ile tescil edildiğinden bu taşınmazlar bakımından bedel isteminin kabulüne dair verilen kararın istinaf edilmesi üzerine Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi, yerel mahkeme kararını kaldırıp HMK'nın 353/1-b bendi uyarınca yeniden esas hakkında hüküm kurarak, 435 parsel yönünden tapu iptal ve tescil isteminin kabulüne, diğer taşınmazlar hakkında karar verilmesine yer olmadığına, ilişkin olarak verilen karar davacı vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ......

                Bu durumda görünürdeki sözleşme tarafların gerçek iradelerine uymadığından, gizli bağış sözleşmesi de şekil koşullarından yoksun bulunduğundan, saklı pay sahibi olsun veya olmasın miras hakkı çiğnenen tüm mirasçılar dava açarak resmi sözleşmenin muvazaa nedeni ile geçersizliğinin tespitini ve buna dayanılarak oluşturulan tapu kaydının iptalini isteyebilirler. Miras bırakanın yaptığı temliki tasarruflardan zarar gören mirasçılar, tenkis davası ile birlikte kademeli olarak veya tenkis davası açtıktan sonra ayrı bir dilekçe ile muris muvazaası nedenine dayalı iptal ve tescil davası açabilirler (22.5.1987 tarih ve 4/5 sayılı İBK). Öte yandan, 1.4.1974 gün ve ½ sayılı İBK’nda sözü edilen muvazaa sebebine dayanan iptal davaları bir süreye tabi değildir. Muvazaa iddiaları zamanaşımına uğramaz. “...Muvazaa iddiasına dayalı davaların da zamanaşımına ve hak düşürücü süreye tabi olmaksızın her zaman açılabileceği yargısal uygulamayla benimsenmiştir....

                UYAP Entegrasyonu