Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ceza Dairesi SUÇ : 5941 sayılı Yasaya muhalefet HÜKÜM : Temyiz talebinin reddine Bölge adliye mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü; 5271 sayılı CMK'nun 286/2-e maddesi uyarınca; sadece adlî para cezasını gerektiren suçlarda ilk derece mahkemelerinden verilen hükümlere ilişkin her türlü bölge adliye mahkemesi kararlarının temyiz edilemez olduğu anlaşıldığından, sanık müdafiinin temyiz talebinin reddine dair ... Bölge Adliye Mahkemesi 16. Ceza Dairesinin 11.06.2019 tarihli ve 2018/2403 Esas - 2019/2594 Karar sayılı ek kararında bir isabetsizlik görülmediğinden, bu karara yönelik sanık müdafiinin temyiz itirazlarının ESASTAN REDDİNE, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı CMK'nun 304. maddesi uyarınca dosyanın gereği için ......

    maddeleri gereğince mahkumiyet Sanığın dolandırıcılık suçundan mahkumiyetine ilişkin hüküm, katılan tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü; Sanığa yüklenen dolandırıcılık suçu nedeniyle, hükümden sonra 02.12.2016 tarih ve 29906 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanun'un 34. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK'nın 253. ve 254. madde fıkraları gereğince uzlaştırma işlemleri için gereği yapılarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini zorunluluğu, Bozmayı gerektirmiş, katılanın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca sair hususlar incelenmeksizin BOZULMASINA, 18/04/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

      KARAR Davacı vekili dava dilekçesinde; davalı derneğin TMKnun 87-5 maddesi gereği kendiliğinden sona erdiğinin tespitine karar verilmesini istemiş, mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir. Dosyadaki bilgi ve belgelerin incelenmesinden; dava dilekçesinin davalı derneğin şirket yetkilisine, duruşma gününün Tebligat Kanununun 21-1. maddesine göre kapıcıya haber verilerek mahalle muhtarlığına, gerekçeli kararın ise davalıya Tebligat Kanununun 35. maddesine göre tebliğ edildiği ve yapılan bu tebligatların usulüne uygun olmadığı, böylece davalının savunması alınmadan yokluğunda karar verildiği anlaşılmaktadır. Bilindiği üzere HMKnun hukuki dinlenme hakkı başlıklı 27. maddesi uyarınca davanın tarafları, kendi hakları ile bağlantılı olarak hukuki dinlenilme hakkına sahip olup, bu hak yargılama ile ilgili bilgi sahibi olunmasını da içerir....

        Kısaca ifade etmek gerekirse, muvazaa irade ile beyan arasında kasten yaratılmış aykırılıktır. Böyle bir savunma ileri sürülmüşse, mahkemece dayanılan sözleşmedeki tarafların gerçek ve müşterek amaçlarının Borçlar Kanununun 19. maddesi hükmünden yararlanılarak açıklığa kavuşturulması gerekir. Zira bu gibi durumlarda ölünceye kadar bakım sözleşmesinin ivazlı olarak (bedel karşılığı) değil de bağış amaçlı veya mirasçıların bazılarından mal kaçırmak amacı ile yapıldığı kabul edilmelidir Ölünceye kadar bakma akdinin muvazaa ile illetli olup olmadığının belirlenebilmesi için sözleşme tarihinde murisin yaşı, fiziki ve genel sağlık durumu, aile koşulları ve ilişkileri, elinde bulunan mal varlığının miktarı, temlik edilen malın bütün mamelekine oranı, bunun makul karşılanabilecek bir sınırda kalıp kalmadığı gibi bilgi ve olguların gözönünde tutulması gerekir....

          Ceza Dairesi         2020/2403 E.  ,  2021/6388 K."İçtihat Metni" 23.06.2021 tarih ve 31520 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak 01.07.2021 tarihinde yürürlüğe giren Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun 22.06.2021 tarihli ve 196 sayılı kararının II/1-a maddesi gereğince 16. Ceza Dairesi numarasının 3. Ceza Dairesi olarak değiştirilmesine, bu dairelerin arşivlerinde bulunan dosyalarının yeni Daire numaralandırma işlemlerinin UYAP bilişim sistemini üzerinden yapılmasına karar verilmiş olup, iş bu dosyanın 01.07.2021 tarihi itibariyle 3. Ceza Dairesine devrine ve esasın bu şekilde kapatılmasına karar verildi....

            Ceza Dairesi         2015/17099 E.  ,  2019/2403 K."İçtihat Metni" T.C. YARGITAY 7. CEZA DAİRESİ Dosya incelendi Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü: 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 09.02.2011 tarih ve 6110 sayılı Kanunla değişik 14. maddesi gereği Başkanlar Kurulu tarafından hazırlanan ve Yargıtay Büyük Genel Kurulunca kabul edilen 30.01.2019 tarih ve 1 sayılı iş bölümü kararı, 31.01.2019 tarih 30672 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe girmiş olmakla: İş bölümü gereği iş bu dava dosyasının Yargıtay 19. Ceza Dairesine GÖNDERİLMESİNE, oy birliğiyle karar verildi....

              KARAR ...Cumhuriyet Başsavcılığı'nın 2008/3854 sayılı ihbarına istinaden, TMKnun 405.maddesi uyarınca, ...'ün vesayet altına alınarak, annesi ...'ün süresiz olarak velayeti altına konulmasına karar verilmesi üzerine, hüküm, kısıtlanan ... tarafından temyiz edilmiştir. Davada, 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 405. maddesi kapsamında bulunan, akıl hastalığı sebebine dayalı kısıtlama kararı verilmesi istenilmiştir. Vesayet hakkındaki hükümler kamu düzenine ilişkindir. Mahkemece, Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesinin 19.4.2010 tarih ve 1859 sayılı raporuna istinaden ...'ün kısıtlanmasına karar verilmiş ise de dosyada bulunan ...Sulh Hukuk Mahkemesinin 2009/724 E, 2012/1487 K., sayılı kararına dayanak teşkil eden, 12.10.2012 tarihli Adli Tıp Kurumu raporunda, kısıtlı ...'...

                (HUMK'nun 438/7) maddesi uyarınca hükmün bu bölümlerinin düzeltilmiş bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA; vasinin diğer temyiz itirazlarının yukarda 2. bentte gösterilen sebeplerle MAHKEMESİNE İADESİNE, HUMKnun 440/III-1, 2, 3 ve 4. bentleri gereğince ilama karşı karar düzeltme yolu kapalı bulunduğuna, 24.10.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                  Ceza Dairesi         2012/2403 E.  ,  2013/15280 K."İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Dolandırıcılık HÜKÜM : Beraat Dosya incelenerek gereği düşünüldü; Sanık müdafiinin temyizinin kapsamına göre vekalet ücreti ile sınırlı olarak yapılan incelemede; 1136 sayılı Kanun'un 168. ve hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'nin 13. Maddesinin 5. fıkrası uyarınca, beraat eden ve kendisini vekille temsil eden sanık lehine maktu avukatlık ücretine hükmedilmesi gerektiğinin gözetilmemesi, Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden duruşma yapılmasını gerektirmeyen bu hususun aynı kanunun 322....

                    Ceza Dairesi         2016/2403 E.  ,  2019/3100 K....

                      UYAP Entegrasyonu