İİK. 277. ve devamı maddeleri gereği iptaline, olmadığı takdirde TBK. 19. maddesi gereğince muvazaa nedeniyle iptaline, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalılar üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ SEBEPLER ve GEREKÇE: Taraflar arasındaki dava, Muris Muvazaası Nedeniyle Tapu İptali ve Tescil, Olmazsa Tenkis istemine ilişkindir. Bilindiği üzere; uygulamada ve öğretide "muris muvazaası" olarak tanımlanan muvazaa, niteliği itibariyle nisbi (mevsuf-vasıflı) muvazaa türüdür. Söz konusu muvazaada miras bırakan gerçekten sözleşme yapmak ve tapulu taşınmazını devretmek istemektedir. Ancak mirasçısını miras hakkından yoksun bırakmak için esas amacını gizleyerek, gerçekte bağışlamak istediği tapulu taşınmazını, tapuda yaptığı resmi sözleşmede iradesini satış veya ölünceye kadar bakma sözleşmesi doğrultusunda açıklamak suretiyle devretmektedir. Bu durumda, yerleşmiş Yargıtay içtihatlarında ve 1.4.1974 tarihli 1/2 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında açıklandığı üzere görünürdeki sözleşme tarafların gerçek iradelerine uymadığından, gizli bağış sözleşmesi de Türk Medeni Kanunu'nun (TMK) 706., Türk Borçlar Kanunu'nun (TBK) 237....
-KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre dava, kayden mülkiyet hakkı bulunmaksızın TBK.' nun 19.maddesince genel muvazaa dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 09.02.2012 tarih ve 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve Resmi Gazetede yayımlanarak 01.03.2012 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin işbölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 17.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın ilgisi yönünden 17. Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE,11.2.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi. .......
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre dava; TBK.' nın 19.maddesi gereğince muvazaa iddiasına dayalı tapu iptali tescil olmazsa tazminat istemine ilişkindir. Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 24.01.2014 tarih ve 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 29.01.2014 günü Resmi Gazetede yayımlanarak 01.02.2014 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin işbölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 17.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Hal böyle olunca, yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın ilgisi yönünden anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 22.4.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
nin de 70.000 TL bedelle devrettikleri ve sicile tescil edildiğinin anlaşıldığı, 6102 sayılı TTK 595. maddede hisse devrinin nasıl yapılacağı belirtilmiş olup, sözleşmenin noterde onaylanması gerekmekle taraflar arasında imzalanan sözleşme adi yazılı şekilde yapılmış olup, noterde onaylanmadığından hisse devirlerinin iptali talebinin reddine karar vermek gerektiği, yine davalılarca sözleşmenin haklı nedenle feshedildiği ileri sürülmüş ise de taraflar arasında imzalanan sözleşmenin 6. maddesinde fesih usulü belirlenmiş olup, davalılar tarafından gönderilen ihtarın sözleşmeye uygun bir şekilde yapılmadığından feshin geçersiz olduğu, buna göre de davacı sözleşmenin 4. maddesinde belirlenmiş olan hisse devirleri ile ilgili satış bedelinin %15' ine hak kazanmış olduğu anlaşılmakla, alacak talebinin kabulüyle davalı ...'dan 9.000 TL'nin, davalı ...'den de 10.500 TL'nin alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir....
Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, davacıya yapılan pay devirlerinin şekil şartlarına uygun olarak yapıldığı, 14/06/2013 tarihi itibariyle davalı şirketin %85 oranında pay sahibi olduğu, pay devirlerinin ticaret siciline tescil ve ilanı kurucu değil açıklayıcı nitelikte olduğundan, söz konusu pay devirlerinin ticaret siciline tescil ve ilan edilmemiş olmasının davacının devre konu payların mülkiyetini kazanmasına engel teşkil etmediği, 14/06/2013 tarihinde mülkiyeti davacıya geçen payların, daha sonra davalı şirket ortakları tarafından davalılardan ...'a devredilmesine dair ortaklar genel kurulunun hisse devir kararı ile bu karara istinaden düzenlenmiş olan hisse devir sözleşmelerinin geçersiz olduğu, davalı ...'ın ve diğer ortakların davacıya 14/06/2013 tarihinde yapılan pay devirlerini bildikleri, bu haliyle davalı ...'...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : TBK'nin 19.mad. Dayalı Tapu İptali ve Tescil K A R A R Taraflar arasındaki uyuşmazlık, TBK m. 19 muvazaa hukuksal nedenine dayalı tapu iptal tescil istemine ilişkindir. Yargıtay Başkanlar Kurulunun 10.01.2020 tarihli ve 1 sayılı kararı ile hazırlanan, 23.01.2020 tarihli ve 2020/1 sayılı kararı ile Yargıtay Büyük Genel Kurulunca kabul edilen, 28.01.2020 tarihli ve 31022 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak 01.02.2020 tarihinde yürürlüğe giren Hukuk Dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (4.) Hukuk Dairesinin görevi cümlesinden bulunmakla, dosyanın anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 17.02.2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 19/06/2015 NUMARASI : 2011/317-2015/483 -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre, dava, TBK.' nun 19.maddesinden kaynaklanan genel muvazaa nedenine dayalı tapu iptali tescil istemine ilişkindir. Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun 19.01.2015 tarih ve 8 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 22.01.2015 günü Resmi Gazetede yayımlanarak 02.02.2015 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin işbölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 17. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Hâl böyle olunca, 11.4.2015 tarihinde yürürlüğe giren, Yargıtay Kanunu ile Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nda Değişiklik Yapılması Hakkındaki 6644 sayılı Kanun gereğince dosyanın Hukuk İşbölümü İnceleme Kurulu'na GÖNDERİLMESİNE, 5.11.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 21/06/2022 NUMARASI : 2021/449 ESAS, 2022/540 KARAR DAVA KONUSU : Tasarrufun İptali (TBK 19. Madde) KARAR : Samsun 2....
Davacı vekili, dava dilekçesinde davalılar arasında yapılan danışıklı satış işleminin iptali istemiştir. Dava dilekçesindeki ileri sürüşe ve yargılama sırasındaki sözlü ve yazılı açıklamalara göre davanın niteliği itibarıyla TBK 19. maddesinde tanımını bulan muvazaa hukuksal nedenine dayalı iptal davası olduğu anlaşılmaktadır. Muvazaa, irade ile beyan arasında kasten yaratılan aykırılık olarak tanımlanabileceği, böyle bir iddia karşısında aslolan tarafların akitteki gerçek ve müşterek amaçların saptanması olduğu, davacının tazminat davası ile edebileceği alacağının tahsilini sağlamak amacıyla eldeki davayı açtığı, taşınmaz satışının iptali ile alacağını temin etme imkanı olacağından davacının böyle bir davayı açmasında hukuki yararının bulunduğunun kabulü gerekmektedir....