"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Uyuşmazlık, muvazaa nedeniyle tapu iptal tescil, olmadığı taktirde kat mülkiyeti kurulmak suretiyle taşınmazın arsa payı oranında davacılar adına temliken tescili; olmadığı taktirde dairelerin davacılar tarafından yaptırıldığının tespiti ile tazminata hükmolunması istemine ilişkindir. Davanın niteliğine göre inceleme görevi Yargıtay 1.Hukuk Dairesinindir. Ancak, anılan daire dosyayı dairemize göndermiş olduğundan; dosyanın Hukuk Başkanlar Kurulunca temyiz incelemesini yapacak daire belirtilmek üzere dosyanın Yargıtay Birinci Başkanlığına gönderilmesine, 31.10.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi -K A R A R- Dava dilekçesindeki ileri sürülüşe ve dosya içeriğine göre dava İİK.nun 277 ve devamı maddelerine göre açılan tasarrufun iptali isteğine ilişkin değil, B.K.nun 18.maddesine dayalı olarak açılan muvazaa nedeniyle tapu iptal ve tescil isteğine ilişkin olup hükme yönelik temyiz itirazlarını inceleme görevi Yargıtay Yüksek 4.Hukuk Dairesine ait olmakla dosyanın anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE 5.3.2009 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 02/12/2014 NUMARASI : 2014/140-2014/586 Uyuşmazlık, muvazaa nedeniyle tapu iptal ve tescil talebine ilişkindir. Davanın niteliğine göre, inceleme görevi Yargıtay 1.Hukuk Dairesinindir. 11.04.2015 tarihinde yürürlüğe giren 6644 sayılı Yasanın 2.maddesi ile değiştirilen 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 60.maddesi uyarınca temyiz incelemesini yapacak daire belirtilmek üzere dosyanın Hukuk İş Bölümü İnceleme Kuruluna gönderilmesine, 05.05.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Davaya konu sözleşme öncelikle davacı ... kayınpeder arasında kurulmuştur.Uyuşmazlık muvazaa nedeniyle tapu iptal ve tescil istemine ilişkin olup inceleme görevi Yargıtay *1. Hukuk Dairesine aittir. S O N U Ç : Dosyanın görevli Yargıtay *1. Hukuk Dairesi Yüksek Başkanlığına gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi. 16.04.2007...
Mahkemenin sıra cetvelinin ortadan kalkmış olmasına ilişkin tespiti doğru ise de, bu aşamada sıra cetveline itiraza ilişkin istem açısından karar verilmesine yer olmadığı şeklinde hüküm kurulduğu ve davacının alacağının iptal edilen sıra cetvelinde kayıtlı bulunmadığı gözetilerek davacının sıfatının bulunmadığı bir sıra cetvelinde muvazaa iddiasını ileri süremeyeceği, iptal edilen ve yeniden tanzim edilecek sıra cetvelinde oluşacak duruma göre alacaklı sıfatıyla yer alması durumunda bu taleplerinin ileri sürülebileceği dikkate alınmadan, mevcut durum itibariyle davacının muvazaa iddiasına ilişkin aktif husumet ehliyeti bulunmadığından red kararı verilmesi gerekirken, yanılgılı gerekçe ile davacının muvazaa iddiasına ilişkin işin esasına girilip red kararı verilmesi doğru görülmemiştir....
BK'nın 19. maddesine dayalı olarak açılan muvazaa davasında, asıl amaç borçlunun yaptığı tasarrufi işlemlerin gerçekte hiç yapılmamış olduğunu tesbit ettirmek ve bu suretle borçludan olan alacağın tahsilini sağlamaktır. İİK 277. maddesinde sözü edilen iptal davaları borçlu tarafından geçerli olarak yapılmış bazı tasarrufların hükümsüz kılınması için açılır. Oysa muvazaa davası borçlunun yaptığı tasarrufi işlemlerin gerçekte hiç yapılmamış olduğunu tespit ettirmeyi amaçlar. Kural olarak muvazaa nedeniyle hakları ihlal olunan ve zarar gören 3. kişiler tek taraflı veya çok taraflı hukuki işlemlerin geçersizliğini ileri sürebilirler. Muvazaaya dayalı iptal davasında, davacı muvazaalı işlemle kendisinin zararlandırıldığını ileri sürmektedir. İİK 277 ve izleyen maddelerinde düzenlenen iptal davası açma hakkı davacının genel hükümlere, muvazaaya dayanarak dava açmasına engel değildir....
"İçtihat Metni" ... 5.Tüketici Mahkemesi KARAR Davacı, davalılardan ...’den satın almış olduğu bağımsız bölümün, adı geçen davalı tarafından kendisinden mal kaçırmak amacıyla muvazaalı olarak diğer davalıya tapudan devredildiğini belirterek, öncelikle davalılardan ... adına kayıtlı olan taşınmazın tapu kaydının iptali ile adına tescili, olmadığı takdirde ise tazminat istemiyle dava açmış olup, mahkemece muvazaa iddiasının kanıtlanamadığı gerekçesiyle tapu iptal tescil talebinin reddine, tazminat isteminin kabulüne karar verilmiş, hüküm, “muvazaa iddiasına dayalı tapu iptal tescil isteminin reddedilmiş olması” yönünden davacı tarafından da temyiz edilmiş olduğundan, kararın temyizen incelenmesi görevi Yargıtay 14. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ: Dosyanın görevli Yargıtay Yüksek 3. Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 11.5.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Davacı tarafından 4.8.1993 tarihinde açılan muris muvazaasına dayalı tapu iptal ve tescile yönelik dava, tenkis davası ile birleştirilmiş, mahkemece muvazaa nedenine dayalı tapu iptali ve tescil davasının reddine, tenkis davasının ise kabulüne karar verilmiştir. Davacının muvazaa nedenine dayalı tapu iptal ve tescile yönelik davanın reddini de temyiz ettiği anlaşılmakla inceleme görevi Yargıtay l. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ: Dosyanın görevli Yargıtay l. Hukuk Dairesi Yüksek Başkanlığına gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi. 15.04.2008...
Yüzeysel bakıldığında iptal davaları ile muvazaa davaları arasında bir benzerlik görülmekte ise de bu benzerlik her iki davanın güttüğü amaçtan öte gitmemektedir. İİK'nun 277. maddesinde sözü edilen iptal davaları borçlu tarafından geçerli olarak yapılmış bazı tasarrufların hükümsüz kılınması için açılır. Oysa muvazaa davası borçlunun yaptığı tasarrufi işlemlerin gerçekte hiç yapılmamış olduğunu tesbit ettirmeyi amaçlar. Kural olarak muvazaa nedeniyle hakları ihlal olunan ve zarar gören 3.kişiler tek taraflı veya çok taraflı hukuki işlemlerin geçersizliğini ileri sürebilirler.3.kişinin danışıklı işlem ile hakkının zarar gördüğünün benimsenebilmesi için onun danışıklı işlemde bulunandan bir alacağının var olması ve bu alacağın ödenmesinin önlemek amacıyla danışıklı bir işlem yapılması gerekir. Davacının bu davadaki amacı alacağını tahsil edebilmek için muvazaa nedeniyle temelde geçersiz olan işlemin hükümsüzlüğünü sağlamaktır....
sebeple değil, sadece şirket müdürü ile tapu adına kayıtlı olan davalı T5 arasındaki muvazaa nedeniyle incelenmiş olduğundan bu davanın o dava üzerinden kesin hüküm nedeniyle reddinin mümkün olmadığını, bu dava inançlı işlem nedeniyle iade yükümlülüğünü yerine getirmeyen T5 inançlı işlem sebebine dayalı olarak ve ondan bedelsiz olarak bu taşınmazı devralan T3 karşı iki davalı arasındaki muvazaa nedeniyle açıldığını, zaten mahkemece de; gerekçesine yansıdığı şekilde Reyhanlı Asliye Hukuk Mahkemesinin 2011/277 E. sayılı dosyasında inanç sözleşmesi yönünden bir inceleme ya da değerlendirme bulunmadığının kabul edildiğini, yine mahkeme gerekçesinde "Reyhanlı Asliye Hukuk Mahkemesinin 2011/277 E. sayılı dosyasında muvazaa iddiası üzerinde durulmuş olmasının ve bu dava dosyasında inanç sözleşmesi yönünden bir değerlendirme bulunmamakta ise de muvazaa ve inanç sözleşmesine dayalı tapu iptal tescil davaların niteliği itibariyle birbirine benzer davalar olduğu bu davalarda önemli olanın tarafların...