"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ-TESCİL -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre, dava; genel muvazaa hukuksal nedenine dayalı tapu iptali tescil istemlerine ilişkindir. Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun 09.02.2018 tarih ve 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 21.02.2018 günü Resmi Gazetede yayımlanarak 01.03.2018 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca bu davanın temyiz incelemesi Yargıtay 17. yürürlüğe giren 6723 sayılı Kanun'un 21. maddesi ile değişik 60/3. maddesi gereğince dosyanın Yargıtay Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE, 12.12.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Asliye Hukuk Mahkemesi -K A R A R- Dosya içeriğine göre asıl dava, bağıştan rücu ve muvazaa hukuksal nedenine dayalı tapu iptal ve tescil, birleşen dava el atmanın önlenmesi istemine ilişkin ve ağırlıklı uyuşmazlık bağışlamadan rücu olup dosya içinde Yargıtay 1. Hukuk Dairesi’nin görevsizlik kararı bulunmaktadır. 2797 sayılı Yargıtay Yasası’nın 14. maddesi ve Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 09/02/2018 tarihli ve 2018/1 Sayılı Kararı ve 21.02.2018 tarihinde 30339 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak 01.03.2018 tarihinde yürürlüğe giren İşbölümü Kararı uyarınca temyiz incelemesi Dairemizin görevi dışında olup Yargıtay 14. Hukuk Dairesi’ne ait olduğu düşünüldüğünden, aynı Kanunun 6723 sayılı Kanunun 21. maddesiyle değişik 60/3. maddesi uyarınca görevli Dairenin belirlenmesi için dosyanın Hukuk İşbölümü İnceleme Kurulu'na gönderilmesine karar vermek gerekmektedir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL - TENKİS Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil, tenkis davası sonunda, yerel mahkemece davanın kısmen kabul kısmen reddine ilişkin olarak verilen karar davacılar vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş, olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...’un raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü. -KARAR- Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı miras payı oranında iptal ve tescil isteğine ilişkindir. Davacılar, mirasbırakan babaları ...’e ait 8 parça taşınmazın kadastro tespiti sırasında davalılar adına tespit ve tescil edildiğini, işlemlerin mirastan mal kaçırmak amacıyla yapıldığını ileri sürerek, tapu kayıtlarının iptali ile miras payları oranında adlarına tesciline, olmadığı takdirde tenkise karar verilmesini istemişlerdir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen tapu iptal ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalı tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...'nun raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptal ve tescil isteğine ilişkindir. Davacı, mirasbırakan babaları ...'ın 104 ada 2 parsel sayılı taşınmazını 15.06.2005 tarihinde satış suretiyle davalı oğluna devrettiğini, temlikin mirastan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğunu ileri sürerek, tapu iptal ve tescile karar verilmesini istemiştir. Davalı, iddialarının doğru olmadığını, belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, çekişmeye konu taşınmazın davalıya temlikinin muvazaalı olduğu gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiştir. Mirasbırakan ....'...
Bir iç sorun olan ve gizlenen gerçek irade ve amacın tespiti ve aydınlığa kavuşturulması genellikle zor olduğundan bu yöndeki delillerin eksiksiz toplanılması yanında birlikte ve doğru şekilde değerlendirilmesi de büyük önem taşımaktadır. Bunun için de ülke ve yörenin gelenek ve görenekleri, toplumsal eğilimleri, olayların olağan akışı, miras bırakanın sözleşmeyi yapmakta haklı ve makul bir nedeninin bulunup bulunmadığı, davalı yanın alım gücünün olup olmadığı, satış bedeli ile sözleşme tarihindeki gerçek değer arasındaki fark, taraflar ile miras bırakan arasındaki beşeri ilişki gibi olgulardan yararlanılmasında zorunluluk vardır. Ne var ki somut olayda; davacının ilk isteği olan muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptal ve tescil isteği bakımından bir değerlendirme yapılmış değildir....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 24/12/2013 NUMARASI : 2012/472-2013/519 Taraflar arasında görülen tapu iptal ve tescil davası sonunda yerel mahkemece 111 ada, 2, 11, 23, 30, 112 ada, 13,14, 118 ada, 62, 109 ada, 39 ve 124 ada, 3 parsel sayılı taşınmazlar bakımından karar verilmesine yer olmadığına, 101 ada, 52, 111 ada, 7 ve 17, 110 ada, 13 ve 104 ada, 6 parsel sayılı taşınmazlar bakımından davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar davacı ve davalı tarafından süresinde duruşma istekli olarak temyiz edilmiş olmakla; duruşma isteğini dava değeri yönünden reddedilip, Tetkik Hâkimi .. .’ın raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü. -KARAR- Dava; muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptal ve tescil isteğine ilişkindir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 13.09.2005 gününde verilen dilekçe ile kişisel hakka ve muvazaa nedenine dayalı tapu iptal tescil istenmesi üzerine bozmaya uyularak yapılan muhakeme sonunda; davanın reddine dair verilen 11.02.2010 günlü hükmün Yargıtayca, duruşmalı olarak incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, tayin olunan 07.12.2010 günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davacı vekili Av.... ile karşı taraf tan davalı ... vekili Av.... geldiler. Açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelenlerin sözlü açıklamaları dinlendi. Duruşmanın bittiği bildirildi. İş karara bırakıldı....
Bilindiği gibi, tescil isteği iptali kapsar ancak, iptal isteği tescili kapsamaz. Hemen belirtmek gerekir ki, tapu kaydına dayanılarak açılan bir iptal davasında, ayrıca tescil isteğinde bulunulmamış olması iptal davasının reddi için başlı başına bir sebep teşkil etmez. Bu durumda mahkemece yapılacak iş, iptal isteminin tescili kapsamadığı gözetilerek davacıya, ayrıca tescil davası açması için imkan tanımak ve dava açılması halinde her iki dava birleştirilerek karara bağlanmaktan ibarettir. Değişik anlatımla sadece iptal davasının kabulüne ve tapunun iptaline karar verilmesi, tapulu bir taşınmazın sicil dışı (kayıtsız) kalması sonucunu doğurur ki, böyle bir uygulama, devletin bütün taşınmazların hukuki ve geometrik durumlarını belirleyerek sicile bağlama yolunda benimsediği dolu pafta sistemi genel ilkesi ile bağdaşmaz....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında birleştirilerek görülen davada: Davacı ..., mirasbırakanı ...'ın maliki olduğu 443 ve 532 parsel sayılı taşınmazları davalı gelini ...'ye ,441 parseldeki payını da davalı kızı Esen'e mirasçılardan mal kaçırmak amacıyla ölünceye kadar bakma akdiyle muvazaalı temlik ettiğini, ayrıca murisin temlik tarihinde ehliyetsiz olduğunu ileri sürerek, tapu iptali ve tescil isteğinde bulunmuştur. Davalı ..., iddiaların yersiz olduğunu bildirip davanın reddini savunmuş, birleştirilerek görülen dava ile mirasbırakanının ...'ye yapmış olduğu temlikin muvazaalı olduğunu ileri sürerek miras payı oranında tapu iptali tescil isteğinde bulunmuştur. Birleştirilen davada davacı ... ise mirasbırakanın kızı ...'e yapmış olduğu temlikin muvazaa nedeniyle iptalini istemiştir....
Ancak 3.kişinin danışıklı işlem ile haklarının zarar uğratıldığının benimsenebilmesi için onun danışıklı işlemde bulunandan alacaklı olması ve danışıklı işlemin alacağının ödenmesini önlemek amacıyla yapılmış bulunması gerekir.Muvazaa davası borçlunun yaptığı tasarrufi işlemlerin gerçekte hiç yapılmamış olduğunu tesbit ettirmeyi amaçlar. Davacının bu davadaki amacı alacağını tahsil edebilmek için muvazaa nedeniyle temelde geçersiz olan işlemin hükümsüzlüğünü sağlamaktır. Muvazaaya dayalı davalarda davacının icra takibine geçmesi ve aciz belgesi almasına gerek yoktur. Muvazaaya dayalı iptal davasında davacı muvazaalı işlemle kendisinin zararlandırıldığını ileri sürmektedir. Davacının iddiasını kanıtlaması halinde iddianın, alacağın tahsiline yönelik bulunduğu da gözetilerek İİK 283/1 maddesi kıyasen uygulanarak iptal ve tescile gerek olmaksızın davacıya haciz ve satış isteyebilmesi yönünden hüküm kurulması gerekecektir. Somut olayda davacı ve davalı ...'in ......