Aile Mahkemesi'nin 2010/620 Esas- 2011/360 Karar Sayılı dosyası ) ASIL VE BİRLEŞEN DAVADA ASIL VE BİRLEŞEN DAVADA DAVALILAR : 1-... 2-... vekili Av. ... 3-... vekili Av. ... 4-... 5-... Taraflar arasındaki muvazaa iddiasına dayalı tapu iptal ve tescil davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı asıl ve birleşen davaların konusuz kalması nedeniyle esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına dair verilen hükmün süresi içinde davacı ve davalı ... Çelik vekili, davalılar ... ile ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı vekili, müvekkili ile davalı ...’ın evli olduklarını, boşanma süreci öncesinde davalı eş ... tarafından müvekkilinden mal kaçırmak kastıyla muvazaalı olarak asıl ve birleşen dosyada dava konusu yapılan taşınmazların devrinin diğer davalılara tapuda satış gösterilmek suretiyle tescilinin yapıldığını belirterek tapu iptal ve tescil isteminde bulunmuştur....
Dolayısıyla eldeki dava kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil davası ile birlikte Davacılardan T7 ve Hayriye Baş'ın Fazlı Yılmaz'ın mirasçısı olduğu da nazara alındığında kadastro sonrası muris muvazaası hukuki nedenine, diğer davalılar açısından ise kadastro sonrası muvazaa hukuki nedenine dayalı tapu iptal ve tescil davası olup bu taleplerin hak düşürücü süreye tabi olmadıkları halde davacılardan T7 ve Hayriye Baş'ın kadastro sonrası muris muvazaası, diğer davacıların ise kadastro sonrası muvazaa hukuki nedenine dayalı davaları hakkında hak düşürücü süre nedeniyle davanın reddine karar verilmesi isabetsizdir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece, davalı ... aleyhine açılan iptal-tescil davasının kabulüne, tazminat davası hakkında karar verilmesine yer olmadığına ilişkin olarak verilen karar davalılar vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...'ın raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptal ve miras payı oranında tescil olmazsa tazminat isteğine ilişkindir Davacı, mirasbırakan babası ....'in 45 ada 26 ve 36 parsel sayılı taşınmazlarını diğer mirasçılarından mal kaçırmak amacıyla ve muvazaalı olarak davalı kızı ...e'ye satış göstererek temlik ettiğini, onun da taşınmazları diğer kardeşi davalı ...'...
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin 14.12.2020 tarihli ve 2017/342 Esas - 2020/282 Karar sayılı kararıyla; taşınmazın tapuda gösterilen bedeli ile gereçek değeri arasında fahiş fark bulunduğu, davalı ile mirasbırakanın anlaşmalı olarak devri gerçekleştirdiğinin tanık beyanları ile ispatlandığı, her ne kadar davalı taşınmazı konut kredisi ile aldığını savunsada kullanılan kredinin taşınmazın satışından bir buçuk ay sonra kullanılmış olması nazara alındığında muvazaa iddiasının ispatlandığı gerekçesiyle tapu iptal tescil isteğinin kabulüne karar verilmiştir. IV. İSTİNAF 1. İstinaf Yoluna Başvuranlar İlk Derece Mahkemesi kararına karşı süresi içinde davalı ... vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur. 2....
tarafından, davalı ... aleyhine 11/02/2010 gününde verilen dilekçe ile muvazaa nedeni ile satışın iptali istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kabulüne dair verilen 26/10/2017 günlü karar ile temyiz isteğinin reddine dair verilen 18/01/2018 günlü ek kararın Yargıtayca incelenmesi davalılar vekilleri tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. 1-Davalılardan ... vekilinin ek karara yönelik temyiz itirazları yönünden; Dava, 818 sayılı BK’nın (TBK 19) 18. maddesi uyarınca muvazaa nedeniyle tapu iptal ve tescil davası olup, davacının asıl amacı alacağına kavuşmaya yöneliktir....
(Borçlar Kanunu'nun (BK) 213.) ve Tapu Kanunu'nun 26. maddelerinde öngörülen şekil koşullarından yoksun bulunduğundan, saklı pay sahibi olsun veya olmasın miras hakkı çiğnenen tüm mirasçılar dava açarak resmi sözleşmenin muvazaa nedeni ile geçersizliğinin tespitini ve buna dayanılarak oluşturulan tapu kaydının iptalini isteyebilirler. Hemen belirtmek gerekir ki; bu tür uyuşmazlıkların sağlıklı, adil ve doğru bir çözüme ulaştırılabilmesi, davalıya yapılan temlikin gerçek yönünün diğer bir söyleyişle miras bırakanın asıl irade ve amacının duraksamaya yer bırakmayacak biçimde ortaya çıkarılmasına bağlıdır. Bir iç sorun olan ve gizlenen gerçek irade ve amacın tespiti ve aydınlığa kavuşturulması genellikle zor olduğundan bu yöndeki delillerin eksiksiz toplanılması yanında birlikte ve doğru şekilde değerlendirilmesi de büyük önem taşımaktadır....
-KARŞI OY- Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptal ve tescil isteğine ilişkindir. 01.04.1974 tarihli ve 1/2 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca muris muvazaası nedeni ile tapu iptal ve tescil davası açabilmesi için dava açanın muris tarafından yapılan taşınmaz temlik tarihinde mirasçı olmasına gerek yoktur. Bir başka deyişle, taşınmaz temlik tarihinden sonra mirasçılık sıfatı kazanan kişi de muris muvazaası nedeniyle tapu iptal ve tescil davası açabilir. Ancak, sonradan mirasçılık sıfatı kazanan kişinin belirtilen davayı açabilmesi için murisin taşınmazı temlik ettiği tarihte başka mirasçısının bulunması ve yapılan temlikin mirasçıdan mal kaçırma amacı ile yapılması gerekir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalılar ... ve ... aleyhine 18/12/2017 gününde verilen dilekçe ile muvazaa nedeniyle tapu iptal tescil ve aile konutu şerhi verilmesi istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; aile konutu şerhi talebi yönünden konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına, muvazaa nedeniyle tapu iptal tescil talebinin kabulüne dair verilen 13/07/2018 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi davalılar vekilleri tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü....
Somut olaya gelince; dava konusu taşınmazdaki diğer ½ payın miras bırakan ... tarafından mirasçılardan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olarak devredildiği iddiası ile ... Hukuk Mahkemesinin 2008/205 E. 2011/251 K. sayılı dosyası ile eldeki dosya davacıları tarafından davalı ... aleyhine açılan tapu iptal ve tescil davasının reddine karar verildiği, kararın temyizi neticesinde Dairenin 11.02.2013 tarih ve 2012/13201 E. 2013/1713 K. sayılı kararı ile davanın kabulüne karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle bozulduğu görülmektedir....
Bilindiği üzere, tapu kaydına dayanılarak açılan bir iptal davasında, ayrıca tescil isteğinde bulunulmamış olması iptal davasının reddi için başlı başına bir sebep teşkil etmez. Bu durumda mahkemece yapılacak iş, iptal isteminin tescili kapsamadığı gözetilerek davacıya, ayrıca tescil davası açması için imkân tanımak ve dava açılması halinde her iki dava birleştirilerek karara bağlamaktan ibarettir. Değişik anlatımla sadece iptal davasının kabulüne ve tapunun iptaline karar verilmesi, tapulu bir taşınmazın sicil dışı (kayıtsız) kalması sonucunu doğurur ki, böyle bir uygulama, devletin bütün taşınmazların hukuki ve geometrik durumlarını belirleyerek sicile bağlama yolunda benimsediği dolu pafta sistemi genel ilkesi ile bağdaşmaz....