tapuya tescili, olmadığı takdirde hisselerine düşen rayiç bedelin ödenmesine, olmadığı takdirde tenkisine, yine davalıların murisine devredilmiş olan 4137 Ada 1 Parsel deki muris hissesi İmar uygulaması nedeni ile başka biri ile hisseli olduğundan ihale ile satılmış olduğundan veraset ilamına göre müvekkillerinin hissesine düşen rayiç bedelin muris muvazaası nedeni ile müvekkillerine ödenmesini, yargılama harç ve masrafları ile vekalet ücretinin davalılar üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 10/09/2013 NUMARASI : 2012/258-2013/416 Taraflar arasında görülen muris muvazaası, tazminat davası sonunda, yerel mahkemenin yetkisizliğine ilişkin olarak verilen karar davacı tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi .....'in raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı maddi tazminat isteğine ilişkindir. Mahkemece, davanın miras payından kaynaklanan alacağın tahsiline ilişkin bulunduğu ve murisin ölmeden önceki son ikametkahında görülmesi gerektiği belirtilerek dava dilekçesinin yetki yönünden reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir....
Hal böyle olunca, öncelikle 6100 sayılı HMK'nın 125/1. maddesi uyarınca gerekli usuli işlemlerin yerine getirilmesi, yeni maliklere karşı iptal-tescil isteminde bulunulması halinde; muris muvazaası hukuksal nedeni üzerinde durularak iptal-tescil isteminin değerlendirilmesi, aksi halde miras payı oranında tazminat istemi yönünden hem vekalet görevinin kötüye kullanılması hem de muris muvazaası iddiasının dinlenmesi mümkün olduğundan sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir. Davacı vekilinin yerinde görülen temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 371/1-a maddesi uyarınca İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi kararının BOZULMASINA, HMK’nun 373/2. maddesi gereğince dosyanın kararı veren İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 1....
'nin raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; Dava, muris muvazaası ve vekalet görevinin kötüye kullanılması hukuksal nedenlerine dayalı tazminat, mümkün olmazsa tenkis isteğine ilişkindir....
E)DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, TBK'nın 19 maddesine dayalı muvazaa ve muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı şirket hissesinin devrine ilişkin işlemin iptali ile pay oranında tescil istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince davanın muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı olduğu gerekçesiyle görevsizlik nedeni usulden reddine karar verilmiş, karar, davacı vekili tarafından istinaf edilmiştir....
Şirketinin 1/2 hisseye karşılık gelen 1.500.000,00TL sermayeli 60 adet şirket hissesinin mirasçılardan mal kaçırmak amacıyla devredilmiş olması sebebi ile bu hisse devrinin iptaline ve miras payı oranında davacı adına tesciline karar verilmesini talep ettiklerini, davanın muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı şirket paylarının iptali ile tescil istemine ilişkin olduğu gerekçesiyle usulden red kararı verilerek dosyanın asliye hukuk mahkemesine gönderilmesine karar verildiğini, davanın taşınmazla ilgili olmayıp muris muvazaası ile devredilen şirket paylarına ilişkin olup, devrin iptali ile pay oranında tescil talep edildiğini, asliye ticaret mahkemesinin görevli olması nedeni ile kararın hukuka aykırı olduğunu, temel olarak mirasçılardan mal kaçırmak amacıyla muvazaalı devir yapıldığını, gerekçenin mahkemece yapılmış tespit ile uyumsuz olması nedeni ile de kararın hukuka aykırı olduğunu, şirket paylarının iptali ile tescil istemine ilişkin davalarda görevli mahkemenin asliye ticaret mahkemesi...
Yapılan soruşturma ve toplanan delillerden, muris Süleyman'ın vefatından evvel eşi ile birlikte ve oğlu Yakup ve onun ailesi ile birlikte dava konusu 1286 numaralı parselde bulunan eski binada oturduğu, kızları ile sorununun olmadığı, parseldeki bu evin kat karşılığı inşaat sözleşmesi nedeni ile yüklenici şirket tarafından yıkıldığı ve bu parselin 2536 ve 2537 numaralı parsel olarak ifrazı ile bu parseller üzerine bina yapıldığı anlaşılmaktadır. Davacı tarafın muris muvazaası hukuki nedenine dayalı talebi yönünden yapılan değerlendirmede; Bilindiği üzere, uygulamada ve öğretide "muris muvazaası" olarak tanımlanan muvazaa, niteliği itibariyle nisbi (mevsuf-vasıflı) muvazaa türüdür. Söz konusu muvazaada miras bırakan gerçekten sözleşme yapmak ve tapulu taşınmazını devretmek istemektedir....
Muris davalıya kendi iradesi ile satış yapma ve satış bedelini alma yetkisi vermiştir ve davalı bu yetki uyarınca taşınmazı satıp bedelini uhdesine almıştır, açıkça görüleceği üzere murisin buradaki niyeti bağıştır ve burada taşınmazı vekaleten satış yetkisi vererek "bedeli olan parayı" bağışlamıştır, bu husus tanık anlatımları ile de sabittir. Kanun ve içtihatlarla da sabit olduğu üzere taşınır olan paranın bağışlanması herhangi bir şekil şartına bağlı değildir ve bu husus muris muvazaası davasına da konu edilemeyecektir. Muris muvazaası davasının konusu ancak tapuya kayıtlı taşınmazlar olabilecektir. Ayrıca murisin bu taşınmaz dışında da değerli taşınmazları olduğu ve bu taşınmazların mirasçılara hisseleri oranında intikal olduğu görülmüş ve mirasçıların aralarında ortaklığın giderilmesi davasının devam edildiği beyan edilmiştir....
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle; 1- Davacı vekilinin istinaf talebinin reddine ancak HMK'nın 355.maddesi uyarınca kamu düzeninden sayılan haller nedeni ile Akçakoca Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2021/95 Esas, 2022/229 Karar sayılı kararının HMK'nın 353/1- b.2 maddesi uyarınca kaldırılarak, kaldırılan kararın yerine yeniden hüküm tesisi ile; A)Davaya konu Akçakoca İlçesi Beyören Köyü 167 ada 39 numaralı parsel yönünden davanın pasif husumet yokluğu nedeni ile reddine, B)Davacı tarafın kadastro öncesi hukuki nedenlere dayalı talepleri yönünden Kadastro Kanunu'nun 12/3.maddesi uyarınca taleplerin hak düşürücü süre nedeni ile reddine, C)Muris muvazaası hukuki nedenine dayalı talep yönünden şartları oluşmadığından taleplerin reddine, D)Davacı tarafın tenkis talebinin zamanaşımı nedeni ile reddine, E)Karar tarihi itibariyle alınması gerekli 269,80 TL karar ve ilam harcı dikkate alınarak dava açılırken davacı tarafça peşin olarak yatırılan 59,30 ile sonradan tamamlanan 5.426,00 TL harç...
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; takibe dayanak ilamın bir tazminat miktarını esas aldığını, bu nedenle ilamın kesinleşmesine gerek olmadığını, ilamın icraya konulabileceğini, davacı tarafın davasının hukuki dayanaktan yoksun olduğunu beyan ederek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI; Mahkemece, takibe dayanak Karataş Asliye Hukuk Mahkemesinin 2014/283 Esas ve 2016/108 Karar sayılı ilamının muris muvazaası nedeni ile tapu iptal ve tescil talebine ilişkin olduğu,, yargılama sonucunda bedele hükmedilmesinin sonucu değiştirmeyeceği, davanın taşınmazın aynına ilişkin olduğu belirtilerek, şikayetin kabulü ile Adana 7. İcra Müdürlüğünün 2020/7932 esas sayılı icra takibinin iptaline karar verilmiştir....