WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Hukuk Dairesi tarafından 5235 sayılı Kanun’un 35. maddesi kapsamında verilen uyuşmazlığın giderilmesi kararlarında; davanın açıldığı tarih itibariyle görevli olan asliye hukuk mahkemelerinin, derdest dava dosyalarını HSK'nın 07/07/2021 tarih ve 608 sayılı kararıyla yeni kurulan veya yetki çevresi genişletilen ticaret mahkemelerine devir ya da görevsizlik kararı ile gönderemeyeceği, HSK'nın söz konusu kararı öncesinde asliye hukuk mahkemesinin asliye ticaret mahkemesi sıfatıyla baktığı derdest dosyaların görülmeye devam edilmesi gerektiği kabul edilmiştir (Bkz. Yargıtay 11. HD'nin 25/03/2022 tarihli ve 2022/509 E., 2022/2410 K. sayılı; Yargıtay 5. HD'nin 21/02/2022 tarihli ve 2022/1073 E., 2022/2686 K. sayılı uyuşmazlığın giderilmesi kararları). Yine Yargıtay'ın ilgili hukuk dairelerinin içtihatları da, uyuşmazlığın giderilmesi kararına benzer gerekçelerle, davaların ilk açıldığı asliye hukuk mahkemelerinde asliye ticaret mahkemesi sıfatıyla görülmesi gerektiği yönündedir (Bkz....

    Yapı Kooperatifi, ..., ..., ..., ..., ..., ..., ...,... tarafından davalılar ... ve 24 arkadaşı aleyhine 16/12/2003 tarihinde ortaklığın giderilmesi davasının açıldığını, Oysa davalı Kooperatif Başkanı ... tarafından davacılar murisi ...'a yapılan noter hisse devir sözleşme tarihi (Üsküdar .... Noterlik ... y.) 09/03/2007 tarihli olup kooperatif adına kayıtlı olan ... Blok ......

      San.A.Ş'nin raporu birlikte değerlendirildiğinde davalı tarafça yapılan imalatın ayıplı olduğu anlaşılmakta olup, ayıbın gizli veya açık nitelikte olması davacının garanti süresi içinde ayıba dayalı talepte bulunmasına engel nitelikte değilse de davacının ayıba ilişkin talebini 05.06.2013 tarihli yazıyla davalıya bildirdiği, davalının da 24/06/2013 kayıt tarihli cevabi yazısı ile sorumlu bulunmadığını belirterek karşı çıkmış olmakla mevcut ayıbın giderilmesi için makul süre belirlenerek bu süre kapsamında davacı tarafça talepte bulunulması gerekirken 2018 yılında ayıbın giderilmesi için sözleşme ve işlem yapmış olması zararını artmasına sebebiyet verecek niteliktedir....

        Ancak, dava şartı noksanlığının giderilmesi mümkün ise bunun tamamlanması için kesin süre verir. Bu süre içinde dava şartı noksanlığı giderilmemişse davayı dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddeder. (3)Dava şartı noksanlığı, mahkemece, davanın esasına girilmesinden önce fark edilmemiş, taraflarca ileri sürülmemiş ve fakat hüküm anında bu noksanlık giderilmişse, başlangıçtaki dava şartı noksanlığından ötürü, dava usulden reddedilemez.” şeklinde düzenleme yapılmıştır. Yargıtay 17 Hukuk Dairesinin 2018/4932 E. - 2018/12056 K. sayılı kararında “HMK'nin 114.maddesinde dava şartları gösterilmiş, 115/2. maddesindeki “Mahkeme, dava şartı noksanlığını tespit ederse davanın usulden reddine karar verir. Ancak, dava şartı noksanlığının giderilmesi mümkün ise bunun tamamlanması için kesin süre verir....

          Davacı- birleşen davada davalı....Ltd.Şti. vekili istinaf dilekçesinde özetle: Müvekkilinin 14.07.2017 tarihli sözleşme ile ihale aldığı işi 14.12.2017 tarihinde davalı idareye teslim, kabul ve hakediş işlemlerinin yapılmasını talep ettiği taraflar arasında çekişmesiz olduğu gibi mahkemenin de kabulünde olduğunu, fakat mahkemenin gerekçesine yanlış bir şekilde yazdığı gibi müvekkilinin iş teslimi akabinde ek süre talep etmediğini, davalı idarenin eksikliklerin giderilmesi için 10 günlük süre vermesi üzerine bu eksikliklerin 10 gün içerisinde giderilemeyeceğini, sözleşmede belirtilen 10 günlük sürenin en az olarak belirtildiğini, halin icabına göre bu sürenin artırılması gerektiğini beyanla, 15.04.2018 tarihine kadar ek süre talep ettiğini, müvekkilinin sözleşmenin ifası için ek süre talep etmediğini, belirlenen eksikliklerin giderilmesi için ek süre talep ettiğini, müvekkilinin süresi içerisinde ihale konusu ürün teslimini yaptığını, hükme esas alınan 10.07.2019 tarihli bilirkişi raporunda...

            Dolayısıyla, markaya tecavüzün tespiti, önlenmesi kaldırılması ve giderilmesi, haksız rekabetin tespiti önlenmesi kaldırılması ve giderilmesi, yönünden ayrı ayrı değerlendirme yapılarak sadece iki talep için vekâlet ücreti ve yargılama giderleri bakımından karar verilmesi gerekirken, tecavüzün tespitinden ayrı olarak tecavüzün refi ve giderilmesi için ayrı bir vekalet ücreti takdiri hatalı olduğundan sadece bununla sınırlı olarak davalı vekilinin istinaf talebinin yerinde olduğu anlaşıldığından kabulü gerekmiştir....

              Asliye Ticaret Mahkemesi arasında oluşan görev uyuşmazlığının merci tayini yolu ile giderilmesi talebi sonucu Dairemize gelen dosyanın incelenmesinde; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 29.01.2022 tarihinde saat 08:15 sıralarında, ... ili, ... ilçesinde seyir halinde iken, müvekkiline ait ... plakalı araca davalı ... Taşıma İnşaat Sosyal Hizmetler San. ve Tic. Ltd....

                Somut olayda; Davalı yönetimin hak ve yetkilerinin olmadığının tespiti ile tarafların arasındaki muarazanın giderilmesi istemine ilişkindir. Kooperatifler Kanunu'nun 99. maddesine göre, bu Kanunda düzenlenen hususlardan doğan hukuk davaları, tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın ticari dava sayılacağı düzenlenmiştir. Kooperatifler Kanunu'ndan doğan hukuk davaları mutlak ticari davalardır. Ancak Kooperatifin taraf olduğu hukuk davaların tamamı ticari dava değildir. Bu durumda davanın niteliğinin belirlenmesi gerekmektedir. Somut uyuşmazlıkta, davalı yönetiminin yönetim yetkisinin olmadığının tespiti ile muarazanın giderilmesi istemine ilişkin olduğu, davanın Kooperatifler Yasası'ndan kaynaklanmadığı gibi mutlak ve nispi ticari davada değildir. Uyuşmazlığın HMK 2. maddesi gereğince genel görevli asliye hukuk mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. Mahkeme kararı doğrudur....

                  a teslim edildiği anlaşılan kaza anını gösteren güvenlik kamerası kaydına ilişkin CD'nin davacı tarafından dosyaya ibrazı sağlanarak, dosyada bulunan bilirkişi raporları arasındaki çelişkinin giderilmesi amacıyla dosyanın Karayolları Genel Müdürlüğü Trafik Fen Heyeti'nden seçilecek uzman bilirkişi heyetine tevdii ile dosyadaki bilirkişi raporları arasında yer alan çelişkinin giderilmesi gerektiği anlaşılmakla davacı vekilinin istinaf sebebi yerinde görülmüştür. HMK'nın 355....

                    Ancak bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, davacı vekilinin bu yöne ilişen istinaf itirazının kabulü ile ilk derece mahkemesince verilen kararın HMK.m.353/1-b/2 hükmü uyarınca kaldırılmasına, istinaf yasa yoluna başvuru konusu yapılmayan hususlar ile reddedilen istinaf itirazları nedeniyle taraflar yararına oluşan hukuki kazanılmış haklar ve harcında kamu düzeninden olduğu gözetilerek yanılgılı olduğu sonucuna varılan AKT Fatura bedeline ilişkin hususun karar yerinden çıkartılması suretiyle yeniden esas hakkında hüküm tesis edilmesi gerektiği sonucuna varılarak aşağıdaki biçimde hüküm tesis edilmiştir. HÜKÜM:Gerekçe uyarınca; 1-İstanbul 4....

                      UYAP Entegrasyonu