Borçlar Kanunu'nun bu hükmünde yer alan zarar doktrinde "munzam zarar " olarak adlandırılmaktadır. Buna göre, alacaklının malvarlığında iradesi dışında meydana gelen ve temerrüt faizinin üzerinde bulunan zarara munzam (ek) zarar denir. Zararın temerrüt faizinin üzerinde kalan kısmı munzam zaran oluşturur. Munzam zarann değişik şekilleri söz konusudur. Bunlar arasında en önemlisi; borçlunun temerrüdü tarihinden borcunu ödediği tarihe kadar, para değerindeki kaybın yasal temerrüt faizi oranından fazla olmasıdır....
Ç. için 3.342,98 TL munzam zarar alacağına, munzam zarar davasının açılış ve davalının temerrüde düştüğü tarih olan 10.11.2000 tarihinden itibaren hesaplanan 6.931,78 TL ile 10.492.84 TL reeskont faiz alacağının dava tarihinden itibaren reeskont faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, zamanaşımı def'inde bulunmuş, fer’i nitelikte olan faiz alacağının ayrı dava konusu yapılamayacağını, faize faiz istenemeyeceğini savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama, iddia, savunma, toplanılan deliller, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, davacıların Ankara 9....
Gerçekten de, işin tasfiyesine ilişkin olarak düzenlenen 09.06.1988 tarihli tutanakta, tasfiye nedeniyle davacı şirkete masraf ve hiçbir tazminat ödenmeyeceği ifade edilmiş olup bu kapsamda 8/505 sayılı kararname hükümleri doğrultusunda munzam zarar hesap ve talebi mümkün değildir. Bunun yanında davacı şirketin ayrı bir hükmî şahsiyeti bulunduğundan şirket aleyhine yapılan icra takipleri nedeniyle şirket ortaklarının veya yakınlarının mallarının satılması nedeniyle uğranılan zararların da munzam zarar hesabında dikkate alınması doğru olmamıştır. Yine mücerret defter incelemesi ile, icra takip dosyaları ve temlikler getirilmeden ve akıbetleri bizatihi dosyalarından dayanağı belgelerle birlikte tetkik edilmeden, munzam zarar hesabı yapılması, keza davacı şirketin aynı iş döneminde yüklendiği diğer işlerin akıbetinin ve varsa davacının uğradığı zarara bir etkisinin olup olmadığının denetlenmemesi suretiyle eksik inceleme ile hükme varılması da hatalı olmuştur....
TBK'nın 122., mülga 818 Sayılı BK'nun 105. maddesinde düzenlenen munzam zarar ise; para borcunun ifasında borçlunun kusuruyla temerrüde düşmesi nedeniyle alacaklı nezdinde ortaya çıkan zararın temerrüt faiziyle karşılanamaması hâlinde ortaya çıkar ve borçlunun temerrüdü ile borcun ödendiği tarih aralığındaki dönemi kapsar. Munzam zarar, borçlu temerrüde düşmeden borcunu ödemiş olsaydı, alacaklının mal varlığının kazanacağı durum ile temerrüt sonucunda ortaya çıkan ve oluşan durum arasındaki farktır. TBK’nın 122. maddesi, kaynağı ne olursa olsun temerrüt faizi yürütülebilir nitelikte olmak koşuluyla bütün para borçlarında uygulanma olanağına sahiptir. Munzam zarar borcunun hukukî sebebi, asıl alacağın temerrüde uğraması ile oluşan hukuka aykırılıktır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki munzam zarar alacağı istemine ilişkin davada ... 3. Sulh Hukuk Mahkemesince görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile davacı vekilinin temyizi üzerine gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, kamulaştırmaya dayalı munzam zarar alacağına ilişkindir. H.Y.U.Y.’nın 25/II. maddesinde “iki mahkemenin aynı dava hakkında göreve veya yetkiye ilişkin olarak verdikleri kararlar temyiz edilmeksizin kesinleştiği takdirde görevli veya yetkili mahkeme Yargıtay’ca belirlenir” hükmü yer almaktadır. Somut olayda, dosya içerisinde, ... 3....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki munzam zarar alacağı istemine ilişkin davada ... 3. Sulh Hukuk Mahkemesince görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile davacı vekilinin temyizi üzerine gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, kamulaştırmaya dayalı munzam zarar alacağına ilişkindir. H.Y.U.Y.’nın 25/II. maddesinde “iki mahkemenin aynı dava hakkında göreve veya yetkiye ilişkin olarak verdikleri kararlar temyiz edilmeksizin kesinleştiği takdirde görevli veya yetkili mahkeme Yargıtay’ca belirlenir” hükmü yer almaktadır. Somut olayda, dosya içerisinde, ... 3....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki munzam zarar alacağı istemine ilişkin davada ... 3. Sulh Hukuk Mahkemesince görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile davacı vekilinin temyizi üzerine gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, kamulaştırmaya dayalı munzam zarar alacağına ilişkindir. H.Y.U.Y.’nın 25/II. maddesinde “iki mahkemenin aynı dava hakkında göreve veya yetkiye ilişkin olarak verdikleri kararlar temyiz edilmeksizin kesinleştiği takdirde görevli veya yetkili mahkeme Yargıtay’ca belirlenir” hükmü yer almaktadır. Somut olayda, dosya içerisinde, ... 3....
Uyuşmazlık konusunun temelini oluşturan aşkın (munzam) zarara ilişkin olarak ise TBK’nın 122. maddesi “Alacaklı, temerrüt faizini aşan bir zarara uğramış olursa, borçlu kendisinin hiçbir kusuru bulunmadığını ispat etmedikçe, bu zararı da gidermekle yükümlüdür. Temerrüt faizini aşan zarar miktarı görülmekte olan davada belirlenebiliyorsa, davacının istemi üzerine hâkim, esas hakkında karar verirken bu zararın miktarına da hükmeder.” hükmünü haizdir. Bu hükümle uygulamada munzam zarar, kanunî tanımı ile aşkın zarar olarak adlandırılan hukukî kurum düzenleme altına alınmış olup mülga 818 sayılı Borçlar Kanunu’nun (BK) 105. maddesi de bu hususta aynı yönde düzenleme içermektedir. Aşkın (munzam) zarar, para borcunun ifasında borçlunun kusuruyla temerrüde düşmesi nedeniyle alacaklı nezdinde ortaya çıkan zararın temerrüt faiziyle karşılanamaması hâlinde söz konusu olan bir zarar olup bu zarar, borçlunun temerrüdü ile borcun ödendiği tarih aralığındaki dönemi kapsamaktadır....
Aşkın (munzam) zarar, para borcunun ifasında borçlunun kusuruyla temerrüde düşmesi nedeniyle alacaklı nezdinde ortaya çıkan zararın temerrüt faiziyle karşılanamaması hâlinde söz konusu olan bir zarar olup bu zarar, borçlunun temerrüdü ile borcun ödendiği tarih aralığındaki dönemi kapsamaktadır. Bu anlamda aşkın (munzam) zarar, temerrüt faizini aşan ve kusur sorumluluğuna dair ilkelere bağlı bir zarar türü olarak kabul edilir (Uygur, Turgut: 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu Şerhi, Cilt I, 2012, s. 810). Aşkın (munzam) zarar, borçlu temerrüde düşmeden borcunu ödemiş olsaydı, alacaklının mal varlığının kazanacağı durum ile temerrüt sonucunda ortaya çıkan ve oluşan durum arasındaki farktır. Aşkın (munzam) zararın varlığı için gereken ilk koşul, bir para borcunda borçlunun temerrüdünün varlığıdır. Bu para borcunun kaynağının, aşkın (munzam) zararın talep edilebilirliği için herhangi bir önemi bulunmamaktadır....
Somut olayda, davacının kendi alacaklısına karşı daha önce temerrüde düştüğü ve temerrüde düştükten sonra davalıya borç para verdiği anlaşıldığından bu yöne ilişkin somut zarar iddiası ispat edilememiş ise de davanın munzam zarar istemine ilişkin olması nedeniyle Dairemizin yerleşik içtihatları doğrultusunda sepet formülüne göre munzam zarar hesabı yapılacaktır.Bu durumda, munzam zararın tespit edilebilmesi için borçlunun temerrüde düştüğü tarihten ödemenin gerçekleştirildiği güne kadar geçen süre içerisinde her yıl itibarı ile gerçekleşen yıllık enflasyon artış oranı, bu oranın eşya fiyatlarına yansıma durumu, mevduat ve Devlet tahvillerine verilen faiz oranları, Türk Lirası karşısında döviz kurlarına ilişkin değişiklik listeleri davacıdan istenmek, gerektiğinde bunları ilgili resmi kurum veya kuruluşlardan araştırmak, bu sahada uzman bilirkişi görüşünden de yararlanılmak suretiyle bu süre içerisindeki para değerinin düşmesi, alım gücü azalması nedeniyle alacaklının maruz kaldığı zarar...