Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dava, muhdesatın aidiyetinin tespiti isteğine ilişkindir. Muhdesatın tespiti davaları, ortaklığın giderilmesi davasının yargılaması sırasında, muhdesatın davacı tarafça meydana getirildiğini açıkça kabul edenler dışında kalan paydaşlara karşı açılır. Bilindiği üzere, 6100 sayılı HMK'nın 326/1.maddesi uyarınca Kanunda yazılı haller dışında yargılama giderlerinin aleyhine hüküm verilen taraftan alınmasına karar verilir. Kanunda yazılı hallerden birisi hiç şüphesiz Yasa'nın 312/2.maddesidir. Bu madde hükmüne göre davalı taraf davanın açılmasına sebebiyet vermemiş ve yargılamanın ilk duruşmasında da davacının talep sonucunu kabul etmiş ise yargılama giderinden sorumlu değildir. Hemen belirtmek gerekir ki; anılan maddenin uygulanabilirliği, bu iki koşulun birlikte gerçekleşmesine bağlıdır. Somut olaya gelince; davalı ... vekilinin......

    Açıklanan ilke ve esaslara göre, kural olarak muhdesatın arz malikinden başkasına aidiyetinin tespiti istenemez. Ne var ki; çoğun içinde azda vardır kuralı gereğince, muhdesatın mülkiyetinin aidiyetinin tespiti isteğinin, muhdesatı meydana getirenin tespitini de kapsadığı kabul edilmelidir. Muhdesatın aidiyeti isteğiyle açılan bu tür davalarda, güncel hukuki yararın mevcut olması ve iddianın kanıtlanması durumunda muhdesatın davacı tarafça meydana getirildiğinin tespitine karar verilmesi gerekir. Somut olayda; dosyanın içeriğine, toplanan delillere göre dava konusu muhdesatların davacı tarafından meydana getirildiği sabit olmuştur. Mahkemece muhdesatın davacı tarafından meydana getirildiğinin tespitine karar verilmesi gerekirken, muhdesatın aidiyetine karar verilmesi doğru değildir. Ne var ki bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden hükmün 1086 sayılı HUMK'nun 438/7. maddesi uyarınca aşağıdaki şekilde düzeltilerek onanması yoluna gidilmiştir....

      Açıklanan ilke ve esaslara göre, kural olarak muhdesatın arz malikinden başkasına aidiyetinin tespiti istenemez. -//- Ne var ki; çoğun içinde azda vardır kuralı gereğince, muhdesatın mülkiyetinin aidiyetinin tespiti isteğinin, muhdesatı meydana getirenin tespitini de kapsadığı kabul edilmelidir. Muhdesatın aidiyeti isteğiyle açılan bu tür davalarda, güncel hukuki yararın mevcut olması ve iddianın kanıtlanması durumunda muhdesatın davacı tarafça meydana getirildiğinin tespitine karar verilmesi gerekir. 3- Davalının harç ve vekalet ücretine ilişkin temyiz itirazlarına gelince; dava konusu muhdesatın üzerinde bulunduğu ... parsel sayılı taşınmazın 1/2 payı tapuda davacı adına, 1/2 payı ise davalı adına kayıtlı olup, taraflar paylı maliktir....

        Açıklanan ilke ve esaslara göre, kural olarak muhdesatın mülkiyetinin arz malikinden başkasına aidiyetinin tespiti istenemez. Ne var ki; çoğun içinde azda vardır kuralı gereğince, muhdesatın mülkiyetinin aidiyetinin tespiti isteğinin, muhdesatı meydana getirenin tespitini de kapsadığı kabul edilmelidir. Muhdesatın mülkiyetinin aidiyeti isteğiyle açılan bu tür davalarda, güncel hukuki yararın mevcut olması ve iddianın kanıtlanması durumunda muhdesatın davacı tarafça meydana getirildiğinin tespitine karar verilmesi gerekir. Somut olayda; dosyanın içeriğine, toplanan delillere göre dava konusu muhdesatların davacı tarafından meydana getirildiği sabit olmuştur. Mahkemece muhdesatın davacı tarafından meydana getirildiğinin tespitine karar verilmesi gerekirken, muhdesatın mülkiyetinin davacıya aidiyetine karar verilmesi doğru değildir....

          Bu olgu gözönüne alındığında kural olarak ve aksine bir hüküm bulunmadıkça taşınmaz üzerindeki muhdesatların mülkiyetinin tespiti dava edilemeyeceği gibi, mahkemelerce de muhdesatların taşınmazın arzına malik olanlar dışında başka bir kişiye ait olması sonucunu doğuracak şekilde hüküm verilemez. Ne var ki, çoğun içinde azın da bulunduğu, muhdesatların mülkiyetinin tespiti isteminin muhdesatın meydana getirildiğinin tespiti istemini de içerdiği göz önüne alındığında, mülkiyet tespiti istemiyle açılan davalarda, koşullarının varlığı ve davanın kanıtlanması halinde davaya konu muhdesatların davacı tarafça meydana getirildiğinin tespitine, mülkiyet tespiti isteminin ise reddine karar verilmesi gerekir....

            Açıklanan ilke ve esaslara göre, kural olarak muhdesatın arz malikinden başkasına aidiyetinin tespiti istenemez. Ne var ki; çoğun içinde az da vardır kuralı gereğince, muhdesatın mülkiyetinin aidiyetinin tespiti isteğinin, muhdesatı meydana getirenin tespitini de kapsadığı kabul edilmelidir. Muhdesatın aidiyeti isteğiyle açılan bu tür davalarda, güncel hukuki yararın mevcut olması ve iddianın kanıtlanması durumunda muhdesatın davacı tarafça meydana getirildiğinin tespitine karar verilmesi gerekir. Somut olayda; dosyanın içeriğine, toplanan delillere, tanık beyanlarına göre, dava konusu taşınmaz üzerinde bulunan binanın en üst katının davacı tarafından meydana getirildiği sabit olmuştur....

              Davacılar vekili tarafından, davalılar aleyhine 23.03.2015 tarihinde verilen dilekçe ile muhdesatın aidiyetinin tespiti ve tazminat istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 02.09.2020 tarihli hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar vekillerince istenilmekle; süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içeriğindeki tüm kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: KARAR Dava, muhdesatın aidiyetinin tespiti ve tazminat istemine ilişkindir. Davacı vekili; dava konusu edilen ve tescil harici bırakılan taşınmazdaki ağaçların müvekkilleri tarafından dikildiğini, davalı ...’nin kanal geçirmek suretiyle ağaçları kestiğini belirterek, ağaçların müvekkillerine ait olduğunun tespitine ve doğan zarar nedeniyle 2.500 TL’nin davalı ...’den alınarak davacılara verilmesine karar verilmesini istemiştir. Davalılar vekili, davanın reddini savunmuştur....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Muhdesatın Tespiti Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş olup hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. KARAR Davacı vekili, dava konusu 541 ada 3 parselde bulunan birinci kattaki 3 oda 1 salon şeklindeki dairenin davacı tarafından inşa edilip mülkiyetinin davacıya ait olduğuna karar verilmesini talep etmiştir....

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Muhdesatın Tespiti Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş olup hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. KARAR Davacı vekili, ... ili, Merkez ilçesi, 61 ada 90 ve 91 parsel sayılı taşınmazlar üzerindeki evin vekil edenince yapıldığını, taşınmazın kamulaştırma kapsamında kaldığını belirterek muhdesatın tespitini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, mera niteliğindeki parsel üzerine evin inşa edildiğini, mera niteliğindeki taşınmazlar özel mülkiyete konu olamayacağından meydana getirilen muhdesatlara değer verilmeyeceğinden davanın reddine karar verilmiştir. Hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, muhdesatın tespiti isteğine ilişkindir....

                    Açıklanan ilke ve esaslara göre, kural olarak muhdesatın arz malikinden başkasına aidiyetinin tespiti istenemez. Ne var ki; çoğun içinde azda vardır kuralı gereğince, muhdesatın mülkiyetinin aidiyetinin tespiti isteğinin, muhdesatı meydana getirenin tespitini de kapsadığı kabul edilmelidir. Muhdesatın aidiyeti isteğiyle açılan bu tür davalarda, güncel hukuki yararın mevcut olması ve iddianın kanıtlanması durumunda muhdesatın davacı tarafça meydana getirildiğinin tespitine karar verilmesi gerekir. | Somut olayda; dosyanın içeriğine, toplanan delillere, tanık beyanlarına göre dava konusu bina ve ağaçtan oluşan muhdesatların davacı tarafından meydana getirildiği sabit olmuştur. Mahkemece muhdesatların davacı tarafından meydana getirildiğinin tespitine karar verilmesi gerekirken, muhdesatın aidiyetine karar verilmesi doğru değilse de, bu husus yeniden yargılama yapmayı gerektirmediğinden bozma nedeni yapılmamıştır....

                      UYAP Entegrasyonu