Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davanın kısmen kabulüne, çekişmeli 138 ada 2 parsel sayılı taşınmazın Hazine adına tapuya tesciline, taşınmazın beyanlar hanesindeki şerhinin iptali ile beyanlar hanesine "Taşınmaz üzerinde bulunan ve 08.05.2017 tarihli bilirkişi raporuna ekli krokide konumları gösterilen 15 adet zeytin ağacı, 1 adet incir ağacı ve 10 adet badem ağacının ...'e ait” olduğu şerhinin yazılmasına karar verilmiş; hüküm, davacı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı Hazinenin sair temyiz itirazları yerinde değildir....

    Ne var ki; Mahkemece hüküm kurulurken, dava konusu taşınmazın fiili kullanıcısının davacı olduğuna dair beyanlar hanesine şerh verilmesi gerekirken, taşınmaz üzerinde muhdesat da bulunmadığı halde, taşınmazın muhdesat sahibinin davacı olduğuna dair şerh verilmesi isabetsiz ise de; bu yanlışlığın düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün 1. fıkrasında yer alan "muhdesat sahibinin" sözlerinin hükümden çıkarılarak yerine, "fiili kullanıcısının" sözcüklerinin yazılmasına ve hükmün DÜZELTİLMİŞ bu şekliyle ONANMASINA, 15.12.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      ın işgali altındadır" şeklinde beyanda bulunduğunu ancak taşınmaz üzerinde muhdesat olarak kabul görecek herhangi bir ağaç, yapının bulunmadığını belirterek tapu kaydındaki zilyetlik şerhinin terkinine karar verilmesini talep etmiştir. II. CEVAP 1.Davalı kurum vekili cevap dilekçesinde; 1961 yılında yapılan kadastro çalışmaları sonrasında 5170 numaralı parsele ait tapulama tutanağının edinme sebebi kısmında bu parselin Ahmet evlatları ... ve ...'ın zilyetliklerinde olduğu ve 4854 numaralı parselden miktar fazlası olarak kesilerek Maliye Hazinesi adına tahdit ve tespit edildiğini, tapulama tutanağının beyanlar ve şerhler kısmına da "Bu yer Ahmet evlatları ... ve ...'...

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 07.05.2009 gününde verilen dilekçe ile beyanlar hanesindeki kaydın terkini istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; Tapu Sicil Müdürlüğü aleyhine açılan davanın pasif dava ehliyeti bulunmadığından reddine, belirtmenin terkinine dair verilen 27.05.2010 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı Hazine vekili ve davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, muhdesat belirtmesinin terkini istemiyle açılmıştır. Davalılar, davanın reddini savunmuşlardır....

          Hükmü taraflar temyiz etmişlerdir. 1-Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya içeriğine göre davacının tüm temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2-Davalıların temyiz itirazlarına gelince; Dava, beyanlar hanesindeki kaydın terkini, elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteğine ilişkindir. 22.12.1995 tarihli ve 1/3 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararında vurgulandığı üzere, Eşya Hukukunda “muhdesat” kavramından bir arazi üzerindeki arz malikinden başkasına veya bir paydaşa ait yapı ve tesisler ile bağ ve bahçe şeklinde dikilen ağaçları anlamak gerekir. Muhdesat, sahibine arazi mülkiyetinden ayrı bağımsız bir mülkiyet veya sınırlı bir ayni hak sağlamaz. Muhdesat sahibinin hakkı sadece şahsi bir haktır. Bu hakkın hukuki mahiyeti ve nasıl kullanılacağı ise TMK’nun 722, 724. ve 729. maddelerinde açıklanmıştır....

            Mahkemece, dava konusu taşınmazların tesciline dair getirtilip incelenen tapulama mahkemesinin dosyası içerisindeki tapulama tespit tutanaklarında ve mahkeme ilamında herhangi bir vakıf şerhinin bulunmadığı, kadastronun vakıf şerhi olmadan kesinleştiği, mahkeme kararı olmadan tek taraflı Idari işlem ile sonradan tapu kayıtlarına vakıf şerhi konulmasının Türk Medeni Kanununun 1027. maddesine aykırı olduğu nedeniyle davanın kabulüne 347, 365, 262 ve 374 sayılı parseller üzerindeki Kaya Hatun Vakfı ve Nene Hatun Vakfı şerhinin terkinine karar verilmiştir. Hükmü, davalı ... İdaresi vekili temyiz etmiştir. Dava, vakıf şerhinin terkini isteğine ilişkindir....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 30.11.2010 gününde verilen dilekçe ile muhdesat kaydının terkini istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 10.05.2011 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı, 14 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydında "kargir evin ..."a ait olduğuna dair belirtme bulunduğunu, ancak taşınmaz üzerinde muhdesatın yer almadığını ileri sürerek terkin isteğinde bulunmuştur. Davalı, kendilerine husumet yöneltilemeyeceğini savunmuştur. Mahkemece, davacının taşınmazı üzerindeki muhdesat kaydı ile birlikte satın aldığı, terkin isteyemeyeceği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir. Hükmü, davacı temyiz etmiştir. Dava, muhdesat kaydının terkini isteğine ilişkindir....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacılar vekili tarafından, davalı aleyhine 08.06.2005 gününde verilen dilekçe ile tapu kayıtlarında davacılara ait hisseler üzerindeki vakıf şerhinin taviz bedeline tabi olmadığının tespiti ve bedelsiz olarak terkini istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; Sultanbeyazıt Vakfının gayri sahih nitelikte olduğu ve taviz bedeline tabi olmadığı yönündeki tespit taleplerinin kabulüne, vakıf şerhinin terkini davasının hak düşürücü süre nedeni ile reddine dair verilen 18.07.2006 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... İdaresi vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, çekişmeli parsellerdeki vakıf şerhinin terkini ve tespit istemiyle açılmıştır....

                  in raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil ve muhdesat şerhinin tescili isteklerine ilişkindir. Davacı, mirasbırakanları ...'in ½ hisse ile paydaş olduğu dava konusu ... ada ... parsel sayılı taşınmazdaki payını 13.05.2011 tarihinde davalı oğlu ...'e satış suretiyle devrettiğini, akabinde tapu kaydındaki murise ait muhdesat şerhini de terkin ettirdiğini, hem temlikin hem de terkinin mirasçılardan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğunu ileri sürerek tapu iptali ve tescil ile muhdesat şerhinin tesciline karar verilmesini istemişlerdir. Davalı, temlikin muvazaalı olmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davacılar ... ve ... bakımından muvazaa iddiasının kanıtlandığı gerekçesiyle tapu iptali ve tescil davasının kabulüne, davacı ... yönünden aynı dava konusu taşınmaza yönelik ... 1....

                    Mahkemece, vakıf şerhinin 1997 tarihinde tek taraflı olarak oluşturulduğu nedeniyle ve bilirkişi raporu dikkate alınarak dava kabul edilmiştir. Hükmü, davalı ... İdaresi vekili temyiz etmiştir. 1-Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve özellikle dava konusu 200 ada 19 parsel sayılı taşınmazın kadastro suretiyle 01.12.1973 tarihinde tapuya tescil edildiği anlaşılmaktadır. Gerek kadastro tutanağında gerekse tapu kaydında "Hacı ... Vakfı" şerhi bulunmadığı, vakıf şerhinin tapu kaydına 03.04.1997 tarihinde tek taraflı işlemle işlendiği görülmektedir. Türk Medeni Kanununun 1027. maddesi gereğince ilgililerin yazılı rızaları olmadıkça tapu sicilindeki yanlışlık ancak mahkeme kararı ile düzeltilebilir. Tek taraflı işlemle kayda işlenen şerhin terkini açıklanan nedenle doğrudur. Davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının bu nedenle reddi gerekmiştir. 2-Ancak dava tapu kaydındaki vakıf şerhinin terkini isteğine ilişkindir....

                      UYAP Entegrasyonu