Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Hukuk Dairesince 14/07/2021 tarihli ek karar ile temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiş olup bu ek kararın davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içeriğindeki tüm kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: KARAR Davacı- birleştirilen davada davalılar vekili, muhdesat aidiyetinin tespiti talebinde bulunmuştur. Davalı- birleştirilen davacı vekili, birleştirilen davada muhdesat aidiyetinin tespiti talebinde bulunmuştur. Yerel mahkemece asıl ve birleştirilen davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, davacılar vekili istinaf talebinde bulunmuştur. ... Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesince 28/06/2021 tarihinde davacılar vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-b.1 ve 362/1-a maddesi gereğince, kesin olmak üzere karar verilmiştir. Davacılar vekilinin temyiz talebi üzerine ... Bölge Adliye Mahkemesi 6....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Muhdesat aidiyetinin tespiti Taraflar arasındaki uyuşmazlık üzerinde davacılara ait muhdesat bulunan taşınmazın davalı tarafından satılmış olması nedeniyle muhdesat bedeli kadar sebepsiz zenginleştiği iddiasına dayalı alacak isteğine ilişkindir. Yargıtay Kanunu 14. maddesi uyarınca Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu'nun 19.01.2015 tarih 2015/8 sayılı Kararı ile hazırlanıp, 22.01.2015 tarihli ve 29244 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (3.)...

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Zilyetliğin tesbiti ve korunması istemli K A R A R Taraflar arasındaki uyuşmazlık 5831 sayılı Yasanın 8. maddesi ile 3402 sayılı Kadastro Kanununun Ek-4 maddesi uyarınca, 6831 sayılı Kanunun 2/B maddesi uyarınca orman sınırları dışına çıkarılan alanlarda, taşınmaz üzerindeki zilyetliğin aidiyetinin belirlenmesinden kaynaklanan ve genel mahkemede açılan davaya ilişkin bulunduğuna göre, Yargıtay Başkanlar Kurulunun 26.01.2012 tarih ve 1 sayılı Kararı ile hazırlanıp Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 09.02.2012 tarih 1 sayılı Kararı ile aynen kabul edilen ve 18.02.2012 tarih 28208 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yüksek Yargıtay (16.) Hukuk Dairesine ait olmakla gereği için dosyanın anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 21.06.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

        KARAR Uyuşmazlık, muhdesat aidiyetinin tespiti isteğine ilişkindir. Bölge Adliye Mahkemesi Yargıtay 8. Hukuk Dairesinin 2018/15288 Esas, 2020/7510 Karar ve 24.11.2020 tarihli bozma ilamına direnmiştir. 6100 sayılı HMK'nin 373. maddesinin 5. fıkrası uyarınca direnme kararının yerinde olup olmadığını inceleme yeri kararına direnilen Yargıtay 8. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ: Yukarıda belirtilen nedenlerle, dosyanın sözü edilen görevli Yüksek Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 20/12/2021 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

          "İçtihat Metni"Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Muhdesat aidiyetinin tespiti ... ve ... ve müşterekleri aralarındaki muhdesat aidiyetinin tespiti davasının kısmen kabulüne ve kısmen reddine dair Asliye Hukuk Mahkemesi'nden verilen 24.04.2013 gün ve 425/500 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi bir kısım davalılar ... ve müşterekleri vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına, mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verildiğine ve takdirde bir isabetsizlik bulunmadığına, her ne kadar davaya konu iki katlı betonarme yapının taksim davasına konu 131 ada 29 parsel içerisinde kalan kısmı bilirkişi raporunda 9,96 m2 olarak belirtildiği halde maddi hata sonucu hüküm fıkrasına 19,92 m2 yazılmış ise de bu hususun maddi hata olarak kabul edilmesi gerektiğine ve HMK'nun 304....

            ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 18/12/2019 NUMARASI : 2018/392 ESAS, 2019/370 KARAR DAVA KONUSU : Muhdesat Aidiyetinin Tespiti KARAR : Ünye 3....

            Somut olaya gelince; mahkemece, tarafların muhdesat iddiası hakkında beyanları alınarak, dava konusu taşınmaz üzerindeki bu muhdesatın aidiyeti hususunda tarafların ittifak edip etmedikleri üzerinde durulması, ittifak etmiyorlarsa muhdesat iddiasında bulunan tarafa bu konuda muhdesat aidiyetinin tespiti davası açmak üzere süre verilmesi ve dava açıldığı takdirde sonucunun beklenmesi, açılacak davanın niteliği ve sonucuna göre de gerekirse bilirkişiden ek azın tespit edilen toplam değerinin ne kadarının arza ne kadarının muhdesata isabet ettiğinin yüzdelik oran kurulmak suretiyle belirlenmesi ve muhdesata isabet eden kısmın muhdesat sahibi paydaşa, geri kalan bedelin ise tapu kaydı ve mirasçılık belgesindeki payları oranında tüm paydaşlara dağıtılması, verilen süre içerisinde dava açılmadığı takdirde ise o konuda uyuşmazlık yokmuş gibi karar verilmesi gerekirken, davacılar vekiline muhdesatın aidiyetinin tespiti davası açmak üzere süre vermeden yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş...

              Asliye Hukuk Mahkemesince;Davanın zilyetliğn korunması davası olduğu, bu durumda Sulh Hukuk Mahkemesinin görev alanına girdiği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Sulh Hukuk Mahkemesi ise; taşınmazın mer'a niteliği uyuşmazlık konusu olmadığı,meranın aidiyetine ilişkin olduğu ve taşınmazın değeri itibariyle, hem dava açıldığı tarihte, hem de sonradan yürürlüğe giren 6100 sayılı HMK'nın ilgili maddeleri gereğince, Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. Somut olayda, Davanın,köy merasına yapılan müdahalenin önlenmesi ve mera kullanım hakkının (aidiyetinin) tespiti istemine ilişkin olduğu,Köyü Tüzel kişiliği arasında kulanım yönünden uyuşmazlık bulunduğu, taşınmazların mera niteliğine herhangi bir itirazın bulunmadığı,uyuşmazlığın taşınmazların Aidiyetine ilişkin olduğu anlaşılmaktadır.Bu durumda, uyuşmazlık yalnızca HUMK’nin 8/11-3. Maddesindeki zilyetliğin korunması olarak düşünülemez....

                ın raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil, olmadığı takdirde taşınmaz üzerindeki muhdesat aidiyetinin tespiti ve bedel isteğine ilişkindir....

                  Somut olaya gelince; mahkemece yukarıda açıklanan ilkeler doğrultusunda muhdesat oranı kurulmadan taşınmaz üzerindeki binanın ve ağaçların bedelinin davalı ...’ye ödenmesine karar verilmesi doğru değildir. Öte yandan, davalı ... temyiz dilekçesinde ... 5. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2016/672 Esas sayılı dava dosyasında dava konusu taşınmaza yönelik muhdesat aidiyetinin tespiti davası açtığını beyan etmiştir. Bu durumda mahkemece, davalı ... tarafından açılan muhdesat aidiyetinin tespiti davası bekletici mesele yapılarak, adı geçen davalıya ait olduğuna karar verilen muhdesat yönünden gerekirse mahallinde yeniden keşif yapılmak suretiyle dava konusu taşınmazın tespit edilen toplam değerinin ne kadarının arza ne kadarının muhdesata isabet ettiğinin yüzdelik oran kurulmak suretiyle belirlenmesi ve muhdesata isabet eden kısmın muhdesat sahibi paydaşa, geri kalan bedelin ise tapu kaydındaki payları oranında tüm paydaşlara dağıtılması gerekir....

                    UYAP Entegrasyonu