Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

den 1980 yılında haricen satın alındığını, daha sonradan buranın imar ihya edilerek kapama erik ve hurma bahçesi haline dönüştürüldüğünü, bir kısmının da tarım alanı olarak kullanıldığını ileri sürerek harici alıma dayalı tapu iptali ve tescil, olmazsa temliken tescil, olmazsa muhtesatın aidiyetinin tespiti ve üst hakkı tesisi, olmazsa parsellerde bulunan ağaçların dikimi, yetiştirilmesi ve imar ihya bedellerinin tespiti ile davalılardan müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalılar ..., ..., ..., ... ve ... davanın reddine karar verilmesini talep etmişlerdir. İlk derece mahkemesi tarafından yapılan yargılama sonucunda davacının seçenek tüm taleplerinin subut bulmadığından davanın reddine yönelik karar verilmiştir. Davacı vekili istinaf kanun yoluna başvurmuştur....

    Taraflar arasındaki muhdesatın aidiyetinin tespiti, temliken tescil, 2. kademede tazminat davasından dolayı mahal mahkemesinden verilen hüküm davacı vekili ve davalı ... vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava konusu ...,... parsel sayılı taşınmaza ait güncel tapu kaydı eklendikten sonra, temyiz incelemesi için Dairemize gönderilmek üzere dosyanın MAHKEMESİNE İADESİNE, 28/02/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi....

      Davacılar aynı ada ve parselle ilgili olarak 11.11.2014 tarihinde bu dava ile muhdesat aidiyetinin tespiti isteğinde bulunmuşlardır. Bir kararın kesin hüküm teşkil edebilmesi için, HMK.nun 303.maddesi gereğince tarafları, hukuki sebebi ve konusunun aynı olması gerekir. Kesin hüküm teşkil ettiği belirtilen ...Asliye Hukuk Mahkemesinin dosyasına konu olan yer ve taraflar aynı ise de, hukuki sebep aynı değildir. Çünkü kesin hüküm, kabul edilen dosya tapu iptali ve tescil istemine ilişkin iken, eldeki dava muhdesat aidiyetinin tespiti istemine ilişkindir O halde, sözü edilen Asliye Hukuk Mahkemesinin hükmü eldeki dava bakımından kesin hüküm teşkil etmez. Ne var ki; sözü edilen kadastro mahkemesinin kararıyla 144 ada 2 parsel sayılı taşınmazdaki evin gerek muris İsmail ve gerekse de çocuklarının katkıları ile ortak olarak yaptırıldığı saptanmış ve bu gerekçeyle tapu iptali ve tescil davasının reddine karar verilmiştir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Muhdesat aidiyetinin tespiti Uyuşmazlık, muhdesat aidiyetinin tespitine ilişkindir. Bu durumda temyiz incelemesi dairemizin görevi dışında bulunduğundan dosyanın görevli Yargıtay 8. Hukuk Dairesine gönderilmesine, 17.07.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre, dava muhtesatın aidiyetinin tespiti ve temliken tescil istemine ilişkindir. Yargıtay Büyük Genel Kurulunca 12.02.2016 tarih ve 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 26.02.2016 günü Resmi Gazetede yayımlanarak 01.03.2016 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin işbölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 8.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Hâl böyle olunca, 11.4.2015 tarihinde yürürlüğe giren, Yargıtay Kanunu ile Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nda Değişiklik Yapılması Hakkındaki 6644 sayılı Kanun gereğince dosyanın Hukuk İşbölümü İnceleme Kurulu'na GÖNDERİLMESİNE, 28.3.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

            Maddesi gereğince temliken tescil hükümleri doğrultusunda bu yerin tapu kaydının iptali ile müvekkili adına tapuya kayıt ve tesciline bu talepleri de kabul görmediği takdirde taşınmaz üzerinde inşa ettirdiği evin müvekkiline aidiyetinin tespiti ile bu hususun tapu kaydının beyanlar hanesine şerh verilmesine talep ve dava etmiştir....

            Muhdesat, sahibine arazi mülkiyetinden ayrı, bağımsız bir mülkiyet veya sınırlı bir ayni hak bahşetmez. Muhdesat sahibinin hakkı, sadece şahsi bir haktır (TMK 722,724,729 m.ler). Taşınmaz üzerindeki bina, ağaç gibi bütünleyici parça niteliğindeki muhdesatların taşınmazın arzından ayrı bir mülkiyetinin varlığından söz edilemez.Açıklanan ilke ve esaslara göre, kural olarak muhdesatın arz malikinden başkasına aidiyetinin tespiti istenemez. Ne var ki; çoğun içinde azda vardır kuralı gereğince, muhdesatın mülkiyetinin aidiyetinin tespiti isteğinin, muhdesatı meydana getirenin tespitini de kapsadığı kabul edilmelidir....

              Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile, davacının yaptığı iyileştirmeler ve muhdesat nedeniyle davalıların payına isabet eden miktar nazara alınarak toplam 20.816,00 YTL sebepsiz zenginleşme alacağının davalılardan 1/4 oranında ve eşit olarak alınıp davacı tarafa verilmesine karar verilmiş, hüküm davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. TMK.722-723. maddesi uyarınca; kendi malzemesini başkasının taşınmazında kullanan kimse, bu malzeme sökülüp alınamıyorsa, uygun bir tazminat verilmesini isteyebilir. Somut olayda, davacı kendi malzemesini murise ait taşınmazda kullanarak muhdesat ve iyileştirmeler yapmış ise de, taşınmaz ortaklığın giderilmesi davasına konu olunca, tapuda kayıtlı olmayan muhdesatın aidiyetinin tespiti için dava açmak üzere süre verilmiştir. Ancak davacı muhdesat bedelinin kendisine ödenmesini talep etmiştir. Maddi olguları anlatmak taraflara, hukuki nitelendirme ise hakime aittir....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TESCİL -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre, dava; TMK.' nun 724.maddesine dayalı temliken tescil, olmazsa muhtesatın aidiyetinin tespiti istemine ilişkindir. Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun 20.01.2017 tarih ve 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 27.01.2017 günü Resmi Gazetede yayımlanarak 01.02.2017 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca bu davanın temyiz incelemesi Yargıtay 14. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Hâl böyle olunca, 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun 23.07.2016 tarihinde yürürlüğe giren 6723 sayılı Kanun'un 21. maddesi ile değişik 60/3. maddesi gereğince dosyanın Yargıtay 14.Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE,06.04.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki kadastro tespiti sırasında tescil harici bırakılan taşınmaz üzerinde bulunan muhdesatın aidiyetinin tespiti ile bedelinin tahsili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün, Yargıtay'ca incelenmesi ... ve Hazine vekilleri yönünden verilen dilekçelerle istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup iş anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R – Dava, kadastro tespiti sırasında tescil harici bırakılan taşınmaz üzerinde bulunan muhdesatın aidiyetinin tespiti ile bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece uyulan bozma kararı gereğince inceleme yapılarak davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı ... ve Hazine vekillerince temyiz edilmiştir. Bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır....

                    UYAP Entegrasyonu