Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 02.12.2013 gününde verilen dilekçe ile komşuluk hukukuna dayalı elatmanın önlenmesi talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 14.01.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, komşuluk hukukuna aykırı davranışın giderilmesi isteğine ilişkindir....

    Bu durumda dava, komşuluk hukukuna dayalı elatmanın önlenmesi ve kâl istemine ilişkin olup, Yargıtay Başkanlar Kurulu’nun 10.01.2020 tarihli ve 1 sayılı kararı ile hazırlanan, 23.01.2020 tarihli ve 2019/1 sayılı Yargıtay Büyük Genel Kurulu’nca kabul edilip, 28.01.2020 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Hukuk Dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (14.) Hukuk Dairesinin görevi cümlesinden bulunmakla, dosyanın anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 25.11.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....

      Davacı mülkiyet hakkına dayanarak çapa bağlı taşınmazına davalının duvar yapmak suretiyle penceresini kapattığını yine bu duvar nedeniyle yağmur sularının doğal akışının engellendiğini bu şekilde ortaya çıkan muarazanın da giderilmesini istemiştir. Davacının bu son istek kalemleri mülkiyet hakkından değil, komşuluk hukukundan kaynaklanmaktadır. Başka bir deyişle davacı komşuluk hukuku ilkelerine dayanarak aykırı davranışların giderilmesini istemektedir. Gerçekten; Türk Medeni Kanununun 683. maddesi «bir şeye malik olan kimse hukuk düzeninin sınırları içersinde o şey üzerinde dilediği gibi kullanma, yararlanma ve tasarrufta bulunma yetkisine sahiptir.» hükmü ile malikin mülkiyet hakkının yasal sınırları içersinde kullanabileceğini düzenlemiştir....

        Hukuk Dairesinin 01.10.2013 tarihli 2012/15394 Esas, 2013/13740 Karar sayılı ilamı ile "...davacı taşınmazına fiili elatmanın olup olmadığının, varsa tecavüzün giderim şeklinin ve tecavüzlü kısmın yıkımı halinde kalan binanın durumunun duraksamaya yer bırakmayacak şekilde açıklığa kavuşturulması, daha önce alınan bilirkişi raporları arasındaki çelişkinin giderilmesi, sonra komşuluk hukuku bakımından bir taşkınlık olup olmadığı konusunda bilirkişi heyetince bir araştırma ve inceleme yapılarak, davalının 1 ve 20 sayılı parsellerdeki yapılanmaları nedeniyle komşuluk hukukuna aykırı durumların neler olduğunun tek tek belirlenmesi, gerçekten de bir tecavüz var ise hak ve nesafet ölçüleri gereğince zararın giderilmesi için alınacak önlemleri gösteren bilimsel verilere dayalı gerekçeli bilirkişi raporunun alınması infazı sağlamaya yarar kroki düzenlettirilmesi, sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiği" gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar verilmiştir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine ........2008 gününde verilen dilekçe ile komşuluk hukukuna aykırılığın giderilmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 04.07.2013 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: Dava, komşuluk hukukuna aykırılığın giderilmesi isteğine ilişkindir. Davacı ... no'lu apartman yönetimi vekili, komşu taşınmazda bulunan davalı işletmenin İmar Kanununa aykırı ve insan sağlığını tehdit edecek şekilde gürültü çıkaran havalandırma tesisatı ve jeneratör kurduğunu, apartmanda dinlenme ve huzur içinde yaşama olanağı kalmadığını ileri sürerek elatmanın önlenmesine, havalandırma tesisatı ve jeneratörün kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir....

            Bu nedenlerle mahkemece, harita mühendisi veya fen memuru ile birlikte inşaat mühendisi bir bilirkişi de hazır edilmek suretiyle keşif yapılarak, her iki taşınmazın çap kaydı zemine uygulanmalı, gerek davacı gerekse davalının taşınmazlarının projeye uygun olarak inşa edilip edilmedikleri, davacının, davalının eylemi sonucunda komşuluk hukukuna aykırı olarak zarar görüp görmediği, komşuluk hukukunun öngördüğü sınırları aşan kullanım halinin saptanması halinde ise zararın giderilmesi şekli de belirlenerek kurulacak hükümde zararlı davranışın giderilmesi şekli, tarafların yükümlülükleri açıkça gösterilmelidir. Eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda yazılı nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, 12.12.2012 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

              den kalan taşınmazların mirasçılar arasında düzenlenen sözleşmeyle taksim edildiğini, davalının taksim sözleşmesine ve komşuluk hukukuna aykırı davrandığını, fazla yer kullandığını, sınıra yapılan duvarın bedelini ödemediğini ileri sürerek, elatmanın önlenmesi, komşuluk hukukuna aykırılıkların giderilmesi ve tazminat isteğinde bulunmuştur. Davalı, davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece, iddianın kanıtlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Karar, davacı vekili tarafından süresinde duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla, duruşma günü olarak saptanan 17.12.2013 Salı günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden vekili Avukat gelmedi temyiz edilen davalı ... ve vekili Avukat ... geldi duruşmaya başlandı, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen vekilin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı....

                "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi K A R A R Dava, komşuluk hukukundan kaynaklanan zararın giderilmesi, maddi tazminat ve kişilik haklarına saldırıdan kaynaklanan manevi tazminat istemlerine ilişkindir. Mahkemece manevi tazminat isteminin reddine, maddi tazminat isteminin kısmen kabulüne, komşuluk hukukuna aykırılığın bilirkişi raporunda gösterilen şekilde giderilmesine karar verilmiştir. Hükmü davacı manevi tazminat talebinin reddedilmesinin doğru olmadığı ve yargılama giderlerinden sorumlu tutulmaması gerektiğini ileri sürerek temyiz etmiştir. 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 14/son maddesi gereğince 01.03.2012 tarihinde yürürlüğe giren Yargıtay Büyük Genel Kurulunun Hukuk Dairelerinin iş bölümünü düzenleyen 09.02.2012 tarihli ve 2012/1 sayılı Kararı uyarınca ve davanın açıklanan niteliği itibariyle temyiz inceleme görevi Yargıtay 4. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır....

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 07.08.2008 gününde verilen dilekçe ile elatmanın önlenmesi, tazminat ve kal istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; asıl ve birleştirilen davanın kısmen kabulüne dair verilen 24.05.2012 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ve davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Asıl ve birleştirilen dava, paylı taşınmazda komşuluk hukukuna dayalı öteki paydaşın elatmasının önlenmesi, yıkım ve tazminat istemine ilişkindir....

                    DAVA KONUSU : Elatmanın Önlenmesi (Komşuluk Hukukuna Aykırılığın Giderilmesi) KARAR : Köyceğiz Asliye Hukuk Mahkemesinin 2018/277 Esas, 2020/16 Karar sayılı dava dosyasından verilen, 14/01/2020 tarihli kararının, istinaf başvurusu yoluyla incelenmesinin, davacı vekili tarafından istenilmesi üzerine, dairemize gönderilen dosya incelendi, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Köyceğiz ilçesi Döğüşbelen mahallesi 263 parsel sayılı taşınmazın davacının murisi Hayriye Belenoğlu'na ait iken ölümüyle mirasçılarına intikal ettiğini, taşınmaz içerisinde davacıya ait ev ve müştemilatın bulunduğunu, davalıya ait 362 parselin davacının sınır komşusu olduğunu ve aralarında küçük bir sulama kanalının bulunduğunu, davalının taşınmazının davacıya sınır olar kısmına ardiye olarak kullanılan üstü örtülü, imara ve komşuluk hukukuna aykırı bir müştemilat yaptığını, davacının yapım aşamasında köy muhtarlığına ve belediyeye başvuru yaptığını ancak bir sonuç alamadığını, müştemilatın...

                    UYAP Entegrasyonu