Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Feri Müdahil, istinaf dilekçesindeki hususları tekrar ederek aracın ayıpsız misli ile değişim koşullarının bulunmadığını belirterek Bölge Adliye Mahkemesi kararının kaldırılarak İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasını istemiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Dava, ayıp iddiasına dayalı misli ile değişim talebine ilişkindir. 2....

    Davacı’nın dava dilekçesindeki talebi aracın ayıpsız misli ile değişimi, bunun mümkün olmaması halinde ise araç bedelinin iadesine hükmedilmesi yönündedir. Davalının bu talebinin terditli bir talep mahiyetinde değerlendirilmesi halinde terditli taleplerden öncelikli olanı ise dava dilekçesinde ilk olarak ileri sürülmüş olması hasebiyle dava konusu aracın ayıpsız misli ile değişimi talebidir. Bu minvalde somut olay değerlendirildiğinde; tüketicinin seçimlik hakkını misli ile değişim yönünde kullanmış olduğunun kabulü gerekir....

      TÜKETİCİ MAHKEMESİ Taraflar arasında ilk derece mahkemesinde görülen ayıpsız misli ile değişim olmazsa bedelin iadesi davasında ayıpsız misli ile değişim talebinin reddine ayıp bedeli olan 2.750 TL'nin davalıdan dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte tahsiline dair verilen karar hakkında bölge adliye mahkemesi tarafından yapılan istinaf incelemesi sonucunda; davacı tarafın istinaf başvurusunun esastan reddine davalıların istinaf başvurularının usulden reddine yönelik olarak verilen kararın, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı bilgi ve belgelere, özellikle temyiz olunan bölge adliye mahkemesi kararında yazılı gerekçelere göre, yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan bölge adliye...

        Mahkemesince makina yüksek mühendisi bilirkişiye yerinde inceleme yetkisi verilerek rapor alınmış, alınan bilirkişi raporunda; aracın motor kaputunda fabrikasyon harici boya işlemini gösterir yerler 230/240 mm kaplama kalınlık değerinin ölçülmesi ile fabrika harici boya işlemi yapıldığı, aracın tavanında bölgesel olarak kırmızı lekelerin fabrikasyon boya öncesi bilinmeyen bir etkenden kaynaklanmış olup, satış esnasında basit bir kontrol ile anlaşılamayacak şekilde aracın gizli ayıplı olduğu belirtilmiş mahkemesince bilirkişi raporu hükme esas alınarak davanın kabulüne karar verildiği anlaşılmıştır. Davacının talebi sözleşmenin feshi ile bedel iadesi iken 07/12/2017 tarihli celsede ıslah sureti ile ayıpsız misli ile değişim talep etmiş ve mahkemesince ayıpsız misli ile değişim talebinin kabul edilerek davanın kabulüne karar verildiği anlaşılmıştır....

        İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; gerek delil tespiti raporunda gerekse dosyaya kazandırılan bilirkişi raporunda araçtaki kabarcıkların onarımının mümkün olmadığının belirlendiği, davalı satıcı yönünden ayıpsız misli ile değiştirilmesinin orantısız güçlükleri beraberinde getirecek nitelikte olmadığı, davacı tüketicinin salt bedelde indirim seçimlik hakkını kullanmaya zorlanamayacağı, bu itibarla 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun (4721 sayılı Kanun) “Dürüst davranma” başlıklı 2 nci maddesine göre de aykırılık teşkil etmediği gerekçesiyle; davacının misli ile değişim talebinin kabulü ile dava konusu aracın misli ile değiştirilmesine, 2004 sayılı İcra İflas Kanunu'nun (2004 sayılı Kanun) 24 üncü maddesinin infaz aşamasında değerlendirilmesine, manevi tazminat kurumunun caydırıcılık, cezalandırma ve zenginleşme aracı olarak kullanılamayacağı gerekçesiyle, manevi tazminat talebinin reddine karar verilmiştir. IV. İSTİNAF A....

          Somut olayda ise, davacı eldeki davayı aracın ayıplı olduğu iddiası ile misli ile değişim ve bedel iadesi talepleri ile açmış olduğu görülmekle 02/10/2019 tarihli ön inceleme duruşmasında bu hususa işaret edilerek davacıdan 6502 Sayılı TKHK'nın 11. maddesinde düzenlenen seçimlik haklardan hangisini kullandığı sorulmuş ve davacı vekilince de misli ile değişim tercihinde bulunulması üzerine yargılamaya bu çerçevede devam edilmiştir....

          Davalı Kemal Tepretoğulları....A.Ş vekili istinaf dilekçesinde özetle; misli ile değişim talep koşullarının oluşmadığını, dava konusu araçtan yararlanmayı etkileyen, ücretsiz onarım/değişim ile giderilebilecek nitelikteki arıza nedeniyle sözleşme ilişkisinin tümüyle ortadan kaldırılmasının kabul edilemeyeceğini, halen davacı tarafından kullanılmakta olan aracın sıfır araç gibi değerlendirilerek misli ile değişime karar verilmesinin hakkaniyete aykırı olduğunu, ayrıca bilirkişi tarafından boya kusurunun davacının kusurundan kaynaklandığının belirtilmiş olmasına rağmen bu durumun değerlendirilmediğini, dava konusu araçta kullanımı engelleyen önemli bir ayıbın varlığından söz edilemeyeceğinden, ücretsiz onarım kapsamında değişim ile giderilebilecek bir arıza nedeniyle sözleşme ilişkisinin tümüyle ortadan kaldırılmasının isabetsiz olduğunu belirterek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılıp davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....

          Tüketici Mahkemesinin 20/10/2020 tarih, 2018/893 Esas, 2020/688 Karar sayılı "Davanın kabulüne, Davaya konu 2017 model VFIRFB şasi numaralı 34 XX 417 plaka sayılı aracın ayıplı olduğunun tespiti ile davaya konu aracın aynı marka ve aynı model ayıpsız misli ile değiştirilmesine, Davaya konu aracın takyidatlarından ari bir şekilde davalıya iadesine, değişim yükümlülüğünün iadeden sonra başlamasına" kararının davalı vekili tarafından istinaf edildiği görülmüştür. Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; mahkemenin kurduğu hükmün yerinde olmadığını, kurulan hükme göre de aracın misli ile değişim yönünde hüküm tesis edilmesinin hukuka aykırı olduğunu, araçta iddia edilen arızanın garanti kapsamında onarım ile giderilebileceğini, onarılacak bir arıza için misli ile değişim kararı verilmesinin Türk Medeni Kanunun 2.maddesine aykırılık teşkil ettiğini, iddia edilen arızanın gizli ayıp niteliğinde olmadığını ileri sürerek istinaf talebinde bulunduğu görülmüştür....

          Somut olayda davacının misli ile değişim hakkının doğduğu, davacının talebinin hakkaniyete uygun olduğu, bedel indiriminin davacı tüketici aleyhine dengesizliğe yol açacağı dikkate alındığında davacının misli ile değişim hakkını kullanmasında usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla davalının istinaf sebepleri yerinde görülmemiştir. İstinaf edenin sıfatına ve istinaf sebeplerine göre yapılan değerlendirmeler neticesinde ilk derece mahkemesince verilen kararda hukuka aykırılık görülmediği anlaşılmakla, davalı vekilinin istinaf başvurusun HMK'nın 353/1- b-1 hükmü gereğince esastan reddine karar verilmiştir....

          değişim talebinin kabulüne karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde eksik değerlendirme ile hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir. 2-Bozma sebebine göre davalının temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine gerek görülmemiştir....

            UYAP Entegrasyonu