Somut olayda ise, davacı eldeki davayı aracın ayıplı olduğu iddiası ile misli ile değişim ve bedel iadesi talepleri ile açmış olduğu görülmekle 02/10/2019 tarihli ön inceleme duruşmasında bu hususa işaret edilerek davacıdan 6502 Sayılı TKHK'nın 11. maddesinde düzenlenen seçimlik haklardan hangisini kullandığı sorulmuş ve davacı vekilince de misli ile değişim tercihinde bulunulması üzerine yargılamaya bu çerçevede devam edilmiştir....
GEREKÇE: Dava, ayıplı araç satışından kaynaklı misli ile değişim isteğine ilişkindir. Davacının 12.05.2017 T3 Şirketinden dava konusu 104.298,68 TL fatura bedeli ile satın aldığı, diğer davalı şirketin aracın ithalatçısı/distribütörü olduğu anlaşılmaktadır. Davacı dava konusu araçta multimedya sorunu ve boya kusuru nedeniyle misliyle değişim talebinde bulunmuştur. Dosyaya yansıyan bilgi ve belgelerden dava konusu araçtaki multimedya sorunu nedeniyle 04.07.2017, 12.07.2017 ve 10.08.2017 tarihlerinde serviste işlem gördüğü anlaşılmaktadır....
Maddesi uyarınca yapılan inceleme sonucunda; Dava, ayıplı mal satışı iddiasına dayalı ayıpsız misli ile değişim ve manevi tazminat istemli olmakla birlikte, ilk derece mahkemesince manevi tazminat istemi yönünden dosyanın tefriki yoluna gidilerek eldeki davanın ayrı bir esasa kaydedildiği anlaşılmıştır. Mahkemece, manevi tazminat talepli davanın reddine karar verilmiş, 06/10/2020 tarihli kararın davalılar vekilince 25/11/2020 tarihli dilekçe ile istinaf edilmesi üzerine mahkemenin kararının kesin olduğundan bahisle 27/11/2020 tarihli ek karar ile istinaf isteminin reddine karar verilmiş, karar süresi içerisinde davalılar vekili tarafından istinaf edilmiştir. Davaya bakma görevi Tüketici Mahkemesine ait olup,mahkemece de tüketici mahkemesi sıfatıyla yargılamanın yürütülüp sonuçlandırıldığı anlaşıldığından karar başlığına tüketici mahkemesi sıfatının yazılmaması mahallinde düzeltilebilir maddi hata olarak görülmüştür....
olmasına rağmen mahkemece aracın misli ile değişimine karar verilmesinin hatalı ve uygulanabilir olmadığını belirterek istinaf başvurusunda bulundukları görülmüştür....
Bununla birlikte yanlar arasında akdi ilişkinin bulunmadığı, davalının ithalatçı şirket olduğu görülmekle TBK'nın satıma ilişkin hükümlerinin ve Tüketici Kanunu'nun ithalatçıya getirdiği yükümlülüklerin ticari satışta uygulanması söz konusu olmadığından davalı şirketin sadece garanti belgesinde taahhüt ettiği hususlarda ve tayin edilen süre çerçevesinde sorumlu olabileceği anlaşılmıştır. Dosyada mübrez garanti belgesi ise tüketici mevzuatı hükümlerine göre düzenlenmiş olup ithalatçı şirketin yalnızca ücretsiz onarım ve ayıpsız misli ile değişim sorumluluğunun mevcut olduğu, garanti süresinin 3 yıl olup uzayan bir durumun bulunmadığı ve motor arızasından kaynaklı ayrıca bir garanti süresinin yazılı olmadığı saptanmıştır. Davanın ise terditli dava şeklinde ikame edildiği, ürünün iadesi karşılığında bedel iadesi isteminin asli istem olduğu, anılı talebin reddedilmesi halinde feri talep olan ayıpsız misli ile değişim ve tazminat istemlerinin ileri sürüldüğü görülmüştür....
Bununla birlikte yanlar arasında akdi ilişkinin bulunmadığı, davalının ithalatçı şirket olduğu görülmekle TBK'nın satıma ilişkin hükümlerinin ve Tüketici Kanunu'nun ithalatçıya getirdiği yükümlülüklerin ticari satışta uygulanması söz konusu olmadığından davalı şirketin sadece garanti belgesinde taahhüt ettiği hususlarda ve tayin edilen süre çerçevesinde sorumlu olabileceği anlaşılmıştır. Dosyada mübrez garanti belgesi ise tüketici mevzuatı hükümlerine göre düzenlenmiş olup ithalatçı şirketin yalnızca ücretsiz onarım ve ayıpsız misli ile değişim sorumluluğunun mevcut olduğu, garanti süresinin 3 yıl olup uzayan bir durumun bulunmadığı ve motor arızasından kaynaklı ayrıca bir garanti süresinin yazılı olmadığı saptanmıştır. Davanın ise terditli dava şeklinde ikame edildiği, ürünün iadesi karşılığında bedel iadesi isteminin asli istem olduğu, anılı talebin reddedilmesi halinde feri talep olan ayıpsız misli ile değişim ve tazminat istemlerinin ileri sürüldüğü görülmüştür....
Bununla birlikte yanlar arasında akdi ilişkinin bulunmadığı, davalının ithalatçı şirket olduğu görülmekle TBK'nın satıma ilişkin hükümlerinin ve Tüketici Kanunu'nun ithalatçıya getirdiği yükümlülüklerin ticari satışta uygulanması söz konusu olmadığından davalı şirketin sadece garanti belgesinde taahhüt ettiği hususlarda ve tayin edilen süre çerçevesinde sorumlu olabileceği anlaşılmıştır. Dosyada mübrez garanti belgesi ise tüketici mevzuatı hükümlerine göre düzenlenmiş olup ithalatçı şirketin yalnızca ücretsiz onarım ve ayıpsız misli ile değişim sorumluluğunun mevcut olduğu, garanti süresinin 3 yıl olup uzayan bir durumun bulunmadığı ve motor arızasından kaynaklı ayrıca bir garanti süresinin yazılı olmadığı saptanmıştır. Davanın ise terditli dava şeklinde ikame edildiği, ürünün iadesi karşılığında bedel iadesi isteminin asli istem olduğu, anılı talebin reddedilmesi halinde feri talep olan ayıpsız misli ile değişim ve tazminat istemlerinin ileri sürüldüğü görülmüştür....
Bununla birlikte yanlar arasında akdi ilişkinin bulunmadığı, davalının ithalatçı şirket olduğu görülmekle TBK'nın satıma ilişkin hükümlerinin ve Tüketici Kanunu'nun ithalatçıya getirdiği yükümlülüklerin ticari satışta uygulanması söz konusu olmadığından davalı şirketin sadece garanti belgesinde taahhüt ettiği hususlarda ve tayin edilen süre çerçevesinde sorumlu olabileceği anlaşılmıştır. Dosyada mübrez garanti belgesi ise tüketici mevzuatı hükümlerine göre düzenlenmiş olup ithalatçı şirketin yalnızca ücretsiz onarım ve ayıpsız misli ile değişim sorumluluğunun mevcut olduğu, garanti süresinin 3 yıl olup uzayan bir durumun bulunmadığı ve motor arızasından kaynaklı ayrıca bir garanti süresinin yazılı olmadığı saptanmıştır. Davanın ise terditli dava şeklinde ikame edildiği, ürünün iadesi karşılığında bedel iadesi isteminin asli istem olduğu, anılı talebin reddedilmesi halinde feri talep olan ayıpsız misli ile değişim ve tazminat istemlerinin ileri sürüldüğü görülmüştür....
Asliye Ticaret Mahkemesinin 2019/415 D.İş sayılı dosyasında tespit davası açıldığını, araçta fabrikasyon hatası olduğunun ve gizli ayıplı olduğunun tespit edildiğini, davalı şirket ile yapılan görüşmede aracın değiştirme teklif edildiğini ancak sonuç alınamadığından bahisle dava konusu aracın ayıpsız benzeri ile değiştirilmesine, bu talebin kabul edilmemesi halinde ayıp oranına denk gelen değerin tespitine ve temerrüt tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte belirsiz alacak niteliğinde olmak üzere şimdilik 100,00TL'nin taraflarına ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. SAVUNMANIN ÖZETİ Davalı vekili; öncelikle davanın zamanaşımına uğradığını ve davanın zamanaşımından reddi gerektiğini, davanın süresi içinde ayıp ihbarında bulunmadığını bu nedenle davanın hak düşürücü süre nedeniyle reddi gerektiğini ayrıca davanın üretim hatasına dayalı olarak ayıp nedeni ile misli ile değişim talebi ile açıldığını, aracın satıldığı dönemde müvekkili şirketin " ......
Mahkemece, toplanan delillere ve bilirkişi raporlarına göre; dava konusu aracın ayıplı mal olarak kabul edilmesi gerektiği, yargılama sırasında mevcut ayıbın giderilmiş olmasının davacı alıcının seçimlik haklarını kullanmasını engellemeyeceği, davacı alıcının seçimlik haklarından ayıplı malın misli ile değiştirilmesi talebinin ve araç dönüştürme dizayn masrafları ile trafik cezaları ile otopark ücreti taleplerinin yerinde olduğu, ancak fazlaya ilişkin maddi zarar kalemlerinin kanıtlanamadığı, manevi zarar koşullarının somut olayda gerçekleşmediği gerekçeleri ile dava konusu aracın davalılar tarafından ayıpsız misli ile değiştirilmesine, değişim sırasında davacıda bulunan aracın davalılara teslimine, davacının maddi tazminat isteminin kısmen kabulü ile 3.107,00 TL maddi tazminatın davalılardan alınarak davacıya verilmesine, fazla isteğin ve davacının manevi tazminat talebinin reddine karar verilmiş, hüküm davalı ...Ş. vekili ile davalı ... Otomotiv San. ve Tic....