den 59.039,00 TL'ye satın aldığı aracın yedi ay içerisinde birden fazla servise götürmesine rağmen yapılan onarımlar sonrası tekrar arıza meydana gelmesi nedeniyle araçtan beklediği faydayı sağlayamadığını ileri sürerek aracın ayıpsız misli ile değiştirilmesi, olmadığı takdirde ödediği bedelin iadesini istemiştir. Davalı, davalı olarak gösterilen ...’un tüzel kişiliği bulunmadığından davanın husumetten reddi gerektiğini, araçta imalattan kaynaklanan hata bulunmadığını savunarak davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, dava dilekçesinde davalı olarak ... Oto .../Otomotion olarak gösterildiği, dava konusu olan aracın dosyaya sunulan satış faturasında ise satıcının ... Oto Pazarlama ve Tic. A.Ş. olduğu gerekçesiyle davanın husumetten reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, davalıdan satın aldığı aracın ayıplı olduğunu ileri sürerek ayıpsız misli ile değişim, olmadığı takdirde bedel iadesi istemiyle eldeki davayı açmıştır....
misli ile değiştirilmesini isteme, seçimlilik haklarından birini kullanabileceğini, satıcı tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlü olduğunu, davanın kabulü ile 2015 model Nissan X-Trail marka aracın ayıpsız misli ile değişimini,yargılama giderleri ile ücreti vekaletin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini dava dilekçesinde talep etmiştir....
Tüm dosya kapsamına göre yapılan incelemede; davanın davacı tarafından satın alınan aracın ayıplı olduğundan bahisle misli ile değişimi, bu mümkün olmadığı takdirde sözleşmeden dönülerek bedelin iadesi ile manevi tazminat talebine ilişkin olduğu, ilk derece mahkemesince orantılılık ilkesi gereği ücretsiz onarım ile aracın motorunun değiştirilmesi yönünde kurulan hükme karşı davacı vekilince aracın misli ile değiştirilmesi koşullarının bulunduğu yönünde katılma yoluyla Nissan Otomotiv A.Ş. vekilince davadaki taleplerin zaman aşımına uğradığı, davacı istinafının yerinde olmadığı ve ayrıca ilk derece mahkemesince talep edilen manevi tazminat ile ilgili hüküm kurulmadığı öne sürülmüştür....
Mahkemece, yapılan yargılama ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davacı tarafından 19/02/2011 tarihinde araçtaki hasarın davalı şirketin yetkili servisine bildirildiği, bu tarihten sonra aracın aynı arıza ile ilgili olarak çeşitli tarihlerde servise girdiği ya da acil yol yardım ekipleri tarafından araca müdahale edilerek arızanın giderildiği, dolayısı ile arızanın giderileceği konusunda davalı tarafından davacının iğfal edildiği anlaşılmakla BK 207/son maddesi kapsamında davada zaman aşımı süresinin dolmadığı, araçtaki arızanın üretimden kaynaklandığı, kullanıcı hatasının bulunmadığı, aracın 2011 model olduğu hüküm tarihi itibari ile misli ile değiştirilmesinin mümkün olmadığı gerekçesiyle davacının terditli taleplerinden bedel iadesi talebinin kabulüne 61.003,23 TL nin davalıdan tahsiliyle davacıya iadesine, dava konusu aracın davacı tarafından davalıya iadesine, davacı alacağına aracın davalıya iade tarihinden itibaren avans faiz yürütülmesine karar verilmiş, hüküm davalı vekili...
Bu kez davacı vekili, satış değerindeki kaybın iadesine yönelik kararın ortadan kaldırılması, bedel iadesi veya misli ile değişime tazminatla beraber hükmedilmesi gerektiği gerekçesiyle yani talep etmediği hüküm sonucuna karşı kararı temyiz etmiştir....
Teknik bilirkişi raporunda teknik bilgiler ile aracın mevcut durumunu karşılaştırılarak arızanın tespit edilip üretimden kaynaklı olup olmadığını açık ve net olarak belirlenmesi gerekir. Ayrıca arızanın onarımla giderilip giderilemeyeceği değer kaybı ile misli ile değişim arasındaki menfaat dengesi değerlendirilmesi gerekir. Bu nedenlerle ilk derece mahkeme kararının davalının istinaf talepleri doğrultusunda kaldırılması gerekmektedir. Mahkeme tarafından aracın misli ile değiştirilmesine karar verilmiş ise de davalılardan T4 aracın ilk sahibi olup, bu talebin davalı Fatih yönünden misli ile değişim talebi hakkında husumet ehliyetinin olup olmadığı değerlendirilmesi gerekir....
Yukarıda yer alan yasal düzenlemelere göre; davacı yargılama sırasında seçimlik haklarından ayıpsız misli ile değişim hakkını kullanmıştır. Davalı ithalatçı olduğundan dolayı bu hak davalıya karşı da kullanılabilecektir....
iadesi yerine bedel indirimine karar verilmesi gerektiğini savunarak davanın reddini istemiştir....
A.Ş'nin yetkili servis olduğu diğer davalının ise satıcı olduğu gerekçesi ile iki ayrı vekalet ücretine hükmetmiş ise de dosya kapsamındaki servis kayıtları incelendiğinde aracın satıcı Yazıcıoğulu Motorlu Araçlar...ltd. Şti'ye ait servislerden hizmet aldığı, davalı Doğuş Otomotiv.... A.Ş'nin de yetkili servis olduğuna ve aleyhine bu nedenle seçimlik hakların ileri sürülemeyeceğine dair bir itirazının bulunmadığı görülmektedir. Davacı taraf aracın ayıplı olduğu iddiasıyla misli ile değişim, bu talep kabul edilmediği taktirde bedel iadesi talebinde bulunduğundan, 6502 Sayılı Yasanın 11.Maddesinin 2. fıkrası gereğince bu taleplerini satıcı ve ithalatçıya karşı ileri sürebilir, ileri sürülen bu taleplerden satıcı ve ithalatçı bu taleplere karşı müteselsilen sorumludurlar....
Dava, ayıp nedeniyle, davaya konu aracın ayıpsız misli ile değişimi talebine ilişkindir. İlk derece mahkemesince; davaya konu aracın bagaj kapağında sağ tarafa doğru kayma olduğunun bilirkişi raporu ile tespit edildiği, ayıbın imalat kaynaklı ve gizli ayıp niteliğinde olduğu, davacının seçimlik haklarından ayıpsız misli ile değişim talebinde bulunduğunu, ayıbın niteliğinin davacının ayıpsız misli ile değişim seçimlik hakkını kullanmasına engel teşkil etmeyeceği, gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Dosyanın istinaf sebepleri ile sınırlı olarak HMK 355....