WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacılar vekili tarafından davalılar aleyhine 29.04.2014 gününde verilen dilekçe ile mirasın hükmen reddi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 27/01/2016 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... AŞ vekili ve davalı ... AŞ vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin görev yönünden reddine karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, mirasın hükmen reddi isteğine ilişkindir. Davacılar vekili, 12.08.2013 tarihinde ölen müvekkillerinin murisi ...’nın terekesinin borca batık olduğunu, mirasın hükmen reddinin tespitini istemiştir. Davalılar vekili, davanın reddini savunmuştur. Mahkeme, davanın kabulüne karar vermiştir....

    Mirasın hükmen reddine ilişkin olarak açılan davalarda ise, murisin ölüm tarihi itibariyle terekesinin açıkça borca batık olup olmadığının ve mirasçıların terekeyi kabul anlamına gelen işlemler yapıp yapmadıklarının araştırılması gerekmektedir. Türk Medeni Kanunu’nun 605/2 maddesi hükmü gereğince mirasın hükmen reddine (terekenin borca batık olduğunun tespitine) ilişkin talepler, süreye tabi olmayıp mirasçıların iyiniyetli ya da kötüniyetli olmalarının bir önemi bulunmamaktadır. Somut olayda; dava hasımsız olarak ve dava değeri belirtilmeksizin, davacı iddiasına göre de TMK’nın 606. maddesinde düzenlenen 3 aylık hak düşürücü süre içinde açılmış olup, mirasın reddedildiği belirtilmiştir. İstek uygulamada “gerçek red" olarak da bilinen Türk Medeni Kanununun 605/1. maddesine dayanmaktadır. Terekenin borca batık olduğunu belirtmek mirasın hükmen reddi istemi olarak anlaşılamaz....

    Somut olayda, davacı ...’ın temyiz dilekçesinde mirasın reddi iradesinden döndüğünü beyan ettiği anlaşıldığından, mahkemece 28.01.2005 tarihinde ölen muris ...’nun davacıdan başka mirasçılarının da bulunduğu göz önünde bulundurularak, diğer mirasçıların, davacının mirasın gerçek reddi beyanından dönmesi konusunda muvafakatlerinin bulunup bulunmadığı tespit edilmeli; diğer mirasçıların tamamının davacının red beyanından feragatine muvafakat etmemeleri halinde ise bu kez dava açıldığı tarihte davacı vekilinin mirasın gerçek reddine ilişkin özel yetki içeren vekaletnamesinin olup olmadığı araştırılmalıdır. Dava açıldığı tarihteki davacı vekiline ait mirasın gerçek reddine ilişkin özel yetki içeren vekaletnamesinin bulunmaması halinde, mirasın reddi beyanının bir hukuki sonuç doğurmayacağı gözetilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir..." şeklindeki kararında, taraflar arasındaki ihtilafı, mirasçılardan bir kısmının red beyanından dönmesi şeklinde değerlendirmiştir....

      Bu haliyle talebin mirasın gerçek reddi olduğu görülmektedir. Ancak ilk derece mahkemesi, asli müdahillik talebini kabul ederek, muristen alacaklı olan tarafı da yanlış şekilde davaya dahil etmiştir. Mahkemece asli müdahil olarak davaya katılımı sağlanan T3'ün muris Kenan Yazıcı'dan alacaklı olan taraf olduğu anlaşılmaktadır. Mirasın gerçek reddi davalarında mirasın kayıtsız şartsız reddi söz konusudur ve dava hasımsız olarak açılır. Dava bu şekilde açılmasına rağmen, dava dilekçesinde de mirasın kayıtsız şartsız reddedilmesi söz konusu iken, mahkemece bu davada verilmesi mümkün olmayan asli müdahillik talebinin kabul edilmesi yerinde olmamıştır. Dolayısı ile davada taraf sıfatı olmayan Süleyman'ın mirasın gerçek reddi davasına katılması mümkün olmadığından, buna ilişkin müdahillik talebinin kabulü kararı hükümsüzdür. Bu itibarla; ortada usulüne uygun bir istinaf dilekçesi de mevcut değildir. Nitekim Yargıtay 14....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Mirasın hükmen reddi istemine ilişkin olarak açılan davada ..... 4. Asliye Hukuk ile ..... 1. Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi gereği düşünüldü: K A R A R Dava, mirasın hükmen reddi istemine ilişkindir. Asliye hukuk mahkemesince, davanın mirasın hükmen reddi davası olduğu ve sulh hukuk mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Sulh hukuk mahkemesi ise, davanın hasımlı olarak görülmesi gereken mirasın hükmen reddi davası olup görevli ve yetkili mahkemenin, asliye hukuk mahkemesi olduğundan bahisle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. Somut olayda; Türk Medenî Kanununun 605/2. maddesine dayalı mirasın hükmen reddi istemine ilişkindir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Mirasın reddi istemine ilişkin olarak açılan davada ... 5. Asliye Hukuk Mahkemesi ile ... 4. Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, mirasın reddi istemine ilişkindir. Sulh Hukuk Mahkemesince; ret isteminin mirasın hükmen reddine ilişkin olması nedeniyle asliye hukuk mahkemesinde görüleceği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir....

          Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, mirasın reddi istemine ilişkindir. ... 2. Sulh Hukuk Mahkemesi talebin mirasın hükmen reddine ilişkin olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. ... 9. Asliye Hukuk Mahkemesince ise talebin mirasın gerçek reddini istediği gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurulmuştur. Türk Medenî Kanununun 605/1. maddesinde "gerçek ret", 605/2. maddesinde ise "hükmen ret" düzenlenmiştir. TMK'nın 605/1. maddesi uyarınca miras ancak üç ay içinde reddolunabilir. (TMK'nın 606. maddesi) Bu dava hasımsız açılabilir. Görevli mahkeme ise sulh hukuk mahkemesidir. Hükmen ret ise süreye tabî değildir....

            Sulh Hukuk Mahkemesi TARİHİ : 24/12/2014 NUMARASI : 2014/1985-2014/2164 Mirasın hükmen reddi istemine ilişkin olarak açılan davada Gaziantep 4. Asliye Hukuk ile Gaziantep 1. Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi gereği düşünüldü: K A R A R Dava, mirasın hükmen reddi istemine ilişkindir. Asliye hukuk mahkemesince, davanın mirasın hükmen reddi davası olduğu ve sulh hukuk mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Sulh hukuk mahkemesi tarafından ise, davanın hasımlı olarak görülmesi gereken mirasın hükmen reddi davası olup görevli ve yetkili mahkemenin, Asliye Hukuk Mahkemesi olduğundan bahisle görevsizlik yönünde hüküm kurulmuştur. Somut olayda; dava Türk Medenî Kanununun 605/2. maddesine dayalı mirasın hükmen reddi istemine ilişkindir....

              Mirasın ret hakkı mirasın daha önce mirasçı olmayanlara geçmesi halinde doğar. Mahkemece davanın bu sebeple reddi gerekirken belirtilen hususlar gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 19.06.2015 tarihinde oybirliği karar verildi....

                Uyuşmazlık, TMK'nın 605/1 maddesi uyarınca hasımsız olarak açılan mirasın gerçek reddine ilişkin iş bu davada yerel mahkemenin görevi; isteğin süresinde olup olmadığı ve reddedenin mirasçılık sıfatının bulunup bulunmadığının tespiti ile, süresinde başvuru ve usulüne uygun bir talep bulunduğu takdirde TMK'nın 609. maddede gösterilen usulde işlem yapmaktan ibarettir. Bilindiği üzere, mirasın kayıtsız şartsız reddine ilişkin beyan; bozucu yenilik doğurucu niteliktedir. Bu beyan Sulh Mahkemesine ulaşmakla sonuç doğurur. Bu nedenle, mirasın kayıtsız şartsız reddine ilişkin dilekçe sulh hakimine ulaştıktan sonra, davacının ayrıca duruşmaya gelmesine ilişkin bir yasal zorunluluk bulunmadığı halde; davacının açılan duruşmaya takip etmediği ve üç ay içinde dosyanın yenilenmediği gerekçesiyle HMK'nın 150/5. maddesi uyarınca davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olmuştur....

                  UYAP Entegrasyonu