Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemsei DAVA TÜRÜ :Mirastan Çıkarmanın İptali - Tenkis KARAR DÜZELTME İSTEYEN :Davalılar Yukarıda tarihi, konusu ve tarafları gösterilen hükmün; bozulmasına dair Dairemizin 13.06.2011 gün ve 8492 - 10364 sayılı ilamiyle ilgili karar düzeltme isteminde bulunulmakla, evrak okundu, gereği düşünüldü; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu 1.10.2011 tarihinde yürürlüğe girmiş ise de, bu Kanuna 6217 sayılı Kanunla ilave edilen Geçici 3. maddenin (1.) bendinde, Bölge Adliye Mahkemelerinin göreve başlama tarihine kadar, 1086 sayılı Kanunun kanun yollarına ilişkin hükümlerinin uygulanmasına devam olunacağı hükme bağlandığından, karar düzeltme talebinin incelenmesi gerekmiştir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki mirasçılık belgesinin iptali ve yeni mirasçılık belgesi verilmesi davasından dolayı mahal mahkemesinden verilen hüküm davalılar vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü: _ K A R A R _ Keskin Asliye Hukuk Mahkemesinin 1986/82 Esas, 1987/290 Karar sayılı ilamı ile mirastan iskatın iptali davasının reddine ilişkin karar, temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 2. Hukuk Dairesinin 18.10.1988 tarihli 1988/9349 Kararlı ilamı ile bozulmasına karar verilmiştir. Keskin Asliye Hukuk Mahkemesinin 1986/82 Esas 1987/290 Karar sayılı mirastan iskatın iptali davası Yargıtay 2. Hukuk Dairesinin 18.10.1988 tarihli 1988/9349 Kararlı ilamı ile bozulmakla Keskin Asliye Hukuk Mahkemesinin 1989/300 Esas numarasını almış ve 1989/330 sayılı Karar ile direnme kararı verilmiştir....

      "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Mirasçılıktan Çıkarma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Davacının vasisi ... 23.11.2009 tarihli dilekçesi ile temyizden feragat etmiştir. Türk Medeni Kanununun 462/8.maddesi gereği temyizden feragat için vesayet makamının izni gereklidir. Vasinin vesayet makamının iznini içerir belge ibrazı amacıyla dosyanın mahal mahkemesine iadesine karar vermek gerekmiştir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenle dosyanın mahal mahkemesine İADESİNE, oyçokluğuyla karar verildi. 21.12.2009 (Pzt.) KARŞI OY YAZISI Vasi, yasal temsilcisi olduğu kişi hakkında verilen kararı temyiz etmeme hakkını kendiliğinden kullanabilmektedir. Başka bir anlatımla vasi temyiz etmeme konusunda ayrıca vesayet makamından izin almamaktadır....

        Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı tarafından, 19.11.2015 tarihinde verilen dilekçeyle mirasçılıktan çıkarma talep edilmesi üzerine yapılan duruşma sonunda davanın usulden reddine dair verilen 07.03.2017 tarihli hükmün ... Bölge Adliye Mahkemesince istinaf yoluyla incelenmesi davacı tarafından talep edilmiştir. Bölge adliye mahkemesince istinaf talebinin esastan reddine dair verilen kararın davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya ve içeriği incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü....

          Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, 16.12.2016 tarihinde verilen dilekçeyle mirasçılıktan çıkarma talep edilmesi üzerine yapılan duruşma sonunda davanın usulden reddine dair verilen 13.03.2017 tarihli hükmün ... Bölge Adliye Mahkemesince istinaf yoluyla incelenmesi davacı vekili tarafından talep edilmiştir. Bölge adliye mahkemesince istinaf talebinin esastan reddine dair verilen kararın davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya ve içeriği incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü....

            tespitini, aldığı malların miras payından tenkisini, MUSTAFA AVCI nın mirasından alacak miras hissesi kalmadığının tespitini, fazla aldığı mal var ise bu malların tapularının iptali ile terekeye iadesinin sağlanmasını talep ve dava etmiştir....

            Ayrıca, mirasçılıktan çıkarılmaya itirazı düzenleyen Türk Medeni Kanunun 512. maddesi ; " mirasçılıktan çıkarma, mirasbırakan ancak buna ilişkin tasarrufunda çıkarma sebebini belirtmişse geçerlidir. Mirasçılıktan çıkarılan kimse, itiraz ederse, belirtilen sebebin varlığını ispat, çıkarmadan yararlanan mirasçıya (davalıya) veya vasiyet alacaklısına düşer. " hükmünü içermektedir....

            O halde, açılan verasetin iptali davası sonucunun eldeki davada davacının miras hakkına dayalı mülkiyet hakkının bulunup bulunmadığı yönünden belirleyici olacağından, verasetin iptali davası sonucu verilecek kararın eldeki davanın sonucunun etkileyeceği tartışmasızdır. Hal böyle olunca, .... 1.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2010/661 esasında kayıtlı verasetin iptali davasının sonucunun eldeki dava bakımından bekletici mesele yapılması, o davanın sonucuna göre, bir karar verilmek üzere hüküm bozulmalıdır." gerekçesiyle bozulmuş, Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama neticesinde verasetin iptali davasının reddedilerek kesinleştiği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir....

              Mirastan çıkarmada miras bırakan; mirasçı, miras bırakana veya miras bırakanın yakınlarından birine karşı ağır bir suç işlemişse, miras bırakana veya miras bırakanın ailesi üyelerine karşı aile hukukundan doğan yükümlülüklerini önemli ölçüde yerine getirmemişse ölüme bağlı bir tasarrufla saklı paylı mirasçısını mirasçılıktan çıkarabilir. Mirasçılıktan çıkarılan kimse, mirastan pay alamaz. Mirasçılıktan çıkarılan kimsenin miras payı, o kimse miras bırakandan önce ölmüş gibi, mirasçılıktan çıkarılanın varsa altsoyuna, yoksa miras bırakanın yasal mirasçılarına kalır. Mirasçılıktan çıkarılan kimsenin altsoyu, o kimse miras bırakandan önce ölmüş gibi saklı payını isteyebilir. TMK'nın 611. maddesinde ''Yasal mirasçılardan biri mirası reddederse onun payı, miras açıldığı zaman kendisi sağ değilmiş gibi, hak sahiplerine geçer....

              in davalının doğum tarihinden yaklaşık 50 yıl sonra düzenlediği mirastan iskat sözleşmesinde davalının kendi çocuğu olduğunu kabul ettiği, dava tarihi, murisin soy bağının iptali davası açma yönünde her hangi bir iradesinin bulunmaması karşısında davacıların soy bağının iptali davası açma haklarının bulunmadığı, davaya 5490 sayılı Kanunun 36. maddesi gereğince devam edilerek gerçek durumun kaydi duruma uygun olup olmadığının belirlenmesi gerektiği, 5490 sayılı Kanunun 36. maddesi gereğince davaya bakma görevinin ......

                UYAP Entegrasyonu