Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Somut olayda; vasiyet alacaklısı olan davacının, ölüme bağlı kazandırmayı öğrenmesi üzerine, diğer bir anlatımla dava hakkının doğmasıyla birlikte vasiyetnamenin yerine getirilmesi için işbu davayı açtığı, mirasbırakanın yasal mirasçıları olan davalıların da yerine getirilmesi istenilen vasiyetnamenin iptali istemi ile davacıya karşı dava açmış oldukları anlaşılmaktadır. Vasiyetnamenin iptali davası sonucunda verilecek hüküm, vasiyetnamenin yerine getirilmesine ilişkin bu davanın sonucunu etkileyecek niteliktedir. Buna göre mahkemece; yukarıda açıklanan ilkeler ışığında, aralarındaki bağlantı nedeniyle vasiyetnamenin iptali davasının sonucunda verilecek hükmün kesinleşmesinin bekletici sorun yapılması ve ulaşılacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile davanın dava şartı yokluğu nedeni ile usulden reddine karar verilmiş olması doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir....

    Vasiyetnamenin tenfizi (yerine getirilmesi) davasının görülebilmesi için, vasiyetnamenin açılıp okunmasından sonra itiraza uğramaması veya itiraz edilmiş ise buna ilişkin vasiyetnamenin iptali veya tenkisine yönelik davaların kesinleşmesi gerekir. Bu nedenle aynı dava dosyası içinde hem vasiyetnamenin iptali (veya tenkisi) ile birlikte vasiyetnamenin tenfizi davasının görülmesi mümkün değildir. Dosyanın incelenmesinde; dava konusu vasiyetnamenin açılmasına ilişkin ... 1. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2011/355 esas 2011/1015 karar sayılı dosyada gerekçeli kararın tebliğe çıkarılmadığı, bu haliyle dosyanın derdest olduğu, aynı şekilde vasiyetnamenin iptaline ilişkin yargılamanın devam ettiği görülmektedir. O halde mahkemece; tenfiz talebine yönelik davanın tefrik edilerek ayrı bir esasa kaydedilmesi gerekirken, yazılı şekilde tenfiz yönünden de davanın esası hakkında hüküm kurulması doğru görülmemiştir....

      DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE Dairemizce HMK'nın 355. maddesi kapsamında istinaf dilekçesinde belirtilen hususlarla sınırlı olmak üzere ve kamu düzenine ilişkin hususlar resen dikkate alınarak yapılan inceleme neticesinde; Dava, vasiyetnamenin iptali olmadığı takdirde tenkis istemine ilişkin olup ilk derece mahkemesince vasiyetnamenin iptali şartlarının oluşmadığı ve murisin düzenlediği vasiyetname ile saklı payların ihlal edilmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacılar vekili tarafından istinaf edilmiştir. Dosya kapsamına ve toplanan delillere göre mevcut delillerin takdirinde ve hükmün dayandığı gerekçede bir isabetsizlik bulunmadığından davacılar vekilinin istinaf kanun yolu başvuru isteminin 6100 sayılı HMK.nın 353/1- b-1.maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir....

      Öte yandan, vasiyetnamenin tenfizi (yerine getirilmesi) davasının görülebilmesi için, vasiyetnamenin açılıp okunmasından sonra itiraza uğramaması veya itiraz edilmiş ise buna ilişkin vasiyetnamenin iptali veya tenkisine yönelik davaların kesinleşmesi gerekir. Başka bir deyişle, tenfiz için kesinleşmiş vasiyetnamenin bulunması gerekir. Hal böyle olunca, mahkemece; aynı dava dosyasında vasiyetnamenin tenfizi ile birlikte vasiyetnamenin iptali ve tenkisi davasının görülmesinin mümkün olmadığı gözetilerek, vasiyetnamenin iptali ve tenkis talebine ilişkin birleşen davanın tefrik edilerek ayrı esasa kaydedilmesi, asıl davada karar verilebilmesi için birleşen davanın kesinleşmesinin beklenmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması dâhi doğru görülmemiştir....

        Vasiyetnamenin iptali davasında öncelikle dava konusu vasiyetnamenin açılıp açılmadığı araştırılarak vasiyetnamenin açılmasına ilişkin kararın kesinleşme tarihli şerhini içerir onaylı sureti getirtilerek, dosya içine konulması gerekir. Somut olayda; muris tarafından noterde düzenlenen 21449 yevmiye sayılı ve 01/12/2011 tarihli vasiyetnameye ilişkin, Sivas 2. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2014/706 esas sayılı vasiyetnamenin açılması dosyasının dava tarihinde derdest olduğu anlaşılmaktadır. O halde mahkemece; vasiyetnamenin açılması dosyasının kesinleşmesi bekletici mesele yapılarak, vasiyetnamenin açılmasına ilişkin kararın kesinleşme tarihli şerhini içerir onaylı sureti ilgili mahkemeden getirtildikten sonra hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, bu hususa dikkat edilmeden hüküm kurulması doğru görülmemiş bozmayı gerektirmiştir....

          olarak açtıkları (ve sonradan tefrik edilerek 2017/611 Esas sayılı dava ile birleştirilen) vasiyetnamenin iptali davasına yönelen temyiz itirazlarının incelenmesinde; Dava, irade sakatlığı ve ehliyetsizlik nedeniyle vasiyetnamenin iptali isteminden ibarettir....

            HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/447 KARAR NO : 2023/850 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : ORTACA SULH HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : None DAVA KONUSU : Mirastan Iskat KARAR : Ortaca Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 30/09/2020 tarih ve 2020/463 Esas, 2020/432 Karar sayılı kararının, istinaf başvurusu yoluyla incelenmesinin davacı vekili tarafından istenilmesi üzerine, dairemize gönderilen dosya incelendi, dosya içeriğine göre incelemenin duruşmasız olarak yapılması uygun görülmekle, gereği konuşulup düşünüldü. İDDİA VE İSTEK: Davacı dava dilekçesinde özetle; "davalı mirasçı kardeşinin aile hukukundan doğan yükümlülüklerini yerine getirmediğini" iddia ederek, davalının mirasından ıskat edilmesine karar verilmesini istemiştir. SAVUNMA: Davalıya dava dilekçesi tebliğ edilmediği için, davalının herhangi bir savunma ileri sürme olanağı olmamıştır....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : VASİYETNAMENİN İPTALİ VE TENKİS Taraflar arasında görülen davada; Davacılar, miras bırakanları kızları ....'ın 12.07.2011 tarihinde çocuksuz olarak öldüğünü, murislerinin eşi ...'ın ise 13.08.1992 tarihinde düzenlediği vasiyetname ile kayden maliki olduğu 5 ve 26 parsel sayılı taşınmazlarını eşi ...'ya vasiyetname suretyile temlik ettiği ileri sürerek vasiyetnamenin açılması ve tenfizine karar verilmesini istemişlerdir. Davalı-karşı davacı, vasiyetnamenin murisin gerçek iradesi yansıtmadığını, saklı payının ihlal edildiğini belirtip, karşı dava ile vasiyetnamenin iptali ve tenkis isteğinde bulunarak asıl davanın reddini savunmuştur. Davalılar, vasiyetnameyi kabul etmediklerini bildirmişlerdir....

              Davacı taraf vasiyetnamenin ehliyetsizlik, baskı ve zorlama altında düzenlenmesi hukuksal nedenine dayalı vasiyetnamenin iptali isteğinde bulunmuştur. Mahkemece davacının vasiyetnamenin iptali isteminin reddine karar verilmiş, verilen karar davacı vekilince istinaf edilmiştir. Bakırköy 4. Sulh hukuk Mahkemesinin 09/02/2016 tarih, 2016/116 Esas 2016/70 Karar sayılı veraset ilamına göre muris T7'nın 29/07/2015 tarihinde vefat ettiği, terekesi 4 pay kabul edilerek 1'er payının T1, T3, T5 ve T4'ya aidiyetine karar verildiği görülmüştür. Muris Beyoğlu 24. Noterliğinin 20/10/2005 tarih 26805 yevmiye nolu düzenleme şeklinde vasiyetnamesini düzenlemiş, Bakırköy 1. Sulh Hukuk Mahkemesinin 22/03/2016 tarih 2015/3163 Esas 2016/938 Karar sayılı ilamı ile de vasiyetnamenin açılıp okunmasına karar verilmiştir. TMK.nun 557. maddesinde vasiyetnamenin iptali sebepleri sınırlı olarak sayılmıştır....

              ya devredildiğini, yapılan işlemlerin mirastan yararlanmasını engellemeye yönelik, gerçekte bağış olup, satış olarak gösterildiğini ileri sürerek davalılar adına olan tapu kaydının iptali ile adına payı oranında tescile, mümkün olmadığı takdirde tenkise karar verilmesini istemiştir. Davalılar, mirasbırakanın dava konusu taşınmazı vefa borcu ve minnet duygularıyla uygun bir bedel karşılığında satıldığını, vefatına kadar birlikte yaşadıklarını, tüm bakım ve ihtiyaçlarının karşıladıklarını, dava dışı mirasçı ... ... ... ise annesi ... tarafından kendisine verilen 50.000,00-TL bedel karşılığında ... 6. Noterliği'nin 21/03/1994 tarih ve ... yevmiye numaralı düzenleme şeklinde mirastan feragat sözleşmesi ile miras hakkından feragat ettiğini belirterek davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece, satışın muvazaalı olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir....

                UYAP Entegrasyonu