nın temiz kudretine haiz olmadığı, tasarruf yeteneğinin bulunmadığı gerekçesiyle, ... 1.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2002/225 Esas 2007/442 Karar sayılı dosyasında vasiyetnamenin iptali davası açtıklarını, davanın reddedildiğini ve kararın kesinleştiğini, buna göre ... tarafından yapılan vasiyetnamenin kesinlik kazandığını ve geriye tek mirasçı olarak davacıların murisi ... ile onun ölümünden sonra davacıların kaldığını, bu nedenlerle davanın kabulü ile ... 7.Noterliğinin 01/06/2001 tarih 12668 yevmiye nolu vasiyetnamenin tenfizine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalılardan ... savunmasında, muris ...'nın vasiyetname ile kendisine ait taşınmazın tamamını ileride okul yapılmak üzere ...'ya bıraktığını ve ...'nın mirastan ıskat edildiğini, vasiyet edilen ......
Vasiyetçi tarafından düzenlenen 24.03.2003 tarihli el yazısı vasiyetnamenin iptali için davacı ve diğer mirasçılar tarafından açılan davada, davacılar davadan feregat etmiş, mahkemece davanın feragat nedeniyle reddine dair verilen karar 17.03.2004 tarihinde kesinleşmiştir. Dosya içeriğinde mevcut tenkis protokolünden; davalı cemiyet ile davacının da aralarında bulunduğu 3 mirasçı arasında imzalanmış olduğu ve içeriğinin garimenkullere ilişkin bulunduğu görülmüştür. Darüşşafaka Cemiyetinin, ... ...'na (davacı) bakma yükümlülüğü ile ilgili her hangi bir düzenleme (olumlu ve olumsuz) protokolde yer almamaktadır. Bu durumda, vasiyetname tenkis edilmiş olup, hüküm ifade etmeye devam etmektedir....
gibi; tenkis davası da açamaz" hükmünü içerdiği, mahkemece yukarıda gerekçeleri ile izah edildiği üzere murisin davacılar olan mirasçılarını mirasçılıktan çıkarma işlemi geçerli kabul edilip bu yöne ilişkin talep red edildiğinde TMK.nun 511/1. maddesi uyarınca mirasçılıktan çıkarılan mirasçının tenkis davası açma imkanı da bulunmadığından tenkis isteminin de reddi gerekeceği kanaatine varıldığı, bu nedenlerle davacı tarafın tenkis taleplerinin de reddine karar vermek gerek bildirilerek davacı tarafın vasiyetnamenin iptali, mirasçılıktan çıkarma işleminin geçersizliği nedeniyle iptali ve tenkis talepli davasının reddine karar verilmiştir....
Mahkemece, tenkis isteği yönünden Torbalı Sulh Hukuk Mahkemesinin 2010/547-659 E.K. sayılı dosyasında vasiyetnamenin mirasçı davacının huzurunda 13.07.2010 tarihinde açıldığı bu durumda 1 yıllık hak düşürücü sürenin dolduğu gerekçesi ile davanın reddine; vasiyetnamenin iptali bakımından ise ölüme bağlı tek taraflı irade açıklaması niteliğinde olan vasiyetnamenin muvazaa sebebiyle 4721 sayılı TMK. nun 557. maddesi kapsamında iptali istenemeyeceği gerekçesi ile davanın reddine karar karar verilmiştir. Karar, davacı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla, tetkik hakimi ..........'ün raporu okundu. Düşüncesi alındı. Dosya incelendi, Gereği görüşülüp, düşünüldü....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ-TESCİL-TENKİS Taraflar arasında görülen davada; Davacı, mirasbırakan ...'ın 1180 ada 1 parsel sayılı taşınmazını 24/12/2002 tarihinde davalı oğlu ...'a satış yoluyla temlik ettiğini, ...'ın da 12/03/2012 tarihinde damadı olan diğer davalı ...'a yine satış yoluyla aktardığını, bu işlemlerin muvazaalı olduğunu, mirasbırakanın hastalanmasından sonra bakımı konusunda taraflar arasında anlaşmazlıklar baş gösterdiğini davalı ...'ın annesinin hastalığı ile ilgilenmediğini, yatalak vaziyette bakıma muhtaç hale gelince diğer kızı ...'nin yanında bakıldığını ve onun yanında öldüğünü, davalı ...'ın halen bahsi geçen gayrimenkulde oturduğunu, mirasbırakanın mirasçılarından ...'ın ... 2. Noterliği'nin 30/07/1997 ve 13118 yevmiye nolu düzenleme şeklinde sözleşmesi ile mirastan feragat ettiğini ileri sürerek mirastan feragat eden ...'...
Bilindiği üzere Türk Medeni Kanunu'nun 528. maddesinde miras bırakanın, bir mirasçısı ile birlikte karşılıksız veya bir karşılık sağlanarak mirastan feragat sözleşmesi yapabileceği düzenlenmiştir. Somut olaya gelince, her ne kadar davacı 27.02.2007 tarih ve ... yevmiye nolu ... 24. Noterliği'nde düzenlenen mirastan feragat sözleşmesi ile miras hakkından feragat etmiş ise de feragat tarihi itibarı ile mirasçı sıfatının olmadığı sabittir. O halde, noterde düzenenen feragat sözleşmesi TMK m. 528 anlamında bir feragat sözleşmesi olmadığı gibi doğmamış haktan feragat edilemeyeceği, bu beyana hukuki sonuç bağlanamayacağı açıktır. Ne var ki, muris muvazaası iddiası yönünden hükme yeterli bir araştırma yapılmamıştır. Bilindiği üzere; uygulamada ve öğretide "muris muvazaası" olarak tanımlanan muvazaa,niteliği itibariyle nisbi (mevsuf-vasıflı) muvazaa türü dür....
Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, sonradan yapılan taksim sözleşmesinin vasiyetnameye etkisinin tenfiz davasında ileri sürülebileceği kabul edilerek; aksi yöndeki İlk Derece Mahkemesi gerekçesinin hatalı olması nedeniyle istinaf başvurusunun kabulüne, kararın kaldırılmasına, irade sakatlığı ispatlanamadığından davanın reddine karar verilmiştir. V. TEMYİZ A. Temyiz Yoluna Başvuranlar Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur. B. Temyiz Sebepleri Davacılar vekili, istinaf başvurusundaki gerekçeleri ileri sürerek kararın bozulmasını istemiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, irade bozukluğu ve sonraki tasarruf ile ortadan kaldırıldığı gerekçelerine dayanan vasiyetnamenin iptali istemine ilişkindir. 2....
Mirastan çıkarma ve yoksunluk sebeplerinin gerçekleşmesi ya da mirasın reddi veya mirastan feragat edilmiş olması, ilgili kişinin mirasçılık belgesi istemesine engel bir neden olmadığı gibi, ilgili kişinin mirasçılık sıfatını da ortadan kaldırmaz. Bu nedenle mirasçılardan biri veya birkaçı yönünden mirastan çıkarma ve yoksunluk sebeplerinin gerçekleşmesi ya da mirasın reddi veya mirastan feragat edilmiş olması durumunda bu olgular yok sayılarak miras bırakanın tüm mirasçılarını ve miras paylarını gösterir şekilde mirasçılık belgesinin düzenlenmesi, hüküm yerinde ilgili mirasçı veya mirasçılar yönünden mirastan çıkarma ve yoksunluk sebeplerinin gerçekleştiği ya da mirası red veya mirastan feragat ettikleri açıklanarak bu olguların hukuki sonuçlarının terekenin bölüştürülmesi sırasında gözetileceğine işaret edilmesi gerekir....
Mahkemece; öncelikle, vasiyetnamenin içeriğinin hukuka ve ahlaka aykırı olduğu, vasiyet edilen tarafından korkutularak, aldatılarak düzenlendiği hususunun kanıtlanamadığı, vasiyetnamenin geçerli olduğu, bu durumda, ıslah yoluyla yapılan tenkis talebinin değerlendirilmesi gerektiği, ancak; vasiyetnamenin içeriğinin mirastan ıskatı akla getirdiği, bu nedenle, öncelikle bu hususun tartışılması için tenkis hesabı yaptırılmadığı, somut olayda davacı ...’in anne-babaya karşı manevi anlamda ağır bir suç işlediği, güvenlerini kötüye kullandığı, ahir ömürlerinde mutsuz bir şekilde bu dünyadan göçmelerine sebep olduğu, anne-babasına karşı, evlat olmaktan kaynaklanan en basit sevgi, minnet duygularından yoksun davranarak, evlat olmaktan kaynaklanan görevlerini yerine getirmediği gerekçesi ile kanıtlanamayan davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafça temyiz edilmiştir. 1- Somut olayda iptali istenen ... 4....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 10/01/2014 NUMARASI : 2003/453-2014/34 Taraflar arasında birleştirilerek görülen vasiyetnamenin iptali ve tenkis davası sonunda, yerel mahkemece vasiyetnamenin iptali isteklerinin reddine, tenkis isteklerinin ise kısmen kabulüne ilişkin olarak verilen karar bir kısım davacılar ile bir kısım davalılar vekilinin tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Asıl ve birleşen davalar, vasiyetnamenin iptali ve tenkis isteklerine ilişkindir. Mahkemece, vasiyetnamenin iptali isteklerinin reddine, tenkis istekleri bakımından ise kısmen kabule karar verilmiştir....