WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

-KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre dava, mirasta denkleştirme istemine ilişkindir. Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 09.02.2012 tarih ve 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve Resmi Gazetede yayımlanarak 01.03.2012 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin işbölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 2.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın ilgisi yönünden 2.Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE,18.2.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi. ......

    E)DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, muris muvazaasına dayalı tapu iptali ve tescil, olmadığında mirasta denkleştirme ve tenkis istemine ilişkindir. İlk Derece Mahkemesince İhtiyati tedbirin kaldırılması talebinin reddine karar verilmiş, karar davalılar vekili tarafından istinaf edilmiştir. HMK'nın 394. maddesinde, ihtiyati tedbire itiraz nedenlerinin sınırlı olarak sayıldığı, ihtiyati tedbirin şartlarına, mahkemenin yetkisine ve teminata karşı itiraz edilmesi mümkündür. İhtiyati tedbir 6100 Sayılı HMK'nın 389 ve devamı maddelerinde düzenlenmiştir . Davanın açılması ile hüküm arasında geçen zaman içinde müddeabihin çeşitli şekillerde istenmeyen değişikliklere maruz kalması veya maruz bırakılması mümkündür . Bu değişiklikler sonucu davanın sonunda elde edilebilecek hükmün icrası , mümkün olmayabilir veya çok güçleşebilir. İşte ortaya çıkan bu tehlikeyi bertaraf etmek amacıyla ihtiyati tedbir müessesesi kabul edilmiştir....

    Davalı ..., dava konusu üç parça taşınmazın mirasbırakan tarafından kendisine bağışlandığını ancak işlemlerin kolay olması için satış gösterildiğini, mirasbırakana ölünceye kadar kendisinin baktığını ve bu nedenle devir işleminin ölünceye kadar bakma akti sözleşmesi ile satış şeklinde gösterilmediğinden doğrudan satış olarak gösterildiğini, taşınmazlar için dedesine ödeme yapmadığını, mirasta denkleştirme yapılmasını olmadığı takdirde davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir. Davalı ..., dava konusu 1 parça taşınmazın kendisine bağışlandığını ancak hukuki bilgisizlik sebebiyle işlemin satış gösterildiğini, taşınmazlar için ödeme yapmadığını, mirasta denkleştirme yapılmasını olmadığı takdirde davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, muvazaa iddiasının sabit olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Karar, davalılar vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...'nin raporu okundu, düşüncesi alındı....

      Somut olaya gelince; davacılar dava dilekçelerinde, mirasbırakan tarafından davalıya yapılan bağış işleminin mirasçılardan mal kaçırmak amacıyla ve davalının miras payına mahsuben yapıldığını ileri sürerek öncelikle denkleştirme nedeniyle taşınmazın tapusunun iptali ile terekeye iadesi olmazsa tenkisine karar verilmesi istemiyle terditli dava açmışlar ancak, mahkemece denkleştirme nedeniyle açılan dava hakkında olumlu veya olumsuz bir karar verilmeksizin, terditli isteklerden tenkis istemi yönünden hüküm kurulmuştur. Hâl böyle olunca, toplanılan tüm deliller değerlendirilmek suretiyle öncelikle iptal-tescil isteği bakımından bir karar verilmesi gerekirken HMK'nun 297/2. maddesine aykırı biçimde terditli isteklerden denkleştirme nedeniyle tapu iptal ve tescil istemi yönünden olumlu veya olumsuz bir karar verilmeksizin tenkis istemi yönünden hüküm kurularak yazılı şekilde neticeye gidilmiş olması doğru değildir. Davacıların temyiz itirazları yerindedir....

        ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 26/12/2013 NUMARASI : 2007/109-2013/738 Taraflar arasında görülen davada; Davacı, mirasbırakan babasının kayden malik olduğu 770,1060 ve ... parsel sayılı taşınmazlarını satış suretiyle kardeşi ve yiğenleri olan davalılara temlik ettiğini, yapılan işlemin mirastan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğunu ileri sürerek mirasta denkleştirme hükümleri gereği taşınmazların tapu kayıtlarının iptali ile terekeye iadesine, olmadığı takdirde tenkise karar verilmesini istemiştir. Davalılar mirasbırakanın ölmeden önce bütün mirasçılarına eşit şekilde pay verdiğini, mal kaçırma kastının bulunmadığını beyanla davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece, davanın HMK’nun 150. maddesi uyarınca açılmamış sayılmasına karar verilmiştir. Karar, davacı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi Ö.K.'ın raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Uyuşmazlık ve hüküm; tarafların murisine ait taşınmazın satılması nedeniyle elde edilen bedel yönünden mirasta denkleştirme istemine ilişkindir. Davanın niteliğine göre, inceleme görevi Yargıtay 14.Hukuk Dairesinindir. 11.04.2015 tarihinde yürürlüğe giren 6644 sayılı Yasanın 2.maddesi ile değiştirilen 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 60.maddesi uyarınca temyiz incelemesini yapacak daire belirtilmek üzere dosyanın Hukuk İşbölümü İnceleme Kuruluna gönderilmesine, 07.01.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            "İçtihat Metni"Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tespit Taraflar arasındaki uyuşmazlık mirasta denkleştirme isteğine ilişkin bulunduğuna göre, Yargıtay Başkanlar Kurulu'nun 19.01.2015 tarih 2015/8 sayılı Kararı ile hazırlanıp, 22.01.2015 tarih ve 29244 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Hukuk Dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (14.) Hukuk Dairesi'nin görevi cümlesinden bulunmakla, gereği için dosyanın anılan Daire Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 11.03.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

              (TMK md. 669- 675) Mirasta iade davasının açılabilmesi için terekenin paylaşılmış olması mecburiyeti bulunmamaktadır. Paylaşmadan önce, paylaşma sırasında veya paylaşmadan sonra mirasta iade davası açılabilir. Mirasta denkleştirme istemi mirasın paylaşılması tamamlanana kadar gerçekleştirilebilir. Başka bir anlatımla mirasta denkleştirme istemi miras paylaşılmadığı sürece zamanaşımına uğramaz. Mirasın taksimi halinde ise taksimin yapılmasından itibaren on yıllık zamanaşımı süresi içinde mirasta denkleştirmenin istenmesi gerekir.Yukarıdaki açıklamalar ışığında dava konusu olaya bakıldığında; tarafların ortak murisi olan Mustafa Onur’un 28.12.2005 tarihinde öldüğü, davacılar tarafından 27.12.2006 tarihinde bu davanın açıldığı, bu davadan önce ve sonra murisin terekesinin taksimine yönelik ortaklığın giderilmesi davalarının ikame edildiği, yani iş bu dava tarihi itibariyle murisin terekesinin henüz paylaşılmadığına göre zamanaşımı süresinin dolmadığı anlaşılmaktadır....

              Ziraaat Bankası çalışanı olarak da bir para çekmediği ortaya çıktığını, o tarihte müvekkiline banka çalışanı değil emekli olduğunu, muris Ümran Uzunoğlu hesabındaki bütün paraları ıslak imzası ile kendisi çektiğini, davacı, muris tarafından davalıya para verildiği, mirasta iade hukuksal nedenine dayanarak bir dava açmadığını, davacının dava dilekçesinde mirastan iade nedenine dayanmamasına rağmen mirasta iade nedenine dayanarak karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olduğunu, Türk Hukuk Sisteminde Taleple bağlılık ilkesi, Medenî Usul Hukuku'nda yer alan yargılamaya hâkim olan ilkelerden bir tanesidir ve hâkimin, tarafların talepleriyle bağlı olduğunu, talepten fazlasına veya talepten başka bir şeye karar veremeyeceğini; ancak duruma göre talep sonucundan daha azına karar verebileceğini ifade edeceğini, Hukuk mahkemelerinde geçerli olan ilke gereğince mahkeme davacının talebi ile bağlı olup talep dışında başkaca nedene dayanarak karar vermesi yasaya ve hukuka aykırı olduğunu, vekaletname...

              Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2020/57 Esas sırasına kayıt edildiği, yapılan yargılama sırasında davacı vekiline Serik'teki taşınmazlar yönünden beyanda bulunması için süre verildiği, davacılar vekilinin 09/03/2020 havale tarihli dilekçesi ile beyanda bulunduğu, Serik'teki taşınmazlar yönünden davalarının mirasta iade (denkleştirme) talebine yönelik olduğunu beyan ettiği anlaşılmıştır. Antalya 9. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2020/57 Esas sayılı dosyasında yapılan 17.11.2020 tarihli duruşmada Serik ilçesinde bulunan taşınmazlar yönünden davanın tefriki ile ayrı bir esas sırasına kayıt edilmesine karar verildiği, davanın mahkemenin 2020/298 Esas sırasına kayıt edilerek yetkisizlik kararı verildiği anlaşılmıştır. Antalya 9....

              UYAP Entegrasyonu