Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

HUKUKİ SEBEPLER ve GEREKÇE: Taraflar arasındaki dava, Miras Taksim Sözleşmesi ve Miras Payının Devri Sözleşmesine Dayalı Tapu İptali ve Tescil, Olmazsa Tazminat istemine ilişkindir. Somut olayda, davacı tarafça miras taksim sözleşmesi ve miras payının devri sözleşmesine dayalı olarak tapu iptali ve tescil, olmazsa tazminat talebinde bulunulmaktadır. Hakimler ve Savcılar Kurulu Birinci Dairesi'nin 01/09/2021 tarihinden itibaren geçerli 431 sayılı İş Bölümü Kararı gereği, 6. Hukuk Dairesi iş bölümünün 7. maddesinde; "4721 sayılı TMK'nın 676, 677 ve 678 maddelerinden kaynaklanan miras taksim sözleşmesi ve miras payının devri sözleşmesine dayanan tapu iptal ve tescil davaları ile aynı yasanın 527 ve 528. maddelerinde yer alan miras sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptal ve tescil davaları sonucu verilen hüküm ve kararlar," şeklindeki düzenleme yer almıştır. Bu düzenleme karşısında istinaf talebini inceleme görevi Adana Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi'ne aittir....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre, dava; miras payının devri sözleşmesine dayalı tapu iptali tescil olmazsa bedel istemine ilişkindir. Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun 09.02.2018 tarih ve 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 21.02.2018 günü Resmi Gazetede yayımlanarak 01.03.2018 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca bu davanın temyiz incelemesi Yargıtay 8.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Hâl böyle olunca, 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun 23.07.2016 tarihinde yürürlüğe giren 6723 sayılı Kanun'un 21. maddesi ile değişik 60/3. maddesi gereğince dosyanın Yargıtay 8.Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE, 24.01.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

    Hukuk Dairesi'nin kararında dava dayanağı olan 03.06.1996 tarihli belge miras payının devrine ilişkin bir belge olarak ele alınıp değerlendirilmiş olmakla Hakimler ve Savcılar Kurulu 1. Dairesinin Bölge Adliye Mahkemelerinin iş bölümüne ilişkin 25/06/2020 tarih ve 564 sayılı kararının 4. Hukuk Dairesi işbölümünün 16. maddesinde yer alan; "4721 sayılı TMK'nın 676, 677 ve 678 maddelerinden kaynaklanan miras taksim sözleşmesi ve miras payının devri sözleşmesine dayanan tapu iptal ve tescil davaları ile aynı yasanın 527 ve 528. maddelerinde yer alan miras sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptal ve tescil davaları sonucu verilen hüküm ve kararlar, " düzenleme nedeniyle miras payının devrine dayalı olarak açılmış olan işbu tapu iptali ve tescil davasını inceleme görevinin dairemize ait olmayıp 4. Hukuk Dairesine ait olduğu anlaşıldığından Aidiyet (Gönderme) kararı verilmesi gerektiği sonucuna varılmıştır....

    ile ...’dan intikal edecek) miras payları yönünden (veraset ilamları gözetilerek) davaya konu taşınmazların tapu kayıtlarının iptali ve davacı adına tesciline karar verilmesi gerektiği göz önünde bulundurulmadan yazılı şekilde davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir. Ayrıca; dava, (miras bırakanların payları yönünden) miras payının devrine dayalı TMK'nin 677. maddesi uyarınca açılan miras payının iptali ve tescil isteğine ilişkin olup anılan madde hükmüne göre, yazılı olmak koşuluyla mirasçılar arasında yapılan miras payının devrine dair sözleşmeler geçerlidir. Bu nedenle muris ... adına kayıtlı taşınmazlar ile ilgiliden intikal edip hali hazırda iştirak halinde olan gayrimenkuller yönünden miras payının devri sözleşmesine değer verilmemiş olması da isabetli değildir....

      Somut olayda tapu iptali ve tescil davası miras payının devri sözleşmesine dayanarak açılmış, ne var ki, söz konusu sözleşmesinin iptalinin istenmesi ve mahkemece iptaline karar verilmesi üzerine öncelikle, miras payının devri sözleşmesinin iptali kararının yerinde bulunup bulunmadığının değerlendirilmesi, geçerli sayılması halinde ancak tapu iptali ve tescil davası görülebileceği gözetildiğinde öncelikle incelenmesi gereken düzenleme şeklinde miras payının devri sözleşmesi söz konusu olmaktadır. Miras payının devri sözleşmesinin iptaline ilişkin davaların temyiz incelemesinin Yüksek Yargıtay 2. Hukuk Dairesinde yapıldığı açıktır ve öncelikle sözleşmeyle ilgili davanın değerlendirilmesi zorunlu bulunduğundan dosyanın temyiz incelemesinin yapılması için Yüksek Yargıtay (2.) Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE, 09.11.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Miras Payının Devri Sözleşmesine Dayalı Tapu İptali ve Tescil ... ile ... aralarındaki miras payının devri sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil davasının reddine dair ....Asliye Hukuk Mahkemesi'nden verilen 19.12.2013 gün ve 126/484 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü: KARAR Davacı vekili, 1010 ada 133 parselde kayıtlı taşınmazın, tarafların murisi ... adına kayıtlı olduğunu, davalı ...'nin dava konusu taşınmazdaki miras payının tamamını vekil edenine devir ve temlik ettiğini açıklayarak, davalının dava konusu taşınmazdaki iştirak halindeki hissesinin iptali ile vekil edeni adına tesciline karar verilmesini istemiştir....

          Mahkemece; “Davanın tapu iptali ve tescil istemi yönünden REDDİNE, davacının geçersiz sözleşmeden doğan alacak isteminin kabulüne, geçersiz miras payının devri sözleşmesine dayanarak davalıya ödenen ve nedensiz zenginleşme doğuran 41.000,00 TL’nin 02.06.2008 ödeme tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine” karar verilmesi üzerine; hüküm, davalılardan ... vekili tarafından süresinde temyiz edilmiştir. Dava; miras payının devri sözleşmesine dayalı TMK'nın 677. maddesi uyarınca açılan pay iptali ve tescil, olmadığı takdirde satış bedelinin iadesi isteğine ilişkindir. Terekenin tamamı veya bir kısmı üzerinde miras payının devri konusunda mirasçılar arasında yapılan sözleşmelerin geçerliliği yazılı şekle bağlıdır (TMK.m.677/1). Bu kapsamda taraflar arasında yapılmış geçerli bir miras payının devri sözleşmesi bulunmamaktadır....

            İlk derece mahkemesi tarafından davanın harici satış sözleşmesine dayalı tapu iptal ve tescil olarak değerlendirilip yazılı gerekçe ile tapu iptal ve tescil yönünden reddine karar verilmiş ise de, incelenen dosyada davacının 15/08/2005 tarihli satış senedine dayalı olarak iş bu davayı açtığı ve senette açıkça kardeş olan tarafların anneleri Hatice'den intikal eden taşınmazların satışı konusunda anlaştıkları sabittir. Sözleşmenin imzalandığı tarihte davaya konu paylar halen anneleri Hatice adına kayıtlıdır. Dolayısıyla davaya konu sözleşme harici satış sözleşmesi olmayıp miras payının devri sözleşmesidir. Bilindiği üzere; mirasçılar miras yoluyla kendilerine intikal eden hakları ister diğer mirasçılara isterse mirasçı olmayan kişilere bedelli ya da bedelsiz olarak devredebilirler. TMK 677/1. maddesi gereğince, terekenin tamamı veya bir kısmı üzerinde miras payının devri konusunda mirasçılar arasında yapılan sözleşmelerin geçerliliği yazılı şekle bağlıdır....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Miras Payının Devri Sözleşmesine dayalı Tapu İptal ve Tescil Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş olup hükmün davacılar tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. KARAR Davacılar, ... Merkez ... Köyü ...,... parsellerde kayıtlı taşınmazların anneleri muris ... adına kayıtlı olduğunu, annelerinden kardeşleri davalı ...'e intikal eden hisselerin tamamını 22.07.2005 tarihinde 1.600-TL bedel karşılığında satın aldıklarını açıklayarak, davalı ...'e muris ...'den intikal eden hisselerin iptali ile adlarına tesciline karar verilmesini istemişlerdir. Davalı vekili 24.05.2011 tarihli duruşmada davayı kabul etmediklerini beyan etmiştir....

              TMK.nun 713/2 .maddesine dayalı sebep bakımından davanın başarıya ulaşması mümkün değildir. Davacının miras payının devri sebebine dayalı iptal ve tescil isteğine gelince: Miras payının devri kural olarak elbirliği şeklinde mülkiyet devam ettiği sürece olanaklıdır. Bir mirasçının miras payının üçüncü kişiye devri halinde, miras payını devralan üçüncü şahıs miras ortaklığına giremez. Devreden mirasçının miras ortaklığı devam eder. Başka bir anlatımla, miras payını devralan üçüncü şahıs devreden mirasçıya karşı sadece mirasın paylaştırılması sonucu kendisine düşecek değerlerin, mirasçıya özgülenecek payın kendisine devredilmesi istemi konusunda borç ilişkisinden doğan kişisel bir hakka sahip olur. Böyle bir satış işlemi alıcısını ayni hak sahibi yapmayacağından mirasın paylaşılmasını isteyemez ve buna ilişkin talepte bulunamaz....

                UYAP Entegrasyonu