ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 09/09/2021 NUMARASI : 2019/552 2021/276 DAVA KONUSU : Mirası Reddinin İptali KARAR : Davacı vekilinin istinaf başvurusu üzerine Düzce 4. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2019/552 Esas- 2021/276 Karar sayılı gerekçeli kararı incelendi....
Türk Medeni Kanununun 610/2 maddesi gereğince "Ret süresi sona ermeden mirasçı olarak tereke işlemlerine karışan, terekenin olağan yönetimi niteliğinde olmayan veya mirasbırakanın işlerinin yürütülmesi için gerekli olanın dışında işler yapan ya da tereke mallarını gizleyen veya kendisine maleden mirasçı, mirası reddedemez." Murisin alacaklıları tarafından bu hükme göre mirasın reddinin iptali davası açılabilir. Mirasın reddinin iptaline karar verilebilmesi için; terekenin açık veya zımnen kabul edildiğinin, terekenin olağan idaresi niteliğinde olmayan işlerin yapıldığının, mirası reddeden mirasçıların terekeden bir kısım malı kendilerine mal edindiklerinin ispatı gerekir. Mirasın reddinin iptalinin istenebilmesi için mirasçılardan tamamının mirası reddetmiş olması gerekir (Murisin alacaklarının korunmasında). Bir mirasçı dahi mirası kabul ederse mirasın reddinin iptali istenemez....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 10.09.2015 gününde verilen dilekçe ile mirasın reddinin iptali istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 18.11.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, Türk Medeni Kanununun 617. maddesine dayalı mirası reddin iptaline yöneliktir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:Perşembe Asliye Hukuk Mahkemesinin 2019/179 esas, 2021/27 karar sayılı dava dosyasında verilen mirası reddinin iptali talebinin kabulüne karşı, davalı vekili tarafından istinaf yoluna başvurması üzerine, dosyanın yapılan inceleme sonucunda; İddia ve savunmaya mahkemece toplanıp değerlendirilen deliller ile duruşma tutanaklarına yansıyan bilgi ve belgelere göre; İstinaf incelemesine konu ve esas teşkil eden eldeki dava; mirası reddinin iptali istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince yapılıp bitirilen yargılama sonucunda, "..-Davanın KABULÜ ile; TC kimlik numaralı Muris T8 mirasçısı davalı T6'nın mirası reddinin TMK 617.maddesi uyarınca İPTALİNE," karar verilmiştir....
Karar sayılı ilamı ile, murisin terekesinin borca batık olduğunun tespiti ile mirasın hükmen reddine karar verildiği, iş bu nedenle TMK nun 605 ve 618 . maddeleri uyarınca, murisin tereke borçlarından dolayı, davalı mirasçı aleyhine yine TMK nun 618. maddesinde belirtilen istisnai haller dışında alacak talep edilemeyeceği, davacı banka tarafından TMK nun 618. Maddesinde belirtilen, istisnai hallere ilişkin iddia ve talepte de bulunmadığı, bu kapsamda mirası reddetmiş olan davalı borçlu aleyhine icra takibi yapılamayacağından, davalının icra takibine yapmış olduğu itirazında haklı olduğu kanaatine varılmakla, davanın reddi ile aşağıda yazılı hüküm kurulmuştur....
Asliye Hukuk Mahkemesi TARİHİ : 04/02/2014 NUMARASI : 2013/390-2014/89 Davacılar vekili tarafından, davalılar aleyhine 04.07.2013 gününde verilen dilekçe ile mirasın reddinin iptali istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 04.02.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava mirasın reddinin iptali istemine ilişkindir. Davalılar vekili davanın reddini talep etmiştir. Mahkemece taraf ehliyeti yokluğundan davanın usulden reddine karar verilmiştir. Hükmü, davacılar vekili temyiz etmiştir. Davacıların murisi, davalıların murisinin alacaklısıdır. Kanun koyucu murisin alacaklılarına mirasçıların mirası ret hakkından mahrum olduklarının tespiti davası açma imkanı tanımıştır....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : Dava mirası reddin iptali isteğine ilişkindir. Davacılar, davalıların murisinin alacaklısıdır. Kanun koyucu murisin alacaklılarına mirasçıların mirası ret hakkından mahrum olduklarının tespiti davası açma imkanı tanımıştır. Ödemeden aciz bir murisin mirasını reddeden mirasçılar, onun alacaklarına karşı ölümünden önceki beş yıl içinde ondan almış oldukları ve mirasın paylaşılmasında geri vermekle yükümlü olacakları değer ölçüsünde sorumlu olurlar (TMK m. 618 f.I). Murisin alacaklılarının korunması belirtilen koşulların gerçekleşmesine bağlıdır. Bunun için; Miras açılmış olmalıdır, ödemeden aciz bir muris bulunmalıdır. Miras süresinde reddedilmelidir. Reddeden mirasçıya kazandırma yapılmış olmalıdır. Mirasın kayıtsız şartsız reddi kararının iptali davalı tüm mirasçılara yöneltilmelidir. Bu konuda açılacak dava herhangi bir süreye tabi değildir. Mirasbırakanın ödemeden aczi açıkça belli olabileceği gibi resmen tespit edilmiş olabilir....
Sayılı kararının kaldırılmasına, böylece açılan davanın kabulü ve TMK 610.maddesi uyarınca davalıların mirası ret hakkından mahrum olduklarının tespitine karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ SEBEPLER ve GEREKÇE: Taraflar arasındaki dava, murisin alacaklısı tarafından açılan mirasın reddinin iptali istemine ilişkindir. Mirasın reddinin iptali davası, mirasbırakanın alacaklılarının, mirası reddeden mirasçıların buna haklarının olmadığının tespiti için açtığı davadır. Mirasın reddinin iptaline karar verilmesi için; reddeden mirasçıların terekeden bir kısım malı kendilerine mal edindiklerinin, olağan yönetimi aşan işlerin yapıldığının, terekenin açık veya zımnen kabul edildiğinin vs. (Türk Medeni Kanunu 610/2. maddedeki hususların) kanıtlanması gerekir. Ayrıca, mirasçıların tamamının mirası reddetmiş olması gerekir. Bir mirasçı dahi mirası kabul ederse, reddin iptali istenemez....
dan miras kaldığını, ancak davalının borçlarını ödememek, alacaklılarını zarara uğratmak için murisinden intikal eden mirası Ortaca Sulh Hukuk Mahkemesinin 2014/386 Esas, 2014/443 Karar sayılı ilama göre kayıtsız ve şartsız reddettiğini, davalının borçlarına güvence vermeden borcunu ödememek kastıyla mirası reddettiğini belirterek, mirası reddinin iptaline karar verilmesini istemiştir. Davalı vekili, davanın hak düşürücü süre geçtikten sonra açıldığını, davacının alacaklı bulunduğu icra dosyasında 2 kefil ve 1 asıl borçlu olmak üzere 3 borçlu tarafın daha bulunduğunu, müvekkilinin şahsi malvarlığının borcu karşılamaya yetecek miktar ve değerde olduğunu, murisin sağlığında miras hissesini aldığını belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın kabulü ile davalının mirası reddinin iptaline karar verilmiştir. Hükmü, davalı vekili temyiz etmiştir. Dava, Ortaca Sulh Hukuk Mahkemesi 2014/386 Esas, 2014/443 Karar sayılı ilamı ile davalının murisi ...'...
Dava, alacaklıları zararlandırmak amacıyla (kötüniyetle) yapılan reddin iptali isteğine ilişkin olup, Türk Medeni Kanununun 617. maddesine dayanmaktadır. Malvarlığı borcuna yetmeyen mirasçı, alacaklılarına zarar vermek amacıyla mirası reddederse, alacaklıları veya iflas idaresi, kendilerine yeterli bir güvence verilmediği takdirde ret tarihinden başlayarak altı ay içinde reddin iptali hakkında dava açabilirler. (TMK m. 617/1) Şu halde, kötüniyetle redden söz edilebilmesi için, reddeden mirasçının malvarlığının borcunu karşılamaya yetmediğinin sabit olması gerekir. (TMK m. 617) Onun için her şeyden önce davalı durumunda bulunan mirasçının malvarlığının borcunu karşılamaya yeterli olup olmadığı hususunun etraflı şekilde araştırılıp tespit edilmesi zorunludur. İcra takibinin uzun süre devam etmesi, tek başına acze delalet etmez. Zira aczin ne suretle gerçekleşeceği İcra İflas Kanununda gösterilmiştir....