WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Gerçek zarar hesabı tazminat hukukuna ilişkin genel ilkeler doğrultusunda yapılmalı, sigortalı sürekli iş göremezlik durumuna girmiş ise bedensel zarar hesabı, ölümü halinde destekten yoksun kalma tazminatı (Borçlar Kanununun 45-46, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 54-55. maddeleri) hesabı dikkate alınmalıdır. 5510 sayılı Yasanın 23. maddesinde; “Sigortalı çalıştırmaya başlandığının süresi içinde sigortalı işe giriş bildirgesi ile Kuruma bildirilmemesi halinde, bildirgenin sonradan verildiği veya sigortalı çalıştırıldığının Kurumca tespit edildiği tarihten önce meydana gelen iş kazası, meslek hastalığı, hastalık ve analık halleri sonucu ilgililerin gelir ve ödenekleri Kurumca ödenir....

    , müvekkiller murisinin ölümü nedeniyle davalı şirket yetkilisi Hüseyin DİNÇ hakkında açılan ceza davasında "Taksirle Ölüme Neden Olma" suçundan mahkumiyet kararı verildiğini, müvekkiller murisi Nasuh Karatay'ın davalının kusurundan kaynaklanan meslek hastalığı nedeniyle ölmesi sonucunda ortaya çıkan maddi ve manevi zararların giderilmesini, müvekkil T3 için destekten yoksun kalması nedeniyle ortaya çıkan zararlarının karşılığı olarak hesap edilecek tutardan şimdilik 1.000 TL maddi tazminat ile toplam 100.000....

    Bu açıklamalar doğrultusunda, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama neticesinde meslek hastalığı nedeniyle manevi tazminata hükmedilmesi yerinde ise de; bozma kapsamı dışında kalan meslek hastalığı nedeniyle maddi tazminat istemi hakkında red kararı yerine kısmen kabule karar verilmesi hatalı olmuştur. 3- Aynı zamanda davacının 28/01/2000 tarihinde gerçekleşen iş kazası ve 30/04/2002 tarihinde tespit edilen meslek hastalığı için 30/01/2003 tarihli dava dilekçesinde 2.000 TL maddi ve 7.000 TL manevi tazminat talebinde bulunduğu, talep açıklama dilekçesiyle maddi tazminat isteminin 500 TL’sinin meslek hastalığına 1.500 TL’sinin iş kazasına ilişkin olduğunu, manevi tazminat isteminin 2.000 TL’sinin meslek hastalığına 5.000 TL’sinin ise iş kazasına ilişkin olduğunun beyan edildiği, 24/05/2011 tarihli ıslah dilekçesiyle 22/04/2011 tarihli hesap raporuna itibar edilerek iş kazası yönünden yapılan hesap dikkate alınmak suretiyle maddi tazminat istemini 5.043,26 TL’ye arttırdığı, davalı vekilinin...

      Davanın yasal dayanağı, olay tarihinde yürürlükte bulunan ve 01.10.2008 tarihinde yürürlüğe giren 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunudur. 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun “İş kazası ve meslek hastalığı ile hastalık bakımından işverenin ve üçüncü kişilerin sorumluluğu” başlığını taşıyan 21. maddesinin birinci fıkrası, sigortalıya ya da ölümü halinde hak sahiplerine bağlanan gelirler ile yapılan harcama ve ödemelerin işverenden rücuan tahsili koşullarını düzenlenmiş olup; işverenin sorumluluğu için, zarara uğrayanın sigortalı olması, zararı meydana getiren olayın iş kazası veya meslek hastalığı niteliğinde bulunması, zararın meydana gelmesinde işverenin kastının veya sigortalının sağlığını koruma ve iş güvenliği mevzuatına aykırı bir hareketinin ve bu hareket ile meydana gelen iş kazası ve meslek hastalığı arasında illiyet bağının bulunması gerekir....

        bozulduğunu, arkadaşının yakalandığı meslek hastalığı nedeniyle ölümünü gördüğünü, müvekkilinin meslek hastalığı nedeniyle şuan işsiz ve en az %19 sakat vaziyette olduğunu, davacı müvekkilinin günlük faaliyetlerini dahi yerine getiremediğini, meslek hastalığının iyileşme imkanı olmayıp sürekli olarak artan nitelikte ve insanı ölüme götüren bir türde hastalık olduğunu, müvekkilinin meslek hastalığı nedeniyle en az % 19 sürekli iş göremez duruma düştüğünü belirterek, davanın kabulü ile davacı müvekkili için 170.000,00 TL manevi tazminata, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile 10.000,00 TL maddi tazminata, maddi-manevi tüm tazminat taleplerine müvekkilinin işe giriş tarihi olan 01/01/1994 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizleriyle birlikte mahkeme aksi kanaatte olması halinde ise mahkemece belirlenecek maluliyet tarihinden itibaren yasal faizleriyle birlikte davalıdan alınmasına, davalıya ait araç ve gayrimenkullerin kayıtlarına ihtiyati tedbir/ihtiyati haciz şerhi konulmasına...

        Öte yandan, 5510 sayılı Yasa’nın 18 nci maddesinde Kurumca yetkilendirilen hekim ve sağlık kurullarından istirahat raporu alınmış olması şartıyla meslek hastalığı nedeniyle iş göremezliğe uğrayan sigortalıya her gün için geçici iş göremezlik ödeneği verileceği, 19 ncu maddesinde meslek hastalığı sonucu oluşan hastalık ve özürler nedeniyle Kurumca yetkilendirilen sağlık hizmeti sunucularının sağlık kurulları tarafından verilen raporlara istinaden Kurum Sağlık Kurullarınca meslekte kazanma gücü en az %10 oranında azalmış bulunduğu tespit edilen sigortalıya sürekli iş göremezlik ödeneği verileceği bildirilmiştir. Somut olayda davacının sol kulağındaki rahatsızlık nedeniyle yakalandığı anlaşılan hastalığın Meslek Hastalıkları Hastanesi ve dosyaya ibraz edilen bilirkişi raporuna göre meslek hastalığı olarak nitelendirilmediği, davacı tarafından meslek hastalığı olduğu iddia olunan olayın Sosyal Güvenlik Kurumuna bildirilmediği anlaşılmaktadır....

          Davacının eşi olan T5 davalıya ait işyerinde çalışırken meslek hastalığına (pnömokonyoz) yakalandığı, meslek hastalığı nedeniyle maluliyet oranının süreçte artarak en son % 78 oranında meslek kazanma gücünden kaybettiği ve 22/08/2015 tarihinde söz konusu meslek hastalığı nedeniyle yaşamını yitirdiği saptanmıştır. Davalı işveren, meslek hastalığının oluşunda % 91,04 oranında kusurlu (diğer % 8,96 oranında kaçınılmazlık unsuru) olup, kusuru oranında davacı eşin destekten yoksunluğa ilişkin maddi zararından sorumludur....

          Anılan madde hükmü, sigortalıya ya da ölümü halinde hak sahiplerine bağlanan gelirler ile yapılan harcama ve ödemelerin işverenden rücuan tahsili koşulları düzenlenmiş olup; işverenin sorumluluğu için, zarara uğrayanın sigortalı olması, zararı meydana getiren olayın iş kazası veya meslek hastalığı niteliğinde bulunması, zararın meydana gelmesinde işverenin kastının veya sigortalının sağlığını koruma ve iş güvenliği mevzuatına aykırı bir hareketinin ve bu hareket ile meydana gelen iş kazası ve meslek hastalığı arasında illiyet bağının bulunması gerekir. Buradan, işverenin, işçilerin sağlığını koruma ve iş güvenliğine ilişkin mevzuatın kendisine yüklediği, objektif olarak mümkün olan tüm tedbirleri alma yükümlülüğünü yerine getirmemesi ve bu nedenle iş kazası veya meslek hastalığı şeklinde sosyal sigorta riskinin gerçekleşmesi hâlinde, kusur esasına göre meydana gelen zararlardan ... karşı rücûan sorumlu olduğu sonucu çıkarılmaktadır....

            Öte yandan, 5510 sayılı Yasa’nın 18 nci maddesinde Kurumca yetkilendirilen hekim ve sağlık kurullarından istirahat raporu alınmış olması şartıyla meslek hastalığı nedeniyle iş göremezliğe uğrayan sigortalıya her gün için geçici iş göremezlik ödeneği verileceği, 19 ncu maddesinde meslek hastalığı sonucu oluşan hastalık ve özürler nedeniyle Kurumca yetkilendirilen sağlık hizmeti sunucularının sağlık kurulları tarafından verilen raporlara istinaden Kurum Sağlık Kurullarınca meslekte kazanma gücü en az %10 oranında azalmış bulunduğu tespit edilen sigortalıya sürekli iş göremezlik ödeneği verileceği bildirilmiştir. Somut olayda sigortalının meslek hastalığı ile ilgili olarak SGK Başkanlığı'na müracaatta bulunduğu, Kurum tarafından inceleme raporunun beklendiğinin bildirildiği anlaşılmaktadır. Kurumca sigortalıya gelir bağlanabilmesi için öncelikle zararlandırıcı olayın meslek hastalığı niteliğince olup olmadığının tespiti ön sorundur....

              Desteğin ölümü yanında, desteğin kusursuz oluşu, kaza (ölüm) tarihi (6.12.2006), tarafların ekonomik ve sosyal durumu, duyulan acı gibi nedenler dikkate alındığında, davacı eş Serap için hükmedilen manevi tazminat miktarı, duyulan acıyı, çekilen sıkıntıyı hafifletebilecek düzeyde değildir. Hükmedilen manevi tazminat miktarı davacı ... için az olup, daha üst düzeyde manevi tazminat takdiri için hükmün bozulması gerekmiştir. 3- Somut olayda davacı çocuk Selcan için babasının ölümü nedeniyle manevi tazminat talebinde bulunulmuş, mahkemece davacı Selcan'ın olay tarihinde ana rahminde olduğunun doktor raporu ile sabit olup, babasının vefatından sonra dünyaya geldiğinden bahisle ... yönünden açılan manevi tazminat davasının reddine karar verilmiştir....

                UYAP Entegrasyonu