Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacı yanca, ölüm ile meslek hastalığı arasındaki illiyet bağı bulunmadığının belirleyen adı geçen raporlara itiraz edildiğine göre;murisin 9.2.2006 tarihinde meslek hastalığı nedeniyle %44,38 oranında işgöremez durumda olması nedeniyle, öncelikle 5510 sayılı Yasanın 14/3 ve 58/4 maddelerinde öngörülen prosedür uyarınca ölümün meslek hastalığı (Pnömokonyoz) sonucu meydana gelip gelmediği konusunda, Kurum Yüksek Sağlık Kurulundan rapor alınması zorunludur. Ancak, bu rapora karşı somut verilere dayanan bir itiraz olursa Yargıtay 28.06.1976 gün ve 1976/6-4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca Adli Tıp Kurumundan rapor alınarak sonuca gidilmelidir. Somut olayda , hastaneden rapor alınmış ve ardından Yüksek Sağlık kurulundan rapor alınmıştır.Bu rapora itiraz edildiği halde Adli Tıp Kurumundan rapor alınması gerekirken bu rapor alınmamıştır....

    Anılan maddeye göre iş kazası veya meslek hastalığı sonucu oluşan hastalık ve özürler nedeniyle Kurumca yetkilendirilen sağlık hizmeti sunucularının sağlık kurulları tarafından verilen raporlara istinaden Kurum sağlık kurulunca meslekte kazanma gücü en az %10 oranında azalmış bulunduğu tespit edilen sigortalının sürekli iş göremezlik gelirine hak kazanacağı, iş kazası ve meslek hastalığı sonucu sürekli iş göremezlik hallerinde meslekte kazanma gücündeki kayıp oranının belirlenmesine ve bu maddenin uygulanmasına ilişkin diğer usul ve esasların Kurum tarafından çıkarılacak yönetmelikle düzenleneceği bildirilmiştir....

      GEREKÇE: Dava, trafik iş kazasından kaynaklanan rücuen tazminat istemine ilişkindir. Somut olayda; eldeki rücuen tazminat dosyasında dahili davalı müessesi bulunmadığından T9 yönünden davanın reddi yerindedir. 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu'nun “İş kazası ve meslek hastalığı ile hastalık bakımından işverenin ve üçüncü kişilerin sorumluluğu” başlığını taşıyan 21. maddesinin birinci fıkrası, sigortalıya ya da ölümü halinde hak sahiplerine bağlanan gelirler ile yapılan harcama ve ödemelerin işverenden rücuan tahsili koşullarını düzenlenmiş olup; işverenin sorumluluğu için, zarara uğrayanın sigortalı olması, zararı meydana getiren olayın iş kazası veya meslek hastalığı niteliğinde bulunması, zararın meydana gelmesinde işverenin kastının veya sigortalının sağlığını koruma ve iş güvenliği mevzuatına aykırı bir hareketinin ve bu hareket ile meydana gelen iş kazası ve meslek hastalığı arasında illiyet bağının bulunması gerekir....

      Davanın yasal dayanaklarından olan ve 01.10.2008 tarihinde yürürlüğe giren 5510 sayılı Kanunun 20/3. maddesinde, iş kazası veya meslek hastalığı sonucu meslekte kazanma gücünü %50 oranının altında kaybetmesi nedeniyle sürekli iş göremezlik geliri bağlanmış iken ölenlerin, ölümün iş kazası veya meslek hastalığına bağlı olmaması durumunda, sigortalının almakta olduğu sürekli iş göremezlik gelirinin, 34. madde hükümlerine göre hak sahiplerine gelir olarak bağlanacağı belirtilmiş, 34/1. maddede, sigortalının bu Kanunun 5. maddesinin 1. fıkrasının (a), (b) ve (e) bentleri hariç bu Kanun kapsamında veya yabancı bir ülke mevzuatı kapsamında çalışmayan veya kendi sigortalılığı nedeniyle gelir veya aylık bağlanmamış çocuklarından yaşları ne olursa olsun evli olmayan, evli olmakla beraber sonradan boşanan veya dul kalan kızlarına ölüm aylığı bağlanacağı açıklanmış, diğer taraftan 97/1. maddede, bu Kanunda aksine hüküm bulunmayan durumlarda, iş kazası, meslek hastalığı, görev malûllüğü...

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi Davacı, meslek hastalığı sonucu maluliyetinden doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesine karar verilmesini istemiştir. Mahkeme, ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir. Hükmün, davacı ve davalı vekillerince temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi. K A R A R Dava, sigortalının %27,20 oranındaki meslek hastalığı maluliyeti nedeniyle oluşan maddi ve manevi zararlarının giderilmesi istemlerine ilişkindir. Mahkemece, 127.221,54 TL maddi, 25.000,00 TL manevi tazminatının meslek hastalığının tespit tarihi olan 17.04.2009 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir....

          Saçlının temyizine gelince ; Dava 6.5.2005 tarihinde meydana gelen iş kazası sonucu sürekli iş göremezlik nedeniyle sigortalının maddi ve manevi zararlarının giderilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece davacıların maddi tazminat taleplerinin atiye terki nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına, manevi tazminat yönünden ise davacının maluliyet oranını %0 olarak tespit edilmesi nedeniyle cismani zarara uğramadığı manevi yönden ruhsal yönden acı yahut tatmini gereken manevi ızdırabın kanıtlanamadığı gerekçesiyle reddine karar verilmiş bu karar süresinde davalı Avukatı tarafından temyiz edilmiştir. Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanmayan zararın ödetilmesine ilişkin davalarda (tazminat davaları) öncelikle haksız zenginleşmeyi ve mükerrer ödemeyi önlemek için Kurum tarafından sigortalıya bağlanan gelirin peşin sermaye değerinin tazminattan düşülmesi gerektiği Yargıtay’ın oturmuş ve yerleşmiş görüşlerindendir....

            İŞ MAHKEMESİ TARİHİ : 25/06/2020 NUMARASI : 2019/38 Esas - 2020/123 Karar DAVA KONUSU : Ölümün Meslek Hastalığı Sonucu Olduğunun Tespiti KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı murisi İbrahim Bozkurt'un davalı TTK' nın Karadon Bölgesinde uzun yıllar ocak işçisi olarak çalışması nedeni ile pnömokonyoz meslek hastalığına yakalandığını, sağlığında işveren aleyhine açmış olduğu meslek hastalığı nedeni ile maddi ve manevi tazminat dosyalarının Yargıtay incelemesinden geçerek kesinleştiğini, davacı murisinin meslek hastalığının ilerlemesi nedeni ile 02/09/2018 tarihinde vefat ettiğini, davacıya ölüm aylığı ile birlikte meslek hastalığı maluliyet aylığının da bağlandığı belirterek davacının murisi İbrahim Bozkurt'un ölümünün meslek hastalığı sonucu olduğunun tespiti ve davacıya meslek hastalığı nedeni ile ölüm maaşı bağlanmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

            Davacı vekilince her ne kadar dosyada, Adli Tıp Kurumu veya İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi'nden tekrar rapor alınmasını talep etmiş ise de;dosyada mevcut Yüksek Sağlık Kurulu ile Adli Tıp Kurumu İhtisas Dairesi raporlarının uyumlu olması nedeniyle bu talep Mahkememizce kabul görmemiştir Yüksek Sağlık Kurulu tarafından düzenlenen 17/04/2019 tarih 2019/7251 Karar sayılı heyet raporunda da kazazede işçinin hastalığının meslek hastalığı olmadığı yönünde karar verildiği görülmüştür. "İşverenin sorumluluğu için, zarara uğrayanın sigortalı olması, zararı meydana getiren olayın iş kazası veya meslek hastalığı niteliğinde bulunması, zararın meydana gelmesinde işverenin kastının veya sigortalının sağlığını koruma ve iş güvenliği mevzuatına aykırı bir hareketinin ve bu hareket ile meydana gelen iş kazası ve meslek hastalığı arasında illiyet bağının bulunması gerekir." düzenlemesi mevcuttur. Davacı taraf meslek hastalığına dayalı olarak maddi ve manevi tazminat talebinde bulunmuştur....

            Mahkemece, davacı eş ... için 53.756,49 TL maddi tazminat ile 40.000,00 TL manevi tazminatın, davacı çocuk Ramazan Yakıcı için 974,30 TL maddi tazminat ile 30.000,00 TL manevi tazminatın, davacı ... için 30.000,00TL manevi tazminatın olay tarihi olan 12/02/2013 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, ... yönünden maddi tazminat talebinin reddine, karar verilmiştir. 5510 sayılı Yasanın 20. maddesinin yollaması ile iş kazası veya meslek hastalığı sonucu sigortalının ölümü halinde, aynı Yasanın 34. maddesine göre çocuklarına gelir bağlanır. 5510 sayılı Yasanın 34/b maddesine göre; bu Yasanın 5. maddesinin 1. fıkrasının (a), (b) ve (e) bentleri hariç bu Kanun kapsamında veya yabancı bir ülke mevzuatı kapsamında çalışmayan veya kendi sigortalılığı nedeniyle gelir veya aylık bağlanmamış çocuklardan; 18 yaşını, lise ve dengi öğrenim görmesi halinde 20 yaşını, yüksek öğrenim yapması halinde 25 yaşını doldurmayanlara, Kurum Sağlık Kurulu...

              Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir. 1) Davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazların reddi gerekir. 2)5510 sayılı Kanunun İş kazası ve meslek hastalığı ile hastalık bakımından işverenin sorumluluğunu düzenleyen 21’inci madde hükmü, sigortalıya ya da ölümü halinde hak sahiplerine bağlanan gelirler ile yapılan harcama ve ödemelerin işverenden rücuan tahsili koşulları düzenlenmiş olup; işverenin sorumluluğu için, zarara uğrayanın sigortalı olması, zararı meydana getiren olayın iş kazası veya meslek hastalığı niteliğinde bulunması, zararın meydana gelmesinde işverenin kastının veya sigortalının sağlığını koruma ve iş güvenliği mevzuatına aykırı bir hareketinin ve bu hareket ile meydana gelen iş kazası ve meslek hastalığı arasında illiyet bağının bulunması gerekir....

                UYAP Entegrasyonu