veya sigortalının sağlığını koruma ve iş güvenliği mevzuatına aykırı bir hareketinin ve bu hareket ile meydana gelen iş kazası ve meslek hastalığı arasında illiyet bağının bulunması gerekir....
B) Davalı Cevabının Özeti: Davalı, davacının sağlık rapor süresinin bitiminde izinsiz ve mazeretsiz olarak devamsızlık yapması nedeniyle iş akdini haklı nedenle feshettiklerini savunarak, davanın reddini istemiştir. C)Bozma ilamı ve Yerel Mahkeme Kararının Özeti: Mahkemenin ilk kararı Dairemizin 11/03/2015 tarih ve 2013/14919 E., 2015/9974 K. sayılı ilamı ile; "...Davacının manevi tazminat talebinin dayanağı meslek hastalığı olup bu talebinin değerlendirilmesine ilişkin usul ve verilecek kararın temyiz mercii farklıdır. Bu nedenle manevi tazminat talebine ilişkin dava tefrik edilip ayrıca değerlendirilmelidir..." gerekçesiyle bozulmuştur. Mahkemece, bozmaya uyularak manevi tazminat talebi tefrik edilmiş, yapılan yargılama sonucu, davacının SGK'ya meslek hastalığı nedeniyle başvurusunun bulunmaması ve meslek hastalığından dolayı sağlığının bozulduğunu ispatlayamaması gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. D) Temyiz: Kararı davacı vekili temyiz etmiştir....
Hal böyle olunca, işin esasına girilerek, varılacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, hatalı değerlendirme sonucu davalı borçlu .... yönünden hak düşürücü süre içerisinde açılmadığından bahisle davanın usulden reddine dair verilen karar usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. 2-5510 sayılı Kanunun 3. maddesinde, kısa vadeli sigorta kollarının, iş kazası ve meslek hastalığı, hastalık ve analık sigortası kollarını, uzun vadeli sigorta kollarının, malûllük, yaşlılık ve ölüm sigortası kollarını, gelirin, iş kazası veya meslek hastalığı durumunda sigortalıya veya sigortalının ölümü durumunda hak sahiplerine yapılan sürekli ödemeyi, aylığın da malûllük, yaşlılık ve ölüm sigortaları ile vazife malûllüğü durumunda yapılan sürekli ödemeyi ifade ettiği belirtilmiş, “İş kazası ve meslek hastalığı ile hastalık bakımından işverenin ve üçüncü kişilerin sorumluluğu” başlıklı 21. maddesinin 4. fıkrasında da iş kazası, üçüncü bir kişinin kusuru nedeniyle meydana gelmişse, sigortalıya ve hak...
Maden işçiliği, yapılan işin yapısı ve niteliği gereği bünyesinde tehlikeleri barındırmakta olmakla meslek hastalığı sonucu oluşan % 20 oranındaki fark maluliyet nedeniyle; 26/06/1966 günlü ve 7/7 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararındaki esaslar da dikkate alınarak ülkenin ekonomik koşulları, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, paranın satın alma gücü, tarafların kusur durumu, kaybedilen çalışma gücü kaybı, davacının yaşı, davacıya daha önceki maluliyeti nedeniyle de manevi tazminat ödenmesi, meslek hastalığı maluliyetinin işverenin işçi sağlığı ve güvenliği önlemlerini yeterince almamasından kaynaklandığı da gözetilerek, kusur durumu ve kaçınılmazlık ile tazminatın genel ilkeleri de dikkate alındığında yaşadığı elem ve üzüntünün telafisi amacıyla davacı lehine 20.000,00- TL manevi tazminat takdir edilerek aşağıdaki hüküm kurulmuştur. " Gerekçeleriyle; "-Davanın kabulü ile davacının meslek hastalığı sonucu oluşan % 20 oranındaki maluliyeti nedeniyle hastalığın oluşumundaki...
İş kazası veya meslek hastalığı nedeniyle sigortalının ölmesi durumunda ise sigortalının hak sahibi eş, çocuk, ana ve babasına iş kazası ve meslek hastalığı ölüm geliri bağlanmakta, cenaze ödeneği verilmekte, gelir bağlanan hak sahibi kızın evlenmesi durumunda evlenme ödeneği verilmektedir. 5510 sayılı Kanunun 21/4 maddesi hükmüne göre ise, İş kazası, meslek hastalığı ve hastalık, üçüncü bir kişinin kusuru nedeniyle meydana gelmişse, sigortalıya ve hak sahiplerine yapılan veya ileride yapılması gereken ödemeler ile bağlanan gelirin başladığı tarihteki ilk peşin sermaye değerinin yarısı, zarara sebep olan üçüncü kişilere ve şayet kusuru varsa bunları çalıştıranlara rücû edilir. 01.10.2008 tarihinde yürürlüğe giren 5510 sayılı Yasa'nın, uzun vadeli sigorta kolları bakımından üçüncü kişinin sorumluluğuna ilişkin olarak 5510 sayılı Kanunun 39. maddesi ise “Üçüncü bir kişinin kastı nedeniyle malûl veya vazife malûlü olan sigortalıya veya ölümü halinde hak sahiplerine, bu...
GEREKÇE VE DEĞERLENDİRME Dava meslek hastalığı nedeniyle sürekli iş göremezliğe uğrayan sigortalının maddi ve manevi zararlarının giderilmesine ilişkindir....
Davalı ... vekili meslek hastalığı nedeniyle açılan tazminat davalarında esas alınacak zamanaşımının Borçlar Kanununun 60’ıncı maddesi gereği 1 yıl olduğunu, davada zamanaşımı süresinin geçtiğini, meslek hastalığının müvekkillinin Kurum işyeri çalışmalarından doğmadığını bu nedenle müvekkiline husumet yöneltilemeyeceğini, ayrıca meslek hastalıklarının özellik ve nitelikleri gereği ne kadar önlem alınırsa alınsın engel olunamayan hastalık türlerinden olduğundan müvekkilinin kusurunun bulunmadığını, davacının meslek hastalığı nedeniyle efor kaybına uğramadığını, davacının işyerinde hâlen çalışmaya devam etmesinin bu durumu kanıtladığını, ayrıca davacının meslek hastalığının oluşumunda müterafik kusuru ile kaçınılmazlık durumunun zarar hesabında dikkate alınması gerektiğini, maddi tazminat hesaplanırken PMF cetvelinin esas alınmaması gerektiğini belirterek davanın reddinin gerektiğini savunmuştur....
Eldeki davada mahkemece, hak sahiplerine bağlanan peşin değerli gelirlerin gelire giriş tarihinde ilk kez belirlenen tutarlar yerine, artışları da içerisine alacak şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. 2-6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu 74. (818 sayılı Borçlar Kanunu 53.) maddesi hükmü gereğince, hukuk hâkimi kesinleşen ceza mahkemesi kararındaki maddi olgu ile bağlıdır. Ceza mahkemesi kendine has usuli olanakları nedeniyle hükme esas aldığı maddi olayların varlığını saptamada daha geniş yetkilere sahiptir. Bu nedenle, hukuk hakiminin, ceza hakiminin fiilin hukuka aykırılığını ve illiyet bağı saptayan maddi vakıa konusundaki kabulü ve ceza mahkemesinin kabul ettiği olayın gerçekleşme şekli diğer bir deyişle maddi vakıanın kabulü konusunda kesinleşmiş olan bir mahkumiyet veya maddi vakıa tespiti yapan beraat hükmüyle bağlı olacağı hem ilmi (Prof Dr....
GEREKÇE: İşbu dava meslek hastalığından kaynaklı maddi-manevi tazminat istemine ilişkindir. HMK’nın 355. maddesi uyarınca istinaf sebepleriyle sınırlı olarak ve resen kamu düzeni yönünden yapılan inceleme sonucunda; Davacı T1 tarafından meslek hastalığı maluliyeti nedeniyle manevi tazminat istemli dava açıldığı; yargılama devam ederken davacının vefatı üzerine mirasçıları tarafından davaya devam edildiği, yapılan yargılama neticesinde ilk derece mahkemesince 2.898,05 TL maddi tazminat ve 4000 TL manevi tazminatın hüküm altına alındığı ,kararın yukarıda belirtilen gerekçelerle taraflarca istinaf edildiği anlaşılmıştır....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2022/2257 KARAR NO : 2022/2044 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : ÇİNE ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ (İŞ MAHKEMESİ SIFATIYL TARİHİ : None NUMARASI : 2018/315 ESAS 2021/471 KARAR DAVA KONUSU : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) KARAR : Çine Asliye Hukuk Mahkemesinin (İş Mahkemesi Sıfatıyla) 21/09/2021 tarih, 2018/315 Esas 2021/471 Karar Sayılı dosyası Dairemize gönderilmiş olmakla, yapılan inceleme neticesinde; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilin davalı işyerinde çalışırken yakalandığı meslek hastalığı nedeniyle Çine Asliye Hukuk Mahkemesinde açmış oldukları 2010/203 esas sayılı manevi tazminat davası sonucu hükmedilen kısmi manevi tazminata ilişkin kararın kesinleştiği, müvekkilinin meslek hastalığı nedeniyle uğradığı maddi zarar karşılığı fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak üzere 85.000 TL'nin 04/09/2008 tarihinden itibaren hesaplanacak...