Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Anılan maddeye göre iş kazası veya meslek hastalığı sonucu oluşan hastalık ve özürler nedeniyle Kurumca yetkilendirilen sağlık hizmeti sunucularının sağlık kurulları tarafından verilen raporlara istinaden Kurum sağlık kurulunca meslekte kazanma gücü en az %10 oranında azalmış bulunduğu tespit edilen sigortalının sürekli iş göremezlik gelirine hak kazanacağı, iş kazası ve meslek hastalığı sonucu sürekli iş göremezlik hallerinde meslekte kazanma gücündeki kayıp oranının belirlenmesine ve bu maddenin uygulanmasına ilişkin diğer usul ve esasların Kurum tarafından çıkarılacak yönetmelikle düzenleneceği bildirilmiştir....

    maddi tazminat istemine ilişkindir. 5510 sayılı Yasa’nın 21. maddesinde; “İş kazası ve meslek hastalığı, işverenin kastı veya sigortalıların sağlığını koruma ve iş güvenliği mevzuatına aykırı bir hareketi sonucu meydana gelmişse, Kurumca sigortalıya veya hak sahiplerine bu Kanun gereğince yapılan veya ileride yapılması gereken ödemeler ile bağlanan gelirin başladığı tarihteki ilk peşin sermaye değeri toplamı, sigortalı veya hak sahiplerinin işverenden isteyebilecekleri tutarlarla sınırlı olmak üzere, Kurumca işverene ödettirilir....

      Öte yandan kurumca hak sahibine gelir bağlanabilmesi için öncelikle ölüm olayının meslek hastalığına bağlı olup olmadığının tesbiti ön sorundur. Ölüm olayının meslek hastalığına bağlı olup olmadığı ile ilgili ihtilaf Sosyal Güvenlik Kurumunun hak alanını doğrudan ilgilendirmekte olup tazminat davasında kurum taraf değildir. Ölüm olayının meslek hastalığına bağlı olduğuna ilişkin bir mahkeme kararı olmadıkça Sosyal Güvenlik Kurumunca hak sahibine gelir bağlanamayacağından bu gelirin peşin sermaye değeri maddi zarardan düşülmeden Kurumca karşılanmayan maddi zarar miktarını belirleme imkanı olmadığından ölüm olayının meslek hastalığına bağlı olduğunun tesbitine ilişkin davanın maddi tazminat istemli dava ile birarada görülüp sonuçlandırılmasının fiilen mümkün olmadığı ortadadır. HGK'nun 7.2.2007 tarihli, 2007/21-69 Esas, 2007/ 55 Karar sayılı kararı da bu yöndedir....

        Öte yandan kurumca hak sahibine gelir bağlanabilmesi için öncelikle ölüm olayının meslek hastalığına bağlı olup olmadığının tesbiti ön sorundur. Ölüm olayının meslek hastalığına bağlı olup olmadığı ile ilgili ihtilaf Sosyal Güvenlik Kurumunun hak alanını doğrudan ilgilendirmekte olup tazminat davasında kurum taraf değildir. Ölüm olayının meslek hastalığına bağlı olduğuna ilişkin bir mahkeme kararı olmadıkça Sosyal Güvenlik Kurumunca hak sahibine gelir bağlanamayacağından bu gelirin peşin sermaye değeri maddi zarardan düşülmeden Kurumca karşılanmayan maddi zarar miktarını belirleme imkanı olmadığından ölüm olayının meslek hastalığına bağlı olduğunun tesbitine ilişkin davanın maddi tazminat istemli dava ile birarada görülüp sonuçlandırılmasının fiilen mümkün olmadığı ortadadır. HGK'nun 7.2.2007 tarihli, 2007/21-69 Esas, 2007/ 55 Karar sayılı kararı da bu yöndedir....

          GEREKÇE: Dosya üzerinden tarafların iddia ve savunmaları, dosya kapsamındaki bilgi ve belgeler ile 6100 Sayılı HMK'nun 352/1- d ve 355 maddeleri uyarınca istinaf başvuru dilekçesinde açıklanan istinaf sebep ve gerekçeleri ile sınırlı olarak ve resen kamu düzeni yönünden yapılan inceleme sonucunda; Dava, meslek hastalığı nedeniyle maddi –manevi tazminat istemine ilişkindir. Davalının itirazı üzerine tanzim edilen Yüksek Sağlık Kurulu raporuna göre meslek hastalığı nedeniyle davacının %13,2 oranında meslekte kazanma gücünü yitirdiği anlaşılmıştır....

          talebinin KABULÜ ile, Davacının meslek hastalığı sonucu %10,20 fark maluliyeti (%10,20- %0) nedeniyle 66.706,58 TL maddi tazminatın maluliyet artış tespit tarihi olan 08/07/2019 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, -Davacının manevi tazminat talebinin KABULÜ ile, Davacının meslek hastalığı sonucu %10,20 fark maluliyeti (%10,20- %0) nedeniyle takdiren 10.000,00 TL manevi tazminatın maluliyet artış tespit tarihi olan 08/07/2019 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, " şeklinde karar verildiği görülmüştür....

          Öte yandan kurumca hak sahibine gelir bağlanabilmesi için öncelikle ölüm olayının meslek hastalığına bağlı olup olmadığının tesbiti ön sorundur. Ölüm olayının meslek hastalığına bağlı olup olmadığı ile ilgili ihtilaf Sosyal Güvenlik Kurumunun hak alanını doğrudan ilgilendirmekte olup, tazminat davasında kurum taraf değildir. Ölüm olayının meslek hastalığına bağlı olduğuna ilişkin bir mahkeme kararı olmadıkça, Sosyal Güvenlik Kurumunca hak sahibine gelir bağlanamayacağından, bu gelirin peşin sermaye değeri maddi zarardan düşülmeden, Kurumca karşılanmayan maddi zarar miktarını belirleme imkanı olmadığından, ölüm olayının meslek hastalığına bağlı olduğunun tesbitine ilişkin davanın maddi tazminat istemli dava ile birarada görülüp sonuçlandırılmasının fiilen mümkün olmadığı ortadadır. HGK'nun 7.2.2007 tarihli, 2007/21-69 Esas, 2007/ 55 Karar sayılı kararı da bu yöndedir....

            Dava konusu olayda davacının, Ankara Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğü Kocatepe Sağlık Sosyal Güvenlik Merkezinin 29.04.2011 tarih ve 158 sayılı raporu ile tespit edilen meslek hastalığı nedeniyle %20,2 oranında sürekli iş göremezliğe uğradığı, bu hali ile davacının işitme kaybı nedeniyle oluşan maluliyetinin meslek hastalığından kaynaklandığının ilk kez işbu rapor ile tespit edildiği dosyadaki bilgi ve belgelerden anlaşılmaktadır. Davacıya sürekli iş göremezlik tayinine esas alınan meslek hastalığı bakımından dosya kapsamına göre değişen ve gelişen bir durumun söz konusu olmadığı, meslek hastalıklarında zamanaşımının meslek hastalığının tespit tarihinden başlayacağı açıktır. Bu duruma göre somut olayda davacının meslek hastalığının ilk kez tespit edildiği 29.04.2011 tarihi dikkate alındığında 20.08.2021 ek dava tarihinde yasanın öngördüğü 10 yıllık sürenin geçtiği açıktır....

            K A R A R 1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki diğer temyiz itirazlarının reddine, 2- Dava meslek hastalığı sonucu sürekli iş göremezliğe uğrayan sigortalının maddi ve manevi zararlarının giderilmesi istemine ilişkindir Mahkemece davacının maddi tazminat isteminin kabulüne , manevi tazminat isteminin ise kısmen kabulüne karar verilmiştir Davacı sigortalının davalıya ait tersane işyerinde argon kaynakçısı olarak çalışırken meslek hastalığı olan sideroz hastalığı nedeniyle %19,9 oranında sürekli iş göremezliğe uğradığı, hastalığın meydana gelmesinde işverenin %70 oranında kusurlu olduğu, %30 oranında ise olayda kaçınılmazlığın bulunduğu dosya içeriğinden anlaşılmaktadır. Borçlar Kanunu’nun 47. maddesi hükmüne göre hakimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile sigortalıya verilmesine karar vereceği bir para tutarı adalete uygun olmalıdır....

              Diğer yandan, sigortalıya bağlanacak gelir ve hükmedilecek tazminatın miktarını doğrudan etkilemesi nedeniyle, işçide oluşan meslekte güç kayıp oranının hiçbir kuşku ve duraksamaya yer vermeksizin kesin olarak saptanması gerekir. Bu yönüyle davanın yasal dayanağı 5510 sayılı Yasa’nın 19. maddesidir. Anılan maddeye göre iş kazası veya meslek hastalığı sonucu oluşan hastalık ve özürler nedeniyle Kurumca yetkilendirilen sağlık hizmeti sunucularının sağlık kurulları tarafından verilen raporlara istinaden Kurum sağlık kurulunca meslekte kazanma gücü en az %10 oranında azalmış bulunduğu tespit edilen sigortalının sürekli iş göremezlik gelirine hak kazanacağı, iş kazası ve meslek hastalığı sonucu sürekli iş göremezlik hallerinde meslekte kazanma gücündeki kayıp oranının belirlenmesine ve bu maddenin uygulanmasına ilişkin diğer usul ve esasların Kurum tarafından çıkarılacak yönetmelikle düzenleneceği bildirilmiştir....

                UYAP Entegrasyonu