Sosyal Güvenlik Kurumunun 08.01.2008 tarihli cevabi yazısı ile “kurum sigortalısı iken ölen ...’un mirasçılarına 506 sayılı yasanın 66. maddesi gereği ölüm aylığı bağlandığı, ancak bağlanan bu aylık İş kazası veya meslek hastalığı sonucu olmadığından rücua tabi olmadığı ve pesin sermaye değerine dönüştürülemeyeceği” bildirilmiş olmasına rağmen, mahkemece yazılı şekilde davacı eş için hesaplanan destek tazminatı miktarından SGK ca bağlanan dul aylığı peşin sermaye değerinin mahsubu doğru görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda 1 numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, 2 numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılara geri verilmesine 23.11.2009 günü oybirliği ile karar verildi....
İhtisas Kurulunun 20/07/2016 tarihli raporunda, sigortalının ölümünün meslek hastalığı sonucu meydana gelmiş olabileceği ancak ölüm anına ait ölüm sebebi ve mekanizmasını açıklayacak tetkiklerin bulunmadığı ve zamanında otopsi yapılarak anelizler yapılmadığından kişinin kesin ölüm sebebi ve mekanizmasının bilinmediği belirtildiği, Adli Tıp Kurumu Genel Kurulunun 14/12/2017 tarihli raporunda, sigortalının ölümünün meslek hastalığı sonucu meydana gelmiş olabileceğinin belirtildiği, davacının Zonguldak 2. İş Mahkemesi'nin 2018/570 Esas, 2019/265 Karar sayılı dava dosyası ile davalı T3 aleyhine murisin meslek hastalığı ölümü nedeniyle açtığı maddi tazminat davasının kabulüne karar verildiği ve dosyanın Sakarya BAM 10. HD 2020/2365 esas, 2021/88 karar sayılı ilamı ile istinaf incelemesinden geçerek kesinleştiği anlaşılmıştır. İstinaf incelenmesinden geçerek kesinleşen Zonguldak 2....
Davacının ölenin salt mirasçısı sıfatıyla değil, destekten yoksun kalan üçüncü kişi sıfatıyla dava açtığı, ölüm nedeniyle doğrudan davacı üzerinde doğan destekten yoksunluk zararının oluşumundaki kusurun davacıya yansıtılamayacağı; dolayısıyla kusurlu araç şoförünün ve onun eylemlerinden sorumlu olan işletenin kusurunun, araç şoförünün desteğinden yoksun kalan davacıyı etkilemeyeceği; 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu ve Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel artları’na göre, aracın zorunlu mali sorumluluk sigortacısı davalı ... şirketi, işletenin üçüncü kişilere verdiği zararları teminat altına aldığına ve olayda sürücü kusurlu, destekten yoksun kalan davacı da zarar gören üçüncü kişi konumunda bulunduklarına göre, davalı ... şirketinin zarardan sorumlu olduğu ve davacının davalı ... ../... şirketinden destekten yoksun kalma tazminatı isteyebileceği kabul edilmelidir (HGK'nun 15.6.2011 gün ve 2011/17-142 esas...
ın kazada kusuru bulunmadığı ve ceza yargılamasında beraat etmesi nedeniyle davanın reddine karar verilmiştir. İstinaf eden davacılar vekili; ceza mahkemesi kararının hukuk hakimini bağlayıcı nitelikte olmadığını, olay yeri kaza tutanağında dava dışı sigortalı araç sürücüsünün kusurlu bulunduğunu, eksik araştırma ve inceleme ile ceza dosyası ve ATK raporuna göre karar verildiğini ileri sürerek kararın kaldırılmasını ve talepleri doğrultusunda karar verilmesini istemişlerdir. Dava, destekten yoksunluk tazminatı istemine ilişkindir. Duruşma açılmasını gerektiren bir neden bulunmadığından inceleme ve görüşmeler HMK'nın 353 ve 355'inci maddeleri uyarınca istinaf sebepleriyle ve kamu düzenine ilişkin hususlarla sınırlı biçimde dosya üzerinden yürütülmüştür. Buna göre; Dosya içerisindeki bilgi ve belgere, yargılama sırasında .......
Maddesi kapsamında, kesin hüküm nedeniyle, iş bu davanın reddine karar verilip verilmeyeceğine ilişkin hukuki durumun nihai taktir ve değerlendirmesi Sayın Mahkemeye ait olduğu, 10.11.1997 Doğumlu hak sahibi oğlu ----- - davaya konu 17.08.2016 olay tarihi itibariyle (19) yaşında ve reşit olması, hak sahibi erkek çocuklar bakımından destekten yoksunluk yaş sınırı olan (18) yaşını geçmiş olması nedeniyle, müteveffa annesinin ölümü sebebiyle, adı geçen hak sahibi oğlu bakımından destekten yoksunluk tazminatı hesaplanması mümkün olmadığı..." yönünde görüşlerini bildirmişlerdir. Eldeki dosya bakımından davacı, sigorta şirketi tarafından yapılan tazminat ödemesinin (isimleri aynı olması sebebiyle) yanlış kişiye yapılması sebebiyle destekten yoksun kalma alacağının davalı sigorta şirketinden tazmini talep edilmektedir. Bu itibarla sigorta şirketi tarafından yapılan ödemenin doğru hak sahibine yapılıp yapılmadığının tespiti gerekmektedir....
Davacıların ölenin salt mirasçısı sıfatıyla değil, destekten yoksun kalan üçüncü kişi sıfatıyla dava açmış olmalarına, ölüm nedeniyle doğrudan davacılar üzerinde doğan destekten yoksunluk zararının oluşumundaki kusurun davacılara yansıtılamayacak olmasına, dolayısıyla araç sürücüsünün veya işletenin tam kusurlu olmaları halinde, bu hususun desteğinden yoksun kalan davacıları etkilemeyecek olmasına göre, zarar gören üçüncü kişi sıfatıyla davalı sigorta şirketinden zararlarının tazminini talep eden davacılara karşı, eldeki davada rücu iddiası ileri sürülemez. Çünkü davalının ileri sürdüğü alacak hakkı, davacıların destekten yoksun kalma tazminatı hakkından sonra ve onun doğumuna bağlı olarak doğan bir haktır. Açıklanan nedenlerle işin esasına girerek tüm taraf delilleri toplandıktan sonra sonucuna göre karar vermek gerekirken, yazılı olduğu şekilde hatalı gerekçe ile davanın reddine karar verilmiş olması doğru değildir....
Mahkemece, araç hakimiyetini kaybetmesi sonucu vuku bulan tek taraflı kazada, tam kusurlu, vefat eden desteğin, mirasçılarının destekten yoksunluk tazminatı talep hakları olmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekilince temyiz edilmiştir....
İş bu kararın --- Dairesinin onaması ile ---tarihinde kesinleştiği görülmüştür.Davacı--- davaya konu trafik kazası nedeniyle yaralanmasından kaynaklı maluliyet tazminatı istemi doğrultusunda geçici iş göremezlik ve sürekli maluliyet oranının tespiti için ---tarih --- sayılı ---karar nolu raporda; davacı ---- kaza tarihinden itibaren iyileşme (iş göremezlik) süresinin--- ay olduğu, sürekli maluliyet oranının ise--- olduğu tespit edilmiştir.Davalı sigorta şirketi tarafından davadan önce davacılardan ---- destekten yoksun kalma tazminatı ödemesinin yapıldığı tartışmasız dosya kapsamından anlaşılmıştır....
Öte yandan, 5510 sayılı Yasa’nın 18 nci maddesinde Kurumca yetkilendirilen hekim ve sağlık kurullarından istirahat raporu alınmış olması şartıyla meslek hastalığı nedeniyle iş göremezliğe uğrayan sigortalıya her gün için geçici iş göremezlik ödeneği verileceği, 19 ncu maddesinde meslek hastalığı sonucu oluşan hastalık ve özürler nedeniyle Kurumca yetkilendirilen sağlık hizmeti sunucularının sağlık kurulları tarafından verilen raporlara istinaden Kurum Sağlık Kurullarınca meslekte kazanma gücü en az %10 oranında azalmış bulunduğu tespit edilen sigortalıya sürekli iş göremezlik ödeneği verileceği bildirilmiştir. Somut olayda davacının sol kulağındaki rahatsızlık nedeniyle yakalandığı anlaşılan hastalığın Meslek Hastalıkları Hastanesi ve dosyaya ibraz edilen bilirkişi raporuna göre meslek hastalığı olarak nitelendirilmediği, davacı tarafından meslek hastalığı olduğu iddia olunan olayın Sosyal Güvenlik Kurumuna bildirilmediği anlaşılmaktadır....
Dava, ölümlü trafik kazası nedeniyle destekten yoksun kalma tazminatı istemine ilişkin olup istinaf açısından uyuşmazlık konusu HMK'nın 355. maddesine göre kamu düzeni ve istinaf nedenleri ile sınırlı olmak üzere İlk Derece Mahkemesince verilen kararın usul, yasa ve dosya içeriğine uygun olup olmadığıdır.2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 91/1. maddesine göre, “İşletenlerin, bu Kanun'un 85/1. maddesine göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur”....