Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İcra Müdürlüğü'nün 2021/2882 E. sayılı dosyası üzerinden yürütülen ihtiyati haciz kesin hacze dönüşmediğinden mevcut ihtiyati haciz kararının sonlandığının tespiti ile dosyadaki tüm hacizlerin kaldırılmasına, sayın mahkemece bu talep kabul görmez ise yine aynı dosyada borç miktarını aşacak şekilde yapılan "taşkın hacizler" sebebi ile plakaları belirtilen taşınırlar üzerindeki hacizlerin kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiş, mahkemece ihtiyati haczin hükümsüz kaldığına yönelik şikayet bakımından ihtiyati haczi tamamlayan merasimin yerine getirildiği gerekçesi ile esastan, taşkın hacze yönelik şikayetin ise süresinde olmadığından usulden reddine karar verilmiş, davacı/borçlu vekili istinaf dilekçesinde taşkın hacze yönelik şikayetin süresiz olduğunu belirterek taşkın haciz şikayeti bakımından verilen karara yönelik olarak istinaf kanun yoluna başvurmuştur....

İcra Hukuk Mahkemesince, somut olayda takibin türü ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takip olup, haciz aşaması söz konusu olmadığı, taşınmazın bulunduğu yer icra müdürlüğünce taşınmazın haczedilmesine ilişkin bir talimat bulunmayıp, doğrudan ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takibin yapıldığı yer icra müdürlüğünce işlemler yapıldığı, bu nedenle, kıymet takdirine itiraza ilişkin şikayeti inceleme yetkisi, kıymet takdiri kararı alan esas icra müdürlüğünün bağlı olduğu icra mahkemesine ait olduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir. İstanbul 6. İcra Hukuk Mahkemesince ise, somut olayda öncelikle takibin ipoteğin paraya çevrilmesine ilişkin olduğu, haciz aşaması söz konusu olmadığından nokta haczinden bahsedilemeyeceği, ... İcra Hukuk Mahkemesi yetkisizlik kararının bu yönüyle yerinde olmadığı ayrıca kıymet takdirinin ......

    Somut olayda, borçlu hakkında 21.07.2014 tarihinde başlatılan kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takipte, alacaklı 215.894,10 TL toplam alacak talep etmiştir. Borçlu icra mahkemesine başvurusunda, usulsüz tebligat şikayeti ve tahrifat iddiasına bağlı borca itirazda bulunmuş olup, ayrıca faize yönelik bir itirazda bulunmamıştır. Bu durumda, mahkemece, taleple bağlı kalınarak, usulsüz tebligat şikayeti ve tahrifat konusunda inceleme yapılması ile yetinilmesi zorunludur. O halde, mahkemece, taleple bağlılık ilkesi gereği, talepten fazlasına hükmedilmemesi gerekirken, yukarıda açıklanan yasa hükmüne aykırı olarak talep aşılmak suretiyle faize ilişkin değerlendirme yapılarak bu konuda da hüküm kurulması isabetsizdir....

      Haczedilmezlik şikayeti bakımından; İİK.nın 82/12. maddesine dayalı olarak yapılacak meskeniyet iddiası, haczedilmezlik şikayeti olup, borçlu hakkında ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takibe geçildiği için haciz safhası bulunmadığından ve meskeniyet şikayetine konu edilecek bir “haciz işlemi” de olmadığından, meskeniyet iddiasının dinlenmesi de mümkün değildir. (Yargıtay 12. Hukuk Dairesi E. 2016/29600 K. 2018/3351 T. 19.4.2018) Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğine, Davalı-alacaklı vekili tarafından davacı-borçlu aleyhine ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ilamlı icra takibi başlatıldığı, Sakarya İli, Adapazarı İlçesi, İstiklal Mah. 16 pafta 973 ada 928 parselde bulunan taşınmaz üzerine 112.500 TL bedelli 1. derecede olmak üzere üst sınır ipoteği tesis edildiği, davacı- borçluya hesap kat ihtarnamesi ve müşteri hesap özetinin tebliğ edildiği, takibin usulüne uygun başlatıldığı anlaşılmıştır....

      Bankası Şubesi'nde bulunan hesaplarındaki paraları haciz edilmiş, haczedilmezlik şikayeti üzerine, Gaziosmanpaşa İcra Mahkemesi'nin 14.9.2012 tarih ve 2011/99 Esas 2012/1228 Karar sayılı ilamı ile haczin kısmen kaldırılmasına karar verilmiştir. Alacaklı vekili 05.10.2012 tarihinde haczin devamına karar verilen miktarın dosyaya celbiyle kendilerine ödenmesi talebinde bulunmuş, İcra Müdürlüğü'nce ilgili Mahkemenin 01.02.2011 tarihli kararıyla; haciz konulan miktarın karar kesinleşinceye kadar alacaklıya ödenmemesinin bildirildiği ve anılan kararın kesinleşmediğinden bahisle, talebin reddine karar verilmiştir. Bu işlemin şikayeti üzerine de, İcra Mahkemesince İcra Mahkemesi kararları icrasının, kararın kesinleşmesine bağlı olmadığı gerekçesiyle işlemin iptaline karar verilmiştir. Takip dosyası incelendiğinde, ......

        KARAR Borçlu vekili, İcra Müdürlüğü tarafından kabul edilen haciz işleminin 5393 sayılı Kanun'un emredici hükümlerine açıkça aykırı olduğunu, Deftardarlık Muhasebe Müdürlüğü'nde olan hesaplarına konulan hacizlerin kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece, şikayet konusu takipte borçlu belediye tarafından borcun 30/06/2015 tarihinde ödendiği, yargılamayı gerektiren bu hususun bulunmadığı gerekçesi ile konusuz kalan şikayetin reddine karar verilmiş, hüküm borçlu vekili tarafından temyiz edilmiştir. Kural olarak, dosya borcunun ihtirazi kayıt konulmaksızın ödenmesi halinde haczin kaldırılması gerekeceğinden haczedilmezlik şikayeti konusuz kalır. Ancak ödeme şikayete konu hacizler nedeniyle dosyaya gelen para ile yapılmış ise, borçlunun haczedilmezlik şikayeti incelenip sonuçlandırılmalıdır....

          Somut olayda haciz, şikayete konu ödeme emrinin tebliğ tarihine göre takibin kesinleşmesinden sonrasına ilişkindir. Ancak, usulsüz tebligat şikayeti nedeniyle haczin geçerli olup olmayacağı, tebligat usulsüzlüğü şikayeti üzerine verilen kararın kesinleşmiş olmasına bağlıdır. Bu durumda, mahkemece usulsüz tebligat şikayetine konu olan aynı mahkemenin 2015/90 E.-2016/8 K. sayılı dosyasında verilen kararın kesinleşmesi beklenerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 24.04.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            Somut olayda: dava dilekçesinde meskeniyet şikayeti ile birlikte ödeme emri tebliğinin usulsüz olduğu, 103 davetiyesi gönderilmediğine ilişkin iddialar ileri sürülmüştür. Mahkemece, davacının usulsüz tebliğ şikayeti hakkında HMK'nın 297/2.maddesine aykırı olarak olumlu veya olumsuz bir karar verilmeden eksik inceleme ile hüküm kurulması isabetsizdir. Açıklanan nedenlerle, esasa ilişkin inceleme yapılmaksızın davacıların istinaf başvurusunun HMK'nın 353/1- a-6 bendi gereğince kabulüne, Mahkeme kararının kaldırılmasına, Mahkemece öncelikle davacıların usulsüz tebliğ şikayeti değerlendirildikten sonra, geçerli bir haciz olup olmadığı da değerlendirilmek suretiyle davacıların meskeniyet şikayeti hakkında karar verilmesi için dosyanın Mahkemesine gönderilmesine oy çokluğu ile karar vermek gerekmiştir....

            DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İncelenen takip dosyası fotokopisi ve tüm dosya kapsamına göre; davacı borçlu vekilinin icra mahkemesine başvurusunda, meskeniyet şikayetinin kabulü ile İzmir İli, Dikili İlçesi, Salimbey Mah. 207 ada, 14 parseldeki taşınmaz üzerindeki haczin kaldırılmasına karar verilmesini talep ettiği, mahkemece yapılan yargılama sonucunda davanın süre yönünden reddine karar verildiği, karara karşı davacı borçlu vekilinin istinaf yoluna başvurduğu, takip dosyasında ilk defa davacının taşınmazına 15.10.2012 tarihinde haciz konulduğu, taşınmazın kaydına 08.12.2014 tarihinde yeniden haciz konulduğu, yeniden kıymet takdiri yapıldığı, ikinci kıymet takdiri raporunun davacıya 13.04.2017 tarihinde tebliğ edildiği, davacı vekilinin yasal 7 günlük sürede 20.04.2017 tarihinde meskeniyet şikayetinde bulunduğu, taşınmaz üzerine daha önce konulmuş haciz bulunmakta ise de, her haciz yeni bir şikayet hakkı doğuracağından, borçlunun 08.12.2014 tarihli hacze yönelik şikayeti,...

            Davacı/3. kişi dava dilekçesinde, haciz tutanaklarının iptaline yönelik şikayeti ile birlikte haczolunan mahcuzlar bakımından istihkak davası açmıştır. Davacının haciz tutanaklarının iptaline yönelik istemi İİK'nın 16. maddesi gereğince şikayet niteliğindedir. Bu kapsamdaki şikayet bakımından İİK'nın 18/3. maddesi hükmü gereğince taraflar gelmese bile gereken karar verilmelidir. Bu nedenle davacı/3. kişinin haciz tutunaklarının iptaline yönelik şikayeti bakımından dosyanın işlemden kaldırılmasına ve akabinde dosyanın yenilenmediğinden bahisle bu şikayeti de kapsayacak şekilde davanın tümden açılmamış sayılmasına karar verilmesi yerinde olmamıştır. Bu durumda mahkemece, haciz tutanaklarının iptaline yönelik şikayet bakımından, iptali istenen haciz tunaklarının Selendi İcra Müdürlüğü tarafından düzenlendiği de gözetilerek bir karar verilmesi gerekmektedir....

            UYAP Entegrasyonu