İİK'nun 82/12. maddesine dayalı haczedilmezlik şikayeti, aynı Kanun’un 16/1. maddesine göre 7 günlük süreye tabidir. Bu süre haczin öğrenildiği tarihten başlar. Borçluya hacze ilişkin tebligat yapılmamış veya usule uygun yapılmamış ise borçlunun bildirdiği öğrenme tarihi esas olup, aksi ancak yazılı belge ile ispatlanabilir. Somut olayda, borçlunun meskeniyet şikayetinde bulunduğu taşınmazına 29/05/2014 tarihinde tapuda haciz şerhi işlendiği, borçlunun usulsüz tebliğ edildiğini iddia ettiği 103 davetiyesinin 15/05/2015 tarihinde tebliğ edildiği görülmüştür....
Davacı ödeme emirlerinin usulsüz tebliğ edilmesi nedeniyle ödeme emirlerinin iptali ile tüm hacizlerin kaldırılmasına, mahkeme aksi kanaatte ise müvekkiline ait olan Kayseri ili, Kocasinan ilçesi, Kavakyazısı Mevkiinde bulunan, 2496 ada, 3 parsel 4 numaralı bağımsız bölümün müvekkilinin haline münasip evi olması nedeniyle hacizlerin kaldırılmasını talep etmiş, mahkemece ödeme emirlerinin usulsüz tebliğine ilişkin şikayetin ve meskeniyet şikayetinin reddine karar verilmiştir. Ortaköy (Aksaray) İcra Müdürlüğünün 2011/594 Esas sayılı dosyasındaki ödeme emri tebligatı usulsüzlüğü ve meskeniyet şikayeti ile ilgili istinaf talebinin incelenmesinde; Davacıya her üç icra dosyasından çıkartılan 103 davetiyeleri 11/03/2019 tarihinde, tebliğ edilmiştir. Davacı 18/03/2019 tarihinde yasal 7 günlük süre içinde meskeniyet şikayeti davası açmıştır....
Bu durumda tebliğ işlemi bu hali ile Tebligat Kanununun 21/1. ve Tebligat Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 30 ve 35. Maddelerine açıkça aykırı ve usulsüzdür. Borçlunun tebliğ işleminden daha önce haberdar olduğuna dair herhangi bir bilgi ya da belge de mevcut değildir. Yukarıda açıklanan nedenlerle davacıya yapılan103 davetiyesi tebligatı usulsüz olup ilk derece mahkemesince usulsüz tebliğ şikayetinin kabulüne karar verilmesinde isabetsizlik bulunmamaktadır. Bursa 20. İcra Müdürlüğü'nün 2019/6679 E. Sayılı dosyasında meskeniyet şikayeti incelendiğinde; Borçlunun daha önce ipotek ettiği taşınmazı hakkında sonradan haczedilmezlik şikayetinde bulunabilmesi için ipoteğin mesken kredisi, esnaf kredisi, zirai kredi gibi zorunlu olarak kurulmuş ipoteklerden olması gerekir. Zira zorunlu olarak kurulan ipoteğin meskeniyet şikayetine engel teşkil etmeyeceği ilkesi, bu ipoteğin sosyal amaçlı olarak verilen kredinin teminatını oluşturmasından kaynaklanmaktadır....
İİK'nun 82. maddesinin birinci fıkrasının 12. bendi gereğince haczedilmezlik şikayeti, aynı Kanun'un 16/1. maddesine göre 7 günlük süreye tâbidir. Şikayet konusu haciz işlemi, şikayette bulunana tebliğ edilmiş ise süre tebliğ tarihinden, eğer haciz işlemi tebliğ edilmemişse haciz işleminin öğrenilmesinden itibaren başlar. Bu tarihin aksi ancak yazılı belge ile ispatlanabilir. Borçlu, meskeniyet şikayeti ile birlikte haciz işlemi tebliğinin usulsüz olduğunu ileri sürerse, öncelikli olarak haciz işlemi tebliğinin usulüne uygun olup olmadığının denetlenmesi, usulsüz olduğunun saptanması ve borçlunun, haczi öğrenme tarihine göre 7 gün içinde meskeniyet şikayetinde bulunduğunun anlaşılması durumunda işin esasının incelenmesi gerekir. O halde, mahkemece, yukarıdaki açıklama doğrultusunda inceleme yapılması gerekirken, “103 davetiyesinin” usulsüz tebliğ edildiğine dair ayrı bir şikayet davası açılmadığı gerekçesiyle şikayetin süre aşımından reddi isabetsizdir....
İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davanın süresinde olmadığını, 103 davetiyesinin davacıya 14/10/2020 tarihinde tebliğ edildiğini, davacının bu tebliğden sonra değil kıymet takdir raporunun tebliğinden sonra haczedilmezlik şikayetinde bulunduğunu, bu nedenle şikayetin süre yönünden reddi gerektiğini, davacının 103 davetiye tebliğinden sonra yaptığı herhangi bir usulsüz tebligat şikayeti bulunmadığını, tebligatın usule uygun olup olmadığının mahkemece re'sen dikkate alınmasının mümkün olmadığını belirterek kararın kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir. DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 82/1- 12. maddesi uyarınca meskeniyet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayetine ilişkindir....
Taraflar arasındaki usulsüz tebligat ve meskeniyet şikayeti uyuşmazlığından dolayı yapılan inceleme sonunda İlk Derece Mahkemesince 103 davetiyesinin tebliğ tarihinin 17.10.2020 olarak tespitine ve meskeniyet şikayetin kabulüne karar verilmiştir. Kararın alacaklı tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine hükmedilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı alacaklı tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi ... tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I. ŞİKAYET Borçlu şikayet dilekçesinde; 103 davet kağıdının usulüne uygun tebliğ edilmediğini, hacizden 17.10.2020 tarihinde haberdar olduğunu, haczedilen taşınmazın haline münasip evi olduğunu ileri sürerek, 11 bağımsız bölüm numaralı taşınmazdaki haczin kaldırılmasını talep etmiştir. II....
İcra Dairesi'nin 2017/38083 esas ve 2017/38106 esas sayılı takip dosyalarından gönderilen ödeme emri ve 103 davetiyelerinin usulsüz tebliğ edildiği belirterek usulsüz tebliğ şikayetinde bulunduğu ve ayrıca her iki takip dosyasından haczedilen taşınmaza yönelik İİK'nın 82/12. maddesine dayalı haczedilmezlik şikayetinde bulunduğu, ilk derece mahkemesince davacının 103 davetiyelerinin usulsüz tebliğ edildiğine yönelik şikayeti bakımından olumlu veya olumsuz bir değerlendirme yapılmadan, sadece ödeme emirlerinin usulsüz tebliğine yönelik şikayet incelenerek sonuca gidildiği, takip dosyaları içeriğinden alacaklının, ödeme emirlerinin tebliğinden ve şikayete konu taşınmaza haciz konulduktan sonra her iki takip dosyasında da 18/01/2018 tarihinde borçluya 103 davetiyelerinin tebliğ edilmesini talep ettiği, icra müdürlüğünce 103 davet yazılarının hazırlandığı, ne varki takip dosyaları suretleri içerisinde 103 davetiyelerinin tebliğine ilişkin tebligat mazbataları bulunmadığı, yargılama sırasında...
İİK'nun 82/12. maddesine dayalı haczedilmezlik şikayeti, aynı Kanun’un 16/1. maddesine göre 7 günlük süreye tabidir. Bu süre haczin öğrenildiği tarihten başlar. Borçluya hacze ilişkin tebligat yapılmamış veya usule uygun yapılmamış ise borçlunun bildirdiği öğrenme tarihi esas olup, aksi ancak yazılı belge ile ispatlanabilir. Somut olayda, borçlunun meskeniyet şikayetinde bulunduğu taşınmazına 29/04/2010 tarihinde tapuda haciz şerhi işlendiği, şikayetinde tarafına çıkarılan kıymet takdiri ve satış ilanına ilişkin tebligatların usulsüz tebliğ edildiğini de iddia ettiği görülmüştür....
O halde mahkemece, usulsüz tebligat şikayetinin kabulü ile Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi gereğince şikayetçinin bildirdiği 14/11/2017 ıttıla tarihinin 103 davetiyesinin ve kıymet takdir raporunun tebliğ tarihi kabul edilerek, davacının meskeniyet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayeti konusunda hüküm kurulması gerekirken yanılgılı değerlendirme ile meskeniyet şikayetinin süreden reddine dair verilen karar usul ve esas yönünden hukuka aykırıdır. Buna göre, kabul edilen ıttıla tarihi itibariyle süresinde olan meskeniyet şikayetinin esastan incelenmesine geçilmiştir. Borçlunun daha önce ipotek ettiği taşınmazı hakkında sonradan haczedilmezlik şikayetinde bulunabilmesi için ipoteğin mesken kredisi, esnaf kredisi, zirai kredi gibi zorunlu olarak kurulmuş ipoteklerden olması gerekir. Zira zorunlu olarak kurulan ipoteğin meskeniyet şikayetine engel teşkil etmeyeceği ilkesi, bu ipoteğin sosyal amaçlı olarak verilen kredinin teminatını oluşturmasından kaynaklanmaktadır....
olduğunu, haciz tatbik edilen gayrimenkulünün haline münasip ev olduğunu, İİK 82/12 maddesine göre haczedilemeyeceğini beyanla usulsüz tebligat şikayetlerinin kabulü ile 103 davetiyesinin usulsüz tebligat nedeniyle 28/09/2020 tarihinde haciz tatbik edildiğini öğrendiğini davaya konu taşınmaz haline münasip evi olması sebebiyle haczin kaldırılmasına, yargılama giderlerinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....