Bu madde gereğince icra mahkemesinin verdiği kararlar kesindir." hükmü yer aldığını, buna rağmen davacı yanın icra takibini sürüncemede bırakmak amacıyla hem meskeniyet iddiasına dayalı haczedilemezlik şikayetini hem de kıymet takdirine ilişkin şikayetini yetkisiz mahkemede ileri sürmüş olduğunu, huzurdaki davaya konu 23.06.2022 tarihli bilirkişi raporu Gaziantep İcra Müdürlüğü'nün 2019/132617 Esas sayılı icra takip dosyasında düzenlenmiş olması ve takibin Gaziantep İcra Müdürlüğünde başlatılmış olması nedenleriyle davacının hem meskeniyet/ haczedilemezlik şikayeti hem de kıymet takdirine ilişkin şikayeti yönünden yetki itirazında bulunduklarını ve yetki itirazları hakkında dosya üzerinden inceleme yapılarak dosyanın derhal yetkili Gaziantep icra hukuk mahkemesine gönderilmesini talep ettiklerini, Davacı dilekçesinin devamında dava konusu raporda taşınmazların tapu, kadastro ve imar bilgilerinde hata olduğunu ileri sürmüşse de bunların neler olduğundan bahsetmemiş olduğunu ve iddiasını...
İlk derece mahkemesi kararında; ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takipte haciz safhası bulunmadığından meskeniyet şikayetinde bulunulmayacağı gibi, taşınmaz üzerindeki ipoteğin zorunlu ipoteklerden olmaması sebebiyle de davacının meskeniyet şikayetinden vazgeçmiş olduğu gerekçesiyle meskeniyet şikayetinin reddine, kıymet takdirine itirazın kabulü ile kıymet takdiri işleminin iptaline taşınmazın değerinin 722.537,00 TL olarak belirlenmesine karar verilmiştir. Davacı borçlu vekili istinaf dilekçesinde özetle; taşınmazın davacının haline münasip evi olduğunu ve bölünebilir niteliğe haiz olduğunu, mahkemece en azından davacının evinin bulunduğu yerin bölünerek kalan kısmın satılmasına karar verilebilecek iken meskeniyet şikayetinin reddine karar verilmiş olmasının usul ve yasaya aykırı olduğunu beyan etmiş, kararın bu yönüyle kaldırılmasına ve meskeniyet şikayetinin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir....
İlk derece mahkemesi kararında özetle: Şikayete konu taşınmazın da arasında bulunduğu bir kısım taşınmazlara yönelik icra müdürlüğünce kıymet takdiri yaptırıldığı, anılan kıymet takdirine karşı davacı vekilince Gaziantep 2. İcra Hukuk Mahkemesinin 2020/162 Esas sayılı dava dosyası ile 22.10.2020 tarihinde kıymet takdirine itiraz davası ileri sürüldüğü, anılan davanın dilekçesinde şikayete konu taşınmazın kıymet takdirine de itiraz edildiğinin görüldüğü, bu itibarla davacının en geç kıymet takdirine itiraz davasını açtığı tarihte şikayete konu taşınmaza yönelik haczi öğrendiğinin kabulünün gerektiği, bu nedenle iş bu meskeniyet şikayetinin bu tarihten itibaren 7 günlük süre içerisinde ileri sürülmesi gerekir iken bu süreden çok sonra 15.07.2021 tarihinde ileri sürüldüğü anlaşıldığından şikayetin süre aşımı nedeniyle reddine karar vermek gerekmiştir....
İcra Hukuk Mahkemesinin 2021/439 Esas sayılı dosyasıyla meskeniyet şikayetinde bulunduğunu, davanın 01.07.2021 tarih, 2021/360 Karar sayılı kararıyla aktif husumet yokluğu nedeniyle usulden reddedildiğini, bu nedenle meskeniyet şikayeti yönünden derdestlik nedeniyle davanın reddinin gerektiğini, ayrıca birleştirme istenen dosya ile aynı konuda açılan işbu davanın birleştirilemeyeceğini, takip dosyasında sadece borçlunun hissesine haciz konulduğunu, davacının hissesine haciz konulmadığını, davacının takipte borçlu sıfatı bulunmadığından meskeniyet şikayetinde bulunamayacağını, ayrıca taşınmaz aile konutu olarak kabul edilse dahi değerinin tespit edilerek haline münasip mesken değerinden fazlasının hak sahiplerine ödenmesinin gerektiğini, davacının taşınmazın kıymet takdirine yönelik itirazlarının yerinde olmadığını savunarak meskeniyet şikayetinin derdestlik nedeniyle reddine, sair taleplerinin usul ve esas yönünden reddine karar verilmesini istemiştir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Tüm dosya kapsamına göre; Aksaray İcra Müdürlüğünün 2019/15481 Esas sayılı dosyasında yapılan takiple ilgili olarak davacı takip borçlusu T1 vekilinin haczedilen İstanbul İli Beylikdüzü İlçesinde bulunan taşınmazla ilgili meskeniyet şikayetinde bulunduğu, ayrıca Büyükçekmece 1. İcra Müdürlüğünün 2021/932 Talimat sayılı dosyasında aynı taşınmazla ilgili takdir edilen değere itiraz ettiği, kıymet takdirine itiraz ve meskeniyet şikayetine ilişkin dava dilekçesinin Aksaray İcra Hukuk Mahkemesinin 2022/10 Esas sırasına kaydedildiği, Aksaray İcra Hukuk Mahkemesinin kıymet takdirine itirazla ilgili dava dosyasını 2022/10 Esas sayılı dosyadan tefrik ederek 2022/71 Esas sırasına kaydettiği ve 2022/71 Esas sayılı kıymet takdir raporuna itirazla ilgili dava dosyası yönünden 20/04/2022 tarihinde verilen karar ile dosyanın Büyükçekmece 2....
Somut olayda şikayetçi/borçlunun meskeniyet şikayeti yanında kıymet takdirine de itiraz ettiği, ilk derece mahkemesinin meskeniyet şikayetini kabul ederek haczi kaldırdığı kıymet takdirine itiraz hakkında ise bir karar vermediği kararın taraflar vekilince istinaf edilmesi üzerine bölge adliye mahkemesince ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile ilamlı icra takibinde haciz safhası olmadığı için şikayetin reddi yerine şikayetin kabulü ile hacizin kaldırılmasına karar verilmesinin isabetsiz olduğundan bahisle ilk derece mahkemesi kararını kaldırıp şikayetin reddine karar verdiği, kıymet takdirine itirazla ilgili bir karar vermediği anlaşılmaktadır. Kıymet takdirine itiraz İİK'nın 128/a maddesinde düzenlenmiş olup anılan maddenin son fıkrasına göre bu madde gereğince icra mahkemesinin verdiği karar kesindir. Bu nedenle kıymet takdirine itirazla ilgili olumlu veya olumsuz bir karar verilmesi için kanun yoluna gidilmesi mümkün değildir....
Her ne kadar davacı vekili meskeniyet şikayetinde bulunmuş ise de, icra dosyasının incelenmesinde meskeniyet şikayetine konu taşınmaza 19/10/2012 tarihinde haciz konulduğu, 24/01/2013 tarihinde kıymet takdirine ilişkin bilirkişi raporunun düzenlendiği, kıymet takdirine ilişkin bilirkişi raporunun davacı borçluya 25/02/2013 tarihinde tebliğ edildiği, mahkememize meskeniyet şikayeti davasının ise 20/04/2017 tarihinde, yaklaşık olarak 4 yıl sonra açıldığı, 7 gün olan şikayet süresi içerisinde borçlu tarafından haczedilmezlik şikayetinde bulunulmadığı anlaşılmakla, meskeniyet şikayetinin süre aşımı nedeniyle reddine..." dair karar verildiği görülmüştür....
İİK'nun 82. maddesinin birinci fıkrasının 12. bendi gereğince haczedilmezlik şikayeti, aynı Kanun'un 16/1. maddesine göre 7 günlük süreye tâbidir. Şikayet konusu haciz işlemi, şikayette bulunana tebliğ edilmiş ise süre tebliğ tarihinden, eğer haciz işlemi tebliğ edilmemişse haciz işleminin öğrenilmesinden itibaren başlar. Bu tarihin aksi ancak yazılı belge ile ispatlanabilir. Somut olayda takip dosyası incelendiğinde; borçluya tebliğ edilmiş İİK'nun 103. maddeye ilişkin davetiyenin bulunmadığı, kıymet takdir raporunun 18.02.2014 tarihinde tebliğ edildiği, kıymet takdir raporunun tebliğinden önce haczin öğrenildiğine dair icra dosyasında herhangi bir bilgi ve belgenin bulunmadığı, borçlunun kıymet takdirine itirazlarını ve meskeniyet şikayetini aynı dilekçe ile 20.02.2014 tarihinde mahkemeye sunduğu ve ......
Maddesi usulüne uygun tebliğ edildiğini, meskeniyet şikayetinin süreden reddi gerekirken davanın kabulünün yasal olmadığını beyanla, istinaf talebinin kabulü ile kararın kaldırılmasını ve davanın reddini istemiştir. DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 16. Maddesi gereğince 103 davetiyesinin usulsüzlüğü iddiasına dayalı şikayet ile İİK'nın 82/1- 12. bendi uyarınca meskeniyet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayeti, olmadığı takdirde İİK 128/a maddesi gereğince kıymet takdirine itiraza ilişkindir. İzmir 22....
Davacı istinaf dilekçesinde özetle; 103 davet kağıdı olduğu iddia edilen tebligatın kendisine usulüne uygun olarak tebliğ edilmediğini, hacizden haberdar olmadığını, eldeki davanın süresi içerisinde açıldığını, meskeniyet şikayeti yönünden verilen davanın reddi kararının hatalı olduğunu belirterek, mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE: Uyuşmazlık, kıymet takdirine itiraz ve meskeniyet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayetine ilişkindir....