İcra Müdürlüğü'ne müzekkere yazılması ile dava sonuna kadar işlemin durdurulmasına, taşınmazın müvekkilinin meskeni olduğu ve sürekli kıymet takdirine itiraz ve meskeniyet şikayetlerinde bulunmuş olmalarına rağmen satılması nedeniyle zarara uğradıklarından yolsuz tescil nedeni ile tapusunun iptali ile müvekkilim adına tesciline, yargılama giderleri ile ücreti vekaletin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve dava ettiği görülmüştür. Davalılar Duru İnşaatçılık, T5, T3 T11 vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı borçlu adına kayıtlı Kırklareli İli, Lüleburgaz İlçesi. Kocasinan Mah. 402 Ada 28 Parsel 1.Kat 2 Nolu Mesken vasıflı taşınmaz hakkında Çorlu 2.İcra Müdürlüğü'nün 2016/5199 Esas sayılı dosyası ile başlatılan icra takibinde, 11.02.2019 tarihinde yazılan talimat neticesinde Lüleburgaz 1. İcra Müdürlüğü'nün 2019/86 Talimat sayılı dosyasından taşınmazın kıymet takdiri yaptırılmış olup devamında dava konusu taşınmaza ilişkin kıymet taktir raporu borçlu vekili Av....
Davacı borçlu tarafça, meskeniyet şikayeti ile birlikte, usulsüz tebliğ şikayetinde de bulunulmuş olmasına rağmen mahkemece, yalnızca meskeniyet şikayetine ilişkin hukuki değerlendirmede bulunulmuş, usulsüz tebliğ şikayeti ile ilgili olumlu ya da olumsuz herhangi bir değerlendirmede bulunulmamış ve hüküm kurulmamıştır. Yukarıda belirtilen usuli eksiklik kamu düzenine ilişkin esaslı hata niteliğinde olup, HMK 'nun 355. Maddesi uyarınca, dairemizce resen nazara alınması zorunlu olduğundan; davacı tarafın istinaf sebepleri bu aşamada değerlendirilmeksizin, HMK'nun 355 ve 353/1- a-6 maddeleri gereğince ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, belirtilen eksikliklerin giderilerek usulüne uygun şekilde hüküm kurulması için dosyanın kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine karar vermek gerekmiştir....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 15/12/2020 NUMARASI : 2020/260 ESAS 2020/442 KARAR DAVA KONUSU : Kıymet Takdirine İtiraz ve Meskeniyet KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı ilk derece mahkeme kararı aleyhine istinaf yasa yoluna başvurulmuş olmakla, Dairemizce HMK'nun 353. maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda dosyadaki belgeler okundu, incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : Davacı borçlu vekili dava dilekçesinde özetle; Konya 13....
GEREKÇE: Uyuşmazlık, meskeniyet şikayeti üzerine verilen karar nedeniyle ihale bedelinden borçlu için ayrılan miktar sonrasında kalan bedelin tamamının davacı dosya alacaklısına verilmesi gerekip gerekmediği, buna dayalı olarak sıra cetvelinin usule uygun olup olmadığı hususlarında toplanmaktadır. Dosyanın tetkikinde davacının temlik alacaklısı olduğu takip kapsamında borçluya ait taşınmazın 421.500,00 TL bedelle ihale edildiği, ihalenin kesinleştiği, daha öncesinde borçlunun meskeniyet şikayeti üzerine verilen karar gereğince ihale bedelinden 90.000,00 TL nin borçluya haline münasip ev alması için ödendiği, geriye kalan miktara ilişkin ise sıra cetveli yapıldığı ve ilk olarak ipotek alacaklısı davalıya pay ayrıldığı, kalan miktarın ise dosya alacaklısı davacıya ödenmesine karar verildiği görülmektedir....
Borçlu icra mahkemesine başvurusunda; genel haciz yolu ile yapılan ilamsız takipte haczedilen ihale konusu taşınmazı ile ilgili meskeniyet şikayetinde bulunduğunu ve bu konuda icra mahkemesinin verdiği kararı ihale tarihinden evvel temyiz ettiğini belirtmiştir. Bu durumda mahkemece, borçlunun bu yöne ilişkin şikayetinin incelenerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. Öte yandan, kıymet takdirine itiraz üzerine mahkemece verilecek kararlar kesin olmakla beraber, süresinde şikayet hakkının kullanıldığı hallerde, icra mahkemesi kararının, ihalenin feshinin istenmesi sırasında incelenmesi mümkündür. Ancak, kıymet takdirine süresinde itiraz etmeyerek yasanın öngördüğü bu olanağı kullanmayanlar, kıymet takdirine ilişkin hususları ihalenin feshi sebebi olarak ileri süremezler. Somut olayda, şikayetçi borçlunun, icra müdürlüğünce yapılan kıymet takdirine ilişkin 18.12.2015 tarihli itirazının, ... 2....
Her ne kadar, mahkemece, 'kıymet taktirine yönelik 13.09.2014 tarihli keşifte taşınmazda borçlu ve eşinin oturduğunun tespit edildiği, yine borçlunun icra müdürlüğüne sunduğu 16.10.2014 havale tarihli dilekçesinde kendi el yazısı ile tarihi 15.09.2014 olarak belirttiği, belirttiği bu tarihin kıymet taktirinden 2 gün sonra olduğu, bu tarihte usulsüz tebliği öğrendiği, icra mahkemesine yaptığı başvurunun 7 günlük süreden sonra olduğu' gerekçeleri ile şikayetin süre aşımından reddine karar verilmiş ise de; İİK'nun 103.maddesi uyarınca haczin borçluya usulüne uygun olarak bildirilmediği, kıymet takdirine yönelik 13.09.2014 tarihli keşfin borçlunun yokluğunda yapıldığı, kıymet takdir tutanağında borçlu imzasının bulunmadığı, tutanakta “ikamet eden ... ve eşi ...” ibaresinin yazılı olduğu, ancak 103 ihbarnamesi yerine geçmek üzere kıymet takdir tutanağının bir örneğinin borçluya ya da eşine tebliğ edildiğine dair bir beyanın bulunmadığı görülmektedir....
İİK'nun 82/1-12. maddesinde yer alan haczedilmezlik şikayeti, İİK'nun 16/1. maddesi uyarınca 7 günlük süreye tabidir. Bu süre öğrenme tarihinden başlar. Somut olayda, borçlunun meskeniyet şikayetinde bulunduğu taşınmazına 11.08.2014 tarihinde tapuda haciz şerhi işlendiği, İİK'nun 103. maddesine ilişkin davetiyenin borçluya 27.10.2014 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun şikayet dilekçesinde 103 davetiyesi tebliğ işlemine yönelik bir tebligat usulsüzlüğü iddiasının bulunmadığı, icra mahkemesine yapılan meskeniyet şikayeti başvurusunun ise 24.08.2015'te olduğu anlaşılmaktadır....
Akyazı İcra Hukuk Mahkemesi'nce, ... parselde kayıtlı taşınmaz hakkında, taşınmazın satışa esas kıymet takdirinin yaptırılması ve tanzim olunacak bilirkişi raporunun gönderilmesi istendiği, kıymet takdirine ilişkin şikayeti inceleme yetkisinin, haciz kararını ve kıymet takdiri yapılması kararını veren esas icra müdürlüğünün bağlı olduğu icra mahkemesine ait olduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir. İstanbul 20....
Öte yandan meskeniyet şikayeti yönünden mahkemenin kabulüne göre ; İcra ve İflas Kanunda taşınmaz üzerine konulan haczin yenilenmesi diye bir müessese mevcut olmayıp, aynı takip dosyasından olsa da konulan her haciz yeni bir haciz olup borçlunun her hacze yönelik olarak şikayet hakkı vardır. Somut olayda, borçlunun meskeniyet şikayetine konu ettiği taşınmaza son haczin 30/09/2011 tarihinde konduğu, bu hacze dair kıymet takdir raporunun borçluya 07/05/2013 tarihinde tebliğ edildiği görülmektedir. Buna göre, borçlunun 09/05/2013 tarihinde icra mahkemesine yaptığı başvuru, 30/09/2011 tarihli haciz yönünden İİK. nun 16/1 maddesinde öngörülen 7 günlük yasal sürede olmasına rağmen mahkemece meskeniyet şikayetinin süresinde yaplmadığının kabulü de doğru görülmemiştir....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 16/10/2020 NUMARASI : 2020/81 ESAS 2020/549 KARAR DAVA KONUSU : Kıymet Takdirine İtiraz|Meskeniyet İddiası KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararı aleyhine süresi içinde şikayetçi borçlu T1 vekili Av. T2 tarafından istinaf yasa yoluna başvurulmuş olmakla, HMK'nın 352.maddesi gereğince dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde işin gereği görüşülüp düşünüldü: Şikayetçi borçlu vekili dava dilekçesinde özetle; kıymet takdirinin 03/03/2018 tarihinde yapıldığını, kıymet takdiri raporunun taraflarına usulsüz tebliğ edildiğini, rapordan 24/01/2020 tarihinde dosyaya sunulan vekaletnameden sonra haberdar olduklarını, kıymet takdirinde taşınmazın değerinin hatalı olarak tespit edildiğini belirterek kıymet takdir raporunun içeriğinin öğrenme tarihinin 24/01/2020 tarihi olarak kabulünü, kıymet takdirinin yeniden yapılmasını, 06/02/2020 tarihli satışın durdurulmasını talep etmiştir. Davalı alacaklı vekili, davanın reddini talep etmiştir....