Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İcra Hukuk Mahkemesinde açtığı davanın nihayetinde 31.12.2019 tarihinde açılmamış sayılmasına karar verildiği, bu kararında henüz kesinleşmediği, anlaşıldığından mahkememizdeki bu şikayet mükerrerdir r reddi gerekir..." şeklinde açıklanan gerekçeleriyle, "Meskeniyet şikayetinin reddine" karar verildiği görülmüştür....

Uyuşmazlık; İİK'nın 82/12.maddesine dayalı meskeniyet nedeniyle haczedilmezlik şikayetine ilişkindir. Borçlunun, takip dosyasında haczedilen taşınmazının, İİK’nun 82/12. maddesi kapsamında haline münasip evi, geçimi için zaruri olan arazisi ve aile konutu olduğunu ve taşınmaza takdir edilen değerin düşük olduğunu ileri sürerek haczin kaldırılması için şikayet yoluyla icra mahkemesine başvurduğu, ilk derece mahkemesi tarafından kıymet takdirine itiraz talebi yönünden dava dosyasının tefrik edildiği ve eldeki başvurunun meskeniyet şikayeti bulunduğu, mahkemece meskeniyet şikayetinin süre aşımı nedeniyle reddine karar verildiği, bu karara karşı borçlu tarafından istinaf yoluna başvurulduğu anlaşılmıştır....

Bendi uyarınca kaldırılması (meskeniyet iddiası) istemine ilişkindir. Borçlunun daha önce ipotek ettiği taşınmazı hakkında sonradan haczedilmezlik şikayetinde bulunabilmesi için ipoteğin mesken kredisi, esnaf kredisi, zirai kredi gibi zorunlu olarak kurulmuş ipoteklerden olması gerekir. Zira zorunlu olarak kurulan ipoteğin meskeniyet şikayetine engel teşkil etmeyeceği ilkesi bu ipoteğin sosyal amaçlı olarak verilen kredinin teminatını oluşturmasından kaynaklanmaktadır. Bunun dışında, borçlunun serbest iradesi ile kurduğu ipotekler, adı geçenin daha sonra bu yerle ilgili olarak meskeniyet iddiasında bulunmasını engeller. Ancak, taşınmazın tapu kaydında ipotek bulunmasına rağmen haciz tarihinden önce ipoteğe konu borcun ödenmiş olması halinde, tapu kaydındaki mevcut ipotek şerhi, borçlunun meskeniyet şikayetinde bulunma hakkını ortadan kaldırmaz....

Mahkemece;"Davacının meskeniyet şikayetinin Reddine" şeklinde karar verildiği anlaşılmıştır....

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Tüm dosya kapsamına göre; davacı aleyhine ilamsız icra takibine gidildiği, takibin kesinleştiği, davacı takip borçlusunun adına kayıtlı haczedilen taşınmazlarla ilgili taşkın haciz şikayetinde bulunduğu, aynı zamanda meskeniyet iddiasında bulunarak İİK 82/12.md kapsamında haczin kaldırılmasını istediği, ilk derece mahkemesi kararının gerekçesinde de belirtildiği üzere meskeniyet iddiası ile ilgili keşif ve bilirkişi incelemesi yaptırması gerektiği, şikayetçi borçlu tarafın kesin süre içerisinde bilirkişi ücreti yatırmaması nedeni ile meskeniyet iddiasına yönelik şikayetin reddine karar verilmesinde yasaya aykırılık bulunmayıp davacının meskeniyet şikayeti ile ilgili verilen karara karşı yapmış olduğu istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir. İ.İ.K 363. maddesinin 1. fıkrasında istinaf yoluna başvurma ve istinaf yoluna başvurulamayacak kararlar düzenlenmiştir....

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece, davacı borçlu vekili meskeniyet şikayetinde bulunmuş ancak meskeniyet şikayetine konu taşınmazın tapu kaydına haciz şerhi işlendiği ve borçluya 103 davetiyesinin 15/08/2021 tarihinde tebliğ olunduğu, borçlunun haczi öğrendiği halde 7 günlük şikayet süresinden sonra meskeniyet şikayetini 16/09/2021 tarihinde mahkemeye yaptığı, borçlunun hacizden haberdar olduğu halde 7 günlük öğrenme tarihinden itibaren mahkemeye meskeniyet şikayetinde bulunmadığı anlaşılarak şikayetin süre yönünden reddine karar verilmiştir. İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı T1 vekili dilekçesinde özetle; yerel mahkeme kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, haciz işlemini yapan icra memuru işleminin süresiz şikayet yolu olduğunu, haczedilmezlik iddiasının davacı açısından şartları varsa her zaman ve satış gerçekleşinceye kadar istenebilecek bir hak olduğunu belirterek yerel mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir....

Mahkemece; Meskeniyet şikayetinin HMK 114/1- i ve 115/2.maddeleri gereğince dava şartı yokluğundan usulden reddine, yönelik karar verildiği görülmüştür....

Zira zorunlu olarak kurulan ipoteğin meskeniyet şikayetine engel teşkil etmeyeceği ilkesi, bu ipoteğin sosyal amaçlı olarak verilen kredinin teminatını oluşturmasından kaynaklanmaktadır. Bunun dışında, borçlunun serbest iradesi ile kurduğu ipotekler, adı geçenin daha sonra bu yerle ilgili olarak meskeniyet iddiasında bulunmasını engeller. Ancak, haciz tarihi itibariyle ipotek konusu borcun ödenmiş olması halinde, ipotekle yükümlü bulunmayan taşınmaz hakkında meskeniyet şikayetinde bulunulabilir....

Zira zorunlu olarak kurulan ipoteğin meskeniyet şikayetine engel teşkil etmeyeceği ilkesi, bu ipoteğin sosyal amaçlı olarak verilen kredinin teminatını oluşturmasından kaynaklanmaktadır. Bunun dışında, borçlunun serbest iradesi ile kurduğu ipotekler, adı geçenin daha sonra bu yerle ilgili olarak meskeniyet iddiasında bulunmasını engeller ise de, haciz tarihi itibariyle ipotek konusu borcun ödenmiş olması halinde, ipotekle yükümlü bulunmayan taşınmaz hakkında meskeniyet şikayetinde bulunulabilir. İncelemeye konu olayda, dava konusu taşınmaz üzerinde, haciz tarihinden önce İş Bankası lehine tesis edilmiş 23/02/2015 tarih 2884 yevmiye sayılı ipotek kaydı bulunduğu, dosyada mevcut banka yazılarından ipotek nedeniyle davacıya bir adet konut ve bir adet bireysel ihtiyaç kredisi kullandırılmış olduğu ve haciz tarihi itibarı ile davacının bakiye 231.655,91 TL borcunun bulunduğu görülmektedir....

Meskeniyet şikayetinin 7 günlük yasal süresinde yapılıp yapılmadığı kamu düzenine ilişkin olup, bu hususun re’sen gözetilmesi gerektiği dikkate alındığında, borçlunun meskeniyet şikayeti, İİK.nun 16/1. maddesinde öngörülen yasal 7 günlük süreden sonradır (Yargıtay 12. HD'nin 15.02.2021 tarihli, 2020/5792 E, 2021/1541 K. sayılı içtihadı). Yukarıda açıklanan nedenlerle, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelerle, istinaf edilen ilk derece mahkemesi kararında yazılı gerekçelere göre yerinde bulunmayan istinaf başvurusunun HMK'nun 353/1- b(1) maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir. HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1- İzmir 10....

UYAP Entegrasyonu