Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacı vekili istinafa başvuru dilekçesinde özetle; müvekkili adına kayıtlı İzmir ili Kiraz ilçesi Doğancılar mahallesi 183 ada 32 parsel sayılı taşınmazın üzerine haciz konulduğunu, müvekkiline çıkartılan 22 örnek ödeme emri ve kıymet takdir tutanağının usulüne uygun olarak tebliğ edilmediğini, bu nedenle de müvekkilinin hacizlerden haberdar olmadığını, müvekkilinin haczi öğrenir öğrenmez yasal süresinde haczedilmezlik davası açtığını, dava konusu taşınmazın müvekkilinin kendisi ve ailesinin geçimini sağladığı zirai arazi olduğunu, başka da gelirinin bulunmadığını ileri sürerek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. Dava, İİK'nun 82/1- 4 maddesi uyarınca açılmış haczedilmezlik şikayeti davasıdır. Haczedilmezlik iddiası ile haczin kaldırılması talebi hukuki mahiyeti itibariyle şikayet olmakla 7 günlük süreye tabidir....

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Tüm dosya kapsamına göre davalı vekili tarafından davacılar aleyhine başlatılan takip ile ilgili takip borçluları olan davacılar adına kayıtlı İstanbul ili Pendik ilçesi ve Çanakkale ili Biga ilçesinde bulunan taşınmazlar üzerine haciz konulması üzerine davacıların meskeniyet iddiası ile haczin kaldırılması için şikayette bulundukları, davacı T3 vekili tarafından açılan haczedilmezlik şikayetine ilişkin davanın İstanbul 7....

Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde ilk derece mahkemesince verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, her ne kadar borçlu vekiline tebligat yapılmış ise de söz konusu 103 davetiyesinin tebliğ edildiği tarihte henüz keşif yapılarak taşınmazın haline münasip olup olmadığının tespit edilmediğini, bu nedenle davanın süre yönünden reddine karar verilmesinin isabetsiz olduğunu, kararın kaldırılarak haczedilmezlik şikayetinin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. Dava İİK'nun 82/1- 12 maddesi uyarınca açılmış meskeniyet iddasına dayalı haczedilmezlik şikayeti davası olup, iş bu davanın öğrenme tarihinden itibaren 7 günlük hak düşürücü süre içinde açılması zorunludur. Bu husus taraflarca ileri sürülmese dahi mahkemece resen nazara alınması gerekir....

Somut olayda, davacı tarafça Turgutlu İcra Müdürlüğü'nün 2020/1695 sayılı dosyasından dava konusu taşınmaza 06/08/2020 tarihinde konulan haciz ile ilgili olarak daha önce Turgutlu İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2021/15 Esas, 2021/68 Karar sayılı dosyasında meskeniyet iddiası ile haczedilmezlik şikayeti davası açıldığı, şikayetin reddine karar verildiği, aynı konuda aynı taraflar arasında aynı haciz ile ilgili olarak derdest bir dava bulunduğu ve aynı haciz ile ilgili olarak yeniden meskeniyet şikayetinde bulunulamayacağı anlaşıldığından mahkemece şikayetin derdestlik nedeniyle usulden reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir. Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere ve ilk derece mahkemesinin kararında yazılı gerekçelere göre istinaf sebepleri ile sınırlı olmak üzere ve kamu düzenine aykırılık bulunmayan karara yönelik istinaf başvurusunun HMK'nun 353/1- b(1) maddesi uyarınca esastan reddine karar vermek gerekmiştir....

İpoteğin zorunlu ipoteklerden olmaması halinde borçlu haczedilmezlik şikayetinden vazgeçmiş sayılacağından haczedilmezlik şikayetinde bulunamaz. Meskeniyet şikayetine konu taşınmazın tapu kaydında ipotek mevcut ise de, icra dosyasında mevcut 11.08.2021, 25.08.20212 ve 02.09.2021 tarihli banka yazılarında ipoteğe konu borcun bulunmadığı bildirilmiştir. İpotek, haciz tarihi itibarıyla terkini gereken bir duruma düşmüş ise meskeniyet şikayetinde bulunması mümkündür. O halde borçlunun meskeniyet şikayetinde bulunmasında usul ve yasaya aykırılık yoktur....

Bunun dışında, borçlunun serbest iradesi ile kurduğu ipotekler, adı geçenin daha sonra bu yerle ilgili olarak meskeniyet iddiasında bulunmasını engeller. Somut olayda, şikayete konu taşınmaz üzerinde, Denizbank A.Ş. lehine 11/08/2010 tarihli ipotek kurulduğu, söz konusu ipoteğin, Denizbank A.Ş. ile borçlu arasında imza olunan konut finansman kredi sözleşmesi gereğince adı geçen banka lehine kurulan ipotek olduğu görülmüş olup, ipoteğin, sosyal amaçlı kredinin teminatını teşkil etmesi ve dolayısıyla zorunlu ipoteklerden olması karşısında, borçlunun, meskeniyet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayetinde bulunmasına herhangi bir engel bulunmamaktadır. O halde, mahkemece, meskeniyet şikayetinin süresinde olması ve taşınmaz üzerinde mevcut ipoteğin zorunlu ipoteklerden bulunması sebebiyle borçlunun, meskeniyet şikayetinin esasının incelenip oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir....

    İİK'nın 82/1- 12. maddesi uyarınca meskeniyet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayeti, İİK'nın 16/1. maddesi uyarınca yedi günlük süreye tabidir. Bu süre, öğrenme tarihinden itibaren işlemeye başlar. Şikayet süresi, kamu düzenine ilişkin olup, Mahkemece kendiliğinden gözetilecektir. Somut olayda, şikayete konu taşınmaza 19/06/2019 tarihinde haciz konulduğu, bu hacze ilişkin 103 davetiyesinin davacı borçluya 08/03/2020 tarihinde tebliğ edildiği, haczedilmezlik şikayetinin yasal süresi geçtikten sonra 13/04/2021 tarihinde yapıldığı, davacının 103 davetiyesi tebliğinin usulsüzlüğüne ilişkin iddiası bulunmadığı, yetkisizlik kararı üzerine dosyanın yetkili mahkemeye gönderilmesine ilişkin yasal prosedürün, huzurdaki haczedilmezlik şikayetinin 103 davetiyesi tebliğ tarihinden itibaren 7 günlük yasal süre içinde yapılması zorunluluğunu bertaraf etmeyeceği anlaşılmakla davacı vekilinin istinaf nedenleri yerinde görülmemiştir....

    GEREKÇE: Uyuşmazlık, İİK.nın 82/1- 12.maddesi kapsamında meskeniyet iddiasına dayalı haczin kaldırılması talebine ilişkindir. 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 82/1- 12. maddesinde yer alan haczedilmezlik şikayeti, aynı Kanunun 16/1. maddesi uyarınca 7 günlük süreye tabidir. Bu süre öğrenme tarihinden başlar. Mersin 6....

    İİK'nun 82/1- 12. maddesinde yer alan borçlunun haline uygun meskeninin haczedilemeyeceğine ilişkin haczedilmezlik şikayeti, haciz yoluyla yapılan takipler hakkında uygulanır. İpoteğin paraya çevrilmesi yolu ile yapılan icra takibinde haciz safhası olmadığından, bir diğer anlatımla haciz bulunmadığından, haczedilmezlik (meskeniyet) şikayetinde bulunma olanağı yoktur. (Benzer karar Yargıtay 12....

    Bir başka ifadeyle, meskeniyet şikayeti, şahsi hak niteliğinde olup; iddiada bulunan kişinin ihtiyacı ve haczedilen meskenin bu şahsın haline münasip olup olmadığı araştırılarak sonuçlandırılması gerekir. Bu nedenle, haczedilmezlik şikayetinin incelenmesi sırasında şikayetçi borçlunun ölümü halinde mirasçılarının yargılamayı sürdürmeleri mümkün değildir. Öte yandan, borçlunun ölümü ile İİK'nun 53. maddesi uyarınca; alacaklı tarafından takibin mirasçılara yöneltilmesi ve bu konuda muhtıra tebliğinden sonra, mirasçılar haczin kendilerine tebliğ tarihinden ya da öğrenmeleri halinde bu tarihten itibaren İİK'nun 16/1. maddesinde ön görülen yasal yedi günlük sürede İİK'nun 82/1-12. maddesi uyarınca kendileri adına haczedilmezlik şikayetinde bulunabileceklerdir. Somut olayda, borçlu ...’in haczedilmezlik şikayetinde bulunduktan ve söz konusu şikayet incelenip karara bağlanmadan önce 13.7.2019 tarihinde öldüğü UYAP’ta mevcut nüfus kayıt örneğinden anlaşılmaktadır....

      UYAP Entegrasyonu