İİK'nun 82. maddesinde yer alan haczedilmezlik şikayeti, İİK'nun 16/1. maddesi uyarınca 7 günlük süreye tâbi olup, bu süre öğrenme tarihinden başlar. Somut olayda, davacı adına kayıtlı taşınmazın kaydına 27.09.2018 tarihinde haciz konulmasının talep edildiği, 01.10.2018 tarihinde taşınmazın kaydına haciz şerhinin işlendiği, davalı alacaklının 31.07.2019 tarihinde satış talebinde bulunarak, satış avansını yatırdığı, davacıya İİK.103 haciz davetiyesinin 2018 yılında tebliğ edildiği, devamında yine kıymet takdirine ilişkin raporun da boçlu davacıya 20/05/2021 tarihinde tebliğ edildiği, davacının 103 davetiyesinin yada kıymet takdiri raporunun usulsüz tebliğ edildiğine ilişkin bir şikayetinin bulunmadığı, mahkemece meskeniyet şikayetinin süreden reddine karar verilmesinde isabetsizlik bulunmadığı, HMK.355 mad....
İİK'nın 82/1. maddesine dayalı haczedilmezlik şikayeti, İİK'nın 16/1 maddesi uyarınca yedi günlük süreye tabidir. Bu süre, öğrenme tarihinden itibaren işlemeye başlar. Somut olayda davacı vekilinin dava dilekçesinde 103 davetiyesinin tebliğinin usulsüz olduğunu iddia ettiği ancak 27/04/2021 tarihli celsede yine davacı vekilinin davacının, haczi, kıymet takdirine gelindiğinde öğrendiğini beyan ettiği görülmüştür. Takip kapsamında yapılan kıymet takdir işleminin 15/01/2021 tarihinde yapıldığı dikkate alındığında 09/02/2021 açılan davanın süresinde olmadığı anlaşılmakla davanın süre yönünden reddine karar verilmesi yerindedir....
Somut olayda, şikayete konu hacize ilişkin olarak icra dosyasından davacı borçluya 24.11.2020 tarihinde 103 davet kağıdının tebliğ edildiği, borçlunun 04.10.2021 tarihinde meskeniyet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayetinde bulunduğu, şikayetinde 103 davet kağıdı tebligatının usulsüz olduğunun ileri sürülmediği anlaşılmıştır. Meskeniyet şikayetinin 7 günlük yasal süresinde yapılıp yapılmadığı kamu düzenine ilişkin olup, bu hususun re’sen gözetilmesi gerektiği dikkate alındığında, borçlunun meskeniyet şikayeti, İİK.nun 16/1. maddesinde öngörülen yasal 7 günlük süreden sonradır (Yargıtay 12. HD'nin 15.02.2021 tarihli, 2020/5792 E, 2021/1541K. sayılı içtihadı). Her ne kadar davacı borçlu istinaf başvurusunda 103 davetiyesinden yeni haberdar olduğunu, tebligatın usulüne uygun olmadığını ileri sürmüşse de, HMK'nun 357/1. maddesi uyarınca ilk derece mahkemesinde süresinde ileri sürülmeyen iddialar Bölge Adliye Mahkemesince değerlendirme konusu yapılamaz....
Temyiz, 85.423,74-TL. asıl alacağın tahsili amacıyla başlatılan örnek 7 takipte gönderilen ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğine yönelik şikayetin reddine dair karara ilişkindir....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/2531 KARAR NO : 2022/1003 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : KUŞADASI İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 18/05/2021 NUMARASI : 2021/48 ESAS, 2021/224 KARAR DAVA KONUSU : MESKENİYET İDDİASI KARAR : İlk Derece Mahkemesi tarafından verilen karara karşı süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle,Müvekkili davacı T1 hakkında başlatılan ve alacaklısı T10 olan Kastamonu İcra Müdürlüğü'nün 2018/59885 Esas sayılı takip dosyasından, alacaklısı T15 olan Kastamonu İcra Müdürlüğünün 2018/51442 Esas sayılı takip dosyasından, alacaklısı Hasan Düzgün olan Kuşadası İcra Müdürlüğü'nün 2018/36453 Esas sayılı takip dosyasından, alacaklısı Kastamonu Vergi Dairesi Müdürlüğü olan Kastamonu Vergi Dairesi Müdürlüğünün 16.08.2019 tarih 16895 sayılı haciz yazısı ve alacaklısı Kastamonu Sosyal Güvenlik Müdürlüğü olan Kastamonu...
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Meskeniyet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayeti, İİK'nın 16/1. maddesi uyarınca 7 günlük süreye tabidir. Bu süre öğrenme tarihinden başlar. Somut olayda davacıya 103 davetiyesinin 02/07/2019 tarihinde tebliğ edildiği, davacının bu tebliğ işleminin usulsüzlüğünü iddia etmediği, şikayetini ise 7 günlük süreden çok sonra, 30/07/2020 tarihinde yaptığı anlaşılmakta olup, mahkemece istemin süre yönünden reddine dair verilen kararda isabetsizlik bulunmamaktadır....
Buna göre süre, şikayete konu hacze ilişkin olarak borçluya tebligat yapılmışsa, tebliğ tarihinden, aksi halde haczi öğrenme tarihinden başlayacaktır. Davacı borçlu, kendisine 103 davetiyesi tebliği yapılmadığını, hacizlerden 06/08/2020 tarihinde haberdar olduğunu iddia etmiş, ancak tebligatın usulsüz olduğunu belirtmemiştir. Davacının dava dilekçesinde ileri sürmediği tebligat usulsüzlüğüne ilişkin istinaf sebebinin HMK'nın 357. maddesi uyarınca istinaf incelemesi sırasında dikkate alınması mümkün değildir. Somut olayda, davacıya şikayete konu hacze ilişkin 103 davetiyesinin 26/06/2020 tarihinde tebliğ edildiği, bu tebligatın usulsüz olduğunun şikayet sebebi yapılmadığı, böylece davacının hacizden 26/06/2020 tarihi itibariyle haberdar olduğu, şikayetin 7 günlük yasal süreden sonra yapıldığı anlaşılmakla mahkemece, şikayetin süre aşımı nedeniyle reddine karar verilmesinde isabetsizlik bulunmamaktadır....
Mahkemece; Ödeme emri tebligatının ve 103 davetiyesinin usulsüzlüğü şikayetinin süreden reddine, davacının haline münasip ev /meskeniyet şikayeti yönünden şikayetin süreden reddine, haczedilmez şikayetinde bulunulan diğer taşınmazlar yönünden şikayetlerin ayrı ayrı süreden reddine, 34 XX 926 Plakalı traktörün haczedilmezlik şikayetinin süreden reddine, şeklinde karar verildiği görülmüştür....
İcra Hukuk Mahkemesince yapılan yargılama sonunda meskeniyet şikayetinin süre aşımı nedeniyle reddine karar verilmiştir. Davacı istinaf başvuru dilekçesinde özetle; tarafına 103 davetiyesinin tebliğ edilmediğini, tarafına böyle bir tebligat yapılmadığını, usulüne uygun bir tebligat yapılmadığı halde 7 günlük sürenin geçirildiğinden bahisle davanın reddine karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu beyanla istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. Dava İİK'nun 82/12 maddesi kapsamında meskeniyet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayetine ilişkindir....
Usulsüz tebligat şikayetine yönelik temyiz itirazlarına gelince; Takip borçlusu şirket vekili İcra Mahkemesine başvurusunda, örnek 6 icra emri tebligatının usulsüz olduğunu belirterek, tebligatın usulsüzlük nedeniyle iptalini talep etmiş; bu dosya ile birleştirilen şikayet dosyası ile de kıymet takdiri tebligatının usulsüzlüğü şikayeti ve kıymet takdirine itirazda bulunmuştur. Mahkemece şirketin daimi işçisi Raif Demir adına tebliğ edilen icra emri ve kıymet takdir tebligatlarının Tebligat Kanunu'nun 12. ve 13. maddeleri gereğince usulsüz olduğu kabul edilerek kıymet takdir itirazı incelenmiş, bu husustaki itirazın reddine karar verilmiştir. 7201 sayılı Kanun'un 32. maddesi gereğince tebligatın usulsüz olması halinde muhatabı tebliğden haberdar olmuş ise muteber sayılır. Muhatabın beyan ettiği tarih tebliğ tarihi olarak kabul edilir....