Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Uyuşmazlık; meskeniyet iddiasına dayalı, İİK.'nın 82/1- 12 maddesi gereğince haczin kaldırılması istemine ilişkin şikayettir. Davalı alacaklı tarafından dava dışı Drillon T3 Tic. A.Ş., Kılıç Giray Kuşgözoğlu ve Eşref Kemal Kaya aleyhine kambiyo takibi yapılmış, borçlu Eşref Kemal Kaya adına tapuda tescilli Ankara Çankaya Harbiye Mah. 2831 ada 5 parsel sayılı taşınmaza 23.11.2021 tarihinde haciz konulmuş, borçlu malikin eşi olan T1 tarafından meskeniyet iddiası ile haczin kaldırılması istenmiş, mahkemece, davanın aktif husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiştir. İİK.'nın 82/1- 12. maddesine dayalı olarak yapılan meskeniyet iddiası haczedilmezlik şikayeti niteliğindedir. Anılan maddede borçlunun haline münasip evinin haczolunamayacağı ifade edilmiştir. Anılan yasal düzenleme uyarınca meskeniyet şikayeti yalnızca takip borçlusuna tanınmış bir hak olup, takipte borçlu sıfatı taşımayan 3.kişinin bu konuda şikayet hakkı bulunmamaktadır....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İCRA HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : MESKENİYET İDDİASI -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre, dava; İİK. Dan kaynaklanan meskeniyet idddiası istemine ilişkindir. Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun 16.01.2016 tarih ve 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 26.02.2016 günü Resmi Gazetede yayımlanarak 01.03.2016 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca bu davanın temyiz incelemesi Yargıtay 12.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Hâl böyle olunca, 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun 23.07.2016 tarihinde yürürlüğe giren 6723 sayılı Kanun'un 21. maddesi ile değişik 60/3. maddesi gereğince dosyanın Yargıtay 12. Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE,24.11.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

    Davacı/şikayetçi, dava dilekçesinde takibi UYAP Vatandaş Portal üzerinden 10/05/2022 tarihinde öğrendiğini beyan etmiş, ancak kendisine gönderilen 103 davetiyesinin usulsüz tebliğ edildiğini iddia etmemiştir. 103 davetiyesi tebliğinin usulsüz olduğu iddiasını ilk olarak istinaf dilekçesinde ileri sürmüştür. HMK'nın 357/1.maddesi gereğince, bölge adliye mahkemelerince re'sen gözönüne tutulacaklar dışında ilk derece mahkemesinde ileri sürülmeyen iddia ve savunmalar istinaf aşamasında dinlenemeyeceğinden, davacının 103 davetiyesinin usulsüz tebliğ edildiğine ilişkin istinaf sebebi, ilk derece mahkemesinde ileri sürülmediğinden incelenmemiştir. İİK'nın 82/12. maddesine dayalı haczedilmezlik şikayeti İİK'nın 16. maddesi uyarınca öğrenme tarihinden itibaren 7 günlük süre içerisinde icra mahkemesine yapılmalıdır....

    Taraflar arasındaki taşınmaz ihalesinin feshi şikayetinden dolayı yapılan inceleme sonunda İlk Derece Mahkemesince; usulsüz tebligat ve meskeniyet şikayetinin reddine, ihalenin feshi isteminin reddi ile şikayetçi borçlu aleyhine para cezasına yer olmadığına karar verilmiştir. Kararın şikayetçi borçlu tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine hükmedilmiştir....

      İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece yapılan yargılama sonunda, '' Dava, Tatvan İcra Müdürlüğünün 2015/2096 esas sayılı dosyasında kıymet takdirinin usulsüz olarak tebliğ edildiği iddiasıyla, öğrenme tarihi olan 13/03/2018 tarihinin tebliğ tarihi olarak kabul edilerek icra dosyasına ilişkin "icra memur muamelesinin şikayeti" davasıdır. İİK'nun 82/12. maddesine dayalı haczedilmezlik şikayeti, aynı Kanun’un 16/1. maddesine göre 7 günlük süreye tabidir. Bu süre haczin öğrenildiği tarihten başlar. Borçluya hacze ilişkin tebligat yapılmamış ise borçlunun bildirdiği öğrenme tarihi esas olup, aksi ancak yazılı belge ile ispatlanabilir....

      Somut olayda: dava dilekçesinde meskeniyet şikayeti ile birlikte ödeme emri tebliğinin usulsüz olduğu, 103 davetiyesi gönderilmediğine ilişkin iddialar ileri sürülmüştür. Mahkemece, davacının usulsüz tebliğ şikayeti hakkında HMK'nın 297/2.maddesine aykırı olarak olumlu veya olumsuz bir karar verilmeden eksik inceleme ile hüküm kurulması isabetsizdir. Açıklanan nedenlerle, esasa ilişkin inceleme yapılmaksızın davacıların istinaf başvurusunun HMK'nın 353/1- a-6 bendi gereğince kabulüne, Mahkeme kararının kaldırılmasına, Mahkemece öncelikle davacıların usulsüz tebliğ şikayeti değerlendirildikten sonra, geçerli bir haciz olup olmadığı da değerlendirilmek suretiyle davacıların meskeniyet şikayeti hakkında karar verilmesi için dosyanın Mahkemesine gönderilmesine oy çokluğu ile karar vermek gerekmiştir....

      İİK'nın 82/1- 12. maddesi gereğince meskeniyet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayeti, aynı Kanunun 16/1. maddesine göre 7 günlük süreye tâbidir, bu süre öğrenme tarihinden başlar. 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi gereğince, tebliğ usulüne aykırı yapılmış olsa bile, muhatabı tebliğ işleminden haberdar olmuş ise geçerli sayılır. Muhatabın beyan ettiği öğrenme tarihi, tebliğ tarihi olarak kabul edilir. Öğrenme tarihinin aksi ise ancak yazılı belge ile ispatlanabilir. (Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 12/02/1969 tarihli, 1967/172- 107 Esas, Karar sayılı kararı) Somut olayda, dava konusu taşınmaza ilişkin davacıya haciz yazısı tebliğ edilmemiş, davacı vekili, taşınmaza haciz konulduğunu ve satışa konu edildiğini 26/03/2021 tarihinde tebliğ edilen satış şartnamesi ile öğrendiğini belirtmiştir....

      İİK'nun 82. maddesinde yer alan haczedilmezlik şikayeti, İİK'nun 16/1. maddesi uyarınca 7 günlük süreye tâbi olup, bu süre öğrenme tarihinden başlar. Somut olayda, şikayete konu hacize ilişkin olarak icra dosyasından borçlu ...’e 08.03.2018 tarihinde 103 davet kağıdının tebliğ edildiği, borçlunun 04.03.2019 tarihinde meskeniyet şikayetinde bulunduğu, şikayetinde 103 davet kağıdı tebligatının usulsüz olduğunun ileri sürülmediği anlaşılmıştır. Meskeniyet şikayetinin 7 günlük yasal süresinde yapılıp yapılmadığı kamu düzenine ilişkin olup, bu hususun re’sen gözetilmesi gerektiği dikkate alındığında, borçlunun meskeniyet şikayeti, İİK.nun 16/1. maddesinde öngörülen yasal 7 günlük süreden sonradır....

        Dava İİK'nun 82/12 maddesine dayalı meskeniyet şikayeti ve usulsüz tebliğ şikayetine ilişkindir. 7201 Sayılı Tebligat Kanunu’nun 39. maddesinde; “Bu kanun hükümlerine göre kendilerine tebliğ yapılması caiz olan kimselerin o davada hasım olarak alakaları varsa muhatap namına kendilerine tebliğ yapılamaz” hükmüne yer verilmiştir. Somut olayda; meskeniyet iddiasını ileri sürerek haczin kaldırılması talebinde bulunan kişinin borçlu T1 olduğu, hacze ilişkin 103 davetiyesinin ise “Aynı Konutta ikamet eden görünüşe göre 18 yaşını doldurmuş oğlu Birkan''ın imzasına tebliğ edildi” şerhi ile 29.01.2020 tarihinde tebliğ edildiği, kendisine tebligat yapılan Birkan Cengiz'in aynı icra takibinin diğer borçlusu oluğu görülmektedir. Bu durumda şikayetçi borçlu ile icra takibinin diğer borçlusu arasında menfaat çatışması bulunmakla anılan tebliğ işlemi hasma tebliğ nedeniyle 7201 Sayılı Tebligat Kanunu'nun 39. maddesi hükmüne aykırı olmakla usulsüzdür....

        Davacı borçlunun, meskeniyet şikayeti yönünden verilen hükme yönelik istinaf başvurusunun incelenmesinde; Dava ve takip dosyası içeriğine, dosyadaki yazılara göre; Her ne kadar davacı tarafından meskeniyet şikayetinde bulunulmuş ancak tapu kaydındaki hangi haciz şerhi ile ilgili meskeniyet şikayetinde bulunduğunu açık olarak belirtmemiş ise de, meskeniyet şikayetine konu Konya İli, Karatay İlçesi, Karaaslan Mah., 22826 ada 15 parsel, G Blok, 2 Bağımsız bölüm numaralı meskenin tapu kaydı üzerinde ilgili takip dosyasından 09/08/2019 ve 16/10/2020 tarihlerinde iki kez haciz konulduğu, takip hukukunda haczin yenilenmesi gibi bir hususun olmadığı, her haciz için ayrı ayrı meskeniyet şikayetinde bulunulmasının mümkün olduğu, 09/08/2019 tarihli ilk haciz ile ilgili şikayetçi borçluya 103 davetiyesinin 08/10/2019 tarihinde usulüne uygun tebliğ edildiği, davacı tarafından dava dilekçesinde ve yargılama sırasında tebligatın usulsüz olduğunun iddia edilmediği, bu haciz yönünden davacının meskeniyet...

        UYAP Entegrasyonu